Assassin’s Creed Valhalla : Wrath of the Druids inceleme
Assassin’s Creed Valhalla : Wrath of the Druids inceleme: AC serisi son iki oyundur RPG öğelerini hiç olmadığından daha fazla barındırmakta. Bunun en iyi örneğini Assasin’s Creed: Valhalla’da halihazırda görmüştük. Ubisoft gidişattan memnun kalmış olacak ki, Valhalla için iki adet genişleme paketi duyurdu. Bu genişleme paketlerinden ilki olan Wrath of the Druids’e sizin için göz atalım dedik. Gelin dilerseniz önceden ertelenen ve planlanan çıkış tarihi 13 Mayıs olan bu inceleme paketine beraber bir göz atalım.
Esas oyunda neler değişmiş? Güncellemelerin oyuna ne gibi etkisi olmuş?
2020’nin son çeyreğinde çıkan yapım, oyunculara ilk sunulduğunda biraz cilalanması gereken bir oyundu. Ubisoft da bunun farkında olacak ki oyun için düzenli olarak güncellemeler getirmeye devam etmekte. Şu anda oyun için en son gelen güncelleme 1.2.1 güncellemesi. Ana oyunu incelediğimde oyunun ilk sürümünü oynadığım için aradaki farkları sizlere kısaca aktarmaya çalışayım. Oyuna girer girmez gözüme çarpan ilk şey performans iyileştirmeleri oldu. Ana oyunu ilk incelediğimde ayarlarımın bir çoğu düşükte iken bile ara sıra donmalar ve takılmalar yaşarken, Genişleme paketini incelemek için girdiğimde bu takılma ve donmaları çok nadiren yaşadım. Üstelik incelememi orta ayarlarda yaptım. Bir diğer gözüme çarpan şey ise NPC’lerin bir nebze daha da akıllanmış olmaları. NPC’ler hala kendi çaplarında hatalar yapıyor fakat bunlar eskisi kadar göze batmıyor.
Assassin’s Creed Valhalla : Wrath of the Druids inceleme
Öncelikle belirtmem gerekiyor ki, eğer siz de benim gibi Assasin’s Creed Valhalla’yı daha önce oynayıp, kayıt dosyalarını bir şekilde kaybettiyseniz eğer, Wrath of the Druids genişleme paketine ulaşmak için birazcık uğraşmanız gerekiyor. İlk olarak oyunun başlangıç kısmını oynayıp, İngiltere topraklarına ulaşmanız gerekiyor. Sonrasında ise, Ledecestrescire topraklarından geçen bir ticaret yolu açmanız söyleniyor. O yolu açmak için size verilen birkaç görevi yerine getirme zorunluluğunuz var. Kulağa her ne kadar basit gelse de biraz uğraş gerektiren bir iş. Ancak Wrath of the Druids bir genişleme paketi ne de olsa. Yani, oyunu bitirmiş veya en azından bitirmeye yaklaşmış kişiler için bir ek içerik olarak tanımlanabilir. O yüzden bu konu hakkında çok şikayet etmeye gerek olmadığını düşünüyorum. Dilerseniz şimdi İrlanda’da bizi neler bekliyor, onlara bir göz atalım.
Genişleme paketi için ön koşulları yerine getirdiğimizde, haritada yeni bir görev beliyor. Görevin adı Wrath of the Druids olarak geçtiği için gözden kaçırmak biraz zor. Görev içeriğine baktığımız zaman ise İrlanda’dan bir tüccarın bizim topraklara geldiğini öğreniyoruz ve uğruyoruz yanına. Bu tüccarın isminin Azar olduğunu öğreniyoruz. Kendisi ile ayaküstü bir muhabbetten sonra bizden yardım istiyor. Dışarıdan taş gibi sert fakat içeriden pamuk gibi yumuşak olan Eivor karakterimiz de kabul ediveriyor hemen görevi. Görevimiz Azar’ın rakibi olan tüccarların noktalarını yok etmek kısaca. Düşmanları temizledikten sonra ortalığı aleve veriyoruz. Alnımız ak, başımız dik bir şekilde Azar’ın yanına geri dönüyoruz.
Azar’ın dileğini yerine getirdikten sonra bize teşekkürlerini sunuyor kendisi. E ne diyelim, eyvallah diyoruz biz de. Daha sonra kendisi İrlanda’ya gelmek isteyip istemediğimizi soruyor. Memleketten uzaklaşmak zor zanaat, ilk başta mırın kırın ediyoruz tabii. Fakat daha sonra Azar bizi daha da meraklandırıyor. Bir kraldan ve orada keşfedilecek yeni yerlerden bahsediyor. Biraz uğraş sonucu İrlanda’ya gitmeyi kabul ediyoruz ve atlıyoruz kayığımıza. Muhabbet ede ede kürekler çekiliyor ve bir süre sonra gerçekten mekânın değiştiğini ve Wrath of the Druids genişleme paketine geçtiğinizi anlıyorsunuz.
Kayığımızdan indiğimizde Azar bize bir mektup veriyor. Mektupta aslında Dublin kralının bizim kuzenimiz olduğunu öğreniyoruz. Ki, bu olaydan hemen sonrasında kendisi de ortaya çıkıyor zaten. Şehri biraz turladıktan sonra biraz dinleniyoruz. Ancak Eivorumuzun bahtı kapalıdır. Daha iki dakika soluklanamadan yeni bir olay çıkıyor. Kuzenimiz ve aynı zamanda Dublin Kralı olan Barid ve oğlu arasında tartışma yaşanıyor. Kuzenimiz aradan çekiliyor, biz de oğluna sakinleşmesini istiyoruz. Ancak çözümü yine her zamanki gibi şiddette buluyoruz maalesef. Ufak bir kavgadan sonra Barid’i bulmaya gidiyoruz. Ancak gitmeden evvel buradaki bir şikâyetimi dile getirmek istiyorum. Oyun bize görev olarak Barid’in tepedeki büyük ağacın yanında olduğunu söylüyor ve kesin bir konum vermiyor. Ancak, daha haritaya yeni yeni alışmaya çalışan birisi için bu görevin ne kadar zor olduğunu bir kez daha hatırlatmakta fayda var. Çünkü ben görev yerini bulmak için çok uzun bir süre olmasa da arama yapmak zorunda kaldım. Yaklaşık 15 dakikalık zorlu bir sürecin ardından Barid’i buldum. Hikâye kısmının girişi bu şekilde, dilerseniz daha da derine inmeden, haritanın büyüklüğü ve haritada bizleri nelerin beklediğine bir göz atalım.
Ey İrlanda, Sen mi büyüksün, ben mi?
İrlanda haritasına baktığımızda boyut olarak beklentimin biraz daha üstünde olduğunu söylemem gerekli. Nitekim, Norveç ve İngiltere’den yüzölçümü olarak birazcık daha küçük kalmış. Yine de kabul edilebilir bir boyutta olduğunu düşünüyorum. Keşfedilecek yine tonlarca mekân var. Dilerseniz İrlanda’nın altını üstüne getirip, her yerdeki toplamaya değer eşyaları toplayabilirsiniz. Tıpkı ilk iki haritada da olduğu gibi yani. Fakat şunu da belirteyim; kendisini esas oyundan ayıracak derecede büyük yenilikler yok ne yazık ki genişleme paketinde. Ancak ana oyundaki keşif ve ortalığı gezip, lootlayarak level atlama mekanikleri sizi tatmin ettiyse, Wrath of the Druids de sizi tatmin edecektir. Fakat diyorsanız ki, ‘’ben artık farklı oynanış mekanikleri görmek istiyorum, aynı şeyleri tekrar edeceksem neden alayım?’’. O zaman bu genişleme paketinin size tam olarak hitap ettiğini söyleyemem. Çünkü halihazırda ana oyunda olan mekaniklerin %95’i genişleme paketinde de var. Bu genişleme paketini sizin için yeni bir oyun alanı olarak düşünebilirsiniz kısaca.
Görevler konusunda bizlere neler sunuluyor?
Açıkçası görevler konusunda tatmin olmadığımı belirtmem gerekir. Çünkü ana oyunun üzerine çeşitlilik konusunda hiçbir şey katılmamış. Genişleme paketini oynarken içinizden ‘’ben bu görevi sanki daha önce de yapmıştım’’ dediğim zamanlar oldu. Ve halihazırda Assasin’s Creed Valhalla’nın görev sistemini beğenmediğim için, Wrath of the Druids genişleme paketindeki görevler de bana hitap etmedi ne yazık ki. Ancak bu öznel bir düşünce ne de olsa. Eğer keşif görevleri, sağa sola gidip adam öldürmeli görevleri seviyorsanız Wrath of the Druids’i bir göz önünde bulundurun derim.
Wrath of the Druids almaya değer bir genişleme paketi mi?
Bana soracak olursanız, bu, kişisel bir karar. Çünkü tamamı ile oyuncunun ne istediğine bağlı. Haliyle yapımcı firma oyuncuya en iyi içeriği sunmak için genişleme paketinin çıkış tarihini erteliyoruz dendiğinde insan ister istemez beklentisini yükseltiyor. Ancak ana oyunu beğendiyseniz sizin için olumsuz bir şey yok. Keşfedilecek yeni bir dünya sizleri bekliyor. Fakat benim gibi beklentiniz biraz farklı yönlerde ise Wrath of the Druids size istediğinizi tam olarak veremeyebilir. Yine de kötü bir genişleme paketi mi? Kesinlikle değil. Ancak ülke ekonomisini göz önünde bulundurduğumuzda bazı oyuncular için fiyat biraz tuzlu olabilir. Burada da yapımcının pek bir suçu yok aslında. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ediyor, başka incelemelerde görüşmek üzere diyorum. Sağlıcakla kalın!