Bu Akşam Ne İzleyelim? (Elm Sokağında Kabus)
Üç, dört… Çabuk git kapını ört
Beş, altı…. Yanından ayırma haçı
Hikayemiz Tina isimli genç bir kızla başlıyor. Tina, bir gece korkunç bir rüya görerek uyanır ancak rüyası sandığından daha korkunçtur. Bir kazan dairesinde, elinde bıçakları olan bir eldiven giyen adam tarafından takip edilmektedir. Yakalandığı sırada uyanan Tina, kabusundaki gibi kesiklerin bedeninde olduğunu fark eder. Olanları erkek arkadaşı Rod’a anlatır. İşin garibi Tina’nın arkadaşı Nancy de aynı rüyayı görmüştür. Bir süre sonra yatak odalarına geçen genç çift, uyuyakalırlar. Tina kabus görmeye başlar ve çırpınan kızı gören Rod, korkuyla yataktan fırlar. Görünmez bir bıçak tarafından bıçaklandığını gören Rod, kız arkadaşını öldürmekle suçlanır ve doğal olarak tutuklanır.
Bir süre sonra olanları araştırmaya başlayan Nancy, işin arkasında çok daha farklı bir durumun olduğunu anlar ve hapishanedeki Rod ile konuşur. Korkunç kabuslar ve korkutucu Freddy Krueger ile tanışan Nancy, kendisini kurtarmaya çalışır.
Elm Sokağında Kabus serisi, bizleri 1984’e kadar geri götürüyor. Zamanının en başarılı korku filmi olmasının yanında, insanı derinlemesine etkiliyor. İlk filmin başrollerinde Johnny Depp, Robert Englund, Heather Langenkamp, John Saxon ve Jsu Garcia yer alıyordu. Yönetmen koltuğundaysa Wes Craven yer alıyordu. Zamanla filmlerin yönetmenleri ve oyuncuları değişti. Değişmeyen tek şey Freddy Krueger’ın korkutucu yüzüydü.
Robert Englund, Freddy Krueger rolüyle ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu kanıtlamış ancak gelin görün ki son film olan yani 2010 yılındaki filmde, Lincoln ve Watchmen’den tanıdığımız Jackie Earle Haley kendisini gösterdi. 1947 doğumlu Robert Englund, bir süreden sonra yorulmuş olsa gerek, Freddy’nin kabus dolu günlerini Haley’e teslim etti.
Sözde kendisinin kurban olduğunu söyleyen Freddy ergen gençlere kabuslar yaratarak ve onları kendi tekniğiyle cezalandırarak, her seferinde geri dönmeyi başarıyor. Her filmde, yanık tenli katilin farklı bir hikayesini öğreniyor ve onun kabuslarının ne kadar yaratıcı, bir kadar da kanlı olduğunu öğreniyoruz.
Elm Sokağında Kabus serisi, korku fimleri serisinin en sevilen yapımlarından biri. Hem dizileri, hem de filmleri insanları kendisine bağlamasıyla ünlü.
İşte karşınızda Elm Sokağı Kabusu’nun filmleri ve dizileri. Bu arada belirtelim 2010 yılında çekilen film, 1984 yılındaki Elm Sokağı Kabusunun yeniden yapımı. Freddy’s Dead: The Final Nightmare hikayenin bittiği son film.
*A Nightmare on Elm Street (Film) – 1984: Yönetmen – Wes Craven
*A Nightmare on Elm Street 2: Freddy’s Revenge (Film) – 1985: Yönetmen – Jack Sholder
*A Nightmare on Elm Street 3: Dream Warriors (Film) – 1987: Yönetmen – Chuck Russell
*A Nightmare on Elm Street 4: The Dream Master (Film) – 1988: Yönetmen – Renny Harlin
*Freddy’s Nightmares (Dizi) – 1988: Yönetmen: Ken Wiederhorn
*A Nightmare on Elm Street 5: The Dream Child (Film) – 1989: Yönetmen – Stephen Hopkins
*Freddy’s Dead: The Final Nightmare (Film) – 1991: Yönetmen – Rachel Talalay
*Wes Craven’s New Nightmare (Film) – 1994: Yönetmen – Wes Craven
*Freddy vs Jason (Film) – 2003: Yönetmen – Ronny Yu
*A Nightmare on Elm Street: Real Nightmares (Dizi) – 2005: Yönetmen – Rick Ringbakk
*A Nightmare on Elm Street (Film) – 2010: Yönetmen – Samuel Bayer
Elm Sokağında Kabus serisinin nasıl ortaya çıktığını biliyor musunuz? Size ilginç bir hikaye sunayım. Ünlü yönetmen Wes Craven, gördüğü bir rüyadan etkilenerek Freddy Krueger’ı yaratmıştı. Bir Amerika hikayesi olan, bir hademeden esinlenmişti. Bu hademe, çocuklara tecavüz etmesiyle suçlanmıştı ve Wes Craven da, onu rüyasında Freddy Krueger olarak görmüştü. Bu fikrini New Line’a sunduğunda, firma senaryoyu geri çevirmiş ve “çocuk katili” olarak Freddy Krueger’ı izleyiciye sunmuştur. 1984 yılındaki konuyu ağır bulan New Line’dan sonra, 2010 yılındaki Elm Sokağı Kabusu, Warner Bros tarafından orjinal bir hikayeyle izleyiciye sunuluyor.
Wes Craven’s New Nightmare, bir nevi Freddy Krueger belgeseli olarak değerlendiriliyor. Serinin en iyilerinden, ilk film kadar da başarılıdır.
İyi seyirler. Tabii ki izledikten sonra, uykunuz ne kadar kaçar bilemiyorum, sorumluluk bana ait değil.