Armed Assault 2

-Papa Black, burası Alpha 2

“Bu akşamda çok ağır bir çatışmadan sağ çıkmayı başardım. Şu anda elimdeki
tüfeğin şarjörüne bakıyorum, son üç mermim… Artık bu kasabada az kişiydik. Ben,
Eugene, Trevor ve O’Brien, iki gün daha burada, bu cehennemde, lanet olasıca
kasabayı korumak zorundayız. Pek bir şansımız kalmadı. Bugüne kadar yaşadığıma
bile dua ediyorum, fakat bazı gerçekleri yavaş yavaş kabullenmemiz gerekiyordu.
Sadece dört kişi, herkesin kalan son mermileri ve her seferinde daha da bir
güçlenerek gelen Rus akınları… Sanırım öldüğümde beni gömecek birileri yanımda
olmayacak. Palet seslerini duyuyorum, saklanmamız gerek, çünkü daha sık
geliyorlar…”

Crp. Jon Travis Daleson – Eagle Eye Squad – 09352857 Prot.No
Operation Flashpoint bize böylesi bir atmosfer yaşatıyordu. Savaş ortamı,
gerçekçi animasyon ve sesler, tamamıyla simülasyon olan görevler, oyun severlere
savaş öncesi eğitimi veriyordu. Yapım, çeşitli mecralar tarafından büyük
ödüllere layık görüldü, özel sürümleri de çıktı. Ancak ters giden bazı durumlar,
Codemasters ve Bohemia ortaklığına son verdi.

“ArmA2 ilk oyuna göre daha fazla geliştirilen özellikleri ve grafikleriyle dikkat çekiyor.”


Oyunun dağıtımcısı Codemasters, Operation Flashpoint isim hakkını satın aldıktan
sonra; serinin ruhani devam niteliğindeki Armed Assault (ArmA), Bohemia
tarafından hazırlanmaya başlandı. Aynı zamanlarda Codemasters Operation
Flashpoint: Dragon Rising’i duyurunca Bohemia, elini biraz daha çabuk tutmayı
uygun gördü. ArmA piyasaya sürüldüğünde, grafik bakımından göze daha hoş gelen
bir Operation Flashpoint’i bizlere sunuyordu. Aradan onca sene geçmesine rağmen,
yapımcılar projeyi iyi bir şekilde geliştiremeyince, ArmA oyun tarihinde vasat
yapımlar arasındaki yerini aldı. Hemen akabinde gelen Operation Flashpoint:
Dragon Rising görüntüleri ve basına verilen bilgiler, Bohemia’nın Armed Assault
2‘ye (ArmA2) başlamasına neden oldu. Bu sefer daha iddialı, daha kendinden emin
olan ArmA, ikincisiyle bizlere bunu verebilecek mi? Hep birlikte bakalım.

Kara Rusya

Konu ilk etapta size çok klişe gelebilir. Yine gerçekte var olmayan bir ada ve
gelecekte gerçekleşebilecek dünya savaşları teorilerinden en kültü olan,
Rusya’nın tekrar Sovyetler Birliği’ni kurma çabası, ArmA2’de aşikar olduğumuz
bir senaryo. Chernarussia adındaki ülkede çıkan ayaklanma, hükümetin Sovyetler
Birliği’ne geçişi ve halkın isyanı, bu toprakları yeterince karıştırmaya yetiyor
ve olaylara Amerikan Hükümeti müdahale etmek zorunda kalıyor. Kült bir senaryo
karşımızda, ancak bu durum sizleri pek üzmeyecek.

Chernarussia-Kara Rusya, adındaki hayali ülke, yapımın en iddialı kısmı. 225
kilometrekarelik bir alanda, özgürce oynayabileceğimiz her görevin tadına
varacağınıza eminim. Chernarussia’nın toprak örtüsü ise, ilk Operation
Flashpoint’leri oynayanlara tanıdık gelecektir. İlk oyunun Malden adasıyla hemen
hemen aynı toprak örtüsüne sahip olan yapımda, çevreye biraz daha fazla sayıda,
uzun boylu ağaçlar eklemiş. Dağların yükseltileri oldukça fazla. Ayrıca haritada
bulunan dağ-tepe sayıları, Chernarussia’nın yükseltisinin bir hayli fazla
olduğunu söylüyor. İklim bakımından da ülkeyi ele alacak olursak, Kara Rusya,
tıpkı Ukrayna gibi. Ilıman hava ve güneşle beraber yağan sık yağmurlar, sizlere
Güney Ukrayna havasını tattıracak. Ancak dikkatli olun, birden değişen hava
koşulları, sizi hazırlıksız ve gafil avlayabilir. Zira hava koşulları dahi
oynanışı oldukça önemli yönden etkileyebiliyor.Gez, göz, arpacık…

Oynanıştan bahsedecek olursak, ArmA2 gerçekten iyi işler başarmış.
Oynanabilirlik, yapımda neredeyse tavan yapan bir unsur. Yapım, gerçekçi savaş
ortamı, iyi bir FPS ve kontrollü bir TPS isteyen oyuncuları ciddi anlamda tatmin
edebiliyor.

ArmA2, zorluğu ile ün salmış Operation Flashpoint: Cold War Crisis’ın ötesine
gitmeyi başarıyor. Bu sefer karşımızda, görevlerde daha fazla ter dökeceğimiz
bir oyun var. Attığınız her adımın bir sonraki hareketinizi etkileyeceğini
kesinlikle unutmayın. Bu yüzden etrafınızı iyi gözlemleyin, en ufak bir hareketi
kaçırmayın ve takım arkadaşlarınızın yardım çağrılarına kulak asın. Tek
kaldığınız an, göreve devam etmek yerine bölümü tekrar başlatmanız size zaman
kazandıracaktır, çünkü tek başınıza siz bir hiçsiniz.

Yapımda “Razor” adında bir gözcü/özel birliğin elemanıyız. Ana karakterimiz
Cooper, Srg.Miles’ın emrindeki Razor takımında ikinci lider konumunda. Daha
sonra komutayı siz alıyorsunuz. İlk etapta 4 kişi yönettiğiniz takım, ilerleyen
görevlerde başka askerlerinde katılmasıyla genişleyecek. Yapımın bize sunduğu en
büyük devrim ise, görevdeyken ekip içerisinde adam değiştirebilmemiz. “T”
tuşuyla açılan “Group” ekranında, seçtiğimiz bir askeri o an kontrol
edebiliyoruz. Bu durum kullanıcıların üzerindeki sorumluluğu bir kat daha fazla
artırıyor. Takım arkadaşlarınızın yapay zekası gerçekten düğme ilikletecek
cinsten.

Görev esnasında düşmanlar ile çatışırken çok ölümcül bir darbe alırsanız (Buna
patlamalar da dahil), yere yatıp yardım çağrısı istiyorsunuz. Ekran kırmızıya
bürünüyor ve adamınız yerde kıvranmaya başlıyor. Ancak sıcak bir çatışma
esnasında bu başınıza geliyorsa, arkadaşlarınız telsizden size “Biraz
dayanmalısın!” gibilerinden sözler söylüyor. Ortalık yatışmadan size yardıma
gelmeyen arkadaşlarınız; eğer çok zor durumda kalırsanız veya düşman tarafından
hala ateş altındaysanız, taciz ateşi açarak yanınıza koşuyor ve sizi oradan
sürükleyerek uzaklaştırıyor. Karakterimizi daha sakin bir yere bıraktıktan sonra
çatışmaya devam ediyorlar. Ağır yaralı haldeyken kendinizi korumak istiyorsanız
da, herhangi bir hareket tuşuna basarak adamınızı yerde yatar pozisyona
getirebiliyorsunuz. Daha sonra hiçbir yere hareket edemeden düşmanlara ateş
edebiliyorsunuz. Ancak bu esnada şarjör değiştiremiyorsunuz.

“Yapımda ekip arkadaşlarınızla birlikte hareket etmek ve takım oyunu ön plana çıkıyor.”


Dayanışma

ArmA2 özellikle takım oyununa önem verilmiş. Arkadaşlarınızın yanından
uzaklaştığınız anda ölmeniz kaçınılmaz. Bu sebeple sürekli birlikte hareket
etmek, sizler için en iyi seçim olacaktır. Silah yelpazesi oldukça geniş.
Özellikle vuruş hissi çok iyi geliştirilmiş. Nişan almak bilinen FPS veya TPS
oyunlarındaki kadar kolay değil. Zira her silahın bir balistik bilgisi var ve bu
bilgilere göre mermilerin havadaki hızı, varış noktasına gideceği zaman
değişkenlik gösterebiliyor. Öyle ki, bir M1A14 ile 300 metredeki düşmanınızı
kolaylıkla vurabilirken, aynı mesafede AKSU47 ile atışlarınız karavana ile
sonuçlanacaktır.

Yapımda özel timi kontrol ettiğimiz için, gerektiği zaman merkezden destek
isteyebiliyoruz. Hemen hemen her bölümde mevcut olarak karşımıza çıkan destek
seçenekleri; hava desteği, topçu atışları, paraşütle asker indirme ve çevre
civardaki en yakın Amerikan mangasını yardıma çağırma olarak sıralanıyor. Bu
savaş da yalnız olmadığınızı gösteriyor. Oyunda ekipmanlar açısından önemle
üzerinde durulan eşyalar, harita, pusula, telsiz ve saat olarak göze çarpıyor.
Zira bunların olmadığı bölümlerde çok zorluk çekebilirsiniz. Bu yüzden envanter
ekranında bölüme başlamadan önce silah seçmek, görevinizin sonucunu en baştan
belirliyor. Yanlış envanter dizilimi, daha ilk dakikalarda fiyasko ile
sonuçlanabiliyor.

Bir görevin gidişatından bahsedecek olursak, bölümler brifing, hazırlık,
operasyon ve merkeze dönüş olarak nitelendirebiliriz. ArmA2 tüm bunları size
yaptırıyor. Mesela görev başladığı anda, bir üst rütbeliden brifing alıyorsunuz
ve takımınızın ihtiyacı olan ekipmanları topluyorsunuz. Daha sonra yola
koyularak operasyon bölgesine gidiyorsunuz.Göreve başladığınız ana üs dolaylarında bulabileceğiniz araçları kullanmaktan çekinmeyin. Zira operasyon
bölgesine gideceğiniz mesafeler çok uzun olabiliyor. Operasyona başlayıp
başarıyla bitirdikten sonra da, merkeze geri dönüyorsunuz ve bölümü
bitiriyorsunuz. Tüm bunları oyun esnasında siz kontrol ediyorsunuz.

ArmA2’de araçlar yine ön planda olan unsurlardan bir tanesi. Bilindiği gibi
Operation Flashpoint, türlü askeri aracı kullanmamıza olanak sağlamasıyla
bizleri sevindirmişti. Ancak araçlar konusunda olumsuz bir yön, hemen göze
çarpıyor. Kara araçlarındaki kontroller, eski Operation Flashpoint ile hemen
hemen aynı. Pek bir gelişme yok. Bu yüzden kara araçlarının kontrolleri göze
batabilir. Ancak hava ve deniz araçlarının kontrolleri çok gerçekçi. Bir
helikoptere veya uçağa bindiğiniz zaman, sanki bir simülasyon içindeymişsiniz
hissini alabilirsiniz.

Güneşin deniz üzerine yansıması…

Bohemia bu sefer kaliteli bir görsel şölen hazırlamış. Real Virtuality 3
motoruyla geliştirilen oyun, çoğu kullanıcının ilk defa karşılaşacağı türden bir
dünya yaratmayı başarmış. Motor, 10 seneden fazla süren bir geliştirme
sürecinden sonra ortaya çıkmış. Ayrıca Real Virtuality 3, ordularda eğitim
simülasyonlarında hazırlanan askeri programlarda da kullanılıyor. Bu da tamamen
etkileşimli gerçekçi bir dünya anlamına geliyor.

Oyundaki belki de en olumsuz nokta, güçlü bir sistem istemesi. Grafikler
üzerinde oldukça fazla uğraşan geliştirici ekip, 225 kilometrekarelik Kara Rusya’nın
tüm yeryüzü şekillerini öyle bir tasarlamış ki, yerdeki çakıl taşı bile ayrı bir
modelleme olarak göze çarpıyor. Yaprakların ve otların, çoğunlukta olduğu
arazilerde sisteminiz çok fazla zorluk çekebilir. Özellikle yağmurun yağdığı
görevlerde makineniz resmen can çekişecektir; ancak ayrıntılı grafik
seçeneklerinde bazı değişiklikler yaparak, ArmA2’yi sisteminize göre
ayarlayabilirsiniz. Yine de yapımı en düşük seviyede oynamak için bile, güçlü
bir sisteme ihtiyacınız olacak.

“Yer, hava ve deniz araçları yine kontrolümüzde bulunuyor.”


Animasyonlar en göre çarpan noktalar. Askerlerin koşması, yürümesi gibi
hareketler göze çok hoş geliyor. Özellikle karakterler depar atarken iyi
yapılmış. Ayrıca hareketler arasındaki geçişler çok yumuşak olmuş. Bu yüzden
animasyonlarda göze batan bir unsur göremeyeceksiniz.

Kulakları sağır eden patlamalar

Yapım her yönde olduğu gibi sesler konusunda da ileri gitmiş. Eğer iyi bir ses
sisteminiz varsa, kulaklarınız bayram edecek demektir. Silah sesleri, gerçek
hayattakiler ile tamamen aynı. Patlamalar da açığa çıkan ses efektleri o kadar
iyi ki, sağa sola sürekli el bombası atmaya başlayabilirsiniz. Karakterlerin
yürüyüşlerinde, farklı zeminlerde değişiklik gösteren adım sesleri, kulağa
oldukça dolu geliyor. Koşarken askerlerin üzerindeki matara, askılık ve
kemerlerin birbirine çarpma efektleri gerçekten iyi düşünülmüş. Hatta mataranın
içindeki suyun çalkalanma sesini bile duyabilirsiniz.

Etraf sakinken biraz durup çevreyi dinlediğiniz de, sesler üzerinde ne kadar
uğraşıldığını anlayacaksınız. Rüzgarlı bir havada ormandayken ağaçların
hışırtıları ve rüzgarın kulağınızı sıyırışının efektleri bile yapımda mevcut.
Deniz kenarında, denizin dalgaları, tuzlu suyun köpük sesleri kulaklarınızı
gerçek bir şölene hazırlıyor.

Dağılabilirsiniz!

Son sözlere gelecek olursak, oyun bizi gerçekten askeri bir simülasyona
hazırlıyor. Eğer dolu dolu bir yapım arıyorsanız ve sisteminiz gerçekten iyi
ise, ArmA2 damağınızda şerbet tadı bırakacak, bittiğinde keşke bitmese hep devam
etse diyeceksiniz.