Makale

Call of Duty sırları – Bölüm 5

İsim: Alex Mason
Doğum Tarihi: 6 Haziran 1933
Doğum Yeri: Anchorage, Alaska
Rütbe: Yüzbaşı
Bağlı Olduğu Birlikler: CIA, MACV-SOG, USMC

Bilinen Son Durumu: 1978 yılı itibari ile sağ

“I just keep hearing the fucking numbers!” – Alex Mason

Alex Mason, son Call of Duty oyununda oynadığımız karakterdi. MW serilerinden farklı bir zaman ve farklı bir çağda geçen Black Ops’un başkahramanı Mason, esasında askerlik hayatına Amerikan donanmasında başlamış ve daha sonra CIA için çalışmıştır.

Doğup büyüdüğü Alaska, coğrafi bakımdan Komünist Rusya ile komşu durumda olduğundan, Mason da soğuk savaşı birçok Amerikalıdan daha fazla kapısında hisseden Alaska vatandaşlarından birisiydi. Zaten oyun boyunca da kendisinde gördüğümüz anti-komünist düşüncelerin ve hareketlerin kilit noktası ve donanmaya katılma sebebi de bundan kaynaklanmaktadır.

Gençliğini Alaska’da babası ile avlanarak geçiren Mason, soğuk hava şartlarına ve zorlu coğrafi alanlara çok alışık bir bünyeye sahiptir. Avcılıktan dolayı elde ettiği en büyük yetenek ise keskin nişancılıktır. Hatta 20 yaşında Wimbledon Kupası’nı kazanarak kupa tarihindeki en genç şampiyon olmuştur. Donanmada verdiği hizmetlerden dolayı 25 yaşında SOG’a (Araştırma ve Gözlem Ekibi) dahil olur. Şimdi Mason’a kısa bir ara verelim ve biraz SOG’un ne olduğunu deşelim isterseniz.

SOG – Studies and Observation Group

SOG esasında Vietnam savaşının temel alınarak Amerika’yı bu savaşa sürükleyen ve savaş boyunca da tüm dünyada sürdürülen gizli operasyonların başlangıç noktasıdır.

Alex Mason’ı sorgulayan kişiye göre -ki bu Hudson’dır- Mason Frank Woods’un liderliğini yaptığı SOG’a oyundaki aynı isimli görevden önce dahil edilir. Görev boyunca Woods Mason’a MACV – SOG’un nasıl ortaya çıktığını ve amacını anlatır. Daha sonraki bütün görevlerimiz zaten SOG tarafından bize verilen görevlerdir (elbette Reznov’un Mason’ın beyni ile oynayıp kendi görevlerini yaptırdığı kısımlar hariç). Ancak burada SOG ile yaptığımız ve hepinizin zaten oynamış olduğu görevleri anlatmak yerine bu organizasyonun yapısı ile ilgili bilgi vermenin daha mantıklı olacağını düşündük.

SOG; yüksek derecede gizli, Amerikan özel operasyonlarında Vietnam savaşından önce ve savaş sırasında gizli olarak idare edilen gayri nizami harbin yürütülmesi görevini üstlenmiştir.

24 Ocak 1964’te kurulan örgütün esas amacı, Vietnam Cumhuriyeti (Güney Vietnam), Demokratik Vietnam Cumhuriyeti (Kuzey Vietnam), Laos ve Kamboçya’da stratejik keşif görevleri yapmak, düşman esirlerini ele geçirmek, düşman bölgesine düşmüş pilotları kurtarmak, Güney Asya’daki savaş mahkumlarını kurtarmak, gizli ajan aktiviteleri gerçekleştirmek ve psikolojik savaş harekatları düzenlemekti.

SOG, Vietnam savaşına yol açan en önemli görevleri üstlenmiştir. Bunların içerisinde en çok bilineni “Tonkin Körfezi Olayı”dır.

Tonkin Körfezi

Tonkin Körfezi Olayı, SOG’un yapabileceklerini anlamak açısından incelenebilecek en önemli olaydır.

Birinci Tonkin Körfezi Olayı:


1964 yılının 30 Temmuzu’nu 31 Temmuz’a bağlayan gece, dört adet SOG gemisi Kuzey Vietnam kıyılarında bulunan Hon Me ve Hon Ngu adlı iki adayı bombalar. Bu, SOG gemilerinin Kuzey Vietnam kıyılarındaki tesislere denizden bombardıman yaparak yönelttiği ilk saldırıdır. O günün öğleden sonrasında USS Maddox adlı Amerikan destroyeri Kuzey Vietnam kıyısındaki Tonkin Körfezi’nde elektronik olarak istihbarat toplama görevine başlar. 2 Ağustos akşamı Hon Me adasından yola çıkan üç adet P-4 torpido botu Maddox’a saldırır. Amerikan gemisi yara almazken üç hücum botundan bir tanesi batırılır, diğer ikisi ise hasara uğratılır.


İkinci Tonkin Körfezi Olayı:


3/4 Ağustos gecesi SOG gemileri yine Kuzey Vietnam kıyılarındaki hedefleri bombalamaya başlar. 4 Ağustos akşamı USS Turner Joy adlı destroyer Maddox ile birleştikten sonra Maddox, Washington’a bir rapor göndererek iki geminin de büyük olasılıkla Kuzey Vietnam gemileri tarafından saldırıya uğradığını söyler.



Bu ikinci olay Başkan Lyndon B. Johnson’ın (Kennedy’den sonraki başkan) “Delici Ok Opersayonu”nu başlatmasına neden olur ve 5 Ağustos’ta Kuzey Vietnam’a hava saldırısı başlar. Johnson aynı zamanda Amerikan Kongresi’ne giderek, Güney Asya’ya girmek için bir çözüm bulunmasını ister ve bu şekilde Amerika, emsali görülmemiş bir şekilde savaş ilan etmeden Güney Asya’da askeri aksiyonlar almaya başlar.


Elbette bunların kongreye kabul edilmesi sırasında Johnson, SOG gemilerinin bombardımanlarını, karada yapılan gizli askeri görevleri ve istihbarat hırsızlıklarını söylemeyi unutmuştur.


İşin en ilginç yönü ise Maddox’un başkente ilettiği ikinci saldırı aslında hiç gerçekleşmemiştir. Lakin bu ikinci rapor sırasında zaten kongre Güney Asya’ya girmek için kendi kendini ikna etmiş bir durumdaydı.

Medya propagandası ile de desteklenen kurgulama saldırı kısa bir zaman sonra savaş istemeyen halkın galeyana gelerek anti-komünist hareketlere karşı bir ayaklanma başlatmasını ve gönüllü olarak orduya katılmasını sağlar. Ve asla gerçekleşmemiş bir saldırının sonucunda Vietnam Savaşı başlamış olur.

Bütün bunların hepsi SOG’un başlattığı gizli operasyonlar sayesinde gerçekleşir.

Zapata Operasyonu

Tolkin Körfezi ve Vietnam sürtüşmesinden önce Amerika’nın baş düşmanı Rusya’nın en büyük müttefiki olan Küba, Amerikan Ordusu, CIA ve gizli birimlerin esas hedefi olmuştur.

Zapata Operasyonu, Alex Mason’ın hayatında bir dönüm noktasıdır. 1961’de Mason, CIA’in alt birimi olan Operation 40 adlı bir görev ekibine dahildir. Mason ve Operation 40 üyelerinden Joseph Bowman ile Frank Woods, Zapata Operasyonu olarak adlandırılan ve sonucunda Domuzlar Körfezi istilasına kadar giden bir olayın başlangıcında Küba lideri Fidel Castro’ya suikast düzenlemek üzere Küba’ya sızarlar. Domuzlar Körfezi’nin yarattığı kargaşadan yararlanan Mason, Bowman ve Woods en sonunda Castro’nun malikanesine girerler ve Castro’yu yatak odasında metresi ile bulurlar. Castro’yu vuran Mason, malikaneden kaçış sırasında Bowman ve Woods’un kaçmasına yardımcı olmak için kendisini feda eder ve Kübalılara esir düşer. Kendine gelen Mason karşısında Castro’yu görünce Mason’ın aslında Castro’nun dublörünü öldürdüğünü anlarız. Küba lideri ise onu bir Sovyet Generali olan Nikita Dragovich’e “hediye” olarak verir.

Vorkuta’da İki Esir

Dragovich tarafından Vorkuta’ya götürülen Mason, burada eski bir Nazi subayı Friedrich Steiner tarafından beyin yıkama işlemine maruz kalır. Bu işlem sırasında Mason’ın beynine Dragovich’in Rusalka adlı gemiden yayın yaparak belli sekans ile gönderdiği sayıları anlamı cümlelere çevirme becerisi işlenir. Aslına bakarsanız bu işleme maruz kalan tek kişi Mason değildir. Çoğunluğu Amerikan vatandaşlarından oluşan yüzlerce gizli ajan bu beyin yıkama işlemine maruz kalmıştır.

Dragovich’in amacı, İkinci Dünya Savaşı sırasında Steiner’ın bulduğu Nova 6 adlı biyokimyasal silahı Amerika’daki büyük şehirlerde kurduğu “Uyku Hücreleri”ne yerleştirerek zamanı geldiğinde yayın olarak gönderdiği sayılarla bunların başındaki gizli ajanları uyandırıp silahları aktif hale getirmek ve neticesinde Amerika Birleşik Devletleri’ni dünya liderliğinden indirmektir. Bunu da “Batıyı kalbinden vuracağız” cümlesi ile belirtir.


Ancak Mason’ın özgür iradesi çok az insanda görülen, yüksek bir seviyede olduğundan Steiner’ın beyin yıkama işlemi yüzde yüz gerçekleşmese de yine de işe yarar. Verilen tüm emirleri kabul etmeyen beyni bir anda korumasız bir şekilde zararlı yazılımların bulunduğu bir ağa bağlanan bilgisayar pozisyonuna düşer. Ve işte burada devreye Reznov girer.


Mason’un beyin yıkama işlemi tam anlamı ile tamamlanmadığı için Reznov’un, Mason’ın kafasının içine girip kendi fikirlerini dayatması zor olmaz. Nihayetinde Reznov lider karakterli bir insan ve çok güçlü bir konuşmacıdır.



Reznov, Mason’ın zaten karmakarışık olan beynini daha da karıştırarak onu Steiner, Kravchenko ve Dragovich’i öldürmesi üzerine programlar ve bu amaç uğrunda Vorkuta’dan kaçış sırasında Mason’ın kurtulması için kendi hayatını dahi feda eder.


Akıl Oyunları


Gerek Dragovich’in gerekse Reznov’un Mason üzerinde yaptığı operasyonlar, kahramanımızın yavaş yavaş sanrılar görmesine ve aklının karışmasına neden olur. Hem Dragovich’in beyin yıkama işlemi yüzde yüz başarılı olmadığından, hem de üzerine Reznov’un tekrardan beynini yıkamasından dolayı Mason Dragovich’in yayınladığı sayıları duyma kabiliyetini kazanır, ancak maalesef bunları anlamlı mesajlara çevirme yetisini kaybeder. Bu yayın, kendisinde sürekli olarak bir baş ağrısı ve halüsinasyon durumu oluşmasına neden olur.

Reznov’un verdiği görevleri bir kenara bırakırsak, Dragovich’in Mason için diğer ajanlara oranla daha farklı planları bulunmaktadır. Diğer gizli Sovyet ajanlarının esas görevi Nova 6 silahlarını çalıştırmakken Alex Mason vurucu darbeyi yapacak olan göreve atanmıştır; Kennedy Suikastı!

Mason ve JFK

Vorkuta’dan kurtulan Mason ülkeye döndüğünde onu CIA üst düzey ajanlarından Jason Hudson ve Savunma Bakanı McNamara karşılar.

Daha ülkeye gelir gelmez ayağının tozu ile özel bir görüşme yapmak için bu ikili tarafından Pentagon’a götürülürken olaylar hakkında kısa bir bilgi veren ikili aynı zamanda Mason’ın başından geçenlerin onu ne kadar etkilediğini çaktırmadan anlamaya çalışır.

Pentagon’un az kullanılan bir sığınağında olağanüstü hâl durumuna çok yaklaşılmış bir zamanda, Amerika’nın savaş karşıtı tek başkanı John Fritzgerald Kennedy ile doğrudan bir görüşme yapan Mason’ın aklı yine ona oyunlar oynamaya başlar.

İşte burada oyunu bitirmiş kişiler için anlatacağım geri kalan kitle için bir SPOILER niteliğinde olan ve oynuncuda kafa karışıklığı yaratan olayları tartışmak gerekir.

Mason’ın Kennedy ile görüşmesi ve başkanın ona verdiği bilgiler basitçe, Dragovich’in Amerika’ya ve batı dünyasına karşı bir tehdit olduğu, onun bir an önce yok edilmesi gerektiğidir.

Ancak bu noktada Mason’ın gözünden olayları takip eden oyuncu bir anlığına askerin silahına davranıp başkana doğrulttuğunu görür. Elbette bunun sadece Mason’ın hayal gücünden ibaret olduğunu anlamak zor değil. Fakat bu nokta bize aslında Dragovich ve Steiner’ın yaptığı beyin yıkama işleminin ne derece başarılı olduğunu da göstermektedir.

Mason kafasındaki bu gel-gite karşı koyarken bir yandan da Reznov’un sözlerinin yankılarını duyar; “Dragovich, Kravchenko, Steiner. Bu ADAMLAR ölmeli!”

Buraya kadar anlattıklarımız zaten sizlerin de oynarken şahit olduğu noktalar. Ancak işin garip kısmı oyunun son bölümünde ve jenerik kısmında ortaya çıkıyor.

Şimdi bir dakika duralım ve Kennedy suikastının nasıl ve neden gerçekleştiği ile ilgili ufak bir bilgi verelim.

Kennedy, 22 Kasım 1963 yılında Dallas Teksas’a politik bir ziyaret düzenler. Esasında bu durum çoğunluk tarafından garip karşılanır nitekim Teksas bölgesi, Kennedy’nin siyahi insanlara verdiği oy kullanma hakkından dolayı kendisine biraz kızgındır. Dahası bundan sadece birkaç ay önce Kennedy’nin Küba krizi sırasında adaya saldırmayı reddedip Ruslar ile konuşarak bir anlaşmaya varması da çoğunluğun gözünde onu bir Komünist sempatizanı yapmıştır.

22 Kasım günü ağır bir şekilde ilerleyerek Houston caddesine doğru dönen Kennedy’nin konvoyuna saat 12:30’da (tam olarak) saldırı düzenlenir. Üzerine üç kez ateş edilen başkan ilk kurşundan yara almazken ikincisi sırtının arka kısmından üçüncüsü ise tam kafasından girer. Saat 13:00’da öldüğü resmi olarak duyurulur.

Ardından yapılan araştırmalara göre Kennedy’i vuran kişi eski bir donanma (USMC) üyesi olan Lee Harvey Oswald’dur. Ancak kısa zaman içerisinde suikastın bir değil üç kişi tarafından yapıldığı anlaşılır (Ancak resmi olarak asla kabul edilmez).


Lee Harvey Oswald

Zaten Oswald da tutuklandıktan iki gün sonra mahkemeye götürülürken Jack Ruby adında bir mafya üyesi tarafından vurularak öldürülür.

Mason’a geri dönersek, oyunun son görevi Charybdis Operasyonu’nda Dragovich’i yakalayıp yumrukladığımız sırada Mason ona bağırmaktadır. Dragovich’e kendisini ülkesine karşı kullandığını, arkadaşlarını öldürdüğünü söyler. En sonunda ise “Bana kendi başkanımı öldürtmeye çalıştın” der. İşte bu noktada tek cevabını bu cümleye veren Dragovich’in tek sözü “Çalıştım mı?” olur.

Bu söz aslında çok önemli bir sözdür. Dragovich’in bu sözü tek bir manaya gelir, o da “Çalışmadım, zaten bunu yapmanı sağladım” dır. Dolayısı ile buradan Mason’ın Kennedy’i öldürdüğünü anlıyoruz. Ayrıca jenerik kısmında Kennedy’nin Dallas Hava Alanı’nda uçaktan indiği sırada çekilmiş fotoğrafında onu karşılayanlar arasında Mason’ı da görürüz.

Dolayısı ile Call of Duty: Black Ops oyununda Lee Harvey Oswald kimliğini Alex Mason üstlenmiştir.

Kurgudan Doğan Kurgu
 
Alex Mason belki de Call of Duty serisinde kariyeri en karmaşık kahramanlardan bir tanesidir. Vietnam savaşı, anti-komünizm mücadelesi ve Kennedy suikastı üçgeninde gerçekleşen hikaye, bizi hem politik konularda hem de dönemin sıcak ortamında olayların akışının nasıl geliştiği ile ilgili bir fikir vermektedir.


Oyunun geri kalan kısmında sır olarak anlatılabilecek fazla bir durum söz konusu değildir. Reznov’un intikam nedeni ve bunu gerçekleştirmek için Mason’ı kullanması, Hudson’ın Mason’ı geri kazanma mücadelesi, Dragovich’in batının kalbini vurma ihtirası ve Mason’ın silah arkadaşları Woods ve Bowman ile verdiği mücadele. 



Bir CIA ajanı, eski donanma üyesi ve 1 Mayıs 1972’de kapatılan SOG subayı olan Alex Mason, belki de bir insan hayatına ne kadar sır ve gizem sığdırılabilirse hepsini sığdırmış bir insandır. Önce Reznov ardından Bowman ve en sonunda da Woods’un kaybı ile mahvolan ruhsal sağlığı, Reznov’un ve Dragovich’in yaptığı işlemlerden dolayı mahvolan akıl sağlığı, içine girdiği çatışmalar ve işkencelerden dolayı diğerlerine nispeten çok daha iyi durumda olsa da mahvolan fiziksel sağlığı ile bu kahraman belki de Hudson ve Weaver olmasa çoktan yok olup gitmişti. Tıpkı bir savaş çıkartmak uğruna gözü kapalı harcanan birçok asker gibi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu