Call Of Duty
Oyunu yazamadan önce bir kaç ön bilgi vermek istiyorum. Oyunun yapımcısı olan Infinity Ward, Medal of Honor: Allied Assault’un eski yapımcıları. Aslında sadece bunu bile bilmek oyunu almaya yeterli olacaktır, ama bu sefer MoH’u bile gölgede bırakacak bir oyun hazırlamışlar. Gerçektende şimdiye kadar oynadığım en zevkli FPS’lerden biri diyebilirim. Mükemmel atmosferi bir o kadar mükemmel sesler ve grafiklerle desteklenince Call of Duty gibi bir oyun karşımıza çıkmış. Neyse her şeyi bir anda anlatmanın anlamı yok. Yoksa bir paragrafta yazımız biterdi değilmi ? Açıkçası CoD bunu hak eden bir oyun değil. Onun için hemen ayrıntılara inmek istiyorum.
Warriors of the World United ( Manowar )
Oyuna girdiğimizde gözümüze ilk çarpan modellemelerin ve efeklerin, kısacası tüm grafiklerin mükemmelliği olacaktır. Gerçekten çok kaliteli bir motorla hazırlanmış olan CoD, bu güne kadar gördüklerim arasında en iyisi desem heralde yanılmış olmam. Düşmanın gözünün akına kadar görebildiğiniz bir modelleme sistemi kullanılmış. Ayrıca askerlerin etrafta yaptığı hareketler ve çevre koşullarına olan uyumları( yani önünde duvar olmasına rağmen askeriniz koşmaya devam etmiyor ve yoğun ateş altındayken sipere veya etraftaki herhangi birşeyin arkasına saklanabiliyor. Tabii bu hareketleri yapılabilmesini sağlayan yeni bir sistemde oyunda kullanılmış(Ares).) gerçekten takdir edilecek bir hal almış. Grafiklerin bu kadar iyi olmasına rağmen ortalamanın biraz altındaki bir makinada bile çalışabiliyor. Yani alırken içiniz rahat olsun.
Biraz sonra farkedeceğiniz ilk şey seslerdeki gerçekçilik ve uyum olacak. Atmosferi tamamlayacak bir öğe olarak üstünde çok çalışıldığı belli oluyor. Tabii bu kadar güzel ses ve grafiklerden sonra oyunun atmosferinden bahsetmeme gerek yoktur heralde. Kendimi gerçek anlamda savaş alanında hissettirebilen tek oyun diyebilirim. Bir süre sonra oyunla öyle bir özdeşleşiyorsunuzki birden milliyetçi duygularınız kabarıveriyor. Hatta yanınızdaki adamların vurulmasına bile üzülür hale geliyorsunuz. Tabii bir süre sonra bu geçiyor, çünkü adamalarınız nedense sürekli ölme eğlimindeler. Yapay zeka konusunda şikayetçi değilim ama çok aceleci tavırlar sergileyebiliyorlar. Aslında keyfimi kaçıran bir kaç olay daha olmadı değil ama onlardan sonra bahsedeceğim.
One(Metallica)
Yazıya biraz ters başladım. Aslında teknik özellikleri yazının sonunda anlatırdım. Napalım bu seferde böyle olsun. Call of Duty’de dört ayrı bölümde 26 değişik görevle geliyor. Ayrıca pek çok ünlü savaşta Amerika, İngiliz veya Rus askeri oalrak oynayabiliyorsunuz. Görevler arasında en zevklileri bana göre belirli hedeflere sabotaj düzenledikleriniz. Tabii bu insandan insana değişir. Ayrıca oyunda farklı zorluk dereceleri var. Kolayda, öldürüdüğünüz her adamdan salğlık çantası ve mermi gibi ihtiyacınız olan tüm mühimmat çıktığı için pek bir derdiniz olmuyor ama eğer gerçek savaş zevkini almak istiyorsanız size en zor seviyeyi tavsiye ederim. Her merminin bir değeri olduğu için öyle basılı tutup sıkamıyorsunuz. Zaten basılı tutarak adam vurmak genelde adam kadar olan nişangahınızın tavana vurmasıyla imkansız hale geliyor. Hele koşarak biraz uzaktaki bir adamı vurmak büyük bir yetenek ve sabır gerektiren bir iş. Genelde göz,gez,arpacık tekniğiyle tek atışta düşmanın işini bitirmeye çalışıyorsunuz. Bide yanınızdaki adamları sanki göstermelik koymuşlar gibi. Genelde bütün işi siz yapıyrsunuz. Kafayı uzatıp etrafa iki sıkmasanız hiç adam vuramıyorlar. Hayır düşmanın üstüne bütün bir şarjörü boşaltıpta nasıl oluyorda vuramıyorlar ben onu merak ettim. Genede haklarını yememek lazım bazen gerçekten yardımcı olabiliyorlar(mesela birisi sizi hedef tahtası gibi kulanırken arkalarına gizlenebiliyorsunuz.:)
Oyunda birşey dikkatimi çekti. Adamlarınız çok taktiksel bir şekilde ilerlerken sizin bu görüntüyle tezat oluşturacak şekilde yolun ortasından veya siper almadan ilerlemeniz. Bu gerçekten garip görüntülerin çıkmasına neden olabiliyor. Birde önemli bir konu: Genelde yapay zekanın çok iyi olduğunu söyleyebilirim. Tabi sağır olmaları dışında. On metre uzaklarında arkadaşlarını vurmanıza rağmen adamlar hala yaptıkları işle meşgul olup, siz yokmuşsunuz gibi davranabiliyorlar. Ama attığınız bir bombadan kaçacak kadarda akıllılar diyebilirim. Diğer oyunlarda ki gibi, bombanın üstünde ölmeyi beklmiyorlar. Bir binanın içine attığınızda sanki çok mantklıymış gibi dışarı koşuyorlar, sizde işlerini bitiriveriyorsunuz. Gözüme takılan başka bir şeyde bölümü baştan yüklediğinizde genelde eski oyunda ne yapıyorlarsa aynısını yapıyorlar. Ben abartmadan söylüyorum aynı adamın aynı noktada nerdeyse on kez uçurulduğunu gördüm.
Öldürdüğünüz bir adamın silahını almak için yanına gidip F (tam olarak hatırlayamadım kesin yanlıştır.) tuşuna basıyorsunuz. Tabi bu silahı alırken elinizdeki bir silahıda atmanız gerekiyor. Genelde silahlar gerçekleriyle uyumlu olarak hazırlanmış. Yani bir alman öldürdüğünüzde almanlar o savaşta hangi silahları kullanmışlarsa adamdanda o silah düşüyor. Tabi silahlar arasında fazla bir fark olduğunu söylemem gereksiz galiba, genelde en fazla 2 mermide tüm askerleri indirebiliyorsunuz. Gerçektede böyle değilmidir zaten. Öyle adama bir şarjör boşaltıpta enerjisinin daha yarısının gittiği karelerle bu oyunda karşılaşmayacağınızı size garanti ediyorum. Buna rağmen sizde kafanıza yemedikçe kolay yenilir yutulur cinsten değilsiniz.
In The End(Linkin Park)
İşte CoD böyle bir oyun. Yapay zekadaki bir kaç aksaklık dışında( ki genelde gerçekten iyi bir yapay zekaya sahip) oyunda görebildiğim pek bir hata bulamadım. Bizce klasikler arasındaki yerini şimdiden garantilemiş bir oyun. Bana göre CoD, FPS’den hoşlanmayan birisi bile olsanız sırf oynamadım dememek için bile alınıp oynanması gereken bir oyun. Eminim kimse böyle bir hata yapmayacaktır.