Bad Day L.A.
Çok eskiden bir filmde görmüştüm. Adamın teki bir gün içersinde karısı
tarafından aldatıldığını öğreniyor, işinden atılıyor, evi yanıyor, işlemediği
bir suç üstüne kalıyor vb…. beter olaylarla karşılaşıyordu. Fakat film bunları
mizahi bir anlatımla seyircilere aktarıyordu. Açıkcası olaylar karşında
gülmekten kırıldığım yerler olmuştu. Sonunda bunların hepsinin bir rüya olduğu
ortaya çıkmıştı. Klişe bir sonla film bitmişti, ancak seyretmeme değmişti.
Oyuncularını hatırlasamda filmin ismini unuttum, bir hayli uzun bir zaman oldu.
Şimdi bunları size anlatmamın sebebi, bir kimsenin değil, bu sefer tüm şehrin
başına bunlardan daha beter olayların gelmesi. Şu ev yanma veya eş aldatması bu
felaketlerin yanında sinek vızlaması gibi kalır. Dikkatimi çeken ilginç oyunlar
arasına Bad Day Los Angeles’da katıldı. Çünkü oyunumuz gerçekten de ilginç bir
konsepte sahip, proje başındaki adamımız da American Mcgee. Şimdi sır perdesi
aralanıyor….
Los Angeles SWAT
Los Angeles demişken, aklıma ara başlıktaki L.A. SWAT oyunu geldi. Commodore 64
için yapılmış çok eski bir oyundur. Ben bile sonradan oynamıştım, ama hakkını
verelim süper oyundu. Eskiye bir mazi dedikten sonra geliyoruz, yeni Los Angeles
şehrine. Anthony Williams, L.A’da yaşayan kendi halinde bir insandır. Zamanında
evini yurdunu terk edip buraya yerleşmiştir. İstediklerini yavaş yavaş elde
etmeye başlamış ve düzenini kurmuştur. Ancak bir sabah insanın aklına
gelebilecek, en kötü felaketler şehrin başına gelir. Her taraf zombi dolar,
büyük bir deprem meydana gelir, meteor yağmuru yağar, teröristler ile çatışmalar
başlar, Tsunami meydana gelir ve Meksika ordusu şehre girer. “daha neler”
dedirten olaylar silsilesi sürüp gider. Bu sefer ki konumuz işte böyle. Anthony
Williams yani biz gönülsüzce kahraman oluruz. Bu kaos ortamından canlı olarak
kurtulmaya çalışacağız..
Kısaca bir yuh dedikten sonra, bu ilginç konseptin yaratıcısının American Mcgee
olduğunu söyleyelim. Kendisi Id Software’da Doom, Doom 2, Quake ve Quake 2
projelerin de çalıştı. Buradan EA Games’e geçip, ilk oyunu olan Alice’yi
piyasaya sürdü. Alice Harikalar Diyarında isimli çocuk masalını, karanlık ve
korkutucu alternatif bir senaryo ile harmanladı. Oyun bir hayli ilgi çekti ve
Mcgee’nin adı iyice duyuldu. Yine American Mcgee’s Oz adında bir yapım üzerinde
daha çalışmaya başladığını söyledi. Ancak bu proje bir ara iptal edilmişti,
yeniden yapılmaya başlandı. Oz ile uğraşırken bir robotu oynadığımız GTA tarzı
oynanışı ile Scrapland’ı piyasaya çıkardı. Şimdi de Bad Day L.A. ile bu adam
yine karşımızda. Önemli yapımlarda çalışmalara başlamış, kendi projelerini yapıp
belli bir başarıya ulaşmış. Yaşını almış bir insan da değil, 30’unda başarılı
bir programcı. Buradan American Mcgee’si bir kere daha kutluyorum.
Return Back
Bad Day L.A. felaketler ve yıkımların üstüne kurulmuş olsada, aslında komik bir
yapım olacak. Her şeyden önce oyunun yayınlanan videosu veya ekran görüntüleri
bunu belli ediyor. Mcgee’de zaten yapımın komedi elementler üstüne kurulu
olacağını söylüyor. Hal böyle olunca grafikler de bundan nasibini alıyor. Her
taraf cıvıl cıvıl renklerde olacak, çizimler ve modellemeler çizgi roman
havasında. Bunların arkasında “Kozyndan” adında bir ekip yer alıyor.Kozyndan, iki kişiden oluşan resimleyici anlamına gelen bir illüstratör ekibi. Ekibimiz
aslında Kozyn ve Dan adlı bir çift. Basit ve yalın çizimler ile ortaya harika
işler çıkartabiliyorlar. Daha önce Katamari Damacy ve The Urbz: Sims in the City
isimli yapımlarda yer almışlar. Oyunlar dışında asıl olarak CD ve dergi
kapakları, afişler vb… resimlerini çiziyorlar. Kendileri hakkında daha fazla
bilgi almak için https://www.kozyndan.com adresine bakabilirsiniz. Grafikler hoş
ve komedi olacağı belli. Görüntülere biraz uzaktan GTA’ya benzettim, ancak
benzerliği sadece uzaktan.
Bad Day L.A. için profesyonel ses sanatçıları ile çalışılıyor. Efektler zaten en
dikkat edilecek tarzda hazırlanıyor. Oluşan felaketlerin ses efektleri konusunda
özellikle çok duruluyor. Bunların haricinde kabarık bir Soundtrack’de oyunumuzda
yer alıyor. İsimler belli olmasa da yüz adet lisanlı parça yer alacak.
Oyun, Third Person Kamera açısını kullanıyor. Los Angeles şehrinin sokaklarını
arşınlarken, yüz kadar NPC ile etkileşime gireceğiz. Zaten American Mcgee’s
oturup oyun için 125 sayfa tutan bir diyaloglar serisi yazmış. Konuşacağımız
karakterler, sinematiklerdeki konuşmalar vb… için üşenmeden uğraşmış. İşte bir
proje üzerindeki titiz çalışmayı buradan görebiliriz. Bunlara ek olarak Los
Angeles’in çeşitli yerlerinin fotoğraflanıp, oyuna aktarıldığını da ekleyelim.
Kullanabileceğimiz bir çok silah bulunuyor. Pompalı, tabanca, bıçak, su borusu,
makineli tüfek vb… klasik silahlarımız olacak. Ancak bunların dışında kendi
silahlarımızı da yapabileceğiz. Mesela bir çöp kutusunun kapağını alıp,
karşımızdakinin kafasına atabiliriz. Böylece rakibimizin başını kopartıp
öldürebiliriz. Sprey boyayı alıp, ucunda da bir ateş tutarak onu alev makinesi
haline çevirebiliriz.
Üçüncü Dünya Savaşı
Etkileşimli bir çevremiz olacak. Prince of Persia’daki gibi silah olarak
kullanabileceğimiz bir Dünya var. Ancak bu Dünya, düşmanlarımızı öldürdüğü gibi
bizi de öldürebilir. Bir gaz tankerini patlattınız diyelim, direk toplu katliam
yaptı bir çok düşman öldü. Ancak patlama şiddeti ile, yıkılmakta olan bir
binanın parçası koptu kafanıza düştü. Eşşek şansı dersiniz, zaten “yuh” dedirten
felaketlerin oyunundan böyle bir sonuç beklenir. Bilemediniz yolda düşmandan
kaçarken, gaz borusu patlayıp alevler arasında, cız bız olabilirsiniz. Bu
başınıza gelenleri tam tersi, düşmanlarınızı öldürmek içinde kullanabilirsiniz.
Kaos dolu öldürücü bir şehir ortamı olacak.
Sadece şehrin kendisi değil, düşmanlarınız da öldürücü olacak. Çünkü onların
kendilerine ait iyi bir yapay zekası var. Bizlere karşı pata küte gelmeyecekler,
deneme yanılma yaparak zayıf noktamızdan bize saldıracaklar. Sayıca bizden çok
olan zombi, asker, terörist vb… bir çok düşmanımıza karşı bizde boş değiliz.
Her şeyden önce yanımızda yardımcı karakterler var. Bad Day L.A. içinde
karşılaşacağınız dört kilit karakterden bahsedelim;
…The Sick Kid – Biyolojik olarak mutasyona uğramış küçük bir çocuk.
Ancak iğrenç olsa da düşmanların üstüne kusarak onları öldürüyor. Oyun içinde
karşılaşacağımız ilk karakter, yalnız sizi terk edip gidebilecek bir potansiyele
sahip.
Juan the Yard Worker – Felaketler sonucu başını çarpan Juan tüm
hafızasını kaybeder. Hiç bir şey hatırlamamaktadır, ancak bu onu daha ölümcül
yapar. Elindeki motorlu testere ile düşmanlar arasında budama görevi
yapmaktadır. Tek istediği bu cehennemden bir an önce kurtulmak(!)
Beverly of Beverly Hills – Beverly aslında bir Paris Hilton klonu.
Tırnaklarına çok önem veriyor ve onlara resmen takmış durumda. Ayrıca çok
kararsız ve dengesiz bir yapısı var. Fakat elindeki parfümü çok etkili bir
silah, düşmanların üstüne sıkıp onları öldürüyor.
The Sergeant – Bir kolu kopmuş ve sürekli kopan yerden kan
fışkırıyor. Yanında ordu radyosu, makineli tüfek ve el bombası bulunuyor. Aptal
olmasına rağmen son derece mükemmel kullanımlı bir ölüm makinesi. Parmakları
eksik, diğer kolu rakipler üzerinde oldukça etkili.
Felaketler
Şu ana kadar oyunun dinamiğinden ve diğer elementlerinden bahsettim. Şimdi
gelelim yapımın temelini oluşturan felaketlere, aslında Bad Day L.A. bu yıkımlar
üstüne kurulu. İlk olarak sabah 7’de Zombilerin baskını ile şov başlayacak.
Crenshaw ve Santa Monica kara yolunda bir anda ölüler gözükmeye başlıyor. 405
nolu yeşil gazdan sıradan vatandaşlar zombiye dönüşüyor. Tek istedikleri taze
insan beyni! Daha bunu atlatamadan 2 saat sonra Park La Brea’da büyük bir deprem
meydana gelecek. Binalar devriliyor, yollar göçüyor, ortalık birbirine giriyor.
İnsanlar bu iki olayın şokunu atlatamadan 1 saat sonra Meteor yağmuru başlıyor.
Bu olay Hollywood ve dağlık bölgelerinde meydana gelecek. Fakat etrafta büyük
bir yıkım gerçekleşeceği kesin. Deprem ve meteor yağmuru yüzüne, Inglewood ve
çevresinde yangılar çıkmaya başlayacak. Sebep yıkımlar sonucu şehrin ısıtma ve
gaz sisteminin patlaması. Bu yüzden cehennemi resmen görmeye başlıyacağız.
Bunların üstüne tatlı olarak, Venice’de bir mafya çatışması içinde kalacağız.
Burayı geçtikten sonra Downtown’da bulunan bankadaki 50 Milyon doları çalmaya
çalışanlara yardım etmemiz gerekecek. Bu iş silah zoruyla yapıldığından, bizde
canımızdan olmamak için yapmak zorundayız. Banka soygunundan kurtulduktan sonra
Meksika ordusu, Beveryl Hills’e giriyor. Artık yeter derken Operasyon
Catastropic Success yapılacak ve Los Angeles bu olaylardan kurtulacaktır. Tüm bu
olayların arasında zoraki olarak koşuşturan kahraman biziz.
Evet akla gelmeyecek kadar değişik bir senaryo ile Bad Day L.A. oldukça
şaşırtıcı bir oyun olacak. American Mcgee yine değişik bir yapıma imza atacak
gibi gözüküyor. Diğer ilginç nokta ise bu olayları ciddi bir biçimde değil de,
komik bir tarzda bizlere sunacak olması. Oyun içinde bir çok espri yer alacak.
Çizgi film gibi şirin ve komik grafikler de atmosferin nasıl olacağını belli
ediyor. Her şeyi ile Bad Day L.A.’yı 12 Nisan 2006 tarihinde görebileceğiz.