Şimdiye kadar geliştirilmiş milyonlarca oyun arasında mutlaka iyi veya kötü olarak dikkat çeken sayısız yapım vardır. Bunlardan bazıları da ilginç yapılarıyla dikkat çeker. Bazen içerdikleri konu, bazen de tutundukları oynanış biçimleri belirler bu enteresanlıkları. İşte o oyunlardan bazıları…
Creamwolf
Eminim ki Amerikan filmlerinde, sokaklarda dolaşan ve hoş melodisiyle çocukları etrafına toplayan dondurma araçlarını biliyorsunuzdur. Her çocuk mutlaka dondurmalara karşı ilgi duyar ve mutlaka yemek ister. Creamwolf’de bu isteğin nasıl istismar edildiğine şahit oluyoruz. Durum şu ki bu kez dondurmacı rolünde bir kurt adam var. Tabii ki onu biz kontrol ediyoruz ve bundan kimsenin haberi yok.
Amacımız ise, yine o hoş melodiyi çalarak sokaklarda dolaşmak ve çocukların dikkatini çekmek. Etrafta gezinen polislere dikkat etmeli ve yol üzerindeki külahları da toplamalıyız. Ne yazık ki bu işin sonu çocuklar için kötü bitiyor.
Samba De Amigo
Guitar Hero ve Rock Band gibi oyunlar, son dönemde fazlasıyla popüler olabilir, ancak ritim müzik temalı yapımların tarihçesi daha da eskiye dayanıyor ve belki de onlar arasında en ilginci de Samba De Amigo. Rengarenk bir platformda, çalan notalara eksiksiz olarak eşlik etmeye çalışıyoruz. İşin komik tarafı ise, bir maymunu kontrol ediyoruz. Sürekli sırıtan, kafasında şapkası olan ve sürekli olarak dans eden bir maymunu. Her defasında dans pistleri değişiyor, şarkılar değişiyor, tempo artıyor veya düşüyor, ancak ilginç karakterimizin yüzündeki komik ifade hiç değişmiyor.
Muscle March
Vücut geliştirme sporuna ilgi duyanlar, bu oyundan kesinlikle uzak durmalı. Çünkü buradaki amaç vücut sergilemek değil, deyim yerindeyse “sokaklarda koşarak palyaçoluk yapmak.” İçlerinde dişi bir ayının da bulunduğu karakterler, zaman ve mekân ayrımı yapmaksızın, koşuyor, koşuyor ve koşuyorlar.
Amaç basit; en önde koşan kişinin elindeki protein kavanozunu ele geçirmek. Bunun için de uyumlu hareket etmek şart. Öndeki karakter nasıl bir ilerleyiş sergiliyorsa, biz de aynısını yapmalıyız. Kollarını kaldırdıysa, biz de kaldırmalıyız. Çünkü duvar ne şekilde kırılırsa, diğerleri de o şekilde duvar kırıklarından geçmeli. Yapamazsanız, duvara yapışıyorsunuz. Garip tasarımlarını ve animasyonlarını da işin içine katınca, Muscle March’ın eşsiz olduğunu göreceksiniz.
Stalin vs. Martians
İkinci Dünya Savaşı biteli yıllar oluyor, ancak hâlâ hakkında merak edilenler ve üretilen teoriler vardır. Bunlardan bir tanesi, Nazilerin ilginç deneyleriydi ve bu konuyu kullanarak Wolfenstein isimli oyun hazırlanmıştı. Şimdi ki konumuz ise, uzaylılar ve İkinci Dünya Savaşı’ndaki parmağı. Kulağa ilginç geliyor, ancak oynadığınızda bu garipliği daha da iyi benimsiyorsunuz. Savaş esnasında çalan abuk subuk müzikler, askerleri seçtiğinizde saldırması gerekirken, size söylediği manidar sözler yan etki yapabilir. Savaş hızla sürerken bir anda çalan disko müziği ve o sırada savaşı bırakıp dans etmeye başlayan kişileri de unutmamak lazım. Açıkçası bu oyunu oynarken eğlenebilirsiniz de, zira saçmalıklar da kullanıcıların dikkatini çekebiliyor. Yine de “benim adım ivan, lütfen bana dokun” diyen bir askeri, ordunuzda barındırmak istemezsiniz değil mi?
“İnceleme puan ortalaması 25 olan bir oyunun Game of the Year versiyonunu görmüş müydünüz? İşte size bir kanıt. Yapımcılar dalga geçiyor galiba…”
