Oyun İncelemeleri

Auto Assault

MMORPG deyince birçoğumuzun aklına; Orc’lar, Elf’ler, kılıç ve kalkan
geliyor. Genellikle bu tarz oyunlar sektörün büyük bir kısmını oluşturuyor.
Yenilik içeren projeler yapmaya üşenen firmalar, hazır bir hayran kitlesi
bulunan oyunları; genellikle de tercihlerini fantastik türden yana
kullanıyorlar. Ancak Auto Assault, konsept olarak oldukça farklı.

NetDevil firması tarafından yapılan Auto Assault’un çıkış tarihi, firmanın beta
sürecinde akıllarına gelen yeni fikirler ve yapmak istedikleri değişiklikler
yüzünden, Ekim 2005’den 2006 baharına ertelenmişti. Yapımcı NetDevil’i daha önce
hayata geçirmiş oldukları JumpGate’ten tanıyoruz. Firma, son dönemde çıkarttığı
Guild Wars Factions, City of Villains gibi oyunlarla da RPG ve MMO türünde ön
plana çıkıyor.

Uzun yükleme


Yapım online olduğundan bir hesap yaratmak durumundayız. Firma, Auto Assault’u
kendi sitelerinden ücretsiz olarak dağıtıyor. Ancak bu durum bedava
oynayacağınız anlamına gelmiyor. Buna rağmen 14 günlük ücretsiz oynama hakkı
tanınıyor. Eğer beğenirseniz 14 gün sonunda oyunu satın almanız gerekiyor. Zaten
oyunun tamamını indirmiş olduğunuzdan, satın aldığınızda size sadece bir seri
numarası yollanıyor. Auto Assault’u indirdiğinizi ve kurduğunuzu varsayalım. İlk
oynamak istemenizden en az 3-4 saat kadar önce, oyunu açmanızı tavsiye ederim.
Zira hemen başlamıyor. Üç dört saat kadar yüklü miktarda gerekli yamaları çekip
kuruyor. Biraz sinir bozucu bir durum olduğu gerçek.

Oyuna girdiğimiz zaman güzel bir video bizi karşılıyor. Uzaylılar dünyayı istila
ederler. Amaçları klasiktir: Kaynakları kullanmak. Dünya’mıza yerleşip,
insanları kaçak şekilde yaşamaya zorlamalarının üzerinden yüz yıl geçer.
İnsanlar artık duruma isyan etmiş ve saklandıkları yerden çıkarak, modifiye
ettikleri zırhlı ve silahlı araçlarla direnişe başlamışlardır. Hayatta kalan 3
tür Dünya’da hâkim kuvvet olmak için, birbiriyle savaşmaktadır.

Farklı türler

Yarattığınız hesapla giriş yapıyor ve istediğiniz Server’a bağlanıyorsunuz.
Hemen ardından gelen ekran RPG unsurları taşıyor. Uzaylıların ardından Dünya’da
hâkim kuvvet olmak isteyen türler; uzaylı teknolojisini daha iyi kullanan
Mutant’lar, Transformers gibi biçim değiştiren Biomekanikler ve insanlardan
oluşmakta. Her tür kendi altında da dört farklı kategoriye ayrılmış. Örneğin
insanı seçerseniz kendi altında; Komando, Mühendis, Teğmen ve Hayvan Avcısı’ndan
birini de seçmemiz gerekiyor. Seçeceğimiz karakterimizin kıyafet renginden, kask
sitiline kadar müdahale edebiliyoruz. 3 ana tür ve 4 alt biriminden birini
seçerek, oyuna adımımızı atıyoruz.

Temel amacımız çok puan toplayıp, verilen görevleri yerine getirmek ve seviye
atlamak. Ekranın sağ alt köşesinde; güç, seviyemiz, kazanılan XP ve silah
ısısından oluşan bir gösterge var. Yine ekranın ortasında ise; yolda zorbalıkla,
görev sonunda ödül olarak kazanılan ya da satın aldığınız eşya, enerji, kalkan
gibi daha çok RPG unsurları taşıyan bir bar bulunmakta. Mesela yolda
gidiyorsunuz ve bir yandan önünüzdeki çok bacaklı Mutant ile cebelleşmektesiniz.
O da ne? Mutant’ın indirdiği son darbe bayağı büyük bir hasara sebep oluyor.
Hemen altta ki bardan enerjiyi tıklıyor ve aracın biraz güç kazandığını
görüyorsunuz.Oyunun başında sizi ana haritaya yollamadan önce, aracınızı ve sizi sisteme
kaydetme bahanesi ile bir görevli diğer bir görevliye yolluyor. Birden aklıma,
acaba yanlışlıkla Türk Server’ına mı bağlandım sorusu geliyor. Aslında bu oradan
oraya postalanmaca, küçük görev paketleri halinde veriliyor. Kabul edip etmemek
size kalmış. Ancak kabul etmeniz, çaktırmadan bir Tutorial sistemine dâhil
olmanız demek. Yerine getirilen görevler boyunca; neyin nasıl yapıldığını, hangi
tuşun ne işe yaradığı gösteriliyor. Ayrıca yaptığınız bu görevler sonunda XP
puanı ile ödüllendiriliyorsunuz.

Ölüm yok

Tutorial bitiminde ana haritaya gönderiliyorsunuz. Harita üzerinde üsleriniz
bulunmakta. Burada yeni görevler alıyor, aracınızı tamir edebiliyorsunuz. Tamir
demişken, yapım içinde ölmek ya da ceza puanı almak diye bir şey yok. Arazide,
aracınız kullanılmaz duruma geldiği zaman bir kurtarma helikopteri sizi almaya
geliyor ve üssünüze bırakıyor. Helikopter tamir etmiyor, sadece teslimat görevi
yapıyor. Üssünüzdeki tamir petinin üzerine çıkıp bekliyorsunuz ve aracınız yavaş
yavaş düzeltiliyor.

Aracınızdan sadece çok özel durumlarda çıkabiliyorsunuz. Anlayacağınız ömrünüz
neredeyse içinde geçiyor. Arkadaşlarınızla konvoy oluşturup görevler
yapabiliyor, isterseniz diğer oyuncuların kasabalarını basıp kendi bünyenize
katabiliyorsunuz. Seçtiğiniz her aracın artıları kadar eksileri var.
Eksiklerini, oyun içerisinde satın alıp, taktığınız modifiye parçalar ile
kapatmaya çalışıyorsunuz. Araç üstünlüğü değil, strateji üstünlüğü ön planda.
Auto Assault’un her yerinde reflekslerden daha çok, stratejiler ve modifiye
tercihleri önemli olmakta. Böylece oyuncular arasında yetenek farkı, en aza
indirilmiş olunuyor.

Kolay kontroller

Aksiyon düzeyi hayli yüksek olan oyunda, yapımcılar ilk hedeflerinin eğlence
olduğunun altını çiziyor. Bu yüzden oyunda Havok fizik motoru kullanılmış. Bu
sayede çevredeki hemen her nesneyle etkileşim kurabiliyorsunuz. Tabii ki bu
fiziklendirme; evleri, ağaçları, çitleri, petrol tanklarını havaya uçurabilmek
anlamına geliyor. Ancak yapımın saf aksiyondan oluşmadığı ve RPG öğeleri
barındırdığı unutulmamalı. Grafikler kötü gözükmese de, günümüz grafikleri
yanında sönük kalıyor. Ancak bir online oyunda ve bu kadar büyük haritalarda iyi
grafikler demek, muhtemelen çok sayıda yükleme ekranını yanında getirir.
Kontrollere çok kolay alışıyorsunuz. W, A, S, D ile aracı kontrol ediyor, fare
ile araca takılı silahla hedeflere ateş ediyorsunuz. Aynı şekilde mouse, ekran
üzerindeki menü ve öğelerde etkileşime girmek için de kullanılmakta. Eğer
seslere gelirsek, seslerden yana çok bir şey yok. Genel olarak araçların motor
ve silah efektleri dışında pek bir ses duymuyorsunuz. Bunlarında çok kaliteli
oldukları söylenemez.

Piyasaya iyi online oyun sık çıkmıyor. Eğer MMORPG seviyorsanız; bir de
Elf’lerden, Orc’lardan uzak bir versiyonunu deneyin. Türe yenilikçi katkıları ve
RPG unsurlarıyla harmanlanmış olması, bir online oyunda bulabileceğiniz ender
bir karışım. Özellikle fanlarının kaçırmaması gereken, daha önce bu türde oyun
oynamamış oyuncuların da başlangıç olarak oynayabilecekleri güzel bir yapım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu