Oyun İncelemeleri

Sniper Elite V2

Takvimler 2005’i gösterdiğinde Rebellion tarafından geliştirilen Sniper Elite oyunu piyasaya sürülmüştü. Bazı eksikliklerine rağmen genel olarak zevk alarak bitirdiğim bir yapım olmuştu. Açıkçası oyunun devamının daha erken gelmesini istedim, ancak olmadı. Rebellion o sıralarda başka projelerle ilgilendi, ancak müjdeli haberi verdiler ve Sniper Elite V2 sürümü ile sonunda yeniden elime geçti.

Bir suikast hikayesi

Özellikle videolarındaki Kill Cam sahneleriyle dikkat çeken Sniper Elite V2 veya kısaca SEV2 iştah kabartıyordu. Orijinal yapımda da kontrol ettiğimiz Karl Fairburne’u yeniden canlandırdığımız oyun 2. Dünya Savaşı’nın son zamanlarında geçiyor. Ortada Rusların, Almanlardan çalmak istediği bir teknoloji var. İşler daha da karışmadan Karl Fairburne olarak buna engel olmaya çalışıyoruz.

Asıl noktadan giriş yapıp oyunun dinamiklerine ve videolarda ilgi çeken Kill Cam olayından başlayalım. İlk oyunda yine öldürme sahneleri vardı, bu sahneler zamanı için etkileyici geliyordu. Tabii aradan geçen yıllarla birlikte bu durum daha geliştirilmiş. Kill Cam aynen daha önceki materyallerde gördüğümüz gibi merminin hedefe girişi, merminin girdiği yerde yaptığı parçalamayı ekrana sunuyor. Bu Kill Cam için, X-Ray kamerası da diyebiliriz. Çünkü hedefin içini gösteriyor. Eğer hedefi kafadan vurursanız kafatasının parçalanması, eğer boynundan vurursanız boyun kemiklerinin dağılması, vücudun içinde neleri parçaladığı gösteriliyor. Açıkçası bu durum vahşi gibi dursa da, aslında oyunun en etkin olduğu noktalardan biri. Şahsen bu etkili sahneleri oldukça beğendim.

Yapımda genel olarak yaptığımız görevler aslında daha önce birçok oyundan alıştığımız klasik tarzda olanlar. Yeri geliyor önemli bir dokümanı ele geçirmemiz gerekiyor, yeri geliyor bilim adamını öldürmemiz gerekiyor, yeri geliyor sabotaj yapıyoruz. Bunlar her ne kadar bahsettiğim gibi alıştığımız tarzda görevler olsa da, oyun içine yedirilmişler ve SEV2’nin atmosferi içinde sürükleyici oluyorlar. Tabii bu birazda oyuncunun nasıl oynamak istediğine ve seçilen zorluk seviyesine bağlı. Yapımda sessiz ve sakin bir şekilde ilerleyebilir, etrafı bombalarla tuzaklarla cehenneme çevirebilir üstüne bodozlama dalabilirsiniz de.

Dış etkenleri atlamayın!

Oyunda üç ana zorluk seviyesi var. Ancak tavsiyem Sniper Elite seviyesinde oynamak. Bu zorluk seviyesinde düşmanlar acımıyor, dış etkenler en aktif durumda. Evet, dış etkenler demişken hedefin mesafesi, rüzgar hızı, yer çekimi oyunda bizi etkileyen en önemli faktörlerin başında geliyor. Ayrıca kalp atışları ve hızlı soluk alıp vermeyi de bunlara ekleyelim. Mesela koşup da arkasından ateş etmeye çalışırsak, kalp atışlarının yüksek olması nedeniyle başarısız karavana atışlar yapıyoruz.

Daha önce belirttiğim gibi keskin nişancılığın, taktiksel oynamanın zevkini almak ve yapımın daha gerçekçi olması için Sniper Elite seviyesini seçin. Böylece SEV2’nin atmosferi doruk noktasına çıkıyor. Eğer hiçbir zorluk seviyesi istediğim gibi bana uymadı derseniz, Custom seçeneği var. Buradan istediğiniz gibi ayarlamayı yapabilirsiniz.

Keskin nişancı oyununda ana başlıklardan birisi de kullandığımız silahlardır. Açıkçası Rebellion bu konuda genel olarak başarılı bir iş çıkarmış. Daha önce zaten yapımcılar silahlar konusunda, oyunda ön planda olacağını açıklamalarında vurgulamışlardı. Yapımda Karabiner 98k, Mosin–Nagant, MP 40, Colt, Welrod, el bombası, mayın vs… gibi silahlar var. Silahlar vuruş hissine sahipler. Özellikle bunu oyunun ana teması olan keskin nişancı tüfeklerinde daha iyi bir şekilde görebiliyorsunuz. SEV2’nin yapay zekasının üst düzey olduğunu söyleyemeyeceğim. Zorluk seviyesi artınca daha duyarlı, daha güçlü oluyorlar. Ancak yapım içinde rakiplerinizden koordineli taktik uygulamalarını, dikkatli şekilde gelmelerini beklemeyin. Arada sırada berraklık geliyor üstlerine, bazen planlı hareket edebiliyorlar. Ama bu durum oyunun geneline yayılmadığı için pek etkili olmuyor.

Artık oyunlarda co-op mod ve multiplayer olmazsa olmazlardan biri. SEV2’nin sevdiğim yanlarından biri de multiplayer kısmı oldu. Burada ilk olarak göze çarpan 4 adet co-op başlık var. Bu başlıkların kısaca neler olduğundan bahsedeyim. Klasik olarak Campaign görevlerini başka oyuncularla oynayabiliyoruz. Kill Tally’i, Gears of War’ın Horde moduna benzetebiliriz; zira akın akın gelen düşmanlara karşı savaşıyoruz. Bombing Run’da bozuk bir araç var. Bombalar patlamadan önce bu aracın parçalarını bulup tamir etmemiz ve gitmemiz gerekiyor. Overwatch’da ise oyuncular yeteneklerini konuşturup düşmana karşı iş birliği yapıyor ki, keskin nişancılığı burada iyi kullanmamız gerekli.

Ayrıca 12 oyuncunun birbirine karşı oynayabildiği Team Deathmatch’ı da unutmadan olmaz. Ama burada şöyle bir durum var. Team Deathmatch yapımın PC sürümü için geçerli, konsolda ise kullanıcılar online olarak co-op modları oynayabiliyor. 

Hedef gözüktü, atış serbest

SEV2, görsel olarak hoş bir yapım. Oyundan Crysis veya Battlefield 3 grafikleri beklemeyin, ama grafikler işini genel olarak yapıyor. Bazı zamanlar kaplama içinde ölen modellemelerin uzuvları veya kendisi kalabiliyor. Hatalar olabiliyor da, ama özellikle X-Ray kamerasında hedefin ölme anı ve efektler ekrana iyi yansıtılmış. Sesler de oyuna olabildiğince gitmiş aslında. Silah sesleri tok. Ancak ses efektlerinde de kötü hatalar olabiliyor. Bazı zamanlar cılız efektler duydum.

Sniper Elite V2 açıkçası genel olarak beni tatmin etti. Checkpoint sistemi bazen insanı ters köşeye yatırabiliyor ki, bir bölüme 2 kere baştan başlamak zorunda kaldım bu yüzden. Sniper Elite V2 bir kere bitirilip kenara atılacak bir oyun değil, bitirdikten sonra multiplayer’da oynanışa devam edebilirsiniz. Oynanabilirliği online modlar daha da arttırıyor. Sonuç olarak keskin nişancılık üstüne iyi bir oyun arıyorsanız, Sniper Elite V2 bu konuda tatmin edici.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu