Makale

300: Bir İmparatorluğun Yükselişi (Köşe Yazısı)

Sounda bilgisayarın başına geçebildim. Sabah olacak az sonra, sessizliği bozan arada geçen arabaların sesi ve filmin soundtrack’inden Imperatrix Mundi. Hikayemiz bundan yüzyıllar önce bizlere çok uzak olmayan denizlerde, Ege’de geçiyor. Anadolu’ya hükmeden Persler’in artık Yunan denizlerini ve topraklarını da ele geçirmek istediği zamanlardan bahsediyoruz. Tabii ki ilk filmde olduğu gibi gerçek tarih ve mitoloji harmanlanmış. Beni de kandıran da bu oldu, yoksa böylesi sert ve kanlı filmler tercihim değildir.

Başrolde Sullivan Stapleton Themistocles’i canlandırıyor. TV dizisi Strike Back’teki Damien Scott rolüyle hatırlayanlarınız vardır. Diğer öne çıkan karakterler Xerxes (Rodrigo Santoro), Artemisia (Eva Green) ve Kraliçe Gorgo (Lena Headley). Yönetmen Noam Murro, senaristler Zack Snyder ve Kurt Johnstad, 300 ve Man of Steel’in de yapımcısı olan Zack Synder 300: Rise of an Empire’a imzalarını atmışlar. Müzikler Tom Holkenborg’a ait. Aynı zamanda Ozzy Osbourne’nun War Pig adlı parçası da soundtrack’te yerini almış.

İhtişamlı hata yapan kahraman, Themistockles
Marathon Savaşı sırasında Themistocles’in -ihtişamlı hatası diye nitelendirilen- Kral Darius’u okuyla yere mıhlaması başlangıç noktamız. Themistocles Atinalı bir politikacı ve aynı zamanda parlak bir komutan. Xerxes, Kral Darius’ün oğlu. Babasının ölümüyle tahta geçer. Çok güçlü bir karakter değildir. Artemisia onun tanrı-kral olmasını sağlar çünkü Yunanlılar’ı ancak tanrılar yenebilir. Artemisia ise ruhunu ölüme satmış, güçlü ve acmasız Pers kumandanı rolünde. Filmin odak noktası Themistocles ile Artemisia’nın kuvvetleri arasındaki deniz savaşı. Savaş taktikleri ve anlatımı soluksuz bırakıyor. Bu sırada duyulan müzik ise beni Prince of Persia oynadığımız günlere götürdü. Mavi perdede çekilen filmi izlerken, bol efektli ve animasyonlu olduğunu itiraf edeyim, kendimi konunun akışına bıraktığımda hissetmedim. 

Düşmanınız bir kadınsa, korkun!
İç gıcıklatıcı, yürek sıkıntısı yaşatan savaş sahneleri; diğer taraftan savaş taktikleri ve anlatımıyla heyecanlandırıyor. Mitolojik bir çarpışma izliyoruz, evet gerçek değil, mantığım bunu bilse de görselliği ile o anın varolduğunu düşünüyorum. Sinemadan ayrılırken çıkarttığım en önemli sonuç şu oldu; mücadele anında kadın düşmanınız olması gerçekten çok tehlikeli. Savaşı çıkaran da, sonunu belirleyen de bir kadın. Hele acı ve intikam da varsa içinde, durmayın orada.
300: Bir İmpratorluğun Yükselişi savaş filmlerine karşı ön yargıma rağmen, izlenmesi gerekenler kategorisne koydum . İlkine  göre aşağıda kalmaması, seyircileri mutlu edeceğe benziyor. IMAX seçeneği de bulunuyor,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu