Deus Ex: Invisible War
Birkaç yıl önce Eidos firmasının piyasaya sürdüğü Deus Ex, zamanı için
oldukça değişik bir FPS-RPG karşımı bir oyundu. Oyundaki neredeyse her şeyle
etkileşebildiğiniz bir Dünya’da, teröristlere karşı mücadele verirken
kazandığınız tecrübe ile karakterinizi geliştirebiliyor olmamız Deus Ex’in
sevilmesini sağlayan öğelerden sadece bir kaçıydı. Bunu gören Eidos, çıkarttığı
her oyunun devamını üretme geleneğine uydu ve ilk Deus Ex’den hemen sonra
Invisible War’ın çıkacağını açıkladı. Devam oyunları genellikle ilk oyun ile
kazanılan beğeniyi sömürüp zengin olmak için yapılır ve Deus Ex: Invisible War
maalesef bu oyunlardan biri.
Tanrım, yine mi teröristler?
Deus Ex: Invisible War, ilk oyunda bıraktığımız yerden devam ediyor. İlk
oyunun ardından 20 yıl geçmiştir. Bu süreç içerisinde Dünya’ya büyük bir
ekonomik kriz hakimdir ve bu yüzden devletler birbirleriyle çatışma halindedir.
Birbirlerini içten yıkmak için terörizm’i silah olarak kullanan devletler yeni
bir Dünya savaşının eşiğindedir. Bu sırada kahramanımız Alex Chicago’dayken
teröristler bir saldırıda bulunur ve tüm şehri yok eder. Bu saldırıdan zor
kurtulan Alex çalıştığı anti-terör örgütünün Seattle’da ki karargahına kaçar ve
terörist saldırılarına son vermek için çalışmaya başlar. Tarafsız olarak bakınca
konu güzel görünse de günümüz FPS’lerinin senaryolarıyla kıyaslanınca çok vasat
kalıyor. Teröristlerin biyolojik silahlar çalıp kullanması ve bir kahraman
olarak buna engel olmaya çalışmak bana hiçte orijinal gelmedi.
Güzel fikir, kötü uygulanış…
Invisible War’ın grafikleri NVIDIA çipsetli ekran kartlarının tüm
özelliklerinden faydalanacak bir motor üzerine yazılmış. Ancak oyunu NVIDIA’lı
bir sistemde oynamama rağmen istediğim performansı alamadım. Oyunun grafikleri
güzel ama günümüze göre epey eski. Durum böyle olsa da oyunun grafikleri en
güçlü sistemleri bile yavaşlatacak kadar dengesiz. Karakter modellemeleri ve
animasyonlar ise en az grafikler kadar vasat. Oyuncak bebekler gibi duran
insanlar oyunun atmosferini epey bozuyor. Kısaca oyunun grafiklerinin çok kötü
olduğunu söyleyebiliriz. Ben ömrümde hiçbir oyunda altıgen şeklinde basketbol
topu görmedim. Yalnız grafiklerin kötülüğü oyunun motorundan değil, yapımcıların
oyunu xbox’dan PC’ye düzgün uyarlayamamasından kaynaklanıyor.
Sesler ise grafiklerin aksine oldukça iyi. Silah ve patlama sesleri,
konuşmalar ve elektronik cihazların çıkardığı sesler çok güzel olmuş. Size
gelecekte olduğunuzu fazlasıyla hissettiriyorlar.
Gelelim oynanabilirliğe. Hatırlayacağınız gibi ilk Deus Ex’in oynanabilirliği
hiçte iyi değildi. Bunun üstüne bir de oyundaki hatalar eklenince oyun kimi
yerlerde hiç çekilmez bir hal alıyordu. Yapımcılar ne yazık ki hatalarından ders
alamamış ve Invisible War’ı da ilki kadar kötü bir şekilde tasarlamış. Oyunun
kontrolleri çok zor ve ara yüzleri çok yetersiz. Estetik olarak güzel
olduklarından göze güzel geliyorlar ancak ekranda çok yer kapladıklarından
kullanışsız bir hal alıyorlar.
Sonuç olarak Deus Ex: Invisible War günümüz koşullarına göre çok vasat bir
oyun. Piyasada bunca güzel FPS varken paranızı bu oyuna vermek hiçte akıl karı
olmayacaktır.