Oyun İncelemeleri

Battle: Los Angeles

“2011 Mart ayı, Los angeles halkı sabah saatlerinde gökten düşen meteorlarla uyanıyor. Ya da onların sadece birer meteor olduğunu düşünüyorlar. Daha önce Amerika’da çok kez UFO vakaları görülmüştü, ancak hiçbiri bu kadar etkili olmamıştı. Şimdi uzaylılar gerçekten Dünya’yı istila için geliyor. Haber merkezleri olayı anı anına bütün dünyaya yansıtırken, Amerikan hükümeti istilayı durdurmak için elinden geleni yapıyor…”

Eminim bu hikayeyi daha önce çok kez duymuşsunuzdur. Zaten çoğu Hollywood filmlerinde kullanılan bu hikaye eğer sizi hala heyecanlandırabiliyorsa Battle: Los Angeles adlı bu film oyunundan belki biraz zevk almanız mümkün olabilir. Bakalım Sabre Interactive bizi birkaç saat başında tutmayı başaracak oyun yapabilmiş mi?

Yine mi uzaylı?

Öncelikle oyunu anlatmadan önce belirtmek istiyorum ki, düşük bütçeyle hazırlanmış ve büyük oyunlara kafa tutmak niyetiyle değil, “şu filmin de bir oyununu yapalım” niyetiyle hazırlanmış bir oyun. Ki bunu zaten oyunun 10 dolar gibi bir rakamla ve sadece dijital ortamda satışa sunulmasından rahatlıkla anlayabiliyoruz.

Oyunu açtığımızda bizi basit bir menü karşılıyor, daha menümüzden grafiklerin vasat bir seviyede olduğunu fark ediyoruz, zira arkaplanda oyunun görüntüsü ve hemen menünün yanında oyunda binlerce öldüreceğimiz uzaylılardan bir tanesi bulunuyor. Menü de fazla bir seçenek bulunmuyor klasik Campaign modu, ayarları yapabiliceğimiz basit bir Options menüsü ve bazı bonuz materyalleri açabiliceğimiz Unlockables menüsü bulunuyor. “Multiplayer modu nerede?” dediğinizi duyar gibiyim. Ne yazık ki Battle: Los Angeles’ta multiplayer modu bulunmuyor. Biz de tek seçeneğimiz olan senaryo moduna giriyoruz.

Neler oldu neler…

Yükleme ekranında bize senaryoyla ilgili bilgiler veriliyor ve böyle bir yapıma göre uzun bir yükleme ekranınıda geçerek maceraya dalmış bulunuyoruz. Bir adet M4A1 ve bir adet Sniper silahımız, roket atarımız ve el bombalarımız bulunuyor. Silah sayısı yetersiz, ama cephane konusunda hiçbir sıkıntı çekmiyoruz. Çünkü her uzaylıyı öldürdükten sonra bir kutuda cephane bizi kesinlikle bekliyor, bu da oyunda oldukça kolay bir şekilde ilerlememizi sağlıyor. Silahlardan bahsetmişken vuruş hissinin çok zayıf olduğunu da belirtmek gerekiyor. Düşmanımızı vurup vurmadığımızı ancak öldüğünde anlayabiliyoruz. Sadece öldür ve ilerle olarak geçen bir oyunda bir de böyle bir olay olması öldürmeyi de eziyet haline getiriyor.
Burada dikkatimizi çeken diğer bir husus oyunun aşırı çizgisel bir yapıda ilerlemesi “şu kapıyı aç, şuradan geç, şunu öldür”… Macera sizi sadece uzaylıların olduğu noktaya kadar getiriyor ve onları öldürdüğünüzde diğer uzaylıların olduğu noktaya kadar gidip öldürmeye devam ediyoruz. Evet amacımız çok basit, sadece uzaylıları öldürmek ve Los Angeles’i kurtarmak. Ve bu o kadar basit bir şekilde anlatılıyor ki sadece 1-2 saatte oyunu bitirmek mümkün. Tabii dayanabilirseniz. Dayanabilirseniz diyorum çünkü oyunda aynı şeyleri yapmamızın yanında yetersiz uzaylı tipi olması oyunu iyice sıkıcı yapmaya yetiyor.

Aman ne şeker şeysin sen öyle!

Ara videolar çizgi roman şeklinde tasarlanmış ve güzel gözüküyorlar. Zaten oyunda hoş gözüken tek detay bu sanırım. Sesleri göz önüne alırsak insanı aksiyona hazırlayan müzikler mevcut değil, fonda cılız bazı efektlerin haricinde ses olduğunu da söyleyemeyiz. Silah sesleri de yine oldukça sönük ve tekdüze. Uzaylılar ölürken yine aynı sesleri çıkararak ölünce artık belli bir aşamadan sonra bu sesten nefret etmeye başlayabilirsiniz. Karakter seslendirmeleri ise genel olarak yeterli seviyede gözüküyor.

Grafikler genel olarak çağın gerisinde kalmış, özellikle patlama efektleri oldukça kalitesiz, bunun haricinde kaplamaların da kalitesiz olduğu da göze çarpıyor. Uzaylıların modellemeleri yeterince iyi değil ancak askerlerin modellemeleri yeterli sayılabilir. Silah modellemeleri de yine vasatı aşamıyor. Yansımalarının göze hoş geldiğini söylemek istiyorum yine de.

Bir de fizik motorumuz var, ki bu fiziklerde de yer yer sorunlar göze çarpıyor. Ölen bir uzaylının çok saçma bir şekilde yere düşmesi veya birden uçup gitmesi gibi olaylarla sık sık karşılaşılıyor. Ölen uzaylılar duvarlardan geçiyor, yerin dibine giriyor ve başka bir sürü buna benzer hatalar karşımıza çıkıyor.

Uzaylılar bitti ama biz de bittik!

Her ne kadar eğlenmek istesem de Battle: Los Angeles ile bunu başaramadım. Çünkü oyunda atmosfer ve sunuluş olarak ciddi eksiklikler var ve kendinizi oyuna adapte edemiyorsunuz. Sürekli aynı şeyleri yapmakta kısa sürede sizi sıkıyor.

Sonuç olarak başarısız bir film oyunu denemesiyle daha karşı karşıya olduğumuzu üzülerek belirtmek istiyorum. Her ne kadar 10 dolar gibi bir fiyat etiketi dahi olsa oyuncuları eğlendirmekten çok uzakta bir oyun olduğunu söyleyebilirim. Basit oynanışı, vasat grafikleri ve multiplayer özelliğinden mahrum olması gibi eksileriyle kötü oyunlar arasındaki yerini alıyor. Bu fiyata çok daha eğlenebileceğiniz ve başarılı oyunlar bulmanız mümkün.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu