Oyun İncelemeleri

Charlie and the Chocolate Factory

Bir yer düşünün ki komple şekerleme ve çikolatadan meydana gelmiş olsun. Her
tarafını yiyebiliyor olun ve içeride sınırsız eğlencenin gırla gittiğini
varsayın. Böyle bir yerde bulunmanın hem yararları hem de zararları var.
Öncelikle, eğer çikolatayı çok seviyorsanız, bu mekanda kendinizi cennete gelmiş
gibi hissedebilirsiniz. Hiç durmadan çikolata yer, şekerlemeler ile vaktinizi
geçirirsiniz. Süper eğlenceli. Ancak, işin esprili bir tarafı daha var. Fazla
şekerleme diş çürütür, fazla çikolata da alerji yapar, sonra da geldiğiniz bu
çikolata diyarından apar topar uzaklaşmak zorunda kalırsınız.

Peçete ister misiniz?

Oyun – film ikilemesine katılan yeni bir yapım da Charlie and the Chocolate
Factory. 12 Ağustos’ta vizyona girmiş olan filmdeki hikaye genel olarak şu
şekilde işleniyor; Willy Wonka, sahibi olduğu çikolata fabrikası için bir
veliaht arayışına girmiştir. Bunun için de bilet aracılığıyla seçtiği 5 çocuğu
çikolata fabrikasına davet eder. Bu çocuklar arasında, maddi durumu pek de iyi
olmayan Charlie de bulunmaktadır. Kendisi, bir çikolatayı bile zor bulurken,
kendisini bu enteresan çikolata fabrikasında bulmuştur. 5 arkadaşın fabrikaya
gelmesiyle birlikte, değişik olaylar silsilesi başlar. Filmdeki Willy Wonka
rolünü ise, çok tanıdık bir isim canlandırmaktadır; Johnny Depp.

Genel olarak oyunumuz da bu doğrultuda ilerlemektedir. Ancak şunu da belirtmekte
fayda var, filmi izlemeye gidenler çikolata severler filmi ağızlarının suları
aka aka izleyeceklerdir. Bu kadar çikolatalı bir filmi izlemek aslında çok da
kolay olmasa gerek. Charlie and the Chocolate Factory’de, ufak kahramanımız
Charlie’yi kontrol ediyoruz. Küçük yaştaki oyuncular hedef alınarak hazırlanmış
olan oyunumuzun puanlamasını da buna göre yaptık. Kıdemli oyuncularımız, denemek
için alıp da umduklarından daha yüksek bir puanla karşılaştıklarında, aslında
puanlamayı çocuk oyunu kriterine göre yaptığımızı bilmelerinde fayda var.

Aslında tüm herşey, hikayeyi mini oyunlar ile ilerletmek üzerine kurulu. Devamlı
ilerliyor, karşımıza çıkan her türlü durumu mini oyunlar ve yer yer mantık
kullanarak geçmeye çalışıyoruz ancak mantık dediğimiz zaman karşımızda öyle çok
komplike bulmacalar falan bulunmayacak. Bunlar, ufak yaştaki oyuncuların da
zevkle ve sıkılmadan çözebilecekleri şekilde geliştirilmişler. Ana menüde, çok
fazla ayar yapmamızı gerektiren bir durum söz konusu değil. İstersek, açtığımız
video’ları seyredebilir, bazı mini oyunları direkt ana menüden ulaşarak
oynayabiliriz. Tabi, sağ alt kısımdaki “Play” butonumuza basarak hikayeyi direkt
olarak oynamaya başlayabiliriz.

Şeker, çikolata; afiyet olsun bana!

Çocuklara yönelik bir yapım olduğundan dolayı, grafikler konusunda çok fazla
uğraş verilmemiş. Karakter modellemeleri ve çevre detayları çok da güzel
gözükmüyor ancak hiç oynanmayacak gibi de değiller. En büyük avantajlarımızdan
birisi, oyunun rahat kontrolü. Mouse tıklamalarından başka birşey kullanmıyoruz,
zaten klavye kombinasyonları gerektirecek durumlarla da karşılaşmıyoruz.
Fabrikanın kapısının önünde başlıyor, herkese tek tek tıklayıp konuştuktan sonra
içeri giriyor ve maceramıza başlıyoruz. Maceramız aslında bölüm bölüm
tasarlanmış, her bölümün genel bir amacı var ve bu amaçları yerine getirebilmek
için çeşitli mini oyunlar oynuyoruz. Bu oyunlar genel olarak zamanlama, refleks,
dikkat ve hız isteyen türden olabiliyorlar. İlk girdikten sonra, Willy Wonka
bizden kayıp 5 şekeri bulmamızı istiyor. Başta bunları araştırıyoruz, ayrıca
etrafta etkileşime girilebilecek diğer çevre öğelerine tıklayıp ufak tefek
ekstra şekerlemeleri toplayabiliyoruz. Bu şekerlemeleri, oyunun sonuna kadar
toplamaya devam edeceğiz. Her bölümün sonunda, topladığımız değişik türdeki
şekerlemelerin sayısına istatistiksel olarak ulaşabilecek, bunun sayesinde
oyunumuzla ilgili bonus materyalleri açma şansına sahip olacağız.

Mini oyun ve bulmacalara birkaç örnek daha vermek gerekirse; bir tanesinde
birçok adamın bulunduğu bir kayıkta ilerliyoruz. Adamlar belirli sıralarla ayağa
kalkıp müzik veriyorlar, biz de bu ayağa kalkma sırasını aklımızda tutup daha
sonra aynı sıra ile kendimiz tekrar etmeye çalışıyoruz. Diğer bir tanesi ve oyun
içerisinde karşımıza birkaç kez çıkacak olan labirent olayı. Bir labirent, 4
koridora ayrılmış ve her koridorda da kilitli üç kapı var. Biz koridorları
dolaşarak, civarda bulunan bir işçiyi bulup ona tıklıyoruz. Ufak bir pencere
açılıyor ve burada karşımıza saniyelik mini oyunlar çıkıyor.

Zamanında birşeyi alma, 10 saniyelik tilt, zamanında çikolatalara krem şanti
atma, ya da bir dondurmayı bozmadan diğer tarafa taşıma gibi, şekerleme temalı
birçok ve kısacık mini bulmacayı çözüyoruz. Başarı oranımıza göre, işçiden bir
anahtar alıyoruz. Bu labirentlerden kurtulmak için 4 işçiyi bulmalı ve bize
oynattığı mini oyunlarda başarı sağlayarak 4 anahtar bulmalıyız. Bu anahtarları
bulduktan sonra da işimiz bitmiyor ve koridorları gezerek çıkmamızı sağlayacak
olan kapıyı da bulmaya çalışıyoruz. Yani aslında oyun içinde mini oyun olayına
girilmiş ve bence çok da zevkli olmuş. Mini oyunlar kendilerini bir süre sonra
tekrar ediyor olsa da, arada yine orjinal birkaç tane çıkıyor ve sayıları da
oldukça fazla, üstelik kimilerinin seviyesi de giderek artıyor.

Bulmacalar genelde dikkat ve akılda tutma olayına daha çok eğilmişler. Bazı mini
oyunlarda ise ne olduğunu anlamadan reflekslerimizi kullanmamız gerekebiliyor.
Bunları yaparken kontrolün çok rahat olması ve sadece mouse’u kullanıyor olmamız
da bize kolaylık sağlıyor. Mini oyunlar kendilerini tekrar etse de, açıkçası ben
pek şikayet etmedim ve oldukça zevkli olduklarını düşünüp devam ettim. Zaten
bunların sonucunda bir yandan hikayenin devamını da getiriyoruz, bu da oyuna
ayrı bir güzellik katıyor.

Ses ve müzikler de oldukça iyi hazırlanmışlar. Özellike müzikler, ufak yaştaki
oyuncularımızı havaya sokacak bir atmosferde yaratılmışlar. Sesler de gayet
temiz, oyun değişik ses efektleriyle kulağa daha hoş gelen bir hale getirilmiş.

Ağzının kenarında bir parça kalmış

Yazının başlarında da belirttiğimiz gibi, alıp da oynayan kıdemli oyuncular,
Charlie and the Chocolate Factory’yi pek takmayabilir ve hatta verilen puana
tepki gösterebilirler ancak dediğimiz gibi yapımı çocuk kategorisinde
incelediğimiz ve incelemeyi onların gözünden bakıp yaptığımız için, bizce çok
düşük bir puanı haketmiyor. Mini oyunlar ile uğraşmak zevkli, hatta birçok sıkı
aksiyon oyunundan sonra bu gibi yapımlara biraz olsun zaman ayırmak, bana göre
çok da iyi bir fikir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu