Biyografi – Hideo Kojima
Koskoca bir yılı neredeyse geride bıraktık. 2015’te oyun endüstrisinde birçok şey değişti, değişen şeyler kimi zaman bizleri üzdü, kimi zaman da sevindirdi, ancak bu yazımda oyun endüstrisinin bugünkü durumunu konuşmayacağım sizlerle.
Bugünkü konumuz, oyun endüstrisinde değişimlere imza atan ve sıkça konuştuğumuz, ağzımızdan düşürmediğimiz birisi hakkında. Kimimiz bu kişiyi sevmez, kimimiz de sever, ancak itiraf etmemiz gereken şey ise bu kişinin oyun endüstrisine olan etkisidir. Bugün, sizlerle Hideo Kojima hakkında konuşacağım. Hideo Kojima kimdir, nasıl bugünlere gelmiştir ve hangi oyunları geliştirmiş gibi soruları yanıtlayacağım.
Bildiğiniz üzere Hideo Kojima Metal Gear serisi ile adını oyun endüstrisine altın harflerle yazdıran, yazdığı müthiş hikaye ve senaryo ile kendinden bahsettiren ve oyunda kullandığı göndermeler ile de zekasından bahsettiren biridir. Video oyunu tasarımcısı dışında aynı zamanda senarist, yönetmen ve yapımcı olan Kojima, Konami Digital Entertainment’ın da eski başkan yardımcısıdır. 2005’te kurduğu Kojima Productions ile kendi oyun ekibini oluşturan Hideo Kojima, Metal Gear Solid serisini yaratırken aynı zamanda da, Zone of the Enders, Boktai ve Castlevania: Lords of Shadow gibi oyunları da yönetmiş veya yapımcılığını üstlenmiştir.
24 Ağustos 1963’te doğan Kojima küçük yaşta babasını kaybetmiştir. Yalnız yaşamaya alışkın olduğunu belirten Kojima, 52 yaşında olmasına rağmen halen eve veya otel odasına geldiğinde yalnızlığı bastırmak için televizyonu açık bıraktığını söylüyor. Çocukluğundan beri bir sanatçı olmak isteyen Kojima, ailesinin baskısı nedeniyle bu hayaline hiçbir zaman kavuşamamış. Finansal sorunlar yaşayan Kojima’nın amcası da ailesinin baskısını arttırmış ve Kojima’yı da etkilemişti. Ancak yine de, o zamanlar 13 yaşlarında olan Kojima içindeki bu yaratma duygusunu öldürmeyip, yazdığı kısa hikayeleri Japon dergilerine ve gazetelerine göndermişti. Zaman geçtikçe kalemini güçlendiren Kojima, arkadaşı ile kısa filmler çekmeye de başlamıştı.
Üniversitede ekonomi okuyan Hideo Kojima, o zamanlarda Famicom ile tanıştı ve oyun dünyasına ciddi adımlar atarak girdi. Film yönetmeni olmak isteyen Kojima üniversitesinin dördüncü senesinde oyun tasarımcısı olmak istediğini aklına koydu ve bunu da çevresine duyurdu. Oyun tasarımcısı olmanın film yönetmeni olmaktan daha iyi hissettireceğini düşünen Kojima’ya en büyük desteği de annesi sağladı. Elbette Kojima’yı en çok etkileyen oyunlardan biri de Shigeru Miyamoto’nun yaratmış oldu Super Mario Bros.’tu ve Kojima her defasında bunu da belirtiyor.
Belki de her oyun geliştiricisi gibi Kojima da mezun olduktan sonra sektöre adım atmakta fazlasıyla zorlandı. Oyun tasarım fikirleri reddedildi ve yeterli bulunmadı, ancak Kojima pes etmedi ve en sonunda da Konami’nin MSX isimli ev bilgisayarı bölümünde tasarımcı ve planlama müdürü olarak çalışmaya başladığında yıl 1986’ydı. Çalıştığı bölümü sevmeyen ve hayal kırıklığına uğrayan Kojima, Nintendo’ya geçip NES ve arcade oyunlar üzerine çalışmak istiyordu ve Nintendo Entertainment System’i geliştirebileceğine inanıyordu.
Kojima’nın geliştirdiği oynanış mekaniklerine üstün körü bakıldığı sıralarda programlama üzerine çalışan Hideo, Konami’den ayrılmayı dahi düşünmüştü. Her ne kadar ayrılmayı istese de, Konami’de çalışmaya devam eden Kojima ilk oyun projesi olan Penguin Adventure’ı geliştirmeye başladı. Yönetmen asistanı görevi yapan Kojima, oyunun oynanış mekaniklerini geliştirerek aksiyon, rol yapma öğelerini Penguin Adventure’a ekledi ve oyuna çoklu son seçeneğini de yerleştirdi. Konami’nin dikkatini çeken Kojima bu fırsatı değerlendirmek istedi ve geliştirdiği ilk oyun olan Lost Warld’ı 1986’da tamamladı, ancak bu oyun da ne yazık ki Konami tarafından reddedildi.
Bu sıralarda Konami Metal Gear projesi üzerinde çalışıyordu. Kojima’nın ilgisini çeken bu proje Hideo’nun da Konami ile anlaşma üzerine genç oyun tasarımcısının ellerine bırakıldı. The Great Escape’den esinlenen Kojima, Metal Gear’a ‘hapisten kaçma’ mekanikleri ekleyerek gizlilik öğelerini ekledi ve Solid Snake’i yarattı. Gizlilik aksiyon oyunu olan Metal Gear daha önce hiç görülmemiş bir oynanışı oyunculara sunuyordu. Kojima yavaş yavaş kendini duyurmaya başlayarak, Konami’de kendini belli etmeye başlamıştı.
Metal Gear’da amacımız Solid Snake isimli bir ajanı oynayıp Outer Heaven isimli bir üsse sızarak nükleer füzeye sahip olan savaş tankı Metal Gear’ı yok etmekti. Solid Snake ve Big Boss’un karşılaşması ve Metal Gear hakkında sorulacak olan tüm sorular ise 2015’de yanıtlarını alacaktı.
1990’lara geldiğimizde Hideo Kojima iki adet MSX2 oyunu üzerinde çalışıyordu. Kojima yaratmış olduğu Cyber-punk, bilim kurgu oyunu olan Snatcher’ın yeni oyunu olan SD Snatcher üzerinde çalışırken bir devam oyunu olan Metal Gear 2: Solid Snake için de tüm vaktini harcıyordu.
Snatcher, Kojima’nın The Terminator, Blade Runner ve Bubblegum Crisis’ten etkilenerek yarattığı bir grafik macera oyunuydu. Hafızasını kaybetmiş bir detektifi oynadığımız Snatcher’ın dünyası Blade Runner’da olduğu gibi cyber-punk bir evrendeyken, düşmanlarımız da cyborg ırkıydı. Kojima’nın sinemadan etkilendiği her ne kadar belli de olsa, oyun endüstrisi ve sinema sektörünün birlikte çalışması ve fikir alışverişi yapması kaçınılmaz bir gerçek olacaktı. SD Snatcher’ın sahip olduğu, düşmanların vücut parçalarına hedef alma özelliği ise yıllar sonra Squaresoft’un geliştirdiği Vagrant Story’de, Bethesda’nın Fallout 3’ünde ve Nippon Ichi’nin Last Rebellion’unda görülecekti. Fallout 3 ile gelen V.A.T.S. sisteminin yaratıcısı, Hideo Kojima’ydı.
Kojima’nın amacı ilk oyundaki gizlilik öğelerini ve hikayeyi daha da geliştirip zenginleştirerek Metal Gear’ı bu türün en iyisi yapmaktı. Böylelikle Solid Snake eğilip kalkabiliyor, dar saklanma yerlerine pusabiliyor ve yere vurarak askerlerin dikkatini o yöne doğru çekebiliyordu. Düşmanlar daha da gelişmiş bir yapay zekaya sahiptiler ve Solid Snake’in çıkardığı seslere doğru ilerleyebiliyorlardı.
Metal Gear 2: Solid Snake’in gelişimleri ile aldığı olumlu yorumlarla Konami, Kojima’yı sahiplenmeye başlayarak serinin devam etmesinin gerektiğini de vurguladı. Elde ettiği başarıdan memnun olan Kojima ekibiyle Metal Gear’ın belki de asıl yankı uyandırdığı oyunu olan ve hepimizi kalbimizden vuran Metal Gear Solid’i geliştirmeye başladı. 1998’de piyasaya sürülecek olan bu oyun, seriyi daha da geliştirecek ve hikayeyi daha da derinleştirerek tarihi olaylardan da alıntılara sahip olacaktı.
Ancak 1998’e gelmeden önce, Kojima’nın belki de en başarılı eserlerinden biri olan Policenauts’tan bahsetmek istiyorum ve yılı 1994’e çekmek istiyorum. Noir, bilim kurgu türünde olan Policenauts bir macera oyunuydu. Hideo Kojima’nın yazıp ve yönettiği Policenauts, 1996 yılında Playstation için piyasaya sürülür ve Point & Click’ bir oyun olmasıyla birlikte Jonathan Ingram isimli bir uzay polisinin macerasını anlatır. Bir görev sırasında oluşan sorun sonrası uzayda kaybolan ve giydiği uzay zırhı sayesinde 25 sene uykuya dalan Jonathan için uyandığında her şey artık daha farklıdır.
Metal Gear Solid’in PlayStation 1’e çıkmasıyla birlikte, Hide Kojima dünya çapında ünlü bir oyun geliştiricisi olarak anılmaya başlandı. İlk 3 boyutlu görsellere sahip Metal Gear oyunu olan MGS, seslendirme aktörleri ile de sinematik havaya sahip olan ilk oyunlardan biriydi. Genetik mühendisliği ve nükleer savaş konularına değinen Metal Gear Solid, Solid Snake’i de sevilen karakterlerden biri yapmıştı.
Yıl 2001 olduğunda, Metal Gear Solid’in ikinci oyunu olan Sons of Liberty, PlayStation 2 için piyasaya sürüldü. Oyun detaylı görsellere, gelişmiş fizik motoru ve oynanışa sahip olarak en çok beğenilen oyunlar arasında yerini almıştı. Hem felsefi konulara değinen, hem de nükleer savaşları, teknolojiyi ve insan yaşamının değerini ele alan Metal Gear Solid 2, Hideo Kojima’nın zekası ve sinema bilgisi ile dallanıp budaklanmıştı.
Ancak MGS 2’nin çıkışından önce Kojima, Zone of the Enders isimli oyunu ve animenin yapımcılığını üstlenmişti. Yirmi ikinci yüzyılın sonlarında geçen Zone of the Enders, Mars’ta koloni halinde yaşayan insanların dünyada yaşayan insanlar arasındaki savaşını konu alır. Dünyada yaşayan insanların kendilerine ‘Enders’ olarak isimlendirmesi ve kolonilere ağır vergi dayatması ile gelişen bu gerilim ile birlikte insalık ikiye bölünür. İşin en ilginç kısımlarından biri ise Zone of the Enders’ın MGS V: The Phantom Pain’de üs logoları olarak karşımıza çıkmasıdır. Jehuty ve Anubis, Zone of the Enders’daki iki önemli ‘Orbital Flames’in isimleridir.
Kojima’nın zekasını ve yaratıcılığını benimsediğin oyun ise, 2003 yılında Game Boy Advance için piyasa sürülen Boktai: The Sun Is In Your Hand’dir. Genç bir vampir avcısını oynadığımız bu oyunun diğer oyunlardan farklı olmasının sebebi ise, güneş ışığını ‘Solar Gun’ı ateşlememiz için kullanmamızdır. Nasıl mı? Kojima, çocukların bütün gün evde oyun oynamasını istemiyordu ve bunun için Boktai’yi geliştirdi. Normal bir GBA çipine, güneş ışığını algılayabilen bir eklenti yerleştirdi ve çocukların oyunu dışarda oynamasını sağladı. Böylelikle çocuklar hem dışarıda temiz hava alabilecekler hem de güneş görebileceklerdi. Ancak, çocukların başına güneş geçmesin diye de bir ayar yapmıştı Kojima. Eğer bu çip fazla güneş ışığı alırsa ‘Solar Gun’ bozuluyor ve ateşlemeyi kesiyordu, böylelikle oyuncular da gölgede oyunu oynamaya devam edebiliyorlardı. Eğer hava yağmurluysa şansınıza küsün, vampir avlayamayacaksınız…
Konami’nin içinde oluşan başka bir ekip ise Silicon Knights isimli oyun geliştiricileri ile birlikte çalışarak MGS 2’nin motoruna sahip Metal Gear Solid’i yarattılar ve ismine The Twin Snakes koydular. Metal Gear Solid 1’in remake’i olarak görülen bu oyun GameCube için piyasaya sürüldü ve aksiyon korku filmlerinin yönetmeni olan Ryuhei Kitamura tarafından da yönetilerek 2004 yılında piyasaya sürüldü.
James Bond filmlerinden etkilenen Hideo Kojima, Metal Gear Solid serisinin başlangıcına dönmek istediğini belirterek Metal Gear Solid 3: Snake Eater’ı PlayStation 2 için geliştirmeye başladı. Diğer oyunlarda olduğu gibi iç mekanlarda geçmeyen bu oyun, Sovyet Rusya ve Soğuk Savaş dönemini konu alırken, Sovyet Rusya ormanlarında geçiyordu. 1964’te geçen MGS 3: Snake Eater’da hayatta kalmak, düşmanlardan saklanmak için kamuflaj kullanmak, yaraları sarmak ve yemek yemek oyunun en önemli ayrıntılarıydı. İnanılmaz olumlu yorumlar alan bu oyun için Kojima ‘Oyun o kadar başarılıydı ki annem bile oynamak istedi ve oyunu neredeyse 1 senede bitirebildi. Arkadaşları oynamasında ona yardım etti ve oyunun boss’u olan The End’i yendiği zaman beni aradı ve ‘Görevi tamamladım, artık bitti!’ dedi.’ açıklamasını yaptı.
Snake Eater’ın başarısının ardından Boktai 2: Solar Boy Django’yu geliştiren Kojima, oyuna yepyeni silahlar eklerken, bir yandan da PlayStation Portable için Metal Gear Acid’i geliştirmeye çalışıyordu. Metal Gear serisinin dışında gelişen ve hikayeye etkisi olmayan Metal Gear Acid, sıra tabanlı ve strateji oynanışı ile dikkat çekiyordu. Japonya’da 2004 yılında piyasaya sürülen Metal Gear Acid’in ikinci oyunu Metal Gear Acid ise 2006 yılında oyuncularla buluşmuştu.
Nintendo hayranlığını içinde hep taşıyan Kojima, Solid Snake’in Super Smash Bros. Melee’de yer alan karakterlerden biri olmasını istemişti, ancak Nintendo Hideo’nun bu isteğini reddetmişti. Super Smash Bros. Brawl geliştirildiği zaman serinin yönetmeni olan Masahiro Sakurai bizzat Kojima’ya ulaşarak Solid Snake’i seriye eklemek istediğinden bahsetmişti.
Yıl 2008 olduğunda, Hideo Kojima yönetmen koltuğunu Shuyo Murata ile paylaştığı Metal Gear Solid IV: Guns of the Patriots’u piyasaya sürmüştü. Genetik mühendisliğinin, nükleer savaşın ve yapay zeka sisteminin son adımlarını anlatan ve hikayenin kapanış yaptığı Guns of the Patriots, benim gibi çoğu MGS hayranını göz yaşları ile ekran başında tutarak duygulu anlar yaşatmıştı. Aslında işin en ilginç yanı ise Kojima’nın yönetmen koltuğunu zorunlu olarak yapmış olması.
Metal Gear Solid serisi dışında başka oyunlar da yapmak istediğini belirten Kojima, ölüm tehditleri almıştı ve bu tehditlerin sayısı gün geçtikçe artıyordu. Geliştirici ekibinin ölüm korkusu taşımasını kaldıramayan Kojima oyunu yönetmeye koyuldu. MTV’den hayat boyu ödülü elde eden Kojima ‘ Söylemem gerekirse, bu yapıtım ile emekliye ayrılmayacağım. Hayatta olduğum sürece oyun geliştirmeye devam edeceğim!’ sözlerini İngilizce söylemiştir.
2009 E3 etkinliğinden önce batıdaki oyun geliştiricileri ile çalışmaya başlayan Kojima, Mercury Steam isimli ekip ile anlaşarak Castlevania: Lords of Shadow üzerinde çalışmaya başladı. Ancak Kojima’nın ve Snake’lerin laneti olan Metal Gear’lar bitmek bilmiyordu ve Kojima bu seri üzerinde çalışmak istemediğini belirtse de Konami ile çalıştığı için zorunda kalıyordu.
Guns of the Patriots’un her ne kadar serinin son oyunu olduğunu belirtmiş olsa da, E3 2009’da Metal Gear Rising: Revengeance ve Metal Gear Solid: Peace Walker’ı duyuran Kojima, Revengeance’ın yapımcısı iken Peace Walker’ın hem yönetmeni hem de senaristi olmuştu. Peace Walker hakkında yöneltilen sorulara karşılık Hideo ‘Ekibimin ve oyuncuların aklında birçok cevaplanmamış soru vardı, bu soruları yanıtlamak amacıyla bu oyunu geliştiriyoruz.’ Yanıtını vermişti.
Günümüze doğru geldiğimize daha tükenmiş ve durumdan sıkılmış bir Kojima bizleri karşılıyor. 80’li yıllardaki hevesli Kojima gitmiş, kendini köle gibi gören, ölüm tehditleri alan ve Konami tarafından sıkıştırılan bir Hideo gelmişti. Aynı Solid Snake gibi, kendisi de yavaş yavaş yaşlanıyordu ve belki de Snake ile bize oyun endüstrisinin değiştiğinden bahsediyordu.
2010 yılında verdiği bir röportajda Nintendo platformu için bir Metal Gear Solid oyunu geliştirmek istediğinden bahseden Kojima, Snake Eater’ın remake’i olan Metal Gear Solid: Snake Eater 3D’i Nintendo 3DS için piyasaya sürdü. 2011 yılında ise Konami’ye verdiği katkılardan dolayı Kojima, Konami Digital Entertainment’ın başkan yardımcısı pozisyonuna getirildi.
Ekibi ile 2012 yılında geliştirdiği FOX Engine ile Kojima resmi olmasa da Silent Hill serisi ile ismi anılmaya başlanmıştı. Bu sene bol bol andığımız P.T.’nin geliştirilmesinin ilk adımları 2012 yılında atılmıştı ve Kojima’nın bu seriyi canlandırmak için planları vardı. Ağustos 2014’te PlayStation Store’da sessiz sedasız oyunculara sunulan P.T. çözülen bulmacalar ile oyunculara Silent Hills’in geleceğini ve ünlü korku filmlerinin yönetmeni Guillermo del Toro ile birlikte yönetileceğini haber ediyordu ve Silent Hill hayranlarının umutlarını diriltiyordu…derken ne mi oldu? Konami oldu arkadaşlar. Nisan 2015’te P.T. kaldırıldı ve proje iptal edildi, bunun asıl sebebi ise Konami’nin oyun politikası iken bazıları tarafından da Kojima’nın Konami’den ayrılmak istemesi olarak görüldü.
2013’te duyurulan Metal Gear Solid V:The Phantom Pain Kojima’nın yapmak istediği son Metal Gear Solid oyunu olmakla birlikte Konami’nin artık gerçek yüzünü de göstermişti. Kojima’nın ismi The Phantom Pain’in tanıtımlarından, kutusundan kaldırılmış ve bu durum hakkında Kojima’nın konuşması dahi engellenmişti. The Game Awards 2015’te en iyi aksiyon oyunu, en yüksek puan ve en iyi müzik ödüllerini kazanan The Phantom Pain’in ödüllerini alması için Kojima’nın gelmesi beklenirken, Konami’nin Hideo’nun katılımına izin verilmediği haberi hepimizi şaşırtmıştı.
Peki Kojima şimdi ne yapıyor? Kojima 16 Aralık 2015’te Sony Computer Entertainment ile birlikte çalışacağını duyurdu ve Kojima Productions’ı tekrar kurduğunu da belirtti. Geliştirecekleri ilk oyunun PlayStation 4’e özel olacağını belirten Kojima artık Konami’den kurtulmuştu. Neredeyse 30 yıldır çalıştığı şirket, Solid Kojima’yı Old Kojima’ya çevirmişti. Garibimin sakalları bile uzamıştı yaptığı açıklamada…
Kojima 30 yıllık deneyimi ile oyun endüstrisini en çok etkileyen oyun tasarımcılarından biri olmayı başardı. Her ne kadar Konami tarafından hakkı yense de, oyuncular tarafından sevilen, korunan Kojima bizlere unutulmayacak deneyimler, anlar yaşattı ve Old Snake ve Guns of the Patriots’un kapanışı olan Naked Son ile bizleri ağlattı. Sinema bilgisi ve genel kültürünü en iyi şekilde aktarabilen oyun tasarımcılarından biri olan Hideo Kojima’yı bir kez daha saygıyla anıyoruz. En iyisi ben bir Love Theme açayım ve arkama yaslanayım…