Daha çıktığı günden tutan ve efsanevi bir yapıtın oyunu olan Star Wars Jedi Knight 2 nin multiplayer’ı Türkiye’de de oynanmaya başlandı. Single player ı kadar güzel ve zevkli olan JK2 Multiplayer, bizim oyunculara Counter-Strike’dan başka oyunlar da olduğunu gösteren bir oyun. Yalnız çoğu kişi tam olarak nasıl oynayacağını çözememiş durumda. Ben de bunu gördüm ve bu oyun ile ilgili bir rehber hazırlamaya karar verdim. Oyunu kaptığınızda ne kadar kolay ve zevkli olduğunu siz de anlayacak, bilgisayarın başından kalkamayacaksınız…
Nerede Oynayabilirim?
JK2’yi oynayabileceğiniz o kadar çok yer var ki. İlk olarak oyunu botlara karşı oynayabilirsiniz. Pek zevkli olmasada oyunu kavramak, alıştırma yapmak için iyi ve ucuz bir çözüm. Eğer arkadaşlarınıza karşı oynamak istiyorsanız bir internet cafe ye gidip local area network(lan) üzerinden ya da internet üzerinden oynayabilirsiniz. Şimdiden Türkiye’de serverları açılmaya başladı bile.
Nasıl Bağlanırım?
Oyunu multiplayer olarak açın ve sol üstteki play tuşuna basın. Oradan join server bölümüne gelin. Lan dan oynamak istiyorsanız yukarıdaki “Source” bölümünü “Local”a getirin ve refresh butonuna tıklayın. Karşınıza o anki serverların bir listesi çıkacaktır. Bunlardan birine tıklayarak oyuna girebilirsiniz. Eğer internet üzerinden oynamak istiyorsanız “Source”ı “Favorites” konumuna getirin ve aşşağıdan “New Favorite”e tıklayın. Daha sonra serverın adresini yazın ve “ok” butonuna tıklayın. Karşınıza çıkan server’ın üzerine iki kez tıklayarak oyuna girebilirsiniz.
Benim ne internetim (olmasa bu yazıyı okuyamazsınız ya hehe) ne de gidecek bir cafen yok diyor ve botlara karşı oynamak istiyorsanız, “Play”e geldikten sonra “Create Server”a tıklayın. Çıkan menüden botları ekleyebilir ve server ayarlarını yapabilirsiniz. Bu kadar basit işte. Bu menüler daha önce Quake III oynamış birine hiç de zor gelmeyecektir.
Multiplayer Oyun Türleri:
Star Wars Jedi Knight 2 monoton bir oyun değil. Aksine oynayabileceğiniz tam 7 oyun çeşidi var. Bunlar ise:
Free for All (FFA)
Quake serisinden bildiğiniz klasik Death Match işte. Death Match ya da FFA tam olarak ne? diyenlere söyliyeyim. Bu oyun türünde herkes tek başınadır ve puan kazanmak için birbirini öldürmek zorundadır. Serverda frag ya da zaman limiti olabilir, buna ulaşınca oyun biter ve başka bir yer açılır. Bundan başka hiçbir kural yoktur yani tamamen özgürsünüzdür. Star Wars’ a hiç yakışmasada oynaması zevkli bir tür.
Bu tür için verilecek pek de fazla bir öğüt yok doğrusu. Önünüze gelene dalın işte. Serverda force kullanımı açık ise force larınızı iyi ayarlayın ve o anki duruma göre bol bol kullanın. Mesela kalabalık ortamlara lightning yaparak düşmanların canını azlatabilir veya şansınız varsa birkaçını ızgara yapabilirsiniz. Eğer force yoksa kalabalık yerlere thermal detonator atarak da aynı etkiyi sağlayabilirsiniz.
Holocron FFA
FFA ile neredeyse aynı olan bu tür bence normal FFA’dan kat kat daha güzel. Buradaki olay herkesde force’un olmaması. Haritanın belirli yerlerinde holocron adı verilen küp şeklinde kutular çıkıyor. Bu kutuların her biri değişik bir force gücü barındırıyor. Birini aldığınızda o güce sahip oluyorsunuz. İşin hoş yanı bu kutu siz oynarken etrafınızda dönüyor. Bu birinde bir ya da birkaç tane holocron bulunduğunu göstermek için yapılmış. İşte can alıcı kısım. Bir düşmanı öldürdüğünüzde onun holoconlarını alıp onun güclerine sahip oluyorsunuz. Tabii aynı şey sizin içinde geçerli.
Bu tür bir oyun oynarken mümkün olduğunca çok holocron almayı hedefleyin. Ne kadar çok holocron, o kadar çok güç demek(hiç uymadı). Ayrıca daha çok holocronları olan düşmanlarınıza yönelin. Bu arada force güçlerinizi kullanmayı ihmal etmeyin…
Team FFA
Bu oyun türünde ise iki takım halinde FFA oynuyorsunuz. Tıpkı Team Fortress ya da Day of Defeat gibi. Bu iki takım birbirine karşı savaşıyor. Amaç en çok skoru yapmak. Hoş görünse de bence çok zor ve kötü bir tür. Savaşlar o kadar dengesiz oluyor ki nasıl anlatsam bilemiyorum. Red team’den bir eleman kaçıyor, arkasında 4-5 tane blue team elemanı elinde lightsaber “allah allah” diyerek kılıç savuruyor.
Bu türü oynarken yukarda bahis ettiğim gibi bi duruma düşmemeye çalışın. Düşecek olursanız, derhal takım arkadaşlarınızın yoğun olduğu yere doğru kaçın. Ayrıca FF (Friendly Fire) açık ise takım arkadaşlarınıza ateş etmemeye özen gösterin.
Capture the Flag (CTF)
İşte en güzellerinden biri! Red ve Blue olarak iki takım halinde birbirinizin bayrağını kaçııp kendi üssünüze getirmeye çalışıyorsunuz. Oldukça zor olan bu türü oynaması gerçekten de çok zevkli! Herkese günde 1 saat tavsiye ederim. Editör’ün reçetesi
Burada asla düşmanlarınıza odaklanmayın. Asıl amacınız bayrağı alıp kendi bayrağınızın olduğu yere getirmek. Sadece önünüze çıkan rakibi kesin. Peşinizdekiler ile uğraşırsanız sonucu iyi olmaz ( en azından sizin takım için). Bu öğütü gerçekten çok iyi dinleyin. Çünkü sonunda çok karlı çıkacaksınız. CTF’deki puanlamayı öğrenememiş olsam da, bir flagi alıp sağa salim base’e getimek bir 50-100 puan veriyor. Ciddiyim. Oynarken farkedersiniz herkesin score’unun 3 haneli olduğunu. Bu arada siz flagi getirirken karşı takım sizin flagi alırsa , puan yapamıyorsunuz. Önce kendi bayrağınızı geri döndürmeniz lazım.
Capture the Ysalimari (CTY)
Ysalimari, Star Wars gezegenlerinde yaşayan, kertenkele tipli küçük bir hayvan. Onu bu kadar özel yapan force güçlerini etkisiz hale getirmesi. Bu türde işte bu hayvanı kaçırıp kendi base’inize getiriyorsunuz. Almaya giderken öle yeşil bir hayvan beklemeyin. Çünkü yapımcılar Ysalimari’yi de flag şeklinde modellemişler. Heralde çok gerçekçi olsun diye(hehe). Tek fark bu bayrağı aldığınızda etrafınızda kırmızı bir kalkan oluşuyor olması. Bu kalkan sizin force güçlerinizi kullanmanızı engelliyor. Aynı zamanda sizin üstünüzde force kullanılmasını da engelliyor. Bu yaratığı kazasız belasız kendi üssünüze getirirseniz yüklü miktada skor alıyorsunuz.
Bu türü oynarken CTF de ne yapıyorsanız onu yapın. Ama force güçlerinizin yok olduğunu unutmayın. Bu arada ben bütün forcelardan bahsediyorum. Yani öyle zıpyaıp uçmalar, havada 30 parendeler de gidiyor. Bu Ysalimari yi de kendi Ysalimari niz olmadan ele geçiremiyorsunuz.
Jedi Master
Anlamayana çok zevkli gelen, anlayana ceza gibi gözüken bu türde oynanış tamamen değişiyor. Bire karşı serverdaki herkes dalıyor. Tek kalana çok zor gelebilir ama değil. Çünkü o tek kişi, elinde lightsaber bulunan ve bütün forcelara hakim olan kişi. Kısaca özetlemek gerekirse ilk tur herkes lightsaber (ışın kılıcı)ı almaya çalışıyor, alan Jedi Master oluyor ve diğer tüm herkes bu ustayı öldürmeye çalışıyor. Öldüren kılcıını alıyor ve yeni Jedi Master oluyor. Bence bu en zevkli tür. Tabii serverdaki herkes oynanışı bildiği zaman.
Bu bilip bilmem işine takılma sebebimde aslında çok haklıyım. Çünkü FF açık bir serverda millet Jedi Master yerine birbirini öldürüyor. “Ya niçin beni öldürdün kardeş?” deyince çok bilirmiş gibi (afedersiniz) ana avrat dalıyor! Bu tür oynanırken bu tip angutları serverdan uzaklaştırmak lazm!! Neyse sadede gelelim. Kendi kendime yaptığım tartışmadan nasıl oynayacağınızı anlamışsınızdır zaten.
Duel
En zor, en uzun süren, en ilginç ve en sonuncu tür. Düello. Bir arena, iki Jedi, bir galip…
İki kişi lightsaber ile savaşıyor, kazanan arena’da kalıyor, kaybeden seyirci moduna geri dönüyor. Oyunda bir savaş sırası var. Sıra size gelince arenaya çıkıyorsunuz. Sıranın size gelmesini beklemek çok ama çok sıkıcı olduğundan vakti olmayana tavsiye etmiyorum.
Bu tür için anlatacak o kadar çok şey var ki. Lightsaber atak türleri, comcolar, saldırı taktikleri… Bütün bunlar için apayrı bir rehner hazırlayacağım. Yani o zamana kadar kendiniz keşfetmek zorundasınız.
Yukarıdaki bimediğiniz ve benim anlatmadığım birçok gizmo olduğunu biliyorum. Bütün bunları zamanı gelince rehberin devamında anlatacağım. Ne de olsa acele işe Murat karışır J . Bu oyun ile ilgili her tür sorunuza açığım. Serverlarda görüşmek üzere. Ve son olarak: May the Force be with you. Ya da JK2 incelememizde dendiği gibi: May the force
be with you.
