Amatör Bir Emülasyoncunun İtirafları
Ufaktım, çok ufak değildim aslında ama Gameboy Advance’ler yeni çıkmıştı, ben ise çılgınlar gibi oynamak istiyordum.
Tabii Gameboy Advance bir türlü Türkiye’de bulunamıyordu, bulunsa bile oyunları bulunamıyordu, ben daha bu işlerin nasıl çözüleceğini bilemeyecek kadar ufaktım tabii. E internet şimdi olduğu gibi aktif değil, tüm kaynaklar ise İngilizce, sonuç olarak, bir türlü Gameboy Advance alıpta oynayamadım ben.
Bu tarz konularda sizi anlasa anlasa diğer oyuncular anlar, gerisi Ninja Kaplumbağalar açıkçası. İnsan yatağına girip Pokemon oynamak istiyor, ne bileyim Megaman oynamak istiyor, istiyor da istiyor, sonuç olarak, o konforu, o rahatlığı istiyorsun.
El konsolları ile tanışmam Gameboy Color dönemine denk geliyor. Pokemon Red, Blue falan yeni çıkmıştı, insanlar deliler gibi oynuyordu, trade yapıyordu. Ben de geçte olsa bu kervana katılmayı bilmiştim. Yanımdan ayırmadığım tek şey Gameboy ve Pokemon Yellow idi. Artık o Gameboy öyle bir aşınmıştı ki 3 sene sonra, ben bile tanıyamaz hale getirmiştim, Gameboy Advance çıkana kadar çeşitli oyunlarını ezberleyene kadar oynamıştım, işte o zamanlar el konsollarının gelecekte çok daha büyük şeyler olacağının farkındaydım.
Daha sonra Gameboy Advance geldi, ben bir türlü alamadım tabii bundan, insanlar cayır cayır Pokemon oynayıp trade yapıyordu, bu sefer ben emulatörden oynuyordum, işte seneler sonra aklıma dank etti, yahu resmen el konsolunda oynanması gereken bir oyunu bilgisayarda, küçücük ekranda, gözlerimi boza boza oynuyordum, o zaman bu durum Gameboy ile alakalı değildi.
Lakin değildi de, mevzu tamamen oyunlarla alakalıydı. Ben Megaman Zero, Megaman Battle Network, Pokemon gibi oyunları oynamak istiyordum Gameboy Advance’de. Emulator davasına başladıktan sonra benim için artık bir Gameboy Advance sahibi olmanın çokta bir olayı kalmamıştı.
İşte o dönem pek bir garipti. Monitörün dörtte biri kadar bir kare içerisinde Megaman oynamaya çalışan küçük bir çocuktum, yani zaten 15” bir monitörüm vardı, onun bir köşesinde emulatör oyunları oynamak gerçekten garip geliyordu, tam çözünürlük yaptığında kötü göründüğünden, tek çözüm öyle küçük kareden oynamaktı.
Şimdi emulatörcülük bir hobi aslında, senelerce PlayStation oyunlarını PC’sinde emüle etmeye çalışanlar bilir, olay başarmakla alakalıdır. Orada “öyle güçlü sistemim var ki konsol oyunlarını emüle ediyorum” diyebilmek önemli. PlayStation 2 dönemine girdiğimiz zaman, “Adam Tekken 3 emüle ediyor” diyenler etrafı sarmıştı mesela, o zamanlar Tekken 3 emüle edebilmek çok büyük bir şeydi, yapan adama bir başka bakılırdı, sonuçta konsola para vermeden PC’sinde çatır çatır üstelik daha iyi grafiklerle oynuyorsun oyunu.
Ben emülasyon olaylarına emektar bilgisayarım ile çok sardıramadım bir yerden sonra tabii ki. Tek tük PlayStation oyunları emüle ediyordum fakat gerisi fasaryaydı, bilgisayar programları bile kaldırmıyordu yani.
4Chan’da o dönemler Amerika’dan bir sürü insan, video oyunları kısmında oyunların grafiklerini arttırıp emülasyon işlerine girişiyordu ve ekran görüntüleri paylaşıyordu, öyle böyle özenmiyordum yani. Çünkü PlayStation 2 oyunu emüle etmek o dönemler gerçekten çok ama çok güçlü bilgisayarlar gerektiriyordu ve o adamlar buna sahipti, e 2005 yılında hala Celeron kullanan birisi olarak ben çatır çatır kıskanıyordum tabii.
Sonuç olarak, emülasyon benim için yarım kalmış bir sevdaydı, siz bu gönül yolculuğuna kendinizi kaptırdınız mı bilmiyorum fakat bilenler bilir, oyunun giriş ekranı açılırsa iş bitmiş demektir!