FPS denildiğinde ilk akla gelen yapımlardan biri olan Medal of Honor, İkinci
Dünya Savaşı gibi bayatlamış bir konu olmasına rağmen istenildiğinde neler
yapılabileceğini göstermiş ve bu sayede popülerliğini kaybetmemiştir. PC ve
konsollara belli aralıklarla konuk olmayı adet edinen yapım, bu defa PSP
platformunda boy gösteriyor.
Yapım, İkinci Dünya Savaşı hikâyesinin de büyük kısmını harcadığı için geriye
suyunu çıkartmak kalıyor. Amacımız Amerikan askerlerini kontrol ederek,
Normandiya Çıkartması ardından hayatta kalan İttifak Devletleri güçlerini yok
etmek olarak kısaca özetlenebiliyor. Hikayenin parçaları resimler eşliğinde
bizlere verilen brifingler sırasında anlatılıyor. Özel kuvvetlerin kumandanı
konumunda olduğumuz yapımda, ilk olarak Hitlerin konuşlandırmaya çalıştığı yeni
V2 roketini önlemeye çalışıyoruz. İlk yedi bölüm boyunca temel eğitimlerimizi,
yani sizlerinde herhangi bir FPS’den hatırlayacağınız gizlenme, belge çalmak,
savaşma gibi taktikleri öğreniyoruz. Önceki yapımlarda olduğu gibi Heroes 2’de
de görev noktaları harita üzerinde nokta olarak belirleniyor. Bizlere de sağ
salim görevi tamamlamak kalıyor.
Kurşun asker
Düşmanlar önceden programlanmış bir rotaya sadık kalıyor ve bunu izliyorlar.
Örneğin siperden bize sabit ateş eden düşman düştüğü zaman, yerine gelen düşman
askeri de aynı karakteristik özellikler ve rotaları izliyor. Buda yapay zekânın
firelerinden biri. Kimi zaman nerden ateş edildiğini göremiyorsunuz. Bunun en
birincil sebebi, her ne kadar bir el konsolu için geniş bir ekrana sahip olsa da
PSP’nin küçük ekranından yeterli görüş açısına sahip değiliz. Bu durum zaman
zaman sıkıcı olabiliyor, zira oyundaki bölümler önceki versiyona göre daha uzun
sürüyor; bu da ölebilmek için daha fazla süre demek. Yapımda çoğu bölüm aynı
rutin görevleri barındırıyor. Bazı görevlerdeki alan açıklıkları ise iyi nişan
alan Nazi askerleri için avantaj konumuna dönüşebiliyor. Yinede etrafta siper
alınabilecek şeyler bulunabiliyor.
Konsollarda oynanan bir FPS’de en büyük sıkıntı, tahmin edeceğiniz gibi
kontrollerde baş gösteriyor. PSP gibi tek analog kola sahip bir konsolda ise
durum çok daha vahim hale geliyor. Ancak program geliştiriciler alternatif
yollar arayarak bu sorunu aşmayı deniyorlar. MOH: Heroes 2’de de kontrol
tuşlarına alışılmışın dışında farklı işlevler atanmış. PC’de fare ile yönetilen
nişangah PSP’de sağ tarafta bulunan tuşlar ile yönetiliyor. Bu başta biraz garip
geliyor ancak zamanla alışılıyor. Bu sistemin kötü yanı ise nişangahın yeterince
hızlı hareket ettirilememesi. Yön tuşları ile mermi değiştirme, yere eğilme,
silah seçme gibi işlevleri yerine getiriyoruz. Ancak bu durum biraz sıkıntılı
oluyor. Zira analog tuş ile yönetilen karakterimizi kontrol ettiğimiz elimizle,
aynı anda ok tuşları ile seri hareket etmek mümkün olmuyor. Örneğin çömelmek
için önce durmak ardından tuşa basmak gerekiyor. Sağ omuz tuşu ile ateş
ettiğimizi de belirtelim. Grafik açısından PSP’nin tüm nimetlerinden yararlanan
yapım, sesler bakımından da pek geride kalır yanı yok. Single Player modunda
dört, beş saatlik bir oynanış süresine sahip olan yapım, online oyun modunda
önceki yapımda sekiz olan oyuncu desteğini de otuz ikiye çıkartarak büyük bir
başarıya imza atıyor. Eğer önceki Medal of Honor oyunlarından keyif aldıysanız
Heroes 2’yi de zevkle oynayacaksınız.
