Makale

Arkham City’nin kötü adamları – Bölüm 2

Harvey Dent, belki de Gotham şehrinin Batman’den sonra başına gelmiş en iyi ikinci şeydir. Tabii ilk başlarda…


İlk defa 1942 yılında, Detective Comcis’in 66. sayısında karşımıza çıkan Harvey Dent, orada kendisini Çift-Yüz olarak tanıtmıştı. Ekranda da birkaç kez gözüken Dent, aslında ihanete uğramış iyi ve aklı karışık bir insandan fazlası değildir. Two-Face, IGN’de “Çizgi Romanlardaki En Muhteşem Kötü Adamlar” listesinde 12. sırayı almıştır.


Farklı Çift Surat’lar


Bob Kane ve Bill Finger tarafından yaratılan Dent, Gotham şehrinin başsavcısı olarak çizgi romanlara adımını atmıştır. Dent, başlarda Batman’in müttefiki iken daha sonradan suç dünyasına adım atmış ya da kendisini bir anda bu dünyanın içerisinde bulmuştur. Her ne kadar hayatı, işi gereği, suçlular içerisinde geçse de o zamana kadar zerre bozulmamış olan Dent’in bir anda bu şekilde değişmesinin sebebi birkaç farklı versiyonla anlatılmıştır.



Klasik hikayede Dent, Gotham’ın belalısı Salvatore Maroni’yi “Bookie” Benson adındaki kişiyi öldürmekten dolayı mahkemeye çıkartır. İlk şahit olarak Batman çağırılır. Batman’in ifadesi sırasında Maroni ona yalancı diye bağırır ve Dent’ten kanıt göstermesini ister. Dent suçlamanın delili olarak Maroni’nin çift tarafı da tura olan şans parasını gösterir ve onun suç mahallinde bulunduğunu ve üzerinde Maroni’nin parmak izlerinin olduğunu söyler. Duruma sinirlenen Maroni o sırada Dent’in suratına asit fırlatır. Batman araya girip Maroni’yi bir yumrukla yere serse de Harvey Dent’in aside maruz kalmasını engelleyemez. Yüzünün yarısı yanan Dent, daha sonradan Çift-Yüz adıyla suç dünyasına adım atar ve ilk iş olarak Maroni’yi öldürür ve sonrasında teslim olup gönüllü olarak polis nezaretine girer.


Tommy-Lee Jones’un canlandırdığı Harvey Dent, Batman Forever filminde karşımıza The Riddler’ın suç ortağı olarak karşımıza çıkar. Temeli aynı da olsa buradaki hikaye biraz daha farklıdır. Harvey Dent yine Gotham’ın başsavcısıdır ve olay yine mahkemede geçer, ancak bu sefer sandalyede oturan kişi Maroni’nin kendisidir. Maroni, Harvey Dent’e asit fırlatırken Batman yine araya girmeye çalışır ancak yetişemez. Dent yüzünün sağ tarafını elindeki dosya ile korurken sol tarafına gelen asit yüzünün yanmasına neden olur. Ancak Dent bu sefer başına gelen olay için Batman’i suçlar ve onun karşısına Çift-Yüz adında bir suçlu olarak çıkmaya başlar.

Yarı kahraman yarı deli


En son versiyon ise son Batman filmi olan Kara Şövalye’de gösterilen ve Dent’i Aaron Eckhart’ın canlandırıldığı şeklidir. Burada ise işler biraz daha farklı gelişir. Her ne kadar kişiler aynı da olsa olaylar arasında çok büyük fark bulunur. Dent yine başsavcıdır ve Batman’in en büyük müttefiklerinden birisidir. Ancak bu sırada Dent, Gordon’a ne kadar güvense de polis teşkilatına hiç güvenmemektedir. Nitekim bu sefer işin içinde Maroni olduğu kadar Joker de bulunmaktadır. En sonunda Dent ve Rachel kaçırılır ve ayrı yerlerde rehin alınır. Her ikisini de kurtarmaya zamanı olmayan Batman yanlış bilgilendirmeden dolayı Rachel yerine Harvey Dent’in olduğu yere ulaşır ve onu son anda ölümden kurtarır ancak yine de yüzünün sol tarafının yanmasını engelleyemez.


Bu yaşadıklarının ardından Dent bir anlamda hayat ve insanlığa tamamen küser ve en dipte hiçbir insanın aslında iyi olmadığı kanısına varır. Buna Batman de dahildir. İlk önce kendisini ve Rachel’ı satan polisleri ve ardından esas sorumlu olan Maroni’yi öldürerek intikamını alır.


Harvey Dent’in çocukluğu sıkıntılı geçmiştir. Fakir bir aileden gelen Dent, zamanla yüksek sınıfa karşı güvensizlik ve kin beslemektedir. Etrafındaki bu zorlu koşullar da en sonunda onda baskı oluşturan, bipolar bozukluk ve şizofreni gibi zihinsel hastalığa yol açar. Ancak yine de çalışkanlığı sayesinde Gotham’ın başsavcısı olmuştur.



Senin adın Apollo


Yakışıklı ve etkileyici bir başsavcı olan Dent (medya ona Apollo adını takmıştır), bir anlamda dokunulmaz birisidir. Kendisini adaleti getirmeye ve düzeni korumaya adamış ve bu konudaki ilk müttefiki, destekçisi ve hatta dostu da Batman olmuştur. İşini iyi yapabilmek en büyük adımı o zamanlar Gotham şehrinin bir anlamda sahibi olan Sal “Boss” Maroni’yi ortadan kaldırmalıdır. Ancak Dent’in çabuk parlaması ve aşırı sinirli olması Batman ve Gordon’ı onun aynı zamanda Holiday adlı katil olabileceğine dair şüphelendirmiştir.


Zaten kısa zaman sonra bu ittifak Salvatore’un asit saldırısı sonrasında bozulmuştur. Dent’in bu süreç boyunca kafasına taktığı zıtlık ve ikililiğe kafayı takması onda ikinci bir kişiliği oluşmasına neden olmuştur. Zaten Two-Face’in bir tarafının iyi diğer tarafının kötü olması da içindeki bu ikilemden kaynaklanmaktadır. Parasına olan takıntısı ise aslında en güzel Kara Şövalye filmi ile açıklanır. Nitekim Harvey’nin bu parayı yaralandığı sırada Maroni’den aldığı bilinse de filmde en başından beri para Harvey’dedir. Üstelik Harvey’nin asit saldırısına uğradığı mahkeme sahnesinde Harvey yaralanmak yerine saldırganı etkisiz hale getirip kahraman olur.

Harvey’nin parasının en büyük simgesi adalettir. Adalet, iyi ya da kötü de olsa, bir şekilde gerçekleşmelidir. Bu dünyada herkesin bir adalet ihtiyacı vardır ancak herkesin şansı aynı olmadığı için bu hiçbir zaman tam olarak gerçekleşmez. Sadece sübjektif bir gözle Harvey Dent’in yaptıklarına bakarsanız onun kötü birisi olduğunu düşünürsünüz, ancak eğer işin altında yatan sebepleri düşünüp tüm duyularınızdan sıyrılır ve olaya objektif olarak bakarsanız o zaman aslında Dent’in amacının en nihayetinde dünyadaki adaleti yerine getirmek olduğunu anlarsınız.


Adaletin sembolü bozuk para!


Dent’in parası, onun en büyük yardımcısıdır. Çünkü demin de dediğimiz gibi bu dünyada kimsenin şansı bir başkasına eşit değildir. Halbuki, Dent’in parası bu karmaşıklığı ortadan kaldırır. Her cinayetinden önce parasını fırlatıp sonucu ona göre belirlemesi elbette tesadüf değildir. Çok zengin de olsanız çok fakir de, çok şanslı da olsanız çok şanssız da, Harvey Dent, nam-ı diğer Çift Yüz’ün gözünde hepinizin eşit şansı vardır; yüzde 50. Ya öleceksiniz ya yaşamaya devam edeceksiniz. Ta ki tekrardan Harvey Dent’le karşılaşıncaya kadar.
 
Aslında Harvey Dent hakkında daha anlatılacak çok şey var, ancak hepsini burada dillendirirsek daha sayfalarca yazmamız gerekir. Burada esas olan şey Dent’in mottosunu tam olarak anlamak. Gerek filmlerden gerekse çizgi romandan bir şeyler harmanlayarak Dent’in aslında iyi niyetli ve adalet yanlısı birisi olduğunu, ancak gerek çocukluğundaki sorunlardan gerekse başsavcıyken yaşadıklarından sonra eskiden beri bulunan zihinsel rahatsızlıklarının da etkisi ile bu hale geldiğini anlatmaya çalıştık.



Gerçekler acıdır


Üstelik yüzünün yarısının yanması, zamanında medya tarafından yakışıklılığı göz önüne alınarak “Apollo” adlı mitolojik tanrıya benzetilen çekici Dent’in büyük bir travma yaşamasına da sebep olmuştur. Şöyle düşünün ki başlarda herkesin sevdiği yüzüne bakmaya doyamadığı ve sürekli takdir ettiği birisi daha sonra yüzünün yarısı yanında kimse tarafından hoşlanılmazsa o zaman aklına ilk gelen şey “Bu insanlar beni yaptığım iş için değil sadece güzel yüzüm için seviyorlarmış demek ki” olur. O zamanda işine bu kadar sadık ve duyarlı olan çok çalışkan bir insanın insanlara olan güvenini kaybetmesi pek de şaşılacak bir sonuç değildir.


Two-Face’i filmde nasıl da beğendiysek, yeni Batman oyununda da görmek için sabırsızlanıyor, bu renkli karakterle karşılaşmayı heyecanla bekliyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu