Editör Arenası

Biz ne oynuyoruz – Volume 4

İnceleme yaz ama nereye kadar? Elbette bu güzide ekibin oyun oynaması
gerekiyor. Bizde takımın bir çoğuna sorduk; ne oynuyorsunuz? diye. Çok farklı
cevaplar aldık…

Can Sağlam

Vampire The Masquerade’i nihayet bitirdikden sonra, kendimi Scrapland’in o
müthiş eğlenceli dünyasına bıraktım. Özellikle geçen yıl çıkan Beyond
Good&Evil’a bazı yönlerden oldukça benzediği için daha bir ilgimi çeken bu oyunu
oynamanızı öneririm. Scrapland dışında, zamanımın kısıtlı olmasından dolayı
başka bir şey oynayamıyorum. Zaten oyun piyasası da küçük bir kuraklık yaşıyor
bu dönemlerde. Fakat bir kaç gün önce çıkan KOTOR 2’yi oynamazsam çatlarım. Bu
yüzden bu oyunu hemen almalı, oynamalı, tüm sonlarını görmeli, suyunu
çıkarmalıyım…

Erdem Maşlak

Yeni oyun yok allasen, ne oynayalım. Şimdilerde deli gibi Hearts of Iron 2’ye
sardım. Almanya ile bu savaşı kazanacağım, ondan sonra da Türkiye’yi alıp biraz
fantazi yapmayı planlıyorum. İkinci Dünya Savaşı’nı en iyi işleyen oyunlardan
birisi, belki de en iyisi. Biraz zor olsa da insan kaptırdığı zaman günlerce
oynayabiliyor. PES4’e de yeni yeni ayak uydurmaya başladım, gecelerde de onu
oynuyorum. Bölüm bölüm geçilen oyunları pek oynamamaya çalışıyorum, çünkü okul
başlayacak az bir süre sonra. Yarım bırakmak pek güzel olmaz.

Ömer Hakan Şimşek

WoW. Gece, gündüz, tatil, iş demeden WoW. Bir oyun bu kadar mı mükemmel bir
atmosfere sahip olur? Bu kadar mı insanı içine çeker? Öyleki aylardır merakla
beklediğim K.O.T.O.R 2’ye bile sadece göz ucuyla bakabildim. Geri kalan unsurlar
çok yenilik içermesede sadece atmosfer yeterli. Elimde baltamla kırmızı
topraklarda gezip, halkımın kötü yazgısını değiştirmeye çalışmak, keşfedilmemiş
topraklarda gezmek ve onurum için savaşmak. Blizzard gerçekten harika bir iş
çıkarmış. Daha söylenecek çok şey var ama büyük savaş şefi Thrall beni
çağırıyor. Görev beklemez. Lok-tar Ogar…

Başar Özcan

Bu aralar yapay zeka beni çok mutlu etmediğinden gerçek oyuncular ile
kapışıyorum. Counter’dan sıkıldıktan sonra keşfettiğim Soldat ile boş
zamanlarımda gönül eğlendiriyorum. Ama oyun oynamak için uygun uzun zaman
bulduğumda ise olabildiğince Knight Online ve Ragnarok Online’ın dünyasını
keşfetmeye çalışıyorum. Ayrıca ilk gözbebeğim olan Ultima Online’ın Samurai
Empire ile gelen büyük alanları ve yeni yaratıklarlada keyifli zaman
geçirebiliyorum. Büyük bir hayalkırıklığına uğradıktan sonra nasıl Settlers 5’i
severek oynadığımı ise gerçekten bilmiyorum. Şu aralar ise oynadığım ve zevk
aldığım oyunlar ise NFS: Underground2(evet hala niye kızıyorsunuz ki) ve Battle
for Middle Earth.

Aykut Göker

Şu sıralar itinayla Prince of Persia Warrior Within ve NFS: Underground-2
oynamak istiyorum ama yapamıyorum. Şu Football Manager-2005 ve Lotr-Battle for
Middle Earth yüzünden, tam anti sosyal biri oldum. Birde uzak doğudan gelen
futbol kasırgası PES-4 var! Birde o yetmezmiş gibi EA Sport, UEFA Champions
League’yi çok güzel yenilikler ve geliştirmelerle piyasaya sürmüş. Gelde çık
şimdi işin içinden. Ya World of Warcraft’ta ne demeli? Öve öve bitiremiyorlar…
Hayır daha fazla katlanamayacağım. İnsaniyet namına oyun piyasasının biraz
durulmasını rica ediyorum(!) Çünkü yetişemiyorum oyunlara!

Erdinç Yılmaz

Şu sıralar The Lord of the Rings The Battle for Middle-earth’ü bitirmeye
çalışıyorum. Beklediğimden de uzun çıktı. Helms Deep savaşını sırf ihtişamını
izlemek için 4-5 kere oynadığımı saymazsak hızlı da ilerliyorum. Bununla
birlikte Scrapland ikinci favorim. Beyond Good And Evil tarzı olması, onun gibi
kendine özel bir dünya yaratmış olması beni sardı açıkcası.Arda Gündüz

Şu anda gerçekten zevkle oynadığım 3 oyun bulunuyor. Öncelikle PES 4’ü bıkmadan
usanmadan oynadığımı söyleyebilirim. Futbolu çok seven ve her fırsatta halı saha
maçlarına katılan birisi olarak, PES 4’te futbolun tüm güzelliklerini
sergileyebilmek çok güzel. Ara pasları, kombine futbol ve dahası burada var ve
saatlerce oynasanız yine de sıkılmıyorsunuz. Ayrıca bol puan toplayıp, PES
Shop’tan 6. yıldızı açtım ve şimdi bu zorluk seviyesinde başarılı olabilmek için
amansız bir mücadele veriyorum. Onun dışında PC’deki diğer gözdem Warhammer
40.000: Dawn of War. Önümüzdeki zaman içerisinde bir expansion’unun da çıkacağı
oyunun, bu versiyonunu ilk çıktığında yeteri kadar oynama fırsatı bulamamıştım.
Bu fırsatı bulduğumdan beri, PES 4’ten vakit bulduğum zamanlarda da Dawn of War
oynuyorum, yakın bir zaman içerisinde oyunun sonunu getirebileceğimi tahmin
ediyorum. Son olarak ta, PS2 sahibi olduğum aklıma geldiğinde direkt olarak
Mortal Kombat: Deception DVD’sini takıyorum konsoluma. Mortal Kombat’ın
doğuşundan itibaren fanıyım ve Deception ile seri artık iyice muhteşem ötesi
hale gelmiş durumda. Özellikle bol puan toplayıp, yeni içerikler açmak için
oynuyorum ve bu da oyunu benim için oldukça zevkli kılıyor. Stresli zamanlarda
da gerçekten Deception ile bir-iki yumruk atmak gayet iyi geliyor.

Metin Üner

Son günlerde aslında düzenli şekilde oyun oynamaya vakit bulamıyorum. Fakat
haftada birkaç saatte olsa online oyunları oynamak çok hoş oluyor. Peki online
da olsa neler oynuyorum? İlk olarak 1,6’dan Source’a terfi etmem ile gecelerimi
Türk Serverlarında gecirmeye başladım. Taa ki WoW gelene kadar. O andan sonra
tek kelime ile zaman kavramını unutmuş gibiyim.

Fatih Arpacı

Bu sıralar her ne kadar bir Diablo 2 hastalığına yakalanmış olsam dahi, Avrupa
betasını denediğimden beri World of Warcraft, Diablo’yu bastırır oldu. Bu iki
oyunun etkisindeyken Doom 10’da çıksa uzun bir süre başka bir oyun
oynamayacağım. Alırım elime deri bıçağını, çıkarım avlanmaya, huzur içinde deri
yüzerim…

Murat Oktay

Gizlice adamın arkasından yaklaş, aman fazla nefes alma duyabilirler. Yerdeki
şişeyi gördüysen onu al ve adamın kafasına indir. Ama o şekilde mi dedik?
Sırtına vurursan tabi sana ateş eder. Kaç şimdi kaaççççç… Anlaşılacağı üzere
Splinter Cell: Chaos Theory Demo’yu oynuyorum. Demo olsa bile oynamaya her
noktasını defalarca tekrar etmeye değer. Boş kalan vakitlerimde de hala Baal
kesiyorum. 10.000 etmiştir herhalde.

Emre Günen

Ertesi gece çok geç yattığım için uykulu gözlerle bilgisayarın başına geçiyor ve
güne Crystal Lake’in güzel balıklarını yakalayarak başlıyorum. Öğleye doğru
pişirip sattığım balıkların parasını keseme yerleştirip, Stormwind
dolaylarındaki arkadaşların hal hatırını sormaya hana gidiyorum. Bir iki bardak
bira eşliğinde sohbet ettiğim arkadaşlarımdan yeni bir yaratığın halka korku
sardığını öğreniyor, başına konmuş olan ödülün cazibesine kapılıp, kılıcımı
kuşanarak yola düşüyorum. Akşamın ilerleyen saatlerinde büyük bir mücadelenin
sonunda yere serdiğim canavarın postunu görevliye teslim ediyor, ödülüm olan
paramı arkadaşlarla büyük bir ziyafet karşılığında harcıyor, arta kalanla yeni
kıyafetler alıyorum. Şehire geri dönerken kestiğim bir iki yaratığın
yorgunluğunu, sabahın ilk ışıkları ile birlikte köyümün çayırlarına uzanarak
atıyorum. Sabah olmuş bile. Ha bu arada hangi oyunu mu oynuyorum? Tabii ki;
World of Warcraft…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu