Beklemeye devam ediyoruz. Ne ilk, ne de son olacak bu bekleyişimiz. Oyun
dünyası, hem bünyesindeki isimlerle, hem de oyuncuları bekletmesiyle yıllardır
ünlü. İşte bu yıl olması beklenen gelişmelerden bazıları…
Duke Nukem: Forever’ın çıkması
Biliyoruz, belki de bunu yüzlerce kez dile getirdik, ama 10 yılı aşkın süredir
Duke Nukem’in yeni macerasını oynamak için bekliyoruz. Unreal Engine 2.5 ile
geliştirilen yapım, görsel olarak pek bir şey vaat etmiyor. Hâlbuki yapımcılar,
sürekli olarak çok iyi bir oyun yapma amacıyla Duke’ü ertelediklerini dile
getiriyorlardı. Nitekim fiziksel tepkiler ve oynanış özellikleri olarak gelişmiş
bir oyundan söz ediliyor. Geçen süre içinde görsellerde ise, maalesef kaçınılmaz
eskimeler oldu. Duke Nukem: Forever için çok az sayıda ekran görüntüsü ve video
yayımlandı. Bunların büyük çoğunluğunu ise, 10 yılı aşkın gelişim sürecinin son
2 yılını kapsıyor. Sonuç olarak yeni maceranın oyuncularla buluşup
-buluşmayacağı hâlâ muamma, ama siz yapımcı Scott Miller’ın şu sözüne kulak
verin: “Kabul ediyorum, Duke Nukem’i berbat ettik.”
Epic Games’in henüz duyurulmamış oyununun gün ışığına çıkması
Her zaman büyük beklentiler içine girebileceğimiz stüdyolardan bir tanesi de
Epic Games’tir. Firma, son dönemde Gears of War serisi ve geliştirdiği Unreal
Engine 3 ile büyük popülarite sahibi oldu. Tabii ki sadece bunlarla yetinmemek,
ileriyi de düşünmek gerekli. Bu konuyla alakalı geçtiğimiz yıllarda açıklama
gelmişti. Epic, yeni bir oyun üzerinde çalıştıklarını ve EA tarafından
dağıtılacağını söylemişti. Ayrıca Unreal motorunun 4 numaralı sürümü üzerinde
çalışmalar yürütüldüğü de biliniyor. Bu ürünün ne olduğu hakkında hiçbir bilgi
bulunmuyor. Kim bilir, belki de ilk detaylar bu yıl içinde duyurulur.
Doom 4’ün ilk görüntüsü
Şahsım adına konuşmak gerekirse Doom, beni her zaman heyecanlandırmıştır. Ne
mutlu bana ki, bu duyguyu sadece ben değil, dünya üzerindeki milyonlarca oyuncu
da hissediyor. John Carmack’in açıklamaları neticesinde 1 yıldır söylenti
boyutunda kalan Doom 4, yine Carmack’un duyurusu sonrasında 2 yıldır gizliden
gizliye geliştirilmekte olan bir proje. Yeni hazırlanan id Tech 5 grafik
motorunu kullanan iki oyundan biri olan Doom 4’ün (diğeri Rage), görsel kalite
çok çok iyi olacağı söyleniyor ve sırf bu yüzden hiç ekran görüntüsü
yayımlanmadı. Todd Hollenshead, “Doom 4’ü henüz göstermiyoruz, çünkü oyunun
tamamlandığı esnadaki görsel kalitesi şimdikinden çok farklı olacak” demişti.
Doom 4, PC, PS3, X360 ve MAC için geliştiriliyor. Henüz resmi çıkış tarihi
verilmedi, ama ilk görüntüler için bir tarih verildi; QuakeCon 2010 – Ağustos.
Merakla bekliyoruz.
Half Life 2: Episode Three hakkında son gelişmeler
İlk Half Life oyunuyla gelen büyük devrim. Ardından tam 6 yıl süren geliştirme
aşaması sonucunda Half Life 2’nin çıkışı… Valve, yaptığı işi kaliteyle
yoğurmasını biliyor, ama zaman kavramı konusunda duyarsız olduğunu veya “zamana
önem vermeden çalıştığını” söylemek doğru olur.
Düşünüyorum da Episode serisi
duyurulmadan önce gündemde olan Aftermath geliştirilseydi, bugün piyasada olur
ve biz de oynar mıydık? Düşünmeden edemiyorum, çünkü ardı ardına piyasaya
sürülen 2 yeni oyundan sonra, 3 numaralı bölümün ne zaman geleceği hâlâ belli
değil! Episode Three için elimizde bir adet konsept tasarımı ve az sayıdaki
söylentiden başka bir şey yok. Valve yapımcılarından Dough Lombardi, “Episode
Three’den sonra Half Life serisini bitirmeyi düşünmüyoruz” demiş ve oyuncuları
mutlu etmişti. Keşke Gabe Newell da şu açıklamayı yapmasaydı: “Bu oyun hakkında
konuşmak istemiyorum.” Kısa süre önce Gameinformer dergisi “yeni HL oyununun bu
yıl içinde çıkmayacağını” açıkladı. Oyun çıkmasa da 2010 yılı itibariyle Half
Life hakkında sevindirici gelişmelerin yaşanmasını bekliyoruz.
Microsoft ve Sony’in hareket algılayıcı sistemlerinin kullanıma sunulması
Oyun teknolojileri denilince akla gelen ilk konu, şüphesiz görsel yeniliklerdir.
Ardı ardına yazılan grafik motorları, geliştirilen ışık – gölge efektleri ve
fiziklerdeki gerçekçilik düzeylerinin artırılması, olabildiğince gerçekçi
oyunlarla karşılaşmamızı sağlıyor. Nintendo firması, Microsoft ve Sony gibi görsel teknolojiler üzerine kurulu
oyunlar değil, kontroller üzerine odaklı ürünlere destek veriyor. Wii’yi de
rakiplerinden ayıran en önemli özellik buydu. Konu üzerine ilk adımı Nintendo
atmış olabilir, ama görünüşe göre Sony ve Microsoft’un da büyük planları var.
Geçtiğimiz E3 fuarında gösterim yapan iki firma, yeni nesil grafiklerle yeni
nesil oynanış mekaniğini birleştirerek, ortaya yepyeni oyun deneyimleri sunmayı
amaçlıyor. Eğer başarılı olunursa, Nintendo’nun zor durumda kalacağını kestirmek
zor değil.
Sony’in teknolojisinde hareket algılayıcı bir kumanda var. Bu araç sayesinde
oyunları kontrol edebiliyor, hatta cihazı PS3 ekranında farklı objelere
dönüştürebiliyoruz. Eski sohbetlerde “konsolda strateji oyunu oynanmaz” sözü
fazlasıyla geçmiştir, ama bu durumun değişmesine az kaldı. Zira hareket
algılayıcı kontroller, ekrandaki en ufak detayın bile yerini değiştirmenize
imkân tanıyor, toplu seçimler yapabiliyor, hatta bakış açınızı bile
değiştirebiliyor. RTS oyununu FPS moduna getirip oynadığınızı düşünün. Gerçekten
etkileyici.
Microsoft cephesinde ise, Natal sesleri yankılanıyor. Natal, monitör üzerine
yerleştireceğimiz hareket ve ses algılayan bir kameradan oluşuyor. Karşısında ne
yaparsanız, onu algılıyor ve komutları oyunlara yönlendiriyor. Sesli kontrol
sayesinde, bu teknolojiye özel olarak geliştirilen yapımlardaki karakterlere
komutlar verebileceğiz. Natal, Xbox Live’da gezinirken veya film arşivimizde seçimler yaparken de
yardımımıza koşacak. Elinizi, defter çevirir gibi hareket ettirerek arşivinizi
karıştıracak, bir düğmeye basar gibi hareket ederek film seçebileceksiniz.
Açıkçası henüz deneyemediğimiz için bu yöntemler bizi fazlasıyla
meraklandırıyor.
Her iki teknolojinin de bu yılın sonuna doğru kullanılmaya başlanacağı
açıklandı.
Gran Turismo 5’in çıkması
Gran Turismo 5 o kadar çok merak ediliyor ki, sadece Prologie sürümü bile 3.5
milyondan fazla satılmıştı. Simülasyon olarak hatırı sayılır konuma sahip olan
seri, GT5 ile inanılmaz grafikler ve kusursuz sürüş deneyimi vaat ediyor.
Yapımcılar, “GT5’i istediğimiz zaman piyasaya sürebiliriz” dediklerinde, hepimiz
heyecanlanmıştık, ama gerçek olan şu ki “geliştirilen her oyun, istenildiği
zaman çıkarılabilir.” Burada önemli olan, hazırlanan yapımın kalite düzeyinin ne
derece iyi olduğudur. Gran Turismo 5 için kalite düzeyinin çok iyi olması
gerektiği için, yapımcılar da stüdyolarda sabahlıyor. Ne yazık ki açıklanan son
haberler iyi olmadı. Önce Japonya’da piyasaya sürülecek olan oyun, Avrupa için
henüz belli olmayan bir tarihe ertelendi. GT5’in % 90’lık kısmı tamamlanmış
durumda. Umarız geri kalan kısmı da bu yıl içinde tamamlanır.
