Relic Entertainment ve World’s Edge iş birliği içerisinde geliştirilen Age of Empires IV, Xbox tarafının ve strateji türünün en önemli markalarından bir tanesi olan Age of Empires’ın en yeni oyunu olarak karşımıza çıkıyor. 28 Ekim 2021’de Microsoft Windows için piyasaya sürülen yapım, bizleri o özlediğimiz strateji zamanlarına geri götürüyor. Yıllarca süren Age of Empires hasretimizi giderecek oyun olan Age of Empires IV’e göz atıyor ve detaylıca inceliyoruz.
Age of Empires IV inceleme
Eski günlerin anısına
Neredeyse tüm çocukluğu; Age of Empires, Age of Mythology ve The Lord of the Rings: The Battle for Middle-earth gibi oyunlarla geçen bir strateji sever olarak, strateji türünün günümüzde eskisi kadar yaygın olmamasına oldukça üzülüyorum. Direkt olarak tarihi canlandırdığımız veya tarihin kendisini yazabildiğimiz, bu tarz ucu bucağı olmayan yapımları, oyun dünyasının cevherleri olarak görüyorum. Strateji dendiğinde aklımıza gelen ilk serilerden bir tanesi olan Age of Empires, aradan geçen uzun yıllardan sonra kendisini bizlere bir hayli özletmişti.
Neyse ki, bu büyük strateji hasreti, 28 Ekim 2021’de Age of Empires IV’ün piyasaya sürülmesiyle bir son buldu ve biz strateji severleri epey sevindirdi. Serinin özü ve sevdiğimiz yapısıyla karşımıza çıkan Age of Empires IV, hem yeni oyuncular için, hem de strateji türünün üstatları için gerçekten güzel bir yapım.
Oyunun içerisine ilk adım attığımda ve faremi tutup, köylüleri böğürtlen toplamaya gönderdiğimde anladım bu dünyayı ne kadar özlediğimi. Yıllarca süren Age of Empires hasretinden mi veya son zamanlarda Total War oyunlarında yüzlerce saat gömmüş olmamdan mı kaynaklanıyor tam emin değilim; fakat, ben bu seriyi gerçekten çok özlemişim. Köylüleri tek tek kontrol etmeyi, yaşayan bir şehir inşa edip, savunmalar kurmayı ve daha birçok oynanış elementine ne kadar hasret kaldığımı hatırladım.
Biraz da ciddiyet
Age of Empires IV, gerçekten yeni oyuncu dostu bir oyun. Eğer strateji türüne bir yerlerden giriş yapmak ve bu türün güzelliklerini keşfetmek istiyorsanız, bu oyun gerçekten çok iyi bir başlangıç olabilir. Oyunun açılış kısmında basit bir ‘eğitim’ kısmı bulunuyor. Bu eğitim kısmı, oyunun temel amacını ve oynanış unsurlarını düzgün bir anlatım ile öğretiyor. Ayrıca oyun, karışık bir arayüze de sahip değil. Oldukça şık ve aradığınızı kolayca bulabileceğiniz bir menü tasarımı mevcut. Oyunun erken aşamalarında bana eziyet çektiren tek kısım, bazı kısayol ayarlarını yapmak oldu.
Oyunun ana menüsüne ilk girişimizde, bizleri tanıdık bir müzik ritmi karşılıyor. Age of Empires serisinin vazgeçilmezi olan o güzel müzikler, Age of Empires IV’de de aynen devam ediyor. Ayrıca beni oyun içerisinde en çok şaşırtan unsurlardan bir tanesiyse, sinematiklerin ve ara seslendirmelerin gösterdiği büyük gelişim oldu. Age of Empires IV, mümkün olduğunca tarihsel bir şekilde ilerliyor. Oyunun senaryo kısmında bulunan senaryolar, gerçekçi ve oyun-içi sinematiklerin yanı sıra; başarılı bir anlatım seslendirmesiyle de bizlere sunulmuş.
Detaylı sinematiklerin ve anlatımın oyunun tarihsel yapısına kattığı hava, gerçekten başarılı. Bir senaryoyu oynarken karşımıza çıkan anlatım ve sinematikler, ortamın tarihsel atmosferini canlandırırken; bizleri adeta o zamanlara götürüyor. Ayrıca oyun, Türkçe dil desteğine de sahip. Türkçe arayüz ve altyazı desteğiyle karşımıza çıkan Age of Empires IV, oyunun dünyasını daha iyi anlamaya ve keşfetmeye gerçekten yardımcı oluyor.
Medeniyetler ve çeşitlilik
Age of Empires IV; İngilizler, Çinliler ve Kutsal Roma İmparatorluğu’na kadar, toplamda sekiz farklı medeniyet bulunduruyor. Doğal olarak, oyun içerisinde bulunan her medeniyet, kendi içerisinde farklı özelliklere sahip. Bu özellikler; özel birimler, bina zinciri ve çeşitli oynanış bonusları olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin; Moğollar atlı okçu birimleri yetiştirebilirken, Delhi Sultanlığı ise savaş fillerine erişim sağlayabiliyor.
Oyunun oynanış çeşitliliği bu yönden olması gerektiği gibi ve oyuncuyu sıkmayan bir yapıya sahip. İlerleyen dönemlerde çıkacak olan DLC’ler ile de yeni medeniyetler eklenebilir. Fakat önce, oyunun içerisinde bulundurduğu can sıkıcı sorunların -Bu heyecanlı kısma birazdan geleceğiz- düzeltilmesi lazım.
Oyun, 10’dan fazla haritaya sahip. Bu haritalar oldukça güzel bir şekilde tasarlanmış olsa da, birazcık da olsa çeşitliliğe ihtiyaçları var. En azından oyun içerisinde gerçekleşen hava değişiklikleri ve küçük olaylar ile bu atmosferin tekrar döngüsü kırılabilir. Ayrıca, biraz önce bahsettiğim üzere, oyun içerisinde bulunan oynanabilir medeniyet tarafı şimdilik yeterli olsa da, ileride takviyeye ihtiyaç duyacaktır. Gelecekte gelecek olan ek içeriklerden bir tanesi ile milletimizin ekleneceğini de düşünüyorum.
Görsellik ve dahası
Age of Empires IV, kimine göre muhteşem grafiklere, kimine göreyse daha çok ‘çizgi filmsi’ grafiklere sahip olan bir yapım olarak tarif ediliyor olsa da, ben oyunun izlediği sanat tasarımını çok beğendim. Oyunun manzaraları o kadar güzel gözüküyor ki, bakmaya doyamıyorsunuz. Bu güzel dünya, maalesef beraberinde bazı sorunları da getiriyor. Age of Empires IV, kesinlikle kusursuz bir oyun değil.
‘Oyunu çalıştır’ butonuna ilk defa basarken, hem yılların getirdiği özleme, hem de yeni çıkan bir oyunun getirdiği ‘Acaba nasıl teknik problemler beni bekliyor’ korkusu ile karşılaşmıştım. Neyse ki korktuğum kadar olmasa da, oyun içerisinde birçok teknik problem mevcut. Öncelikle en çok gözüme batan bir sorundan bahsetmek istiyorum. Oyun içerisinde kamerayı hareket ettirirken ekran kasıyor. Mevcut kare hızım 100’lerde olmasına rağmen, her kamera hareket edişinde, oyunun ekranının, adeta kare hızı 20’lerdeymiş gibi kasmasına şahit oluyorum.
”Acaba bu sorun sadece ben de mi var?” sorusunu kendime sorup, internette araştırmaya koyulduğumda ise; birçok oyuncu ve eleştirmenin bu sorun ile karşılaşmış olduğunu gördüm. Özellikle strateji oyunlarında kamera, oyun içerisinde bulunan en önemli şeylerden bir tanesidir. Çünkü sürekli olarak etrafı, düşman bölgeleri ve mevcut kaynaklarımızı gözetlemek zorundayız. Bu tarz bir sorun ise, direkt olarak oynanış deneyimime olumsuz bir biçimde etki etti. İlerideki güncellemeler ile kesinlikle düzeltileceğini düşünüyor olsam da, şimdilik gerçekten önemli bir problem.
Oyunun animasyon tarafında da küçük problemler yaşanıyor olduğunu düşünüyorum. Age of Empires IV’ün animasyonları gerçekten güzel. Her ne kadar oldukça beğenmiş olsam da, öyle anlar geliyor ki, çok absürt animasyon hataları olabiliyor. Özellikle en çok göze çarpan sorunlardan bir tanesi ise, süvari birliklerinin düşmana hücum anı. Age of Empires’tan atlılar hücuma geçtiğinde düşmanı ezip geçmesi gibi (Aslında olması gereken) bir olay beklemiyor olsam da, bazı durumlarda atlıların geriye savrulan taraf olması, gerçekten komik gözüküyor.
Üstelik bu durum, süvari birliklerin can düşmanı olan mızraklı birliklerde değil, okçu birliklerde bile yaşanabiliyor. Oyunun arayüz ve menü tasarımı gibi unsurların her ne kadar ‘iyi’ olduğundan bahsetmiş olsam da, bazı eksikliklere de sahipler. Özellikle oyun içerisinde bulunan arayüz, maalesef oyuncuya pek bir özgürlük sunamıyor. Arayüzü istediğiniz gibi düzenleyemiyor, gizlemek istediğiniz menüleri gizleyemiyorsunuz.
Bahsettiğim bu sorunların birçoğunun ileride gelecek olan güncellemeler ile çözüleceğini ve oyunun çok daha iyi bir hâle geleceğini düşünüyorum. Oyunun çevrimiçi tarafı ise tamamen ayrı bir dünya. Oyunu oynarken en çok eğlendiğim kısmın, oyunun ‘çevrimiçi’ karşılaşmaları olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. İsterseniz başka bir oyuncuyla teke tek savaşabiliyor veya takımlar hâlinde karşı karşıya gelebiliyorsunuz. Aynı durumlar yapay zeka için de geçerli.
Bu çevrimiçi karşılaşmalar, gerçekten oturup sıkılmadan saatlerce vakit geçirebileceğiniz cinsten. Ayrıca, oyun içerisinde mevcut olan sohbet kısmı sayesinde takımınızla veya rakibinizle sürekli olarak iletişim hâlinde olabilmek de eğlenceli. Eğer oyunu çevrimiçi oynamayı düşünüyorsanız, gerçekten dikkat etmeniz gereken önemli bir konu var. Rakibinizden bir çağ geride kaldığınızda, oyun gerçekten aşırı zor bir hâl alabiliyor. Rakibinizin erişebildiği ‘daha güçlü’ askeri birimler, rahat rahat sizin yerleşim yerinizi ve kan ter içerisinde kurduğunuz savunma düzeneğini yok edebiliyor.
O yüzden oyunu gerçekten çok iyi takip etmeli ve hamlelerinizi doğru zamanda – Ve tabii ki, kaynak yönetimini – yapmanız gerekiyor. En ufak bir hatanız, kumaştan kıyafetleri olan askerlerinizi, tam zırhlı şövalyeler ile karşılaşmak zorunda bırakabilir. Age of Empires IV, yurtdışında 60$ gibi bir fiyat etiketine sahip. Ülkemizdeki fiyatı ise neredeyse yarı yarıya diyebiliriz. Ülkemizde 299 TL’den satışa sunulmuş olan yapım, yaklaşık 31$’a denk geliyor. Her ne kadar yarı yarıya bir yerel fiyatlandırma yapılmış olsa da, uçup giden oyun fiyatları gerçekten can sıkıcı.
Oyunun en büyük avantajlarından bir tanesiyse Xbox Game Pass PC kütüphanesinde yer alması. Eğer Xbox Game Pass Ultimate veya Xbox Game Pass PC abonesiyseniz, oyuna direkt olarak erişebiliyor ve aboneliğiniz devam ettiği sürece oynayabiliyorsunuz.
Son söz
Age of Empires IV, genel anlamda seriye olan özlemimi gidermeyi başaran bir yapım oldu. İçerisinde barındırdığı bazı teknik/oyun-içi problemler olsa da, genel anlamda epey başarılı bir iş ortaya çıkmış. Oyunun sinematik ve seslendirmeler konusundaki ilerleyişi de gerçekten göz alıcı. Bir strateji sever olarak, bu tarz büyük yapımlarla pek sık karşılaşmıyoruz. Ayrıca, Türkçe dil desteği ve ilk günden Xbox Game Pass kütüphanesinde yer alması da türe yeni girmek isteyenler için oldukça güzel bir fırsat.
