Sizinkiler

BALANCE 3D

Platform oyunları, her zaman oyun dünyasının vazgeçilmez türlerinden biri olmuştur. Öyle ki bu tür için, saydığımız zaman uçuk kaçık rakamlara ulaşacağımız kadar iyi oyunlar var. Hâl böyle olunca bu oyun türü asla eskimiyor. Artık 3D oyun motorları da bu türün içine iyice yerleştiğinden Balance 3D gibi iyi platform-bulmaca oyunlarına sıkça rastlayacağımız aşikâr.

İlk bakışta Jüpiter gezegeninin desenini andıran bir küreyi kontrol ettiğiniz oyundaki amaç, bulutların üzerine inşa edilmiş ve gittikçe zorlaşan platformlardan, kürenizi aşağı düşürmeden hedef noktasına ulaştırabilmek. Tabi bunu başarabilmek kolay olmayacak. Çünkü her platformda sürekli farklı engeller ve gidiş yollarıyla tanışıyorsunuz. Yokuşlar, dolambaçlı merdivenler, hareket eden kara parçaları, üstüne üstünüze gelen variller, boşluklar, kutular, dönme dolaplar, bin bir emekle ulaşmak zorunda olduğunuz butonlar yardımıyla, yönünü değiştirip içinden geçebileceğiniz borular ve belirli eksende hareket edip geçiş yollarını tamamlayan köprüler bu engellerden bazılar. Oyun boyunca güç, hız ve denge öğelerini çok iyi kullanmanız gerek. Bunun için de kontrollere iyice alışmalısınız. İki farklı hareket eyleminiz var. Birincisi anlamış olduğunuz gibi küreyi kontrol etmek. Bunu da ekranın sağ alt köşesindeki yön tuşlarıyla gerçekleştiriyorsunuz. İkincisi ise kamera açısını istediğimiz yönde çevirebilmek. Oyunda 360 derece dönebilen ve platformun her yerini görebilmenizi sağlayan bir kamera açısı var. Kamerayla oynamak bölüm içerisindeki engelleri atlatmanızda çok büyük avantaj sağlayabiliyor.

Balance 3D ‘de birinci önceliğinizin kontrol olduğunu unutmayalım. Her oyuncuya ana menüdeki Options seçeneğinden ulaşabileceği, kendi kullanım rahatlığına göre 4 farklı kontrol alternatifi sunulmuş.  Arrows and Camera (Touch) seçeneği oyunun standart kontrol düzeni. Sağ altta 4 temel yön tuşu mevcut. Kamerayı ise ekranın herhangi bir yerine dokunarak çevirebiliyorsunuz. Arrows and Camera (Joy) seçeneğinde ise yine sağ altta yön tuşlarımız yerini alırken bu kez sol altta kamera kontrolü için joystick kafasında analog bir buton geliyor. Old Joystick seçeneğinde, hem yön hem de kamera kontrolü iki analog butonun ellerine bırakılıyor. G-Sensor seçeneği ise, kamera kontrolünü birinci seçenekteki gibi ekran dokunmatiğine verirken, küreyi hareket sensörüne emanet ediyor.

Özellikle sensör kontrolünün müthiş bir ustalık gerektiğini belirtmek isterim. Ayrıca oyunu hem dikey hem yatay konumda oynayabiliyorsunuz. Bu işlev de bir kontrol seçeneği olarak, oyuncunun rahat kullanım tercihi için tasarlanmış.

Oyunun görselleri ve animasyonları oldukça başarılı. Kendi içinde küçük bir fizik motoru var diyebiliriz. Platform tasarımları, kürenin dönüş yönü ve objelerle etkileşimi, arka plan görüntüsü gerçekten emek harcandığını gösteriyor. Özellikle arka plan görselleri dikkat çekici boyutta. Bazı bölümlerde oyunu bırakıp sadece güneş ve bulut manzaralarını izlediğim oldu. Güneşin yakınınızda veya uzağınızda oluşunun, ışınlarının bulutların arasından süzülme yoğunluğunun her bölümde farklı olması da küçük ama güzel bir detay.

Platformları geçebilmek sabır gerektiriyor. Kendini tekrarlamayan ve gittikçe zorlaşan bölümler söz konusu. Tabi kontrolünüze güveniyorsanız farklı stratejiler izlemeniz de mümkün kılınıyor. Örneğin, Küreyi bulunduğu konumdan daha aşağı bir yere götürmeniz gerekiyor. Platform uzun mu geldi?

Jüpiter’i aşağıya doğru yuvarlıyoruz, biraz havada süzüldükten sonra (Tabi havada kontrol imkânı da var.) Alt kattaki platforma zahmetsiz bir iniş yapabiliyoruz. Bunun gibi alternatif çözümler eğlence dozunuzu artırıyor. Bu yöntemin en çok işe yaradığı platformlar ise sürekli dönüp duran buzul parçalarının üstünde oynayacağınız bölümler.

Cihazınızı da yormayacak bir oyun olması da yüzünüzü gülümsetecektir. Mobil oyunların en büyük problemi, cihazınızın aşırı ısınması, kendini kapatma ve gözünüzün önüne fırlayan reklamlardır. Son zamanlarda, bağlantınız açık olmamasına rağmen oyun içerisine yerleşmiş reklamların sayısı fazlasıyla arttı. Cihazınız internete bağlı olmadığı sürece hiçbir reklamla karşılaşmıyorsunuz. Bu da sizin oyun dinamiğinden kopmamanızı sağlıyor.

Peki yok mu bu oyunun eksiği? Hangi oyun kusursuz ki?  Çok fazla zorlaşıyor oyun. Resmen bölümleri bitirmemeniz için uğraşmışlar. İlk 10 bölüm sizi ısındırıyorlar, sonrası sinir krizi geçirmenize neden olabiliyor. Ayrıca oyunda ses yok. Ne müzik ne efekt hiçbir şey yok. Bu benim canımı biraz sıktı. Mesela variller üstünüze gelirken bir gümbürtü koparabilirdi. Bu sesler oyuncuyu tedirgin edebilir ve heyecanını artırabilirdi. Arka plan sesleri de olabilirdi. Örneğin; madem gökyüzündeyiz kuş sesleri ya da bölüme göre rüzgâr seslerini duyabilirdik. Bir de bölüm içinde etkileşimde olabileceğimiz ve işimize yarayan nesnelerin sayısı artırılabilirdi. Mesela aklıma ilk gelen belirli bir süre yerçekimi ortadan kaldıran ya da küreye aşırı güç kazandırıp önüne geleni parçaladığı bonusların platform içerisinde ulaşılıp kullanılabilmesi sağlanabilirdi. Bu fikirlerim “Daha ne istiyorsun İnanç?” cümlesini sarf etmenize neden olmuş olabilir. Ama bir düşünün. Daha eğlenceli olmaz mıydı?

Son perde…

Sonuç olarak Balance 3D iyi bir platform oyunu. İlginç bir şekilde sizi sıkmıyor. Ve bir sonraki bölümü merak etmenizi sağlıyor. Bir platform oyunu için çok olumlu bir özellik. Cihazınıza gönül rahatlığıyla indirip güzel vakit geçirebileceğiniz bir oyun. Oyunun bu versiyonu ne yazık ki sadece Android cihazlar için var. IOS kullanıcıları için App Store’da başka bir versiyon mevcut.

Önümüzdeki günlerde o versiyonu da inceleyeceğiz. Öyleyse sürün Jüpiter‘i platformun en dibine.

Artılar : Animasyonlar oldukça başarılı. Bölüm tasarımlarına emek verilmiş. Eğlenceli bir oyun ve sizi sıkmıyor. Bölümler kendini tekrar etmiyor.

Eksiler : Kontrollere alışmak biraz zaman alıyor. İlerleyen bölümler de çok fazla zorlaşıyor. Bölüm içi bonus aktiviteleri olabilirdi. Oyunda ses yok. IOS ‘ta yok.

PUAN : 88

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu