Call of Duty’nin Trabzon politikası nedir?

Bu seneki Call of Duty’nin, Türk oyuncuları için en etkileyici bölümlerinden biri ise oyunun bir bölümünün Türkiye’de geçecek olması. Seride ilk kez Türkiye yer alacak ve oyun Trabzon’da geçecek. Peki Trabzon’da ne işimiz var? 

Türkiye, aslında Modern Warfare serisi için en uygun ülke konumunda. Oyun bu şekilde, bu seride yer alması gayet doğal karşılanırdı ancak Soğuk Savaş dönemine hiçbir şekilde dahil olmayan Türkiye’nin, özellikle Trabzon ile Black Ops Cold War’da olacak olması gerçekten bizi bir hayli şaşırtmış ve merak içine sokmuştu

Gerçek Soğuk Savaş ve Vietnam olaylarından, CIA belgelerinden ve Amerika ile Sovyetler arasında yaşanan politik müzakerelerden esinlenen Call of Duty: Black Ops Cold War, aslında özümde bir Trabzonlu olarak benim de bilmediğim bir olayı, daha piyasadaki yerini almadan bizlere öğretti.

Black Ops Cold War: Trabzon Havalimanı!

Tarihler 21 Mayıs 1989’u gösterdiğinde, Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği arasında süren Soğuk Savaş yeni bir döneme giriyordu. Yüzbaşı Alexander M. Zuyev, Sovyetler Birliğinin en güçlü uçaklarından biri olan MiG-29’u kaçırmış ve Trabzon’a indirmişti. Sabahın erken saatlerinde hiç kimsenin olmadığı Trabzon Havalimanı’nda, uçağını park etmiş ve yaralı bir şekilde taksiye binerek hastaneye gitmişti. Böylelikle bu kaçış ile birlikte Türkiye’de, Amerika ve Sovyetlerin arasındaki soğuk savaştaki nasibini almıştı. Bu da üç ülke arasında küçük çaplı krize sebep olmuştu.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında Nazilerin yenilgisiyle Doğu ve Batı Almanya’dan götürülen bilim adamlarıyla, bir yandan Amerikan havacılığı, NASA ile uzay çalışmalarına başlamış, diğer yandan da Sovyet Havacılık Sanayi, en güçlü uçak tasarımı Mig-29 tasarımı ile adeta uzay ve havacılık yarışında birbirlerine meydan okuyorlardı. Bu uçak, dönemine göre üstün ve çok ileri bir teknolojiye sahipti. Tüm mühendislik verileri ise sır gibi saklanıyor, KGB tarafından özel bir şekilde korunuyordu.

Bu uçaklardan biri ise Sovyet Hava Kuvvetleri filolarından biri olan Gürcistan/Batum yakınlarındaki Tskhakaya Hava Üssü’nde konuşlanmıştı. Bu filoda görev yapan pilotlardan biri de 28 yaşındaki Yüzbaşı Alexander M. Zuyev’ti. Yani Trabzon’a kaçan yüzbaşı. 

Yüzbaşı Alexander M. Zuyev, iltica etmeyi aklına koyduğunu istihbarat raporlarına bile yansımıştı. Ancak bu durum pek önemsenmemişti. Çünkü Sovyet raporlarına göre disiplinsiz, alkolik ve vurdum duymaz bir pilottu. Bu yüzden hiçbir dediği de ciddiye alınmamıştı ancak askeri bir irtiba söz konusu olduğu için görevine devam ediyor, bir yandan da diğer görevliler tarafından kontrol altında tutuluyordu. Kimilerine göre bu iddialardan bir bölümünün iltica sonrasında vatan haini ilan edilmesi için halktan güvenilir destek alınması için de abartıldığı gerçekler arasındaydı. Bir dönem Test Pilotu Okulu’na başvuran Zuyev’in sicilinin kötü olması nedeniyle kabul edilmemesi de bu iddiaları güçlendiriyordu.

Yüzbaşı Zuyev, günlerce kafasında kurduğu planlardan sonra kaçışını Türkiye üzerinden yapmaya karar verdi. Planına göre acil durumlarda hemen havalanmak üzere hazırlanan Mig-29’lardan birini alacak ve Türkiye’ye kaçacaktı. Dönemin şartlarına göre en yakın uçuş noktası olarak sivil amaçlı kullanılan Trabzon Havalimanı’ydı.

Black Ops Cold War: Batum Trabzon Seferi!

Hatırladığım kadarıyla Türkiye’nin bir diğer önemli konumu ise NATO ülkesi konumunda olmasıydı. Bu yüzden uçağın Türkiye’ye kaçırılması ise mantıklı bir hamleydi. Aksi taktirde Sovyetler Birliği yönetimindeki Bulgaristan, Ukrayna ve Doğu Almanya üzerinden de uçuşu kesinlikle mümkün olmayacaktı ve uçak anında düşürülecekti.

Yüzbaşı Zuyev, 20 Mayıs 1989 tarihinde içine uyuşturucu eklediği kekle birlikte votkalarını aldı ve üsse girdi. Doğrudan alarm uçaklarının bulunduğu koruganlara geçti. Nöbetteki pilot ve teknisyen arkadaşları ile birlikte votkalar açıldı, her zamanki gibi içip sızan, disiplinsizce takılan Yüzbaşı Zuyev, bu yüzden olağanüstü bir dikkat çekmemeyi başardı. Aksi taktirde bunu başka bir asker yapsa, durumu daha farklı olabilirdi. Bilemeyiz…

Tüm ekip sızdıktan sonra Yüzbaşı Zuyev, önce alarm merkezine gelen telefon bağlantılarını kesti. Sonra uçuş için hazırlanıp, MiG-29’un yolunu tuttu. Bu sırada göreve yeni gelen bir nöbetçi durumu fark etse de, Zuyev tabancasını çekerek bu nöbetçiyi de etkisiz hale getirdi. Sol kolundan vurarak yaraladı ancak öldürmedi. Bu durum bir Call of Duty oyunundaki gibi saniyelere kalmıştı. Yüzbaşı Zuyev’in hiç zamanı yoktu. Hızlı bir şekilde havalanması tek çareydi. 

Havalanmadan önce yine önlemini almış, bir başka teknisyenin, nöbetçi ya da yaralı nöbetçinin uyarısına ve alarmına karşın diğer tüm uçakların silahlarını taradı ve yok etti. Böylelikle güvenli bir şekilde uçuşa hazırlandı ve uçtu. Bundan sonraki rotası Trabzon Havaalanı olacaktı. Böylelikle Batum Trabzon seferini başlattı.

GTA San Andreas’taki uçuş okulundan sonra açılan bir görev gibi alçaktan uçarak, hiçbir radara ya da belli başlı uyarılara yakalanmadan aniden birkaç dakika içerisinde Trabzon’a ulaştı. Trabzon Havaalanına inmesi ise onun kurtuluşuydu. Aksi taktirde havada can yakıcı ölüm onu bekliyordu. Vatan haini ilan edilmesi de cabası.

Sovyetlerin toparlanması kısa sürdü. Hemen bir pilot, üsteki diğer MiG-29 ile Yüzbaşı Zuyev’in peşine düştü. Yakınlarda bulunan bir diğer hava üssüne alarm verilse de, birden fazla Mig-29 uçağı da oradan havalansa da, Sovyet Hava Kuvvetleri’nden herkese o uçağın düşürülmesi emredilse de Yüzbaşı Zuyev, kaçışını başarıyla tamamlamıştı. Uçak o kadar hızlıydı ki, dakikalar içinde Trabzon’a ulaşmak mümkündü.

Black Ops Cold War: Diplomatik Kriz!

Yüzbaşı, Trabzon’a inişinin hemen ardından ve eski dönemlerde sivil uçuculuğun bile ülkemizde lüks olmasından dolayı, o saatlerde uçuş olmadığı için havalimanında kimse yoktu. 

Yüzbaşı Zuyev yürüyerek havalimanından çıktı ve yoldan geçen bir taksiyle hastanedeki yolunu tuttu. Tüm bu sırada Türkiye ve Sovyetler Birliği arasında büyük bir diplomatik krizin ilk saatleriydi. Belki de bu gidişat, Sovyetler arasında savaş yaşamamıza bile sebep olabilecek nitelikteydi. 

Trabzon’daki nöbetçi sorumlusu, hemen Ankara Esenboğa Havalimanı’ndaki Hava Savunma Bildirim Merkezi’ne telefon açtı. Telefonda heyecanlı konuşan görevli “Burada bir askeri Rus uçağı var!” diyerekten panik bir şekilde durumu bildirdi. Bir Rus uçağının, Trabzon’da olması ise olayın önemini vurguluyordu.

Moskova tarafınca hemen Türkiye’ye nota verildi ve uçağın iadesi istendi. Moskova’daki Türk Büyükelçi Volkan Vural da Sovyet Dışişleri Bakanlığı’na çağırıldı. 

Herkesin gözü uçaktaydı. MiG-29, Trabzon ekiplerince hemen güvenlik çemberi altına alındı. Yapılan incelemede, kokpitte pilota ait bir tabanca bulundu. Konuyu araştırmak üzere bir savcı da hastaneye gönderildi. İlk müdahalesi yapılan Yüzbaşı Zuyev, savcıya verdiği ifadede olayı anlattı ve ABD’ye iltica etmek istediğini bildirdi.

Black Ops Cold War: Uçak ve ABD Krizi!

Sovyetler acilen uçağı geri almayı, Amerikalılar ise MiG-29’u incelemeyi istiyordu. Amerika için iltica talep eden Yüzbaşı Zuyev’e, Amerika sahip çıkmak istiyordu ancak Amerika’nın aklı fikri sadece MiG-29 uçağındaydı. Yüzbaşının da kaçışı başarılı kılmasının yanı sıra, iade edilebilmesini önlemek amacıyla elinde koz olarak bulundurduğu MiG-29 ile gelişi de aşikardı. 

Merakla bekledikleri uçak, ayaklarına kadar gelmişti. İki süper güç arasında kalan Türkiye ise hızlı karar vermek zorundaydı. 

Eskişehir’deki 1. Hava İkmal Bakım Merkezi’nde görevli askeri mühendislerden oluşan bir ekip kuruldu ve Trabzon’a acil olarak gönderildi. Bu ekip, MiG-29’u detaylı olarak inceledi. Yani Amerika’nın yapmak istediğini Türkiye, bu kriz sırasında hemencecik yaptı. Tüm bilgileri kendi arşivince topladı.

Bu pazarlıklar sürerken, ABD’lilerin ise uçağı incelemelerine izin verilmedi. Bu karar muhtemel SSCB’nin talebi üzerine alınmıştı. Pilotu ABD alacak, uçak ise geri gidecek şeklinde üç ülke arasında bir anlaşma yapılması ön görülen senaryolardandı ve dönemin gazetelerinde yer alan bilgilerdi.

Görüşmeler tamamlandıktan sonra uçağın iadesine karar verilirken Pilot Yüzbaşı Zuyev’in ise ABD’ye ilticası kabul edildi. Ertesi gün ise Sovyet Hava Kuvvetleri’ne ait bir Ilyushin-76 tipi nakliye uçağı bakım ekibi ve pilotla Trabzon’a indi. Ancak Rusların uçağı almasına önce izin verilmedi. Birkaç saat içinde izin Ankara’dan çıktı ve uçağın iadesine karar verildi.

Sovyet ekibi, Mig-29′ bakımdan geçirdi, silahlarını uluslararası kurallar gereği söktü. Türk gazeteleri, bu uçağa karşı bizim uçaklarımızın yetersiz güçte olduğunu da belirtti. MiG-29 ise Türk Hava Kuvvetleri’ne ait uçaklar eşliğinde Sovyetler Birliği’ne geri döndü. Böylelikle Sovyetler arasındaki uçak krizi sona erdi. 

Oyunda ise Frank Woods, Alex Mason ve diğerleriyle birlikte işte Ilyushin-76 tipi nakliye uçağına saldırı düzenliyor ve uçağın kalkışına engel oluyoruz. Şimdilik yayınlanan oynanış videosu, bu hikaye ile ilgili bunu bizlere sunuyor. 

Black Ops Cold War: Yüzbaşı Alexander M. Zuyev

Yüzbaşı Zuyev’in ifadesi alındıktan sonra Amerikalılar, Sovyet pilotu ülkelerine götürdü. MiG-29’un sırları ve teknik detayları, Yüzbaşı Zuyev tarafından Amerikalılara anlatıldı. 

Yüzbaşı Zuyev sadece MiG-29 hakında değil, Kore Hava Yolları uçağının düşürülüşü ile Vietnam’da yakalanan USAF pilotları hakkında da çok detaylı bilgiler verdi. Yine bu bölümler Cold War’un fragmanlarında yer alıyordu. KGB ise devamlı olarak Amerika’da Yüzbaşı Zuyev’i aradı. Öldürmek için değil, geri götürebilmek ve sorgulayıp Sovyet mahkemelerine vermek için ancak kendisi çok yoğun bir CIA koruması altındaydı; Değil görüşmek yanına yaklaşmak dahi mümkün değildi. Hatta dünyanın en iyi korunaklı adamı olmuştu.

İddialara göre, Birinci Körfez Savaşı sırasında Yüzbaşı Zuyev’in anlattıkları, Amerikan Pilotlar tarafından uygulandı. Irak Hava Kuvvetleri’nin etkisiz hale getirilmesinde MiG-29’un sırlarının çözülmesinde Yüzbaşı Zuyev’in anlattıkları önemli bilgiler olmuştu.

Soğuk Savaşın bitmesiyle birlikte Yüzbaşı Zuyev daha rahattı. En önemlisi ise özgürdü. KGB’nin dağılmasıyla birlikte Yüzbaşı Zuyev’in etrafındaki CIA koruması da gevşetilmişti. 

Zuyev, başından geçen tüm macerayı bir kitapta anlattı. Bu sırada da sivil pilot lisansı aldı ve öğretmen pilotluğa başladı. Ancak pilotluk kariyeri ne yazık ki 2001’de feci bir kaza ile son buldu. 

Ölümü ise öyle komplo teorilerine konu alacak şekilde olmadı. 14 Haziran 2001 tarihinde, yani kaçıştan 12 yıl sonra Yak-52 tipi akrobasi uçağı ile uçuyordu. Öğrencisi Jerry Warren ile uçarken Yak-52’de kontrolü kaybetti. Öğrencisi ile birlikte her ikisi de düşen uçakta hayatını kaybetti.  

Black Ops Cold War: Türk Medyası!

Olay Amerika ve Sovyetlerde olduğu gibi Türk medyasında da önem bir yankı buldu ve aşağıdaki gibi birçok gazetenin önemli konusuna sahip oldu.

 

Call of Duty: Black Ops Cold War’da ise bu konuyu ele alacağımız bölümde, az önce de bahsettiğimiz gibi nakliye uçağının uçuşuna izin vermediğimiz videoda gözüküyor. Böylelikle bu uçağı patlatarak gidişatı engelliyoruz. Bunu neden ve niçin yaptığımız henüz belli değil ve bir oynanış videosu ile de öğrenilecek bir şey kesinlikle değil. Bu yüzden 13 Kasım 2020 tarihine geldiğimizde tüm bu soruların yanıtını Call of Duty: Black Ops Cold War’da öğreneceğiz.

Call of Duty: Black Ops Cold War’da yer alan Trabzon Havalimanı bölümüne ait oynanış videosunu aşağıdan izleyebilirsiniz!

Dipnot: Bu yazı, Vikipedi başta olmak üzere yukarıdaki gazete küpürleri ve çeşitli kaynaklardan derlenerek, editörün de fikirleri katılarak oluşturulmuştur.

Exit mobile version