Oyun Ön İncelemeleri

Beklenen PC oyunları

2008’in yarısını atlattık ve oyun mevsiminin bereketli olduğu, senenin üçüncü
ve dördüncü çeyreği yaklaşmaya başladı. Ağustos sonunda başlayacak ve yılbaşına
kadar sürecek olan bu yağmurda, sizler için bazı önemli oyun başlıklarını tek
bir çatı altında topladık. İşte beklenilen ve bir erteleme olmazsa kavuşacağız
bazı oyunlar:

BATTLEFIELD HEROES

Battlefield serisi online bazlı olarak artık kült bir marka haline geldi. Son
olarak Battlefield: Bad Company ile konsol platformunda konuk oldu. Serinin yeni
oyunu bu son yıllarda artık karşımıza sıkça çıkmaya başlayan çizgi film tarzı
grafiklerle gelmeye hazırlanıyor. Yine multiplayer tabanlı olacak olan Heroes,
daha önce Battlefield oyunlarında kullanılan Refractor 2 grafik motoruyla
hazırlanıyor. Bedava olarak yayınlanacak yapımda, Light, Medium ve Heavy olmak
üzere üç farklı karakter sınıfı bulunacak. Karakterler seviye (Level)
atlayabilecek. Karakterlerin üstündeki giysiler ve silahlar değiştirilebilecek.
Seviye atlandığında daha yeni silahlar ve eşyalar alma imkanı bulunacak. Artık
çoğu oyunda standart olan araçlar Heroes’ta kendine yer buluyor. Oyun normalde
TPS olarak oynanırken, FPS perspektifinin de kullanılacağı söyleniyor. Şuanda
beta testinde olan yapım, eğer bir terslik olmazsa Sonbahar’da piyasaya
sürülecek.



BROTHERS IN ARMS: HELL’S HIGHWAY

Daha önce Half-Life: Opposing Force, Half-Life: Blue Shift gibi oyunları
geliştiren, Halo 1’i PC’ye port eden Gearbox Software, 2005’te yapıp piyasaya
sürdüğü Brothers in Arms: Road to Hill 30 (BIA) ile haklı bir başarı elde
etmişti. Bir takımı yönettiğimiz oyun sevilmiş ve 2. Dünya Savaşı’nın
acımasızlığını ve asıl dramatik yönünü oyunculara sunmuştu. Arkasından gelen
Earned in Blood, seriyi daha bir üste taşımıştı. Şimdilerde firma serinin üçüncü
oyununu ve Borderland’ı geliştiriyor. Unreal Engine 3 kullanan Hell’s Highway’de
Matthew “Matt” Baker’ı canlandırıyoruz. Oyun, müttefik kuvvetlerinin Ren ve Wall
nehirlerinde güvenliği sağlamaya çalıştığı sırada geçiyor. Yapımda takım
arkadaşlarımızın ve düşmanların yapay zekasının iyi olacağı söyleniyor. En
önemlisi ise Hell’s Highway’de önceki oyunlara göre çok daha dramatik öğeler ve
duygusallık bulunacak. Directx 10’u da destekleyen oyun PC dışında, X360 ve
PS3’e de çıkacak. Eğer bir terslik olmazsa 2. Dünya Savaşı’nın acımasızlığını ve
duygusallığını Eylül ayı içinde daha net olarak yaşayacağız.

COMMAND & CONQUER: RED ALERT 3

Command & Conquer ismi birçok oyuncu için vazgeçilmezdir. Strateji türünde adını
altın harflerle yazdıran seriyi, artık efsane bir isim haline gelmiş olan
Westwood firması oyun dünyasına kazandırmıştı. Ancak firma daha sonra EA Games
tarafından satın alındı. Westwood’ta çalışanların bazıları EA Games’te kalırken,
bir kısmı ise ayrılıp yeni bir firma kurmuştu (Bkz. Petroglyph Games – Star Wars:
Empire At War). EA, Command & Conquer 3: Tiberium Wars’ı duyurmuştu, hatta
birçok kişi oyun EA’den çıktığı için kötü olabileceğini düşünüyordu. Ancak oyun
sanılanın tam tersi eski oyunlardaki ruhu aynen sunabildi. Daha sonra ek
paketiyle bu başarıyı pekiştirdi. EA Games’in bu başarısı, çoğu kişiyi Red Alert
3 için de olumlu düşüncelere sevk ediyor. Red Alert 3’te Soviet ve Allied
dışında üçüncü olarak Japonların olacağı söyleniyor. Oyun kara savaşları
haricinde denizdeki mücadeleler üstünde de yoğunlaşıyor. RNA grafik motoruyla
hazırlanan oyun PC ve X360 için bu sene dördüncü çeyrekte piyasaya sürülecek.
PS3 versiyonunun ise yapımı şimdilik durduruldu. Red Alert 3’ten sonra ise C&C
evrenindeki serüvene 2009’da Tiberium ile devam edeceğiz.



CRYSIS WARHEAD

Grafikleriyle öne çıkan, ama en önemlisi Türkçe seslendirmesiyle ülkemizde çoğu
oyuncu tarafından beğenilen Crysis’te, Nomad olarak uzaylılar ve Korelilere
karşı büyük bir mücadeleye girişmiştik. Oyun boyunca maceramızda dikkat çeken
biri daha vardı, Michael Sykes yani asıl bildiğimiz adıyla Psycho. Psycho’la
oyun boyunca karşılaştık, konuştuk, ancak adadaki maceramızda o neler yaptı?
Başından neler geçti, bilmiyorduk. Crysis Warhead’te bu sefer Psycho rolüne
bürünüyoruz ve ana oyuna paralel bir senaryoda Psycho’nun yaşadığı macerayı
oynayacağız. Warhead’in en önemli özelliği, oyunun ilk yapıma göre çok daha iyi
optimize edileceği. Bununla ilgili olarak Cevat Yerli, PCgamer dergisine verdiği
röportajda 620$ bir PC’de oyunun rahatça oynanabileceğini belirtmişti. Yapım,
Crysis’e ihtiyaç duymadan tek başına oynanabilir bir oyun olacak. Ayrıca PC
dışında herhangi bir platforma da çıkmayacak. Crytek’in Budapeşte stüdyosu
tarafından hazırlanan Warhead, Eylül ayında piyasaya sürülecek.

DEAD SPACE

Event Horizon (Ufuk Faciası) ilginç ve korkutucu bir filmdi. Bir uzay gemisi
içinde yapay bir kara delik vardı ve bunun sayesinde gemi atlama yaparak, uzak
yıldız sistemlerine gidebilecekti. Ancak atlamayı bir yıldız sistemine değil,
cehenneme yapmış ve yıllar sonra geri dönmüştü. Bir kurtarma gemisi, atlama
yapan uzay gemisine gidip, yaşayan var mı ve ne olduğu sorularını araştırmaya
çalışıyordu. Ancak kurtarma gemisinin personeli korkutucu gerçekle karşı karşıya
kalmıştı. Dead Space, bazılarına göre Event Horizon’dan esinlenmiş ve filme
benzetilen bir oyun olarak görülüyor. Ishimura maden gemisinde garip olaylar
oluyor ve Isaac Clarke olarak biz de gemide neler olduğunu araştırmak üzere,
Ishimura’ya gönderiliyoruz. Sonrasında neler olduğunu öğreniyoruz, ama bunun
bedeli ağır oluyor. Dead Space bu konu üstüne yoğunlaşan, uzayda geçen korkutucu
bir yapım. Gemi içinde yer çekimsiz ortamlarda dolanıp, yeri geldiğinde uzaya
açılan büyük boşluklar üstünden sıçrayışlar yapabileceğiz. Karakterimizin
giydiği giysinin kinetik gücü olacak, bu sayede uzaktaki nesneleri alabileceğiz,
hatta bunları düşmanlar üstünde kullanabileceğiz. Issız gemide yalnız değiliz,
yaratığa dönüşmüş personelle başa çıkmak zorundayız. EA Games, düşman yapay
zekasının zorlayıcı ve taktik yapacağını açıklıyor. Animasyon filmi ve çizgi
romanları da hazırlanan Dead Space, PC, X360 ve PS3 için Ekim ayında piyasaya
sürülecek, korkmaya hazırlanın!



FALLOUT 3

Fallout ismi, oyunlar arasında birçok kişi için en iyisi, bir kısım içinse en
iyilerinden biri. Ancak hangisi olursa olsun bu Fallout 1-2’nin en iyi
oyunlardan olduğu gerçeğini değiştirmiyor. 1997’de başlayan efsane daha sonra
çıkan devam oyunuyla devam etmiş ve sonrasında taktik ağırlıklı Fallout Tactics:
Brotherhood of Steel piyasaya sürülmüştü. Ancak Brotherhood of Steel asla ilk
iki oyun gibi değildi. Ama başında Fallout isminin bulunması çoğu insanı cezp
etmişti. Herkes Fallout 3’ü beklerden Black Isle kapanmıştı. Hatta firmanın
üzerinde çalıştığı Fallout 3 (Kod adı Van Buren Projesi) yarım kalmıştı.
Fallout’un isim haklarını Bethesda aldı ve oyunu duyurdu. Yapım Fallout 2’den 36
yıl sonra geçiyor. Vault 101’de yaşayan biriyiz. Babamızı bir sabah
uyandığımızda Vault 101’de bulamıyoruz ve onu bulmak için vahşi dünyaya adım
atıyoruz. Yapım Oblivion’da kullanılan Gamebryo Engine’la geliştiriliyor.
Bethesda her açıklamasında Fallout atmosferinin yeni oyunda her şekilde
olacağını söylüyor. FPS oynanan yapımda yine RPG elementleri ön planda olacak.
Çoğu kişi tarafından eleştirilen Fallout 3’ün, PC, X360 ve PS3 için Ekim ayında
piyasaya sürülmesi bekleniyor. Bakalım gerçekten Fallout adını taşıyabilecek ve
efsaneyi devam ettirecek bir oyun olacak mı?

FAR CRY 2

Crytek’in çıkış oyunu olan Far Cry çıktığı sene kasırga gibi esmiş ve bir klasik
olmuştu. Başarılı olmasına ve beğenilmesine rağmen Crytek ve Ubisoft’un yıldızı
barışmadı ve iki firma yollarını ayırdı. Far Cry isim hakları da Ubisoft’un
elinde kaldı. Far Cry 2’de yine Jack’i oynuyoruz. Ancak bu sefer bir adada
değiliz, tam tersine yakıcı sıcaklarıyla Afrika’da büyük bir maceraya
atılıyoruz. İlk oyundaki gibi deneylerle yaratılan Mutant’lar karşımızda yok,
artık rakiplerimiz safkan insan! Far Cry 2, Dunia Engine’la geliştiriliyor.
Dunia aslında temeli CryEngine olan ve Ubisoft tarafından baştan yazılmış bir
motor ve oldukça esneklik, gerçeklik sağlıyor. Göz kamaştırıcı görsellik
dışında, dalı kırılan bir ağacın dalının yeniden çıkması, alevlerin gerçekçi bir
biçimde yayılması gibi detayları yaratıyor. Far Cry 2’de ilk oyundaki gibi
araçlar olacak ve en önemlisi 50 kilometre karelik bir harita bulunacak. En
güzel kısım ise burada yatıyor, çünkü harita parça parça yükleme ekranına sahip
olmayacak. Oyunun en başında bir yükleme ekranı olacak ve oyun boyunca bir daha
“Load” yazısına rast gelmeyeceğiz. Yeni nesil konsollar ve PC için Ekim’de
piyasaya sürülecek olan oyun, daha önce birçok başarılı oyuna imza atan ve
piyasadaki en kaliteli yapımcılardan biri olarak lanse edilen Ubisoft’un
Montreal stüdyosu tarafından hazırlanıyor.



LEFT 4 DEAD

Turtle Rock Studios (Daha sonra Valve saflarına katıldı ve Valve South oldu)
tarafından geliştirilen yapım, bu senenin en ilgi çekici oyunlarından biri.
Multiplayer tabanlı yapımda, zombiler gene başrolde. Oyun içinde 2 farklı takım
bulunacak. Bir takım hayatta kalmaya çalışan insanlar olurken (Survivor),
diğerleri ise özel yetenekleri bulunan elit 4 farklı zombinin oluşturduğu bir
takım (Infected). Infected içinde Boomer, Smoker, Avcı ve Tank isminde 4 zombi
var. Bunlar oyuncular kontrolünde olurken, normal zombiler ise bilgisayar
kontrolünde bulunacak. Ancak NPC zombiler tabii ki elitlere göre zayıf ve kolay
olacak, ancak sayıları da çok olacak. Elit zombilerde mesela Smoke’ta uzayan ve
yapışkan bir dil olacak ve Survivor’daki oyuncuları öldürmeye çalışacak. Boomer,
kusmuk atabilecek. Elit zombilerin bu yetenekleri ilgi çekici duruyor, tabii ki
normal insan takımı da boş değil, güçlü silahlara sahipler. Oyun single player’a
da sahip, oyuncular single player’da botlara karşı savaşacak. Sonuç olarak yapım
ilginç bir konsept üstüne kurulu ve arkasında Valve var. Birkaç kere ertelenen
Left 4 Dead bir terslik olmazsa, Kasım ayında PC ve X360 için çıkacak.

PROJECT ORIGIN

Blood, No One Lives Forever, Alien versus Predator, Tron 2.0, Condemned ve daha
pek çok ismi piyasaya kazandıran nadir yapımcılardan biri olan Monolith,
F.E.A.R. ile oyuncuların yeniden taktirini kazanmıştı. F.E.A.R. ilk ortaya
çıktığı E3 fuarında birçok kişinin ilgisini çekmiş ve piyasaya sürüldüğünde de
oldukça beğenilmiş ve bir klasik olmuştu. Fakat firma Crytek ve Ubisoft’un
yaşadığı anlaşmazlık gibi Vivendi’yle anlaşmazlık yaşadı. Sonunda F.E.A.R. isim
hakları Vivendi’de kaldı. Monolith ise F.E.A.R.’ın isim olarak farklı ama asıl
devamı olan projesi üstünde çalışmaya başladı. Hatta firma bir anket düzenleyip,
oyunun ismini Project Origin olarak belirledi. Oyunda Michael Becket adında bir
karakteri kontrol ediyoruz. Yapım ilk oyun sonundaki büyük patlamadan yarım saat
öncesinde başlıyor. Becket’ın olaylardan haberi yok ve özel bir timdeki normal
biri. Aslında her şeyin bir terörist saldırısı olduğunu düşünüyor, ancak olay
yerinde tüm gerçekleri öğreniyor. Project Origin’de ilk oyunda kullanılan
Jupiter Extended’in geliştirilmiş bir versiyonu kullanılıyor. Yeni mekanlar,
yeni olaylar, yeni düşmanlar, yeni silahlarla Project Origin, ilk oyunu
tamamlayacak gözüküyor. Hatta belirtelim, ilk oyundaki karakterimizi ikinci
oyunda bile görebileceğiz. Alma’nın ahını Project Origin’de alabilecek miyiz?
İşte bunun cevabını PC, X360 ve PS3’e çıkacak yapımda, Ekim ayında
öğrenebileceğiz.



SAINT’S ROW 2

Saint’s Row ismi yabancı gelmesin, 2006’da X360’a özel olarak piyasaya sürülen
yapım oldukça başarılı olmuş ve milyonu geçen bir satış rakamı da yakalamıştı.
Bu haklı başarı oyunun devamını da getiriyor. Hem de bu sefer sadece X360 için
değil, PC ve PS3 için de ikinci oyun duyuruldu. İlkine göre daha serbestlik ve
daha geniş içerik sunan Saint’s Row 2’de, detaylı bir karakter yaratma ekranı
bulunacak. Oyunda yer alan yeniliklerden birini canlı kalkan. Birini canlı
kalkan olarak kullanıp, çatışmalar da daha az yara alabilir, hatta bunun
sayesinde ateş bölgesinden uzaklaşabiliriz. Çatışmalar sadece şehir sokaklarında
yaşanmayacak, denizde, havada her an aksiyona girebileceğiz. İlkine göre daha
fazla araç, daha fazla mekan Saint’s Row 2’de yer alacak. Stilwater’da etrafı
birbirine katmak zevkli olacağına benziyor. Geliştirilmiş grafikleri ve oyun
yapısıyla Saint’s Row 2, Ekim ayında bizlerle birlikte olacak.

SILENT HILL: HOMECOMING

Silent Hill her zaman gizemli, korkutucu ama bunlar yüzüne ilgi çekici, merak
uyandırıcı oldu. Team Silent’in dağılmasından sonra Double Helix Games (Collective,
Shiny Entertainment’la birleştikten sonra bu ismi aldı) tarafından geliştirilen
yapımda, Alex Shephard adında eski bir askeri yönetiyoruz. Alex, gazi olmuş ve
tedavi gördüğü hastanede erkek kardeşi Joshua’nın kaybolduğuna dair bazı
hayaller görüyor. Bu sebepten dolayı da evine geri dönüyor, ancak her şeyin
bıraktığı gibi olmadığı görüyor. İşin garibi kardeşiyle birlikte babasının da
kayıp olduğunu öğreniyor. Yapımda bir savaş sistemi yer alıyor ve söylenene göre
her silahın kendine özgü bir bitirici vuruşu olacak. Yapımda ayrıca Havoc fizik
motoru kullanılıyor. En ilginci ise Silent Hill: Homecoming’te efsane Pyramid
Head’te yer alıyor. Daha önce sadece yeni nesil konsollar için çıkacağı söylenen
oyunun, PC versiyonu da onaylandı. Eğer bir terslik olmazsa Alex’le karanlık ve
korkutucu maceraya Eylül ayında dalacağız.



SPORE

Peter Molyneux gibi ilginç fikirlere ve yaratıcı oyunlara imza atan Will Wright,
bundan birkaç sene önce Spore’u tanıttığında yine merak uyandırmış ve ilgi
çekmişti. Aradan geçen seneler, oyuna olan ilgiyi daha da arttırdı, hatta yakın
zamanda yayınlanan Spore Creature Creator’la artık Spore üstündeki sis perdesi
daha da aralandı. Spore, PC, Mac ve Wii için piyasaya sürülecek. Uzun zamandır
beklenen yapım, hücre yaşantısından, evrimsel gelişmeye giden ilginç bir
oynanışa sahip. Zaten oyunun en merak uyandırıcı kısmı burada yatıyor, hatta
Spore evrimsel gelişmeden öteye uzayda yolculuk yapan büyük bir uygarlığa kadar
uzanan bir yola sahip. Sonuç olarak uzun zamandır merak edilen, beklenilen bir
oyun. Editörü sayesinde kendi yaratığımızı yaratmak ve daha birçok ayrıntıyı
içinde barındırıyor. Peki bu kadar beklemeye değer mi? Söylendiği gibi kolay ve
hatta kullanıcı dostu bir oyun olacak mı? İşte bunlar ve daha fazlası Eylül ayı
içinde yanıt bulacak.

S.T.A.L.K.E.R.: CLEAR SKY

Duke Nukem Forever (Never) kadar olmasa da, ertelenen oyunlar kervanında üst
sıralarda bulunan Stalker, gene de sabırla bekleyişe değmişti. Hatta çoğu kimse
kalburüstü stratejiler yapan GSC Games’in oyunundan ertelenmesinden dolayı pek
bir şey beklemiyordu. Ancak GSC bunun tam tersini yaptı ve güzel bir oyunu
kazandırdı. Stalker, Boris ve Arkady Strugatsky kardeşlerin Uzayda Piknik romanı
ve Andrei Tarkovsky’nin Stalker filmini (Filmde romanı temel alır) temel alan
bir konuya sahipti. Hikayeye göre Çernobil (Chernobyl) felaketinden sonra,
santralin çevresinde garip olaylar meydana geliyordu. Zone bölgesi adı verilen
bu yerde nükleer sızıntıdan dolayı değişen hayvanlar ve insanlara çeşitli
özellikler Artifact’lar vardı. Bizde bu Artifact’ların peşinde olan bir avcıyı
yönetiyorduk ve yaptıklarımıza göre oyunun 7 farklı sonundan birini yaşıyorduk.
İlk oyunun başarısından sonra geliştirilmeye başlanan Clear Sky’da, yeni
mekanlar ve ekipmanlar bulunuyor. Bu sefer yönettiğimiz karakter de farklı ve
ilk oyundaki bazı mekanlara da gideceğiz. Bir iki kere ertelenen Clear Sky,
Directx 10’u destekliyor ve PC için piyasaya sürülecek. Ağustos sonunda Zone
bölgesine geri dönmek ilgi çekici duruyor.



STARCRAFT 2

Aradan geçen koca bir 10 yıl (Duke Nukem Forever’ın da hakkını yememek lazım) ve
sonunda kendini gösteren bir dev. Artık bir marka haline gelen Blizzard’ın
efsane strateji oyunu Starcraft, 1998’de çıktığında kaç kişiyi başında tuttu,
kaç kere multiplayer olarak maçları yapıldı sayısı belli değildir. Hatta artık
milli spor haline bile geldi. Kore’de insanlar Starcraft maçları yapıyor ve bu
karşılaşmalar televizyondan bile veriliyor. Sürpriz olarak bir anda çıkan
Starcraft 2, duyurulduğunda büyük bir şok etkisi yarattı. Bunca zamandır ser
verip sır vermeyen Blizzard ağzını iyi tutmuştu, oyunu senelerdir el altından
geliştirmişti. Görsel olarak geliştirilen efsanenin yeni oyunu, eski yapımdaki
oynanışı ve içeriği aynen koruyor. Hatta onun üstüne biraz daha yenilik katıyor.
PC için geliştirilen Starcraft 2’nin tam olarak ne zaman çıkacağı belli değil.
Yapılan açıklamada oyunun 2008’de çıkmayacağı belirtiliyor. Ancak adı
açıklanmayan bazı kaynaklar 2008’in Aralık ayında efsanenin devamına
kavuşacağımızı belirtiyor. Umarım en kısa zamanda Starcraft 2 piyasaya sürülür.



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu