Flow
Daha önce farklı platformlarda karşımıza çıkan, ancak Playstation Portable’de
ilk kez oynanabilir olan farklı bir yapım Flow. Onu en iyi tanımlayan kelimeler,
muhtemelen sade, basit ve sakin olacaktır. Daha çok kafa dinlendirmek ve
rahatlamak amacı ile oynanabilecek bir oyun olduğu dahi söylenebilir.
Flow, belirttiğim gibi birçok platforma çıkmış bir oyundu. Ancak onu ortaya
çıkartan ve dikkati üzerine toplayan ilk ortam PlayStation 3 oldu. Zira
indirilebilir yapıya sahipti. PS3’te olduğu gibi PSP içinde indirilir şekilde
gelen Flow’un, PSP versiyonu, PS3 versiyonu ile aynı içeriğe sahip ve herhangi
yeni bir şey de katmıyor. Bununla birlikte oyunu daha önce oynamadıysanız PSP
başlamak için belki de en iyi nokta. Oldukça sade bir oynanışı olan yapım, daha
çok etkileyici görsellik üzerine yoğunlaşıyor. Yaşayan bir organizmayı
oynadığımız yapımda amacımız, diğer yaşam formlarını yiyerek hayatta kalmak ve
gelişmek. Yaşamımızı ise tepeden görüş açısı ile baktığımız suda sürdürüyoruz.
Su farklı katmanlardan oluşmakta ve bu katmanlar arasında yukarı aşağı hareket
edebilmekteyiz. Güvenli sular yukarıdaki katmanlarken, aşağı indikçe denizin
karanlık yüzü ortaya çıkmaya başlıyor. İlk olarak en üstteki katmanlarda
dolaşarak bol miktarda plankton tüketerek gelişmeye çalışıyoruz. Yinede daha
derin katmanlara inerek, kendilerini savunabilen, hatta size saldırabilen
canlıların olduğu kısımlara inmekte özgürsünüz.
Deniz, kum, güneş…
Yediğiniz bazı organizmalar gelişmenizi, evrim geçirmenizi sağlarken, bazı
canlılar da sağlığınızı arttırmada fayda sağlıyor. Bununla birlikte yırtıcı
canlılarla zaman zaman “Boss” savaşları yaptığınız izlenimine kapılmanızda
mümkün oluyor. Yinede flOw’da ölmek söz konusu bir durum değil. Zira sağlık
seviyeniz belli bir derecenin altına indiğinde otomatik olarak yüzeye daha yakın
kısımlara, güvenli katmanlara çıkartılıyorsunuz. Her bölüm, sonunda bir final
yumurtası barındırıyor ve yenildiği taktirde bölüm bitirilmiş sayılıyor. Ancak
yumurtayı yiyebilmek için canlımızın yeterli seviyede gelişmiş olması gerekiyor.
Yenilen her yumurta beraberinde, toplamda 5 farklı kilitli canlı yaratıktan
birinin açılarak oynanabilir olması şeklinde geri dönüyor. Yaratıklar daha çok,
ne olduğu belirsiz deniz anası, yılan balığı gibi canlılardan oluşuyor. Ayrıca
her yaratığın ani hızlanabilme, geçici olarak görünmez olabilme gibi farklı
kabiliyetleri de bulunmakta.
PS3 versiyonundan daha dar alana sahip sular, dolaşılan alan açısından biraz
kısıtlanmışlık olarak algılanabilir. Ancak bu durum su katmanlarında derine
dalmak ve yukarı çıkmak için kullanılan özel yaratıkların daha kolay bulunması
şeklinde bize geri dönüyor. Bununla birlikte yapım PS3 versiyonundan daha kısa
sürede, yaklaşık 3 saatlik bir oynama ardından bitiyor.
Flow, Single Player dışında çok da lüzumlu olmayan bir de Multiplayer desteğine
sahip. Ad-Hoc modu üzerinden 4 kişiye kadar oynanabilen bölümlerde lag sorunu
gözlenebiliyor. Görsel olarak gayet başarılı olan yapım, grafik anlamında üç
boyutlu ve mükemmel kaplamalar sahibi değil. Zira görsellikteki güzellik
etkileyici ve hoş efektler içermesinden kaynaklanıyor. Bu bakımdan tam anlamı
ile grafik değil, daha çok efekt bazlı içeriğe sahip olduğu söylenebilir. Sesler
bakımından dinlendirici ve oldukça sakin müziklere sahip olan yapım sayesinde,
daha çok oyun boyunca meditasyon yapıldığı da söylenebilir. Flow, daha önce
oynamadıysanız, başlamak için PSP’nin iyi bir seçim olacağı bir platform. Daha
önce oynadıysanız da tekrardan oynamanızı gerektirecek yeni bir şey
barındırmıyor.