Oyun İncelemeleri

Guild of Dungeoneering

Aslında başlık her şeyi açıklıyor, bir oyun düşünün ki kendi zindanınızı oluşturup bir de güzel oynadığınız, işte Guild of Dungeoneering’in ana mantığı bu sistem üzerinde yapılanmış.

Herkesin bir tutkusu vardır, benimde tutkum bağımsız yapım ve basit eğlence oyunlar çevresinde şekillenmiş. Günlük hayatta benim gibi oyuncuların bir oyunda aradığı temek prensipler vardır, bunlardan bazıları: “ Hikaye,Müzik,Oynanış…” bu liste kendi tarz veya zevklerinize göre genişleyebilir. Guild of Dungeoneering oyunu başta saydığım hikaye hariç her şeye fazlasıyla sahip bir oyun (hele de müzikler ve arka plandaki gizemli sesharikulade), PLAY tuşuna bastığınız andan itibaren sizi kendine çeken oyunun ve oynanış mekaniğinin içinde kaybolduğunuz mükemmel bir bağımsız yapım. Hal böyle olunca tabikide oyun benim gibi birçok oyuncu ve firmadan destek almayı başarmış, bunun bir sonucu olarak MOST PROMİSİNG(Umur Verici) ödülünü almış, ne mutlu firmaya. Müzik dedik, arkadaki gizemli seslendirme dedik detaya inmedik, seslendirme sizi oyuna adapte edebiliyor, belirli bir süre sonra müzikle birlikte içinizde barbar haykırışları yankılanıyor.

Oynanış sistemi kısmında ise bizi bazı sürprizler bekliyor, bir RYO(Rol Yapma) oyunu olan Guild of Dungeoneering kart oyunu olarak bizleri karşılıyor. Hepinizin kafasında oyuna başlamadan önce hali hazırda benim de kafamda olan birkaç soru işareti var, ama emin olun oyun hakkında hiçbir şey bilmeseniz bile, oyun sizi akışına 5 dakika gibi kısa bir sürede adapte edebiliyor.

Oyunda bulunan farklı kart türleriyle zindan haritası inşa edebilir, canavarları yerleştirebilir veya kendinize göre ödülleri bu zindan odalarına saklayabilirsiniz. Ama kendinizi bir maceraya fazla kaptırmayın, maalesef ki bir macera bittiği zaman ne orada kazandığınız seviyelerin ne de yaratıklardan düşen eşyaların bir önemi olmuyor. Oyun her daim sıfırlanıyor yani ana şehire elleriniz boş olarak dönüyorsunuz. Elleriniz boş olabilir ama bu cebiniz de boş olacağı manasına gelmez, macera içerisinde kazandığınız paraları oyun sizden almıyor çünkü o paralara yetenek açmak için ya da köyünüze yeni yerler eklemek için kullanıyorsunuz.

Oyunu bunca zaman övdüm şimdide gelelim koca bir eksiye: HİKAYE NEREDE ?!? Yanlış duymadınız oyunda hikaye yok be dostlar, yapımcılar hikayeye ihtiyaç duymamış olsa gerek. Oyunda başlangıçta okuduğunuz bir sayfalık yazı haricinde, hikayemiz ne ki bizim? Bu soruya kendi cevaplarınızdan başka cevap vermek maalesef ki mümkün değil. Hal böyle olunca bazı hikaye düşkünü oyuncular bu oyuna pek yanaşmayabilir. Gerçi mükemmel oynanış tekniğine sahip oyunların (MaxPayne 3 gibi gibi) bazılarında hikayenin her şeyi bozabileceğine tanıklık etmişsinizdir, belki de yapımcılar bu yüzden bir hikayeye gerek duymadılar. Belki de neden şu olabilir, bazılarının dediğine göre oyun neredeyse sonsuz bir oynanış süresine sahipmiş.

Lafı toparlamam gerekirse oyun benden müzik, oynanış tekniği, aksiyon ve yaratıcılıktan tam puan; hikaye gibi bir olmazsa olmazdan ise hiç abartısız sıfır puan almayı başardı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu