Bazen elinizde hiçbir şey olmayabilir. Hayallerinizden başka… Kahramanımız Izuku Midoria da bu “elinde hiçbir şey olmayanlardan” biri. Boku no Hero Academia ya da My Hero Academia adlı animenin geçtiği dünya, insanların %80’ninin nesneleri kontrol etmekten, şekil değiştirmeye kadar süper güçlere sahip olduğu bir dünya. Midoria ise bu %80’nin aksine süper güçleri olmayan “sıradan” insanlardan bir. Ama onu diğerlerinden ayıran bir özelliği var: Kahraman olma isteği!
Bu dünyada süper güçler dört yaşındayken ortaya çıkmaktadır. Ancak Midoria’da hiçbir belirti görülmez. Süper güçlü annesi onu doktora götürür ve doktor onlara Midoria’nın süper güçleri olmayacağını söyler. Ancak Midoria kahraman olma tutkusundan vazgeçmeyecektir.
Bu dünyada süper güçlerin “quirk” olarak adlandırıldığını belirtelim. Midoria, okul hayatı boyunca kahraman olmak ister. Süper kahramanların güçlerini defterine not eder. Süper güçleri olmamasına rağmen zor durumda kalanları kurtarmaktan çekinmez. Gücü yetecek olsa da olmasa da… Nihayet bir gün dünyanın en büyük kahramanı All Might ile tanışır. All Might, gücünü bir başkasına bırakabilme özelliğine sahiptir ve kendi yerine geçmesi için de Midoria’yu seçer. Böylece Midoria’nın (takma adı Deku) süper kahraman olma yolculuğu başlar.
Anime, manga olarak 2014 yılında başlamış ve halen devam ediyor. Anime ise 3 Nisan 2016 tarihinde başladı ve ikinci sezonunun da çıkacağı duyuruldu. Anime’nin yönetmeni Kenji Nagasaki. Senaryo Yosuke Kuroda’ya ait. Müzükleri ise Yuki Hayashi bestelemiş. Başlangıç parçası “The Day” ve bitiş parçası “Heroes”un oldukça etkileyici olduğunu söyleyebilirim.
Bir çok kişi Boku no Hero Academia’nın One Punch Man kadar iyi olduğunu düşünüyor. Aynı şekilde bu animenin yeni One Piece olduğunu düşünenler de var. Anime, mangaya sadık kalarak ilerliyor. Hikâyenin başlangıcı biraz zayıf gibi dursa da ilerleyen bölümlerde maceraya kendinizi kaptırıyorsunuz. Biten her bölümün sonunda, kendisinizi bir sonraki bölümü bekler bulacaksınız.
Anime bir shounen. Ancak bildik bir çok shounen’in aksine kahramanımız bir looser ya da aptal değil. Aksine son derece zeki. Midoria daha dört yaşındayken diğer insanlardan farklı olduğunu ve süper güçlere sahip olmadığını kavrıyor ve kararını vererek emin adımlarla ilerlemeye başlıyor.
Animede bir çok shounen’de olduğu gibi klişe olaylar ya da tipler de bolca kullanılmış ancak bu animeye zarar vermiyor. Şurası bir gerçek ki bu klişe tipler ve olaylar, olan biteni daha iyi anlamamıza ve karakterleri tanımamıza yardımcı olan öğeler.
Boku no Hero Academia’yı izledikçe batılı tarzdaki süper kahraman görselliğini görüyorsunuz. Zaten Eserin yaratıcısı Horikoushi Kouhei, Amerikan süper kahramanlarından ilham aldığını belirtmiş.
Animedeki dikkat çeken karakter tasarımları (Yoshihiko Umakoshi taafından tasarlanmış), canlı renkler ve savaş sahnelerinde karakterlerin inanılmaz dinamizmi göz dolduruyor. Animede ana karakterler de yan karakterler de gayet ayrıntılı şekilde işlenmiş.
Anime sadece savaş sahneleri ya da güzel çizimlerden ibaret değil. Aynı zamanda dramatik bir yapısı da var. Kendisine verilen gücü kullanmak için çabalaması ya da çocukluk arkadaşı ile rekabet etmesi gibi.
Bu arada Boku no Hero Academia Battle for All adlı bir oyunun Nintendo 3DS platformu için 19 mayıs 2016’da çıkarıldığını da belirtilelim.
Hikayedeki mizah, aksiyon ve mücadele görülmeye değer.
Son söz olarak, yeni bir efsanenin doğuşuna şahitlik ediyor olabileceğimizi belirteyim.