Oyun İncelemeleri

Star Wars: Knights Of The Old Republic

George Lucas’ın yalnızca çekeceği film için yazdığı senaryo, günümüze kadar
popülerliğini koruyan bir fenomen haline geldi. 1970’lerde başlayan Star Wars
çılgınlığı, hiç hız kaybetmeden büyümeye devam ediyor. Hakkında kitaplar
yazılan, çizgi romanlar çizilen, oyunlar hazırlanan, fan kulüpleri kurulan ve
hatta dini bir inanış haline getirilen ender yapıtlardan biridir Star Wars.
Şimdiye kadar sadece Simülasyon, FPS ve strateji türünde oyunlar yapılan Star
Wars’a bu sefer yeni bir oyun türü yapılmış. Knights of the Old Republic, Star
Wars için yapılan ilk RPG (Role Playing Game) olmasına rağmen oldukça iddialı
bir oyun.

KotOR, Star Wars evreninde geçen ilk konulu RPG oyunu olma ünvanını taşıyor.
Oyun dünyasında ilk’ler genelde başarısız olduğundan oyunun kötü olduğunu
düşünebilirsiniz. Ancak oyun oldukça güvenilir ellerden çıktığı için bu ön
yargıyı kafanızdan atabilirsiniz. Oyunu RPG kavramının babası olan ve Baldur’s
Gate, Neverwinter Nights gibi ödüllü RPG’leri yapan Bioware firması yapmış. Bu
yüzden oyunun kutusundaki Bioware amblemi bile oyunu almanız için geçerli bir
sebep. Ayrıca oyunun yapımı sırasında LucasArts çalışanları da hikaye konusunda
yardımcı olmuş. 4 CD’lik devasa oyunun kurulumu epey uzun ve HDD’ınızda
kapladığı yer tam 3.5 GB! Oyunun bu kadar yer kaplamasının sebebi ise kurulumdan
sonra CD’lere ihtiyaç duymaması.

Oyun ilk Star Wars filminden tam 4.000 yıl önce, Sith ve Jedi’ların en çok
olduğu dönemde geçiyor. İmparatorluğun (Galactic Empire) henüz kurulmadığı ancak
kurulumuna büyük ölçüde yaklaşılan bu dönemde olaylar şöyle gelişmektedir: Altın
çağını yaşayan Cumhuriyet (The Republic), Mandalorian’larla yaşadığı sorunun
yanı sıra Sith’lere karşı da mücadele vermektedir. Darth Revan’ın hayatta kalan
en son öğrencisi olan Darth Malak (gülmeyin bakayım! Napalım daha iyi bir isim
bulamamışlar 😛 ) Cumhuriyete karşı büyük saldırılar düzenlemektedir. Bu dev
savaşta Cumhuriyet adında savaşan bir asker olan siz bir Jedi filosunda, Bastila
Shan’ın gemisinde görevlisinizdir. Taris gezegeninin üzerinde Sith’lere kaşı
verdiğiniz mücadeleyi kaybedersiniz ve gemiden kaçmanız gerekir. Carth Onasi
(bir başka cumhuriyet askeri) ile gemiden kaçarsınız ve Taris gezegenine
düşersiniz. Buradan sonrası ise tamamen karakterinizin izleyeceği yola bakıyor.
Yapacağınız her hareketin, galaksinin geleceğini değiştirebilmesi oyun oldukça
geniş kapsamlı hazırlanmış. Yani izlemeniz gereken tek bir yol yok ve her şeyi
yapmakta serbestsiniz.

KotOR’in oynanışı Bioware’ın diğer RPG oyunlarıyla hemen hemen aynı. Daha önce
Baldur’s Gate veya Neverwinter Nights oynadıysanız kontroller hiçte yabancı
gelmeyecektir. Tek fark karakterleri Mouse ile gideceği yere tıklayarak yürütmek
yerine W,A,S,D tuşları ile 3rd person oyun oynar gibi yönetmeniz. RPG’lerde hiç
rastlamadığımız bu hareket biçimi bence Mouse ile yönetmekten çok daha kolay ve
etkili. KotOR savaşlar için d20 sistemi kullanmış (Masaüstü FRP oyunlarındaki
zar sistemi) ve oyunun kuralları için de Wizards of the Coast’un masaüstü Star
Wars FRP oyununu kullanmış. Bu yüzden oyun turn-based (sıra tabanlı, birisiyle
savaşırken her iki tarafın sırayla hamle yapmasına denir) oynanıyor. Bilgisayar
oyunlarında turn-based sistem kullanılması oyunun akışkanlığını önlediğinden
KotOR yarı Turn-based, yarı real time olacak şekilde tasarlanmış. Birisiyle
savaşırken oyunu pause edip karakterinizin neler yapacağını belirleyip savaşı
izleyebiliyorsunuz. Tıpkı BG ve NwN’da olduğu gibi. Oyuna ayrıca auto-pasue
özelliği eklenmiş. Karşınıza bir düşman çıkınca oyun kendiliğinden donuyor ve
sizde bu sırada saldırı planınızı hazırlıyorsunuz. Eğer oyunu dilediğiniz
zamanda durdurmak isterseniz bu özelliği kapatabilirsiniz. Yapımcılar oyunun
sinematik olması için ellerinden geleni yapmış. Savaşlarda iki tarafta kılıç
kullanıyorsa düello yaparmışçasına savaşıyorlar ki buda izlerken büyük keyif
almanızı sağlıyor.

Her RPG’in süsü ve eğlencesi olan diyaloglar bu oyunda da unutulmamış. Normalde
bu gibi oyunlarda sadece ana karakterler sesli konuşurken KotOR’de tüm
karakterlerin konuşmaları seslendirilmiş. Oyunun gerçekliğine ve atmosferine
büyük katkısı olan bu özelliğin çok daha etkileyici olması için seslendirmeler
ünlü kişiler tarafından yapılmış. Bu yüzden tonlamalar ve sesler size gerçek
biriyle konuşuyormuş hissi veriyor. Karakterinizin ise diyaloglar sırasında
sorabileceği veya söyleyebileceği pek çok cevap var ve bunlar da en az diğer
konuşmalar kadar güzel. Örneğin birisiyle tartışırken olayı alttan alabiliyor ya
da işleri iyice kızıştırabiliyorsunuz. Yabancılarla konuşurken nazik ya da kaba
olabiliyorsunuz. Benim asıl hoşuma giden şey ise yanınızdakiler tartışırken
onlara gaz verebilmeniz ya da birisi size bir olay anlatırken alaycı bir şekilde
yaklaşabilmeniz. Anlayacağınız konuşmalar olabildiğinde detaylı olmuş. Zaten bir
oyun bilgisayarımda 3.5GB yer kaplayıp bunları yapmazsa o oyuna neler olacağını
bir ben bir de Allah bilir 🙂 .

Bioware oyunun içine ana oyunun dışında mini oyunlar eklemiş. Örneğin bir
bölümde swoop race adında bir yarışta zamana karşı yarışıyorsunuz. Tıpkı Episode
I’de ki yarışlar gibi. Bunun dışında kendi geminiz olan Ebon Hawk (oyunda bir
yere gelince kendi geminize sahip oluyorsunuz ve galakside bununla
dolaşabiliyorsunuz!)’ı tiw fighter’lara karşı savunmak ya da Pazaak oynamak gibi
başka mini oyunlar daha var. Bunların içinde Pazaak en çok hoşuma giden oyun
oldu. Bir tür kart oyunu olan pazaak ile barlarda başkalarına karşı kumar
oynayabilmek güzel bir düşünce.

Gelelim oyunun grafiklerine. Nevewinter Nights oyununda kullanılan Aurora grafik
motorunun daha geliştirilmiş bir versiyonunu kullanmışlar. Odissey adı verilen
bu grafik motoru gerçekten çok güzel. Oyunun geçtiği mekanlar, araçlar ve
özelliklede karakterler çok güzel olmuş. Karakterlerin olaylara göre yüz
ifadelerinin değişmesi, gözlerini kırpmaları ve ağızlarının söyledikleri cümleye
göre hareket etmesi gibi detaylarda oldukça başarılı olan bu motor ne yazık ki
epey yüksek bir sistem istiyor. Oyunda bazı bölümler var ki en iyi sistemleri
bile yavaşlatacak kadar büyük ve detaylı. Örneğin oyunun başladığı Taris
gezegenindeki şehir meydanı dudak uçuklatacak kadar ihtişamlı. Dev apartmanlar,
tepenizden geçen gemiler, droidler, sith askerleri, siviller vs. ile size
gerçekten bir şehirdeymişsiniz hissini veriyor. Tabi bu detay seviyesi oyunun
tüm mekanlarında mevcut. Örneğin wookie’lerin gezegeni Kashyyyk’da dev ağaçların
üzerine kurulmuş kabileler, ormanda gezen hayvanlarda Taris kadar detaylı.
Oyunda dış mekanlar kadar iç mekanlara da önem verilmiş. Bir tavernaya
girdiğinizde her tür insanın yanı sıra, dans eden Twi’lek ’ler, servisle uğraşan
garsonlar, sohbet eden gruplar ve kart oynayan adamlar gibi öğelerle size
taverna atmosferi yaşatması büyük bir artı. Oyunun grafiklerinin dışında bir de
görevler arası videolar eklenmiş. Bu video’lar size bir sonraki görev hakkında
ipuçları verirken oyunun sinematikliğini de büyük ölçüde arttırıyor. Video’ların
kalitesi de güzel, ancak ben böyle bir oyundan çok daha iyisini beklerdim.

KotOR’in seslerine ise diyecek bir şey bulamıyorum. Yukarda bahis ettiğim
diyaloglar gibi, oyunun ses efektleri de çok güzel olmuş. Bir PC’nin
kaldırabileceği en iyi düzeyde kaydedilen ses efektlerini EAX desteği ile
dinleyebiliyorsunuz. Seslerinde grafikler kadar kaliteli olması bilgisayara
ekstra yük bindirdiğinden oyun büyük bölümlerde epey yavaşlayabiliyor. Eğer siz
de böyle bir durumla karşılaşırsanız sesleri kapatarak büyük ölçüde performans
artışı sağlayabilirsiniz. Tabii sesler ve güzelim konuşmalar olmadan oyundan ne
kadar zevk alırsınız orası tartışılır. Oyunda en çok şikayetçi olduğum konuya
gelince, müzikler. Bir RPG için güzel olabilecek müzikler kullanılmış ve savaş
durumunda hızlı müzikler çalarken sakin ortamlarda rahatlatıcı müzikler çalıyor.
Buraya kadar her şey güzel, ancak neden bir Star Wars oyununda orijinal Star
Wars müzikleri kullanılmaz? John Williams’ın ilk 3 film için yaptığı müzikler bu
oyuna oldukça güzel bir biçimde uyardı bence. Ancak Bioware oyun müziklerinin de
kendisine ait olması için Jeremy Soule ile anlaşmış ve müzikleri ona yaptırmış.
Aslında Jeremy Soule iyi bir bestecidir, kendisi Morrowind’in müziklerini
yaparak pek çok ödül kazanmıştı. Morrowind’in müzikleri gerçekten çok güzeldi,
özellikle ana temasını çok sevmiştim ama nedense bu sefer müzikler hiçte iyi
olmamış. Star Wars müziklerindeki bazı melodileri kullanan ecik bücük gürültüden
başka bir şey değiller. Başka bir oyunun müzikleri olsalar sevebilirdim ama bir
Star Wars oyununda hiç iyi durmuyorlar.

KotOR tamamen single player üzerine yoğunlaşmış bir oyun olduğundan multiplayer
desteği yada modifikasyon yapma olanağı yok. Sanırım LucasArts Star Wars
RPG’inin single’ı olarak bunu, multiplayer’ı olarak da Star Wars Galaxies’i
çıkardı. Bence böyle olması daha iyi olmuş çünkü KotOR sadece single player’ı
ile 3.5GB yer kaplayan bir oyun. Kimbilir bir de multiplayer’ı olsaydı nasıl
olurdu? 😀 . Şaka bir yana sadece single player olduğundan single player tadını
çok iyi veriyor. Oyunun konusu, atmosferi, savaşları ve bulmacaları o kadar
güzel derlenmiş ki vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz bile. Oyunun başına
sabah oturup annemler beni yemeğe çağırdığında kahvaltı etmek için masaya oturup
akşam yemeği yediğim günler oldu. O kadar bağımlılık yapıcı yani : ) .

Sonuç olarak LucasArts, Knights of the Old Republic ile büyük bir başarı
yakalayacağa benziyor. İlk RPG oyunları olmasına karşın doğru firma ve
insanlarla çalışarak neler yapılabileceğini kanıtlayan güzel bir oyun olmuş.
Star Wars evreni ile ilgilenin ya da ilgilenmeyin, sürükleyici bir konuya sahip
tüm bayram boyunca sizi bilgisayar başına çivileyecek güzel bir RPG arıyorsanız
bu oyun kaçmaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu