Half-Life: Alyx Ön İnceleme
Öncelikle Half-Life Alyx‘in tamamen sanal gerçek oyunu olduğunu belirtelim. yani oyunu oynamak için Valve Index, oculus Rift ya da HTC Vive gibi sanal gerçeklik gözlüklerinden birisine ihtiyacınız var.
Half-Life: Alyx Ön İnceleme
Şimdiye kadar yüzlerce sanal gerçeklik oyunu gördük. Çoğu teknik demo kıvamında olsa da hikaye bazlı oyunlardan da aklımızda kalanlar oldu. Tabi işin içinde Valve olunca, hikaye bazlı bir oyundan çok daha fazlasını bekliyor insan. Nitekim oyunun ilk oynanış videolarına baktığımızda, firmanın bu farkını ortaya koyduğunu da net bir şekilde görüyoruz. Ama gelin bu dinamiklere geçmeden önce biraz hikayeden bahsedelim.
Gordon Freeman bildiğiniz gibi ilk oyunun sonunda Xen gezegeninde cirit atmış ve sonrasında uyutularak City 17’nin yolunu tutmuştu. City 17’ye vardığımızda ise aradan geçen zaman ile birlikte, dünyanın çivisinin nasıl çıktığına da şahit olmuştuk. Bu macerada en büyük yardımcımız olan Alyx ise sanal gerçeklik oyununa da ismini veren kişi. Yeni oyunda Alyx’i kontrol edeceğiz ve ilk iki oyun arasında geçen olayları öğreneceğiz. Bu da Half-Life: Alyx‘i hikaye anlamında çok önemli bir yere konumlandırdığı gibi serinin geleceği için de umutlarımızı yeşillendiriyor. Çünkü Valve tarafından gelen açıklamalara baktığımızda Half-Life Alyx‘in bir son değil, seri için yeni bir başlangıç olduğuna dair ifadeler görüyoruz.
Half-Life: Alyx içerisinde birçok dinamiği barındıran bir oyun. Valve, sanal gerçeklik gözlüğünevurgu yapabilmek için birçok özelliği ve farklı işleyişi oyuna yedirmiş de diyebiliriz. Bulmacalar, çatışma dinamikleri ve çevreyle etkileşimin oyunda üst safhalarda olacağını görüyoruz.
Tüm bu işleyişte en çok başvuracağımız şey ise Gravity Gloves, Türkçe adı ile yer çekimi eldivenleri olacak. Oynanış videolarında eminim dikkatinizi çekmiştir. Alyx özel üretim bir eldiven giyiyor ve oyunun merkezine de bu eldivenler konumlandırılmış durumda. Tıpkı Gordon Freeman’ın kullandığı Gravity Gun’da olduğu gibi bu eldivenler sayesinde objeleri çekip itebileceğiz. Yerde bir şarjör mü gördünüz, hop kendinize çekebiliyorsunuz. Ya da objeleri düşmanlara atıyor, hatta onların fırlattığı el bombasını bile çekip geri düşmana fırlatabiliyorsunuz. Ayrıca eldiven üzerinde yer alan can barı gibi kısımlar sayesinde karakter durumunu da takip edebiliyorsunuz. Yani nerden baksanız her eve lazım olacak bir ürünün Half Life: Alyx’te karşımıza çıkacağını söyleyebiliriz.
Bu özel eldiven dışında Alyx’in kolunda başka bir özellik daha dikkat çekiyor. Eldivene bağlı bir özellik mi bilmiyorum ama envanter sisteminin belkemiğini bu özelliğe borçlu olacağız gibi duruyor. Bulduğunuz işe yarar eşyaları ve ilerde kullanacağınız bazı materyalleri sağ elinizin altına bırakarak cebe indirebiliyorsunuz.
Bulmaca dinamiklerine baktığımızda ise genel olarak obje taşıma ya da kapı kilidi açma gibi kulvarlara ayrıldığını söyleyebiliriz. Bu bulmaca yapısı oyunun bütününe yedirilmiş. Hatta çatışma anlarında bile bir şeyleri söküp takmakla uğraşabiliyor, hatta elinize geçen objeleri düşmanın kafasına doğru fırlatabiliyorsunuz.
işte bu noktada oyunun belki de en çok konuşulacak yönü olan etkileşim karşımıza çıkıyor. Evet, Half Life: Alyx için özel olarak çalışan Valve, oyundaki hemen hemen tüm objeler ile etkileşime girmemize olanak sağlamış. Bir çöp kovasını alıp içini karıştırabiliyor, dolap kapaklarını açıp etrafı araştırıyor, yolunuzu tıkayan tahta parçalarını söküyor ya da size engel olan Headcrap’i elinizin tersiye itebiliyorsunuz.
Etkileşim o kadar önemli tutulmuş ki çatışma dinamiklerine de yansıtılmış. Örneğin Combine askerleri ile çatışırken kendinize siper almak için önünüzde duran bir aracın kapısını bile açabiliyorsunuz. Yeri gelmişken silah güncelleme sisteminden de bahsedelim. Oyunda, silahları güncelleyeceğimiz bazı istasyonlar bulunuyor. Bu istasyonlarda görüş, mermi kapasitesi ya da ateş gücü gibi özellikleri geliştirebiliyoruz. Bu gelişimler sayesinde silahınızı pompalı gibi kullanma şansınız bile doğuyor. Hatta ucuna bir bomba takara bomba atar gibi kullanmak da mümkün. Ayrıca çatışma dinamiklerinin çok eğlenceli durduğunu da söylemem gerekiyor. Half-Life’ın o sadeliği ve çatışma hissiyatı bu oyuna da yansıtılmış.
Sonuç olarak Half-Life Alyx, hikaye anlamında bazı soru işaretlerini kaldıracağı gibi 13 yıllık bir özlemi da sona erdirecek. Hem sanal gerçeklik teknolojisi hem de başta da belirttiğim gibi serinin gidişatı anlamında çok ama çok öenmli bir oyun olduğunu söyleyebiliriz. Son olarak oyunun 23 mart 2020’de çıkacağını da hatırlatalım. Özlediğimiz Half-Life atmosferine, üstelik farklı bir açıdan bakmak için oldukça kısa bir süre kaldı.