Yapımcısı Microids olduğu için ve Post Mortem’den izler taşıdığı için uzun
süredir beklenen oyunumuz “Still Life” karşımızda. Her ne kadar sitemizde
oyunumuzun incelemesi yapılmış olsa da ben üzerinden bir kez daha geçilmesi
gerektiğini düşünüyorum 🙂 “Still Life” uzun zamandır en çok beklenen macera
oyunları arasında en tepede idi. Nedeni ise yapımcıların(Microids) daha önce
bize sunduğu bir klasik olan Syberia serisiydi. Tadı damağımızda kalan
Syberia’dan sonra aynı tatta bir macera oyununun daha geleceğini sanıyorduk ama
biraz yanıldık.
Artılarıyla ve eksileriyle oyunumuzu değerlendirirsek, “Still Life” her şeyden
önce mükemmel bir konu ve hikâye akışına sahip. Bunlara birde dört dörtlük
tasarlanmış oyun atmosferi ve kaliteli ve yerinde devreye giren müzikler
eklendiğinde “Still Life” karşımıza kaliteli bir yapım olarak çıkıyor. Bütün
bunların yanı sıra oyun benim şu ana dek gördüğüm en iyi macera oyunu ara
videolarına sahip. Oyun boyunca hep bir video gelse de seyretsem diye ümit
ediyorsunuz ve bu videolar oyuna inanılmaz bir sürükleyicilik ve akıcılık
katıyor. Bunlar oyunumuzun en önemli artı yönleri idi.
Gelelim oyunumuzun eksilerine. Her şeyden önce Microids’te Benoit Sokal’ın
eksikliği ciddi seviyede hissediliyor. Karakterlere özellikle başkarakterimiz
Victoria’ya baktığımızda Syberia’da ki Kate Walker etkisini oyuncuda kesinlikle
bırakmıyor. Tam tersi oldukça itici bir karakter Victoria. Fazlasıyla gotik bir
görünüşe sahip Victoria’nın babası ile konuşma tarzı, odasının cici biciliği ve
oyuncak ayısı sırıtıyor. Bununla beraber oyundaki aşağı yukarı bütün karakterler
itici ve soğuk çizilmişler (Mia hariç 😉 ). Sonuç olarak Victoria kesinlikle
Kate Walker gibi hafızalara kazınacak bir karakter değil.
Oynanabilirliğe ve arayüze bakalım. Son zamanlarda macera oyunları yapımcıları
oyun türüne yenilikler eklemek adına bize farklılıklar sunmaktalar. Bu
farklılıklar genelde klasik point & click arayüzünü fazla etkileyememekte. O
yüzden genellikle diyaloglar ve envanter kullanımında bu faklılıkları
görebilmekteyiz. En yakın örnek “Return to Mysterious Island”. Bu oyunun
envanter sistemi, şu ana kadar yapılmış en iyi envanter sistemlerinden biri.
“Still Life” ta da bazı değişiklikler mevcut fakat “Return to Mysterious Island”
ın başarısından maalesef çok uzak. Klasik macera oyunlarında bir nesneyi bir
yerde kullanmak için önce nesneyi envanterden seçer sonra kullanacağınız yere
tıklarsınız. “Still Life” ta ise, çoğu yerde önce nesnenin kullanılacağı yeri
tıklayıp daha sonra kullanılacak olan nesneyi seçiyorsunuz. Bazı yerlerde de
önce nesneyi, sonra kullanılacağı yeri seçiyorsunuz. Bu durumda sanki yapımcılar
kararsız kalmış gibi gözüküyor. Bir nesneyi incelemek için göz ikonuna
tıklıyorsunuz, daha sonra o nesnenin ne olduğunu öğrenmek için tekrar göz
ikonuna tıklıyorsunuz. Envanterdeki nesneyi evirip çevirme, zoom yapma gibi
yenilikler var fakat bir iki nesne haricinde kullanmanın anlamı yok.
Gelelim diyaloglara. Oyuncunun farklı diyaloglar arasından seçim yapma şansı
yok. Bununla beraber aynı kişiyle ikinci kez konuştuğunuzda aynı diyalogları
tekrar edemiyorsunuz ancak bazı diyaloglardaki püf noktalarını Journal’dan takip
edebilmek mümkün. Diyaloglar sırasında farenin sol ve sağ tuşunu kullanıyoruz.
Bu farklılığa pek anlam veremedim ama genellikle sol tuş ile oyunda önemli olan
konuları, sağ tuş ile de “off topic” diye isimlendirebileceğimiz konuları
konuşuyorsunuz. Böyle bir izlenime sahip olmama rağmen nadir olarak sağ tuşla
yapılan konuşmalarda da önemli bilgilere ulaşmak mümkün. Yapımcıların burada da
kötü tasarımı söz konusu. Sonuç olarak oyunun arayüzü kötü bir oynanabilirliğe
sahip değil, oyuncuyu engellemiyor ama yapılan değişiklikler klasik point &
click arayüzünü daha kötü bir hale büründürmüş.Sırada bulmacalar var. Oyunda genel yapısı itibariyle “Sanitarium”dan
etkilenildiği dikkati çekiyor. Oyun bölümlere ayrılmış, her bölüm içerisinde
irili ufaklı bulmacalar var ve her bölüm sonunda bir “Boss Puzzle” var. “Still
life”, “Myst” gibi “puzzle driven” bir macera oyunu değil. Daha çok “şimdi ne
yapmalıyım, nereye gitmeliyim” sorularına cevap aranan bir türde. Oyunumuz ise
çok kısıtlı alanlarda geçmekte ve her zaman nereye gidilip, ne yapılacağı aşırı
derecede belli edilmekte. Bu da oyunu çok fazla kolaylaştırıyor. Bunun yanı sıra
“Boss puzzle”lar haricindeki bulmacalar hardcore macera oyuncuları için çocuk
oyuncağı. Ancak özellikle bölüm sonu bulmacaları ve diğerleri çok akıllıca
düşünülmüş ve konuyla, hikâye akışıyla çok güzel bütünleşmiş. Bir iki saçma
sapan (bkz. sandık açma bulmacası) bulmaca haricinde genellikle her bulmacanın
konu içinde bir yeri ve amacı var.
Oyunumuzun konusu ise şu şekilde, henüz bir FBI çaylağı olan Victoria seri
cinayetlerle karşı karşıya kalır. İşin içine girdikçe bu cinayetlerin pek basit
olmadığını ve kendi geçmişi ile alakalı olduğunu öğrenir. Çünkü yıllar önce
büyükbabası Gus’ta(bkz. Post Mortem) benzer seri cinayetlerin içerisinde yer
almıştır. Konu hakkında daha ayrıntılı bilgi inceleme yazısında mevcut.
Sonuç olarak “Still Life” kesinlikle oynanması ve arşivlerde bulunması gereken
bir oyun fakat son zamanlarda bizi fazlasıyla memnun eden “The Moment of
Silence” ve “Return to Mysterious Island” ın başarısının gerisinde kalıyor.
1.BÖLÜM: DERSİMİZ ANATOMİ
Oyuna demoda oynadığımız ürkünç, tırsınç bölümle başlıyoruz. Oyunumuz her ne
kadar etkileyici bir video ile başlamış olsa da maalesef hikâye hakkında hiçbir
şey öğrenemiyoruz. Bu yüzden oyun başlar başlamaz sağ tuşla menüye geçip,
“Documents” den bütün raporları okumamız gerekiyor. İlk cinayetimiz Chicago
üniversitesinde banyoda işlenmiş gözüküyor. Kurban klozetin yanı başında
boğularak öldürülmüş. İkinci cinayetimiz ise bir yüzme havuzunda işlenmiş. Yine
bir boğulma vakası. Üçüncü cinayette ise kurban evinde kendi banyosunda
öldürülmüş. Tabii ki gene boğulma. Son cinayet ise bir lağımda yine katil
tarafından boğularak öldürülmüş (Daha şimdiden ağzımın suyu aktı, polisiye
macera oyunları bana her zaman daha sürükleyici gelmiştir, bkz. Police Quest
I-II-III….XXI).
Arabadan dışarı çıktığımızda apartmanın girişinde Memur Tate’i göreceğiz(Excuse
me, Mr. Officer…). Tate ile konuştuktan sonra içeri girmemize izin verecek.
Merdivenlerden (var bir sakatlık bu merdivenlerde) çıkıp sağa doğru
ilerlediğimizde buzdolabının önünde kusmak üzere olan Miller’ı göreceğiz. Onunla
da konuştuktan sonra bize fotoğraf makinesini verecek. Miller’la konuşmamız
bittikten sonra hemen yandaki kapıdan girin ve sağdaki holün sonuna kadar
ilerleyin. Claire’i bulduğunuzda onunla konuşun. Bize ipuçlarını toplayacağımız
alet edevatı almamızı söyleyecek. Unutmamamız gereken şey, ipuçlarını toplamadan
önce mutlaka fotoğrafını çekmek.
Sonrasında hemen Claire’in arkasındaki odaya geçip çantanın içinden malzemeleri
alın ve tek tek inceleyin. İlk olarak fotoğraf makinesine filmi takın.
Dışarı çıkıp holde ilerleyin ve holün başlangıcındaki ilk odaya girin.Rahatsız etmeyin beni…
İlk olarak yerdeki kan izine tıklayalım. Daha sonra envanterden fotoğraf
makinesine ve sonra “use item”a tıkladığımızda Victoria kanın fotoğrafını
çekecek. Daha sonra tekrar kana tıklayıp, sonrasında envanterden kulak
temizlemede kullanılan zımbırtılara benzeyen “swab” a tıklayıp “use item” e
tıkladığımızda Victoria kan örneğini alacak (Çok ama çok kötü bir envanter
sistemi).
Kanla işimiz bittikten sonra envanterimizdeki filtreyi lamba ile kullanalım.
Lambanın aydınlattığı duvarı inceledikten sonra burada Luminolu kullandığımızda
oldukça ilginç bir sahne ile karşılaşıyoruz. (DISTURBED). Biraz Seven’dan mı
etkilenilmiş ne??? Hemen fotoğrafını çekin. Yan duvardaki sevimli(?) kafatasını
da inceleyin. Sonra lambadan filtremizi geri alalım. Bu oda ile işimiz bitti.
Kutsal Yer, Tapınak, Sığınak
Odadan çıkıp holün girişinde yerdeki kanı inceleyelim. Hemen sonrasında daha
önce yaptığımız gibi fotoğrafını çekip “swab” çerçöpü ile örnek toplayın. Diğer
odada yaptığımız gibi filtreyi lambada kullanıp duvarda luminolu
kullandığımızda…Ahanda.. SANCTUARY… Hemen fotoğrafını çekip, filtreyi alın.
Burasıyla da işimiz bittikten sonra holde Claire’e doğru ilerleyin. İki kapının
tam ortasında yerdeki kan izlerini inceleyin ve ilk odaya girin. Duvardaki tahta
askılığı inceleyin. Saç örneğinin fotoğrafını çekin ve cımbızla alın. Asılı
bebekleri inceleyin. Yılbaşı dekorasyonuymuş. Pöh.
Allah’ım nasıl bir imtihan ediyorsun beni ???
Tekrar Claire’in yanına dönün ve çantaya bulduğunuz bütün ipuçlarını bırakın.
Daha sonra Claire ile konuşun. 17 yaşın altında olanların oynamaması gereken
oyunumuzu buraya kadar oynayan varsa burada gözlerini kapatsın. Nitekim hiç
bakılası değil…. Kurbanımız ilk dört cinayetteki gibi boğularak öldürülmüş
ancak bu duruma karşı koymamış. Kurbanımızın ismi Cyntia Woods. Sonrasında
mideniz el verirse cesedi daha yakından inceleyebilirsiniz.
Artık burada işimiz bitti. Odadan çıkıp Miller’ın yanına geri döndüğümüzde
merdivenler çökecek. E ben demiştim var bir sakatlık diye. Miller ile konuşun.
Holün girişindeki kalorifer peteğinin yanındaki boruyu alın. Daha sonra
koridorun ucundaki kapı üzerinde bu boruyu kullanarak kapıyı açın. Merdiveni
itin ve çöp konteynırına tıklayarak aşağıya inin. Miller’la dalga geçip Tate ile
konuştuktan sonra kamyonete binin.
İşte teknoloji budur !!! Haritadan ofisi seçin.
Ofisim, ofisim güzel ofisim…
Sağa doğru ilerleyin, B1 asansörüne binip sekizinci kata çıkın. Soldaki ofise
girip Miller ile konuşun. Miller’ın sıkıcı bir şekilde bizden bürokratik
isteklerini dinledikten sonra odanın ucundaki Claire’in çalışma tezgâhını
inceleyin. Tezgâhın yanındaki patronun odasının kapısını da şöyle bir
yokladıktan sonra artık masamızın başına gitme vakti geldi.İlk olarak telesekreterinizden patronunuz Todd Browning’in mesajını dinleyin.
Morga giriş için gerekli olan güvenlik kartını ve Victoria’nın babasının yılbaşı
hediyesini alın. Klasördeki resimler inceleyin. Oharaa !!! (Üçüncü resmi
gördüğümde verdiğim tepki, rüyama girer korkusuyla hemen kapattım nitekim…)
Menüden “Documents” girip Memory Card ile ilgili güncellenmiş bilgiyi okuyun,
hazır buraya gelmişken Journal’a da göz atmakta fayda var. Sonra, ofisten çıkın
ve hemen karşıdaki küçük bölmeye kamerayı bırakın.
Koridorun sonundaki kahve makinesini ve hemen sağınızdaki odada bulunan patronun
kupasını inceleyin.
yusuf yusuf yusuf yusuf
Asansöre binin (Tam bu sırada Tate asansörden inecek ve morga gitmemiz
gerektiğini söylecek) ve B2 düğmesine basın. Asansörden çıktıktan sonra hemen
karşınızdaki ekranlarla dolu odaya girin ve masayı inceleyin. Sonrasında orta
sırada altta ki ekranı ve çöp kutusunu inceleyip odadan çıkın. Sağ tarafa doğru
ilerleyin. WC’nin kapısını ve sağdaki panoyu inceleyin.
Artık morga girme zamanı geldi. Morgun kapısına geldiğimizde giriş kodumuz
çalışmayacak. Hmmmmmmmm Şu masamızdan aldığımız güvenlik kartını iyice
incelediyseniz arkasında NO: VODKA yazdığını görmüş olmalısınız. Cep telefonunu
sıklıkla kullanan halkım için bu bulmaca oldukça kolay gelecektir. İlk önce
kartı, kart okuyucuda okutun ve tuşlarla VODKA yazın (86352) ve OK tuşuna basın.
Kapıdan girin ve Claire ile konuşun. Claire cinayet hakkında bilgi verirken
bizde olayı kafamızda canlandıracağız. Victoria, son iki kurbanında yüzünün
örtülü olduğunu fark ediyor ve bu kurbanların katili daha önceden tanıma
ihtimali üzerinde duruyor. Katil hakkındaki elimizdeki tek ipucu ise FBI
laboratuarına gönderilen siyah saç parçaları.
Miller’ın istediği raporu cesedin yanı başından alın ve okuyun. Morgdan çıkın ve
asansöre ilerleyin. Tam bu sırada Victoria’nın babası arayacak. Asansöre binip
ofisinize geri dönün ve Miller ve Tate ile konuşun. Tekrar asansöre binin B1’e
inin ve kamyonetinize binip PAT’in evine gidin.
Bu oyunu Hercule Poirot olarak oynamak vardı ya neyse…
Babamıza hediyesini verip kendi hediyemizi aldıktan sonra şöyle biraz eski
günleri yâd edeceğiz(O kadar okuduğum Agatha Christie romanından sonra azıcık
dedektiflik öğrendiysem bu oyunun sonunda katil ya bizim babamız ya da
sevgilimiz çıkar…). Konuşma sırasınca büyükbabamız Gus ve Prag hakkında bilgi
alın.
Kolyeyi inceleyin ve sağa doğru ilerleyip askılıktan şemsiyeyi alın.
Merdivenlerden çıkın. Duvardaki tırsınç resme bakın. Holün sonundaki odaya gidin
ve bilgisayarın üzerindeki resmi inceleyin. Bu resimler benim tezimi doğrular
gibi..Buradan çıkıp sağdaki odaya girin. Oyuncak ayıyı inceleyin. Ah bu kızların
oyuncak ayı merakı yok mu 🙂 Elbise dolabına girin. Victoria, üstteki kapağa
yetişemeyecek. Envanterimize şöyle bir baktığımızda burada kullanabileceğimiz
tek alet şemsiye gibi gözüküyor. Şemsiyeyi bu kapakta kullandıktan sonra yukarı
çıkın ve sol taraftan ışığı açın. Burada çalan müzik bana Sanitarium’umdaki
ucubik çocuklarla saklambaç oynadığımız müziği hatırlattı.
Pencerenin altındaki sandığı inceleyin. Ahhhh ahhh, oyunda Benoit Sokal’ın
eksikliği ne kadar hissediliyor değil mi? Hiç Syberia’da böyle gereksiz
bulmacalar var mıydı? Çok ama çok basit. Tabii ki kolyedeki taşların sırasını
burada kullanarak açacağız sandığı. Yani solda iki tane karo, ortada kalp ve
sağda gene iki tane karo olacak. E bunu çözemezseniz gidin Counter Strike vs. ya
da daha kolay bir macera oynayın. Sandık üzerindeki şekiller soldan sağa 1 ile 5
arasında numaralandırırsak:
3 kez 2.şekil, 1 kez 3.şekil, 3 kez 4.şekil ve 3 kez 5.şekle tıkladığımızda
bulmacamız çözülüyor. Sandığı açtıktan sonra Victoria, büyükbabası Gus’ın
hikayesini okumaya başlayacak.
2. BÖLÜM – İNAT HAFIZA
Bu bölümde geçmişe gideceğiz ve benzer cinayetlerin işlendiği Prag’ta Gus’ı
oynayacağız. Öncelikle Journal’ı okumanızı tavsiye ederim. Kahramanımız aslında
ressam fakat Prag’ta bu işten para kazanamadığı için kel alaka dedektiflik
yapıyor. Bir arkadaşının(Ida) ısrarı üzerine bu arkadaşının dostlarının
cinayetlerini çözmek için çalışmaya başlıyor. Son cinayet mahallinde
kahramanımız, müfettiş Skalnic ile karşılaşıyor ve bizde ikinci bölüme
başlıyoruz. İlk olarak tabii ki Skalnic ile konuşun. Daha sonra sağa tarafa
ilerleyin Kazimir Stasek ile konuşun.
İlerlemeye devam edin ve Gus’ın hayatının aşkı Ida ile konuşun. Daha sonra
Milena ile iç karartıcı bir konuşma yapın. Burada arkadaşlarından Anezka’nın da
kayıp olduğunu ve yerini bir ihtimal Apolina’nın bildiğini öğreniyoruz.
Merdivenlerden çıkın ve Ida ile tekrar konuşun ve haritayı alın. Ida ile
konuştuktan sonra ekranın sağ tarafına tıklayın ve haritadan Old Chapel’ı seçin.
Old Chapel’a giderken Otokar Kubina ve Peter arasında ki ilginç bir muhabbetle
karşılaşıyoruz. Burada ki kızların ve Old Chapel’da ki adamın meslekleri
hakkında 17 yaş altındaki okuyucularımızı düşünerek bilgi vermiyorum 🙂
Sonrasında ilerleyin ve haritadan tekrar Old Chapel’ı seçin. Soldaki girişten
ilerleyin ve cesetleri inceleyin. Gus her biri için Haç çıkaracak. İlerleyin ve
bu cinayetler üzerinde görevlendirilmiş olan Mr. Corona ile konuşun. Corona’nın
bir notunu bulmamız gerekiyor. Cesedi inceleyin. Sonra kitaplığı inceleyip
üzerinde 74821536 yazan kağıdı alın. Aynı ekrandaki durmuş saate dikkat edin. Ne
acayip semboller var üzerinde değil mi?
Ekranın üst tarafına geçin ve mimberi inceleyin. Saatte gördüğümüz şekillere
benzer şekillerle karşılaşacağız. Amacımız saatte gördüğümüz şekilleri, bu
şekillerin bulunduğu yerde olması gereken sayılarla ilişkilendirip, mimberde
görülen her bir şeklin hangi sayıyı ifade ettiğini çıkarmak. Sonrası kolay,
tabii ki bu sayılarla 74821536 yazacağız(Gereksiz, anlamsız, sırıtan bir
bulmaca, ilk bulmacadan sonra ikinci bir fiyasko).Saatteki şekiller, 3, 6, 9 ve 12’yi göstermekte. Saatteki 3’ün ters 3 olduğunu
düşünerek 1 ve 2’nin de ters 1 ve 2 olduğu kararına varabiliriz. 5’e ve 7’ye
benzeyen zaten şekiller var. Geriye 4 ve 8 kalıyor. Ben onları deneyerek buldum
açıkçası.
Sonuç olarak o ekranı ilk açtığınızda soldan sağa sırasıyla: 36185742 sayılarını
görüyorsunuz. Düzenlemeyi yaptıktan sonra kasadan bir resim ve Coroner’in
cinayet raporunu alacağız. Raporu okuduktan sonra Old Chapel’dan çıkın.
Çıktığımıza pişman olup bir temiz dayak yedikten sonra haritadan Park’a gidin.
Apoline ile konuşmaya çalıştığımız anda yediğimiz yumrukların etkisinden olacak
ki Gus afallayacak.
Fahişe bana uymazdı, o yüzden meleğe evlenme teklif ettim…
İşte burada Microids sonunda farkını koymuş olduğunu ve kaliteli bir bulmaca
hazırlamış olduğunun farkına varıp, ilk iki fiyaskodan sonra oyundan daha fazla
zevk alacağınıza inanıyorum. Burada ki amacımız elimizdeki parkın resmi ile
gerçek parkı karşılaştırıp olağan dışı bir şeyler bulmak. Öncelikle envanterden
“use” ikonu ile resmi büyük olarak görüntüleyin. Sağ alt köşedeki ikonlarla
resim ve gerçek park arasında geçiş yapmak mümkün. İki resim arasında ki farkı
bulmaktan ibaret olan bu bulmacanın çözümünü size bırakıyorum. Yok yok
bırakmayayım.Heykelin ve lambanın arasına yere bakın diyeyim en iyisi. Çözdükten
sonra Gus, “The Whore wasn’t worthy of my devotion, so i proposed to the angel”
yazısını bulacak.
Bu ipucundan yararlanarak melek heykelini inceleyin ve parmağındaki yüzüğe
tıklayın. Haydaaa, gelen vuruyor giden vuruyor Gus’a. Yüzüğü kargaya kaptırıp
izledikten sonra tanıdık bir isimle karşılaşacağız. Kapıyı kırarak içeri girin
ve Jack the Ripper(O di mi?) ile konuşun. Yüzüğü aldıktan sonra tekrar konuşun.
Bize zenginlere dalaşmamamızı söyleyecek.
Binadan çıktığımızda Ida ,Hülya Koçyiğit koşuşuyla yanımıza gelecek ve katilden
kaçan bir kızın varlığından bahsedecek. Ida’yı takip edin. Gus gene affalayıp
birşeyler görecek. Geldiğiniz yere geri dönün ve haritadan “Junkyard” a
tıklayın.
Sağ taraftaki arabayı inceleyip oraya park edene bir güzel sövün. Ekranın sol
üst köşesine gidip bizi bir temiz döven Peter’i fark edin. Şimdilik Junkyard’a
gidemeyeceğiz. O zaman bizde “Lingerie” ye gideriz. Kapıyı çalıp Kubina ile
konuşun. Adamda hiçte *** tipi yok ama neyse. Kubina ile anlaştıktan sonra
haritadan “Police Station”a gidin. Roman’ı hapisten çıkararak Vladanna ile
konuşacağız. Öncelikle havuzu inceleyin ve içeri girin. Panodan gazeteyi alın ve
Stasek’in kahramanlığını okuyun. Sonra masanın üzerindeki kitabı inceleyin. Daha
sonra Stasek ile konuşup Roman’ı serbest bırakmasını istediğimizde bize
çapkınlık hikâyesinden ve Apolina’nın O’nun madalyasını çaldığından bahsedecek.
Madalyayı geri getirirsek Roman’ı hapisten çıkarabileceğiz.
Buradan çıkıp Park’a gidin, Apolina ile konuşup madalyayı alın. Milena ile de
konuştuktan sonra tekrar “Police Station” a gidin ve Stasek ile konuşarak
Roman’ın serbest kalmasını sağlayın.Roman’ı serbest bıraktıktan sonra tabii ki gitmemiz gereken yer Lingerie.
Böylece Kubina bizim Vladanna ile konuşmamıza izin verecek. Bununla beraber bize
birde maymuncuk verecek. Merak ediyorum yapımcılar bu maymuncuğu elde etmek için
daha mantıklı bir yol bulamamışlar mı? Yolun ortasına koysalar çok daha iyi
olurdu.
Haritadan Junkyard’a tıklayın ve Peter ile konuşun. Peter’in aptal şakası bize
pahalıya mal oldu. Bir türlü Vladanna’ya ulaşamıyoruz. Soldaki odaya girin.
Kontrollerle elleşmeye çalıştığınızda kilitli olduklarını göreceksiniz. Odayı
şöyle bir incelemenin vakti geldi. Duvardaki resim ben bir bulmacanın çözümüyüm
diye bağırıyor değil mi? Hemen not edin bir yerlere.
Odadan çıkıp arkasına dolaşın ve tel kesme alet edevatını alın. Bulunduğunuz
yerden aşağıya baktığınızda Gus, Vladanna’nın buradaki vagonlardan birisinde
olduğunu tahmin edecek. Hmmmm, işte bu güzel bir bulmacaya benziyor. Sağ tarafta
birbirine zincirlenmiş olan kutuları inceleyin. Öncelikle odada ki kontrolleri
aktif hale getirmemiz gerekiyor. Duvardaki kutuyu inceleyin. İşte içerdeki
resimde gördüğümüz bulmaca. Buradaki kontrolleri kaydırarak yukarıda 1-2-3 ve
aşağıda 4-5-6 yapmalıyız. Bu bulmacanın çok benzerini bir yerlerde daha
çözmüştüm ama hatırlayamadım şimdi iyi mi? Uzun uzadıya yazmıyorum şimdi bunun
çözümünü birazda emek gösterin yav Alla allaaaa. Buradaki kolları hareket
ettiklerin yolun arasında da tutabilmemiz bulmacayı oldukça kolaylaştırıyor.
Bu kontrolleri gerektiği gibi ayarladığımızda artık odadaki kontrolleri
kullanabileceğiz. İçeri girin ve kontrollere tıklayın. Ahanda kalite bir bulmaca
daha. Kutuları öyle bir dizeceğiz ki sol altta ki vagona kutuların üzerinden
erişebilelim. Nitekim altta it var.
Öncelikle iki kutuyu, üst üste zincirli olan kutulara erişebileceğimiz şekilde
en sağda sıralayın. Sonra gidip kutuların zincirini kesin ve geri dönün. Artık
dört kutumuz var. Dördünü de yan yana dizip, vagona gidin. Kısa videoyu
seyrettikten sonra…..
3.BÖLÜM: Boynu bükükler
Gus’a tam alışmışken tekrar Victoria oluverdik. Yeni bir bölüme başladığımız
için Journal’ı okumakta fayda var. Claire’in kızı Samantha hakkında bilgi
ediniyoruz burada. Tekrar yukarıya çıkın. Sandığı incelediğimizde Gus’ın ve
Milena’nın elbiselerini göreceğiz. Gus tamam da, Milena ne alaka?
Aşağıya inip Pat ile konuşun. Konuşma bittikten sonra ofisinize, morga geri
dönün. Amanın. Katil bir şekilde içeri girmiş. Claire bizden güvenlik
kameralarını kontrol etmemizi istiyor. Hemen asansörün karşısındaki odaya gidin
ve orta sırada altta ki ekranı inceleyin. Nefes kesici bir videodan sonra
oyundan aldığınız zevk iki katına çıkacak. Acaba katil mi ucuz kurtuldu yoksa
Victoria mı?
Tekrar morga gidip Claire ile konuşun. Claire, patronun da olan bitenden
haberdar olduğunu söyleyecek. Asansöre binip ofisinize gidin. Ofise girmeden
önce Victoria erkek arkadaşı ile bir telefon konuşması yapacak. Richard,
Victora’ya Mark Ackerman’dan bahsedecek.Ofisimize girer girmez ise patrondan paparayı yiyeceğiz. O’nu biraz yumuşatmak
için olsa gerek, kahvesini hazırlamakta fayda var. Daha önce zaten kahve
makinesini ve patronun kupasını görmüştük. Patronun kahvesini hazırlayıp
ofisinize geri dönün ve Todd’un odasına girip konuşun. Todd bizi davadan almayı
düşünüyor fakat her iyi dedektifin yaptığı gibi biz o kadar kolay
vazgeçmeyeceğiz. Önce Miller ile konuşun. Daha önce Miller’a son iki cinayetteki
kızların yüzlerinin örtülü olmasından dolayı katili tanıma ihtimalinden
bahsetmiştik hatırlarsanız. Miller bu konuyu araştırmış ve her ikisinin de
hayatında ortak olan bir adam bulmuş. Vaclav Kolar’ı ziyaret edeceğiz.
Victoria’nın masasını inceleyin ve oyunun başında çektiğiniz resimleri alın.
Garaja inin ve kamyonetinize binip “Campus”e gidin.
“Campus” diyince insan şöyle daha sıcak bir ortam bekliyor 🙂 Binaya girin ve
merdivenlerden yukarı çıkın. İlk odanın kapısını tıklayın. Kolar, Natalie’ye
derslerinde yardım ediyormuş ve Cynthia, Kolar’ın komşusu Mia’nın arkadaşıymış.
Bu arada Kolar’ın tezinin Gus’un davası olduğunu öğreneceğiz. Kolar tezini
almaya gittiğinde yerdeki koltuğun yanından şişeyi alın. Bunu Kolar’ın parmak
izini belirlemekte kullanacağız(oldukça zekice). Tezi okuyun. Şok şok şok, flaş
flaş flaş. Tezde iki seri cinayetlerden bahsediliyor ve katil olarak ortaya Gus
konuluyor(Yoksa ben mi yanlış anladım hı?).
Merdivenlerden aşağıya indiğimizde Miller arayacak. Ofise, Claire’in yanına geri
dönün.
Curiosity has killed the cat – But cat has nine lives
Claire’den parmak izleri konusunda brifingi aldıktan sonra tekrar ofisinize
çıkın ve Claire’in çalıştığı tezgâhı inceleyin. Tezgâhın sol tarafını inceleyin.
Şişe otomatik olarak gelecek. Yuvarlak kutuyu açın, fırçayı alıp kutudaki tozda
kullanın. Daha sonra fırçayı şişede kullanın. Deney tüplerinin önünden bant alın
ve şişeyi çevirip parmak izlerini Victoria “ahanda budur” diyene dek inceleyin.
Parmak izlerini aldıktan sonra Claire’in yanına gidin ve konuşun. Victoria
babasının yanına gidip bir şeyler okuyacağını söylüyor. Hmmm, sanıyorum tekrar
Gus’ı göreceğiz. Pat’in evine gidin. Alla allaaaaa, onca işin arasında sırası mı
şimdi kurabiye pişirmenin.
Mutfağa gidin ve masanın üzerinde ki tarifi okuyun. Aboov. Oyunun ilk zor
bulmacası ile karşı karşıyayız.
Hiç haz etmem yemek pişirmekten
Oyunda Türkçesi ile uğraşmayacağınız için tarifin Türkçesini yazmıyorum.
– 1 cup of love
– 1/2 cup of generosity
– 2 cups of commitment
– 1 cup of sweetness
– 1/2 cup of integrity
– 1 tablespoon of romance
– 1 teaspoon of sensuality
– 1 common senseIn a bowl, cream together generosity, sweetness and love to give your man a
sweetheart. To give him devotion, sift together commitment, sensuality and
romance. Blend devotion to his sweetheart. Finally, add intelligence, a mix of
common sense and integrity and beat it with the rest to make your perfect man.
Give him a form and place in the oven.
Şimdi çözelim bakalım şu tarifi. “cream together generosity, sweetness and
love”. Eğer birazcık romantikseniz, sweetness’ın şeker ve love’ın süt olduğunu
anlarsınız. Generosity’nin ise yağ olduğunu benim gibi dakikalarca uğraşıp
öğrenirsiniz 🙂 Küçük kapla yağı, büyük kapla şeker ve sütü alıp mikser’e koyun
ve karıştırın.
Tarife baktığımızda, intelligence’in egg, integrity’nin de Molasses olduğu
aşikar. Gerisini ben, deneme yanılma ve gerçeğe uygunluğunu düşünerek
buldum(örneğin burada en fazla kullanılması gereken flour(un), o da commitment’e
karşılık gelmekte). Tarifin ikinci kısmına geri dönelim. 2 büyük kap flour’u, 1
çay kaşığı cinnamon’u ve 1 yemek kaşığı ginger’ı karıştırın. Son olarak miksere
1 yumurta ve küçük kapla molasses koyup karıştırın. Fırını tıklayın. Eğer doğru
yapmışsanız Victoria, olay budur diyecek.
Sonrasında sağ tarafa ilerleyip, koltukları ve Victoria’nın resmini inceleyin.
Yan odaya geçip sağı, solu, votkayı, jakuziyi inceleyin. Merdivenlerden yukarı
çıkın. Odanıza girdiğinizde tekrar Prag’a gideceğiz…
4. BÖLÜM: Jack the Ripper’ın yatak odası
Vladanna katil ve müşterisi Mark hakkında Gus’a bilgi verecek. Yeni bir bölüme
başladığınız için Journal’ı okumanızda fayda var. Gus, Vladanna’ya pekte inanmış
gözükmüyor. Vagondan çıkıp Roman ile konuşun. Aşağıya doğru ilerleyin. Savaş
topuna benzeyen aleti inceleyin ve sağa doğru ilerleyip Peter ile konuşun.
Çıkıp haritadan Mark’ın yerine gidin. Kapıyı tıkladığınızda Gus gene rüyaya
yatacak 🙂 Kapıya tekrar tıklatın ve Mark ile konuşun. Bu sırada Apolina’nın
Mark için poz verdiğini fark ediyoruz. Buradan çıkıp “Police Station”a gidin.
Stasek ile konuşun. Stasek’in açtığı kapıdan geçip ilerleyin. Sol taraftaki
kapıdan hapishaneye gidiliyor. İsterseniz girip inceleyin. Merdivenlerden çıkıp
Skalnic’in ofisine girin ve O’nunla konuşun. Oyundaki en ilginç diyaloglardan
birisiydi, oldukça zekice hazırlanmış. Burada Skalnic ile aramızın pekte hoş
olmadığını öğreniyoruz. Aşağıya inip Stasek ile tekrar konuşun. Stasek’ten
Skalnic’in (ne biçim isim bunlar yaf, yazması bayağı zor oluyor…) ofisine
girmek için izin istediğimizde yardımcı olamayacağını söylerken bir taraftan da
bizi işçilere yönlendirerek yol gösteriyor.
Dışarı çıkıp sol taraftaki garaj kapısından girin. Kapının yanındaki tahta
parçasını alın. İpe tıklayarak tırmanmaya çalışın. Gus tam tırmanırken ip
çözülecek. İp ile tahtayı beraber kullanın. Pencerenin önündeki düzeneği
inceleyip yaptığımız alet edevatı burada kullandığımızda artık Stalnic’in
ofisindeyiz. Masanın üzerindeki anahtarları alın. Dosyaların bulunduğu dolabı
inceleyin ve anahtarları kullanarak açın. İki resim ve bir yüzük ile Coroner’in
raporlarını alacağız. Bu raporları okuyun. İçeri girip Stasek ile konuşun.Haritada yeni bir yer belirecek(Bridge). Oraya gidin ve son aldığınız yüzüğü
inceleyin. Merdivenlerden aşağıya inerken Gus gene hayal görecek ve olanca
çekiciliği ile Ida gelecek. Gus, Ida’nın hamile olduğunu öğrenecek ve evlenme
kararı verecekler. Ida gittikten sonra yine iki resim arasındaki farkı bulmaca
oynayacağız. Köprünün yanında çekilmiş olan fotoğrafı inceleyin ve daha önce
yaptığımız gibi gerçek ve resim arasında ki farkı bulun. Hmmmmm. Bankların
değişmiş olduğunu fark etmek oldukça zor oldu değil mi? 🙂 Bu bankları bilse
bilse bu işlerle uğraşan Peter bilir.
The Slut Knows
Junkyard’a gidip, Peter ile konuşun. Peter bize eski bankları gösterecek.
Bankları incelediğimizde üçüncü bir yüzük bulacağız. Peter ile tekrar konuşun ve
“Burnt Neighborhood” a gidin. Sağa tarafa gittiğinizde tekrar iki resim arasında
fark bulmaca oynayacağız. “Burnt Neighborhood” da çekilmiş olan resmi inceleyin
ve farkı arayın. Havuzun resimde boş olduğunu fark ettiniz mi? Havuzun suyunu
boşalttığınızda bu sefer yüzük yerine “The Slut Knows” yazısı ile
karşılaşıyoruz.
Parka gidip Milena ile konuşun. Hmmm, havuzda bulmamız gereken yüzüğün nereye
gittiğini anladık galiba. Peki, Skalnic neden yüzüğü atsın ki?
Tekrar “Burnt Neighborhood”a gidin. Lağım kapağını açıp içeri girin. Yerdeki
yüzüğü alın ve inceleyin. Bu arada müziğe dikkat hakikaten tırsıtıcı. Kilitli
kapıyı incelediğinizde kilidin yeni olduğunu göreceksiniz. Dışarı çıkın.
Haritaya gelmek istediğinizde Milena, Mark’ın yerindeki Apolina’yı kontrol
etmemizi isteyecek.
Mark’ın yerine gidip kapıyı çaldığımızda kapı açılmayacak. Envanterinizdeki
maymuncuğu kullanarak kapıyı açın ve içeri girin. Ne oldu, giremediniz değil
mi?? Evet oyundaki kalite bulmacalardan birisiyle daha karşı karşıyayız.
Öncelikle kilidi nasıl açacağınızı bir güzel okuyun.
Diyor ki; bu kilitler iki çeşit hareketli kısımdan oluşur. Birincisi normal
hareketli kısım, ikincisi master hareketli kısım. Herhangi bir normal hareketli
kısmı ittiğinizde başka bir hareketli kısım tepki vererek ileri ya da geri
gidiyor. İtilmiş olan normal hareketli kısmı bıraktığınızda ise buna tepki veren
diğer hareketli kısım orijinal haline geri dönüyor. Eğer bir master hareketli
kısmı iterseniz kendisini kilitliyor.
Buradaki en önemli nokta şu, eğer bir maymuncuk ile bir hareketli kısmı
ittiğinizde diğeri ile de bir başkasını iterseniz ve bu ittiğiniz hareketli
kısım ilkine tepki verecek olan hareketli kısım ise bu kısım sıkışıyor. Bu
sayede ilk hareketli kısım serbest bırakıldığında ona etki eden kısım orijinal
yerine gelmiyor. Eğer bu hareketli kısmı orijinal yerine getirmek isterseniz tek
yapmanız gereken ona etki edecek olan hareketli kısmı tetiklemek ya da doğrudan
onu tetiklemek.
Her seferinde her bir maymuncuk ile sadece bir hareketli kısmı itebilirsiniz.
Yapmanız gereken şey ise bütün hareketli kısımları kilitleyerek anahtar yolunun
sonuna temiz bir yol açmak.Hakikaten zor, kalite ve oyuna çok iyi yerleştirilmiş bir bulmaca. Şimdi çözümü
size bırakıyorum dersem herhalde bayağı bir küfür yerim 🙂 O yüzden
bırakmıyorum.
Yukarıdaki hareketli kısımları soldan sağa doğru 1’den 9’a kadar
numaralandıralım. Aşağıdakileri de yine soldan sağa 10’dan 15’e kadar
numaralandıralım. Bunların herhangi birine sol tuş ile tıkladığımızda seçili
olan maymuncuk o hareketli kısmı itiyor. Sağ ile tıkladığımızda ise maymuncuklar
arasında geçiş yapıyoruz.
1-sol, sağ, 10-sol, sağ, 2-sol, sağ, 3-sol, 4-sol, sağ, 12-sol, sağ, 5-sol, sağ,
6-sol, 4-sol, sağ,14-sol, 12-sol, sağ, 14-sol, sağ, 7-sol, 4-sol, 15-sol, sağ,
4-sol, sağ, 6-sol, 6-sol, 14-sol, sağ, 7-sol, sağ, 13-sol, 13-sol, sağ, 6-sol,
6-sol, 8-sol, sağ, 9-sol
Bulmacanın çözümü 1. kısma sol ile tıkla, sağa tıkla, 10.kısma sol ile tıkla,
sağa tıkla…….. şeklinde devam ediyor. Kapıyı açtıktan sonra artık içerdeyiz.
Duvardaki bütün tabloları inceleyin. Amanın, Ida’da poz vermiş. Gus resimlerden,
Ida’yı, Frantiska’yı, Vladanna ve Apolina’yı tanıyacak. Birinci ve dördüncü
resmi tanıyamayacak. Sonrasında soldaki kitabı alın ve okuyun. Sağ tarafa
ilerleyin. Merdivenlerden Bell’in yazısını alın. Kanepeyi inceleyin. Evet,
kanepede kan var.
Hemen Park’a gidip Milena ile konuşun. Sonrasında “Police Station”a gidip
Skalnic’in ofisine girin. Skalnic’in oldukça enteresan bir telefon konuşmasına
kulak misafiri olacaksınız. Meğer, Skalnic baştan beri bazı şeyler ört bas
etmeye çalışıyormuş değil mi?
5. BÖLÜM:
