Ürün İnceleme

AMD Ryzen R7 1800X

Teknolojinin gelişmesi ve sektörün büyümesiyle birlikte her geçen gün önümüze yeni kapılar açılmaya devam ediyor. Daha güçlü işlemciler, ekran kartları, bellekler ve depolama alanları gibi… Tabi bu cihazların gelişip güçlenmesiyle birlikte doğru orantılı bir şekilde oyunlar ve filmler, hatta evlerimizdeki televizyonlardan, robotik teknolojiye kadar her dalda gelişmeler yaşanıyor.


AMD’nin geçmişi, nereden nereye

Bugün inceleme masamıza konuk olan ürün AMD’nin uzun bir zamandır bizleri beklettiği ve en sonunda piyasaya sunduğu Zen mimarisine sahip olan AMD Ryzen R7 1800X işlemcisi. İncelemeye geçmeden önce AMD ile ilgili ufak tefek bilgiler eklemek istiyorum. Malum piyasayı fiyat performans ürünleriyle kasıp kavuran firmanın geçmişini de öğrenmiş oluruz. 1 Mayıs 1969 yılında FairChild Semiconductor isimli şirketten ayrılan bir takım tarafından kurulduğunu söyleyebiliriz. Kurucusu ve ilk müdürü Jerry Sanders olan ABD’li şirket, 1972 yılında halka açıldı. AMD, 1975 yılından sonra Intel’in 8080 işlemcisinin aynısını tersine mühendislik sayesinde üretmeyi başardı. 1975-80 yılları arası bu süreç aynı şekilde devam etmiş olsa da, daha sonralarda Intel’in piyasaya sürdüğü 8086 işlemcisi ile birlikte hareketli zamanlar başlıyor. Zaten şu an da bile kullandığımız x86 mimarisinin atası, 8086 işlemcisidir. Dönemin bilgisayar konusundaki lideri olan IBM, bu işlemci sayesinde heyecanlanıyor ve kendi bilgisayarlarında bu işlemciyi kullanmak istiyor. Fakat buradaki tek sıkıntı, IBM’in en büyük müşterisinin ABD ordusu olması. Bundaki problem ne diye soracak olursanız, ordunun tek kaynağa bağımlı kalmama düşüncesi olduğunu söyleyebilirim. Eğer kötü bir senaryo ile karşı karşıya kalınır ve Intel’e bir şey olursa, sistemde kullanılacak işlemci kalmayabilir, şeklinde düşünüyorlar. Bunun üzerine Intel, x86’ın lisansını mecburen AMD’ye veriyor. Böylece IBM hem Intel ile, hem de AMD ile anlaşma sağlıyor. Bunun üzerine AMD lisansını aldığı işlemciyi üretirken çekirdek frekanslarını daha yükseğe çıkarıyor ve daha düşük fiyata satmaya başlıyor. Sonuç olarak da bugüne kadar gelen AMD ve Intel’in çatışmalarının ilki yaşanmış oluyor.

Bu kadar ön bilginin inceleme için yeterli olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki günlerde daha detaylı bir şekilde makalesini de yazabilirim. Bunun dışında işlemcinin incelemesine başlamadan son bilgi paylaşımlarımızı da yapmamız gerekiyor. Bu da Zen mimarili Ryzen işlemcilerle birlikte gelen AM4 soketi. Ne gibi yenilikler getirdiğine hep birlikte göz atalım.

AM4 Platformu hakkında bilinmesi gerekenler

Öncelikle AMD tarafında, 6 senedir yeni yonga setine sahip anakart bulunmadığını belirtelim. Bu nedenle de 2011 yılından sonra çıkan yeni teknolojiler bu kartlar tarafından desteklenmiyordu. AMD’nin 2011 yılında sunduğu 900 serisi yonga setlerinin PCI Express 3.0 desteğini bile sunmadığını ekleyelim. Yani, artık yeni platforma ihtiyaç duyulduğu bariz bir şekilde ortadaydı. Tek sıkıntı bu olmadığı gibi, güç tüketimleri ve ısınma konusundaki sıkıntıları da bir kenara koymak gerekiyor. Yeni gelen AM4 platformu sayesinde PCI Express 3.0 desteği gelmesinin yanı sıra, AMD çok önemli bir konu hakkında söz verdi, PCI Express 4.0 ve DDR5 bellekler çıkana kadar yani 2020’ye kadar yeni bir platform piyasaya sunulmayacak.

Yeni işlemci ve anakarttan sonra DDR4 belleğe geçilmesi de başka bir önemli konu. Artık daha yüksek frekans hızlarına sahip olan ve daha az güç tüketen bellekler mevcut. Piyasayı çok yakından takip etmeyen okurlar için söylemek istiyorum, DDR4 bellekler ilk çıktıklarında gerçekten çok yüksek fiyatlara sahiplerdi. Artık yerlerini sağlamlaştırıp piyasaya iyice oturdukları için fiyatları DDR3 belleklerden daha uygun olmaya başladı. Bunun dışında çift kanal bellek desteğine sahip olması Intel tarafındaki muadillerine nazaran dezavantaj diyebiliriz. Genel olarak yeni gelen tüm teknolojileri tek tek sıralarsak; PCI Express 3.0, DDR4 bellek, NVMe teknolojisi, Sata Express ve USB 3.1 desteği gibi birçok teknolojiyi yanında getiriyor. Ayrıca yeni AM4 platformu tüm Ryzen işlemcilerin yanında, 7. Nesil APU’ları ve Athlon işlemcileri de destekleyecek. Ayrı ayrı soketler olmaması son kullanıcı için büyük bir avantaj.

Ryzen 1800X

Teknoloji sevenleri uzun zamandır bekleten AMD’nin, Zen mimarili ilk işlemcilerinin Ryzen ailesi olduğunu ve 14 nanometre üretildiğini söyleyebiliriz. 8 çekirdeğe sahip olan 1800X, 16 thread bulunduruyor. Temel hızında 3.6’da çalıştığını ve GHz Precision Boost sayesinde 4 GHz’ye kadar çıkabildiğini belirtelim. Ayrıca AMD’nin yeni XFR teknolojisi sayesinde 4.1 GHz’ye kadar da yükselebiliyor. Tüm bunların dışında 3 farklı Ryzen ailesi ile karşılaşacağız ve bunlar R3, R5, R7 olarak isimlendiriliyor. AMD’nin, RX 400 serisinden önceki ekran kartı isimlendirmelerinde de aynı mantığı kullandığını hatırlatalım. Ayrıca tüm ekosistemdeki işlemcilerin çarpan kilitlerinin açık olduğunu ve isimlerinin sonundaki “X” harfinin XFR desteğini belirttiğini vurgulamamız gerekir.

Muadilleri ile kıyaslama yaparsak, incelemeye gelen 1800X, Intel tarafında i7 6900K’ya karşı piyasaya sunuluyor. Performansın yanı sıra en önemli konulardan biri de fiyatları. 1000 dolar civarında satılan 6900K’nın yanı sıra 1800x, 520 dolardan ülkemizdeki yerini alarak bariz bir şekilde öne çıkmayı başarıyor. Sadece fiyatıyla öne çıkmakla kalmıyor, TPD (Thermal Power Desing) konusunda da 95 Watt ile 140 Watt’lık 6900K’dan 45 Watt düşük kalmayı başarıyor.

Sistem Bileşenleri

İşlemci: AMD Ryzen 1800X
Anakart: Asus Crosshair VI Hero
Ekran kartı: GTX 1080 Founders Edition
Bellek: Corsair Vengeance DDR4 16GB
İşlemci soğutucusu: Noctua NH-U12S SE-AM4
Depolama: WD Black 120 GB SSD+ 1000 TB HDD
Güç kaynağı: Corsair RM1000i
İşletim sistemi: Windows 10

İşlemci ile birlikte gelen yeni AM4 platformuna sahip Asus Crosshair VI Hero ve Noctua’nın NH-U12S SE-AM4 soğutucusuna kısa bir bakış atalım. AM4 platformunun getirdiği yeniliklerden bahsettiğim için sadece Crosshair VI Hero’yu aldığınızda ne gibi avantajlara sahip olduğundan bahsedeceğim. Öncelikle bol miktarda USB portu (12 adet) bulundurduğu için, benim gözüme girmeyi başardı. Bunun dışında zaten üst seviye bir anakart olduğundan dolayı hız aşırtma gibi konularda en üst desteği kullanıcıya sunuyor. 64 GB’ta kadar 3200 MHz bellek desteğiyle de yüksek bellek isteyen uygulamalara en iyi şekilde destek verdiğini söyleyebiliriz. İkili SLI ve CrossFireX teknolojosini destekliyor. M.2. SSD desteği ve Sata Express desteği de bulunduruyor.

Noctua’nın Soğutucusuna değinirsek, kule tipi küçük profilli bir soğutucu olduğunu söyleyebiliriz. Kutu içerisinde termal macun bulundurması kullanıcıya büyük bir avantaj sağlıyor. Ayrıca kurulumunun da çok spesifik parçalardan oluşmaması kolaylık sağlıyor ve bu sayede kısa bir sürede sistemi toplayabiliyorsunuz. Tek fanla birlikte geldiğini belirtelim, fakat aynı zamanda soğutma yapraklarına uygun bir fanınız bulunuyorsa onu da takıp çift fanla kullanabiliyorsunuz.

Testler

Sistem bileşenlerimizden, R7 1800x’ten ve yeni gelen AM4 platformundan bahsettiğimize göre artık test sonuçlarımıza gelebiliriz. Aida 64 ve CineBench R15 CPU testlerinin yanında, Battlefield 1, GTA 5, Witcher 3 ve Ashes of the Singularity ile oyun testleri yaptık. Unutmadan söylememiz gereken bir nokta var; monitörümüz 2K(2560×1440) desteklemediği için 2048×1536 pikselde test yapabildik.

Aida 64

CPU testlerinin olmazsa olmazı Aida 64’ün CPU Queen karşılaştırmalı testini uyguladık. 4 GHz’de yaptığımız testin sonucunda ilk üçe girmeyi başardı ve 93052 puan aldı. Önünde bulunan işlemcilerin üst seviye server işlemcisi olduğunu belirtelim.

CineBench R15

CPU’ların render güçlerini görmemizi sağlayan benchmark testi olan CineBench R15’te 3.6 GHz’de tek çekirdekte 152, çok çekirdekte 1616 puan almayı başardı. 4 GHz’ye çıkardıktan sonra ise tek çekirdekte 161, çok çekirdekte 1684 puan aldı. Gerçekten yüksek skorlara ulaştığını söylememiz mümkün.

Battlefield 1

Son zamanların en iyi grafiklerine sahip olan ve tam bir optimizasyon harikası diyebileceğimiz Battlefield 1’de, Full HD’de işlemci kullanımı maksimum %40’lara çıktı ve 70-90 FPS arasında gezindi. Tabi burada daha yüksek performans vermemesinin nedeni olarak GTX 1080’in Full HD için çok güçlü bir kart olması.

2048×1536 pikselde %40’a kadar çıkan işlemcinin yanında verdiği FPS değeri de 60-80 arasında oldu. Son olarak 4K testimizde 15-40 FPS verip, en fazla %30 kullanıldı. Ayrıca Battlefield testlerimizi 64 kişilik haritalarda yaptığımızı belirtelim.

The Witcher 3 Wild Hunt

Çıktığı tarihten itibaren en güçlü sistemleri zorlayan Witcher 3 testi olmazsa olmazlardan biri. Full HD’de %79’a kadar çıkan işlemcinin yanında 80-100 FPS arasında akıcı bir performans sergilerdi. 2048×1536 pikselde, maksimum %50 kullanıldı ve 70 FPS civarında gezindi. 4K performansı ise 40 FPS’ye yakın bir konumda gezinen Witcher işlemcimizi de maksimum %20 kullandı.

GTA 5

Tüm zamanların en efsane oyunlarından biri GTA 5 sonuçlarına geldik. Full HD çözünürlükte maksimum %40 işlemci kullanılırken sahneden sahneye değişken ortalama 90 FPS’lik bir performans alabildik. 2048×1536 pikselde maksimum %40 işlemci kullanımının yanında 80-90 FPS’lik bir performans gösterdi. Son test olan 4K’da maksimum %40’lık performansın yanında 50-60 FPS alabildik.

Ashes of the Singularity

Ashes of the Singularity’de yaptığımız benchmarkı CPU odaklı seçtik ve Full HD’de 32.7, 2K’da 32.9 4K’da ise 31.9 puan almayı başardı. Afterburner çalışmadığı için işlemciyi ne kadar kullandığını göremedik.

Özet

Uzun lafın kısası, son zamanlarda AMD’nin uzak kaldığı işlemci tarafında tekrar aktif hale gelmesi tüm kullanıcılar için nimet sayılabilir. Bunun nedeni fiyat performans oranı. Intel’in 1000 dolarlık işlemcisinden daha güçlü bir modeli yarı fiyatına elde edebilmek birkaç ay öncesine kadar sadece bir rüyaydı. Fakat artık AMD’nin Zen mimarili Ryzen işlemcileri sayesinde daha uygun fiyatlara render ve oyun sistemleri kurabiliyoruz. İşlemcinin tüm performanslarının iyi olduğunu vurgulamam gerekir. Zaten en yeni sürücülerle birlikte yaptığımızı ve piyasaya sunulmasından yaklaşık bir ay sonra incelemeyi yayınlamamızın en büyük nedeni de bu. Tüm sürücülerin oturmasını bekledik ve böylece en stabil performansları yakaladık. Kesinlikle ödül hak eden bir ürün ve bu nedenle Fiyat/Performans, Editörün Seçimi ödüllerini verdiğimizi söylemekten çekinmiyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu