Spider-Man, Batman derken sıra bu sefer Wolverine’e geldi
Bir çok çizgi roman kahramanı zaman ile önce televizyonlarımıza, peşinden de uzun metrajlı filmler ile beyaz perdelerimize geldiler. Oyun piyasasının bunca yol kat etmesi ve çok büyük paraların dönmesi bu tür yapımların oyunlarının da yapılmasına yol açtı. Hatta yüksek satış grafiği yakalaması ile de şuan çoğu filmin oyunu film ile aynı anda oyun piyasasına da çıkıyor. Bunun en yakın örnekleri Enter The Matrix, Hulk ve X-Men 2. X-Men 2 Mayıs ayının 2’sinde Dünya ile aynı anda ülkemizde de gösterime girecek. Tarihin yaklaşması ile X-Men 2’nin oyununun çıkma vakti de gelmişti.
Karşınızda Wolverine
Bu sefer yapımcılar X-Men konusunda tek bir karakterin üstüne gitmişler. Zaten X-Men okuyan çoğu insan Wolverine karakterine bayılır. Kendi başına takılan, kendi kararlarını kendi alan, ara sıra etrafındakileri hiç iplemeyen bir karakterdir. Her şeye rağmen karizma derseniz fazlasıyla bünyesinde bulundurur. Yıl 1968. Wolverine abimizin ilk yılları. Yapılan deney ters teper ve Wolverine’i 48 saat içinde öldürecek bir virüs verilir. Tabi ki Wolverine bunun nasıl bir virüs olduğunu, dolayısı ile panzehirinin ne olduğunu bilmez. O andan itibaren tam 48 saatiniz var. Wolverine’i yaşatmak sizlerin elinde…
Biraz kötü bölüm
Oyun hemen hemen büyün platformlarda çıktığı için gene pcye videoları BINK video formatı kullanılarak aktarılmış. Artık çoğunuz BINK videonun artıları ve eksilerini biliyorsunuzdur. MB olarak fazla, kalite olarak çok iyidirler. Durum böyle olunca oyun 2 CD olmuş. Hatta kurulduğu klasöre bakarsanız sadece videoların 700MB yer kapladığını görürsünüz. Oyunun diğer dosyalarını da hesaba katarsak en az 1.5GB boş alana ihtiyacınız var. Kurulum işlemlerini geçelim. Oyun, daha önce yapılan Batman, Spider-Man gibi hazırlanmış. Yani oyunu 3. gözden görünüm ile oynuyorsunuz. Bu olayın en can sıkıcı yanı malum kamera. Diğer oyunlarda olduğu gibi bunda da kamera çok büyük sıkıntı veriyor. Siz nereye dönerseniz dönün kamera sabit. Yıllardır Tomb Raider yapılır ama onda hiç bu tür kamera hataları olmaz. Nedense bu oyunun dışında çok az oyun bu kamera olayını düzgünce yapabilmeye becerebiliyor. Sonuçta oyun ne kadar iyi olursa olsun oynanabilirlik düşük olduktan sonra oyun sıkıcı oluyor. Oyunu diğer yapımlardan ayıran en büyük özelliği eskiden oynadığımız Blood Omen 2’de olduğu gibi özel sezilerimizi kullanabilmemiz. Mesela mayınlı bir alanda bu sezileri kullanarak mayınların nerede olduğunu görebiliyoruz.
Aynı şekilde gene bu sezileri kullanarak sessizce yanaştığımız 3-4 kişiyi bir hareket ile öldürebiliyoruz. Oyunda beni etkileyen en büyük unsuz bu sistem oldu. Özellikle dövüş sahnelerinin Matrix’e benzemesi, bir tuşa basmanın ardıktan 3-4 kişiyi nasıl dövdüğümüzü film şeklinde izlemek gayet zevkli. Oyun size bu tür video atraksiyonlarından önce haber veriyor. Eğer o anda strike tuşuna basarsanız ufak bir video eşliğinde atraksiyonu izliyorsunuz. Oyunun iyi yanında fazla bahsettim, direk bir diğer kötü yanına geçeyim. Malum oyun konsol kırması olduğundan save yok. Buna karşılık bölümler uzunca hazırlanmış. Bölüm boyunca hiç bir kayıt yeri yok. Es kaza bölümün sonuna doğru ölseniz o kadar yeri tekrar oynamanız gerekiyor. Bu olayın aynısı Red Faction 2’de de olmuştu. Ama orada yapımcılar bölüm aralarını kısa tutarak işi halletmişlerdi. Oysa ki burada bölüm araları da uzun. Save olmaması oyunun bazı yerlerinde gerçekten çok sıkıcı oluyor. Save olsa bile zar zor geçilecek yerleri save olmadan defalarca oynamak inanılmaz sıkıcı.
Biraz iyi bölüm
Bu kadar kötü taraf yeter. Grafikler ve müziklerden söz ederek oyunun artı taraflarından bahsetmeye devam edeyim. Malum oyunun bir çok platformda çıkması grafiklerin çok iyi olmasına sebep oluyor. videoların BINK olarak hazırlanması tam sinema keyfi veriyor. Karakterler ve modellemeleri iyi olmuş. Batman’de olduğu gibi tipler sapıtık yapılmamış. Özenle çalışıldığı belli oluyor. Sezilerinizi kullandığınızda etrafın yavaşlaması, renk değiştirmesi ve seslerin buna uyumluluğu çok hoş. Bütün bölümlerde etraf çok canlı hazırlanmış. Çoğu nesneyi parçalamak mümkün. Parçalamak demişken patlamalar gerçekten inanılmaz olmuş. Her geçen gün yapılan oyunlarda bu patlama olayının üzerine biraz daha gidiyorlar. Buna benzer diğer oyunlar gibi bu oyun da ekran kartınızın T&L desteklemesini istiyor. Aksi halde oyun çalışmıyor. Yani en az Geforce 2 MX ayarında bir ekran kartına sahip olmanız gerekiyor. TNT 2 türünde kartlar bu oyunu çalıştırmayacaktır. Dövüş sırasında çıkan ufak tefek efektler göze hoş gözüküyor. Müzikler ise beklediğim gibi hareketli olarak hazırlanmış. Özellikle bir dövüşe girdiğinizde temposu artarak sizi gaza getiriyor. Oyunda sadece Wolverine değil diğer X-Men kahramanlarından bir kaç tanesini de görüyorsunuz. Onların da modellemeleri iyi. Oyundaki karakterleri seslendirenler ise filmde oynayan oyuncular. Yani filmdeki ses ile oyundaki ses aynı.
Son Sözler :
Üzülerek şöyle bir son yapıyorum; Wolverine’s Revenge hazırlanan özel dövüş sistemi dışından pek iyi bir oyun değil. Özellikle save olmaması ve bölüm aralarının uzun tutulması insanı oyundan soğutmaya yetiyor. Kameranın klasik sorunundan bahsetmeye bile gerek yok. Eğer gerçek bir X-Men hayranı iseniz oyun sizlere göre. Ama oyundan fazla bir şey beklemeyin.
