Clock Tower PS2
PlayStation için hazırlanan ilk iki Clock Tower oyununun ilginç sayılabilecek birer hikayeleri olmalarına rağmen bu oyunlar bir takım eksikliklerinden ötürü başarı yakalayamamışlardı. Şu sıralar oyunun üçüncüsü PS2 için hazırlanmakta, aslında önceki iki oyunu oynadıysanız bu yeni oyundan pek bir beklentinizin olmaması gayet doğal fakat bu sefer ortaya çıkacak olan çalışmanın öncekilerden daha iyi olacağı kuşkusuz. Bunun en büyük sebebi de Resident Evil ve Devil May Cry gibi oyunların altına imzasını atmış olan Capcom’un da Clock Tower 3 için kolları sıvaması.
Her şey uğursuz bir bulmacanın parçası
Oyunda yine eski karakter Alyssa başrolde. Hikayeye göre Alyssa dedesinin ölmesinden sonra nedenini bilmeden yatılı bir okula gönderilmiştir ve buraya geldikten kısa süre sonra annesinden bir mektup alır. Mektupta annesi Alyssa’yı güvenliğini sağlamak amacıyla yatılı okula gönderdiğini belirtmektedir ama buna pek bir açıklıkta getirmemiştir. Ayrıca ilginç bir şekilde bu mektubu Alyssa’nın pek uzak olmayan onbeşinci doğum gününe kadar saklaması istenmektedir. Bu sırada Alyssa yatakhaneye çağırılır, çünkü annesi telefonda onunla görüşmek istemektedir. Alyssa telefona gidince annesi pek konuşamaz ve bunun üzerine kız endişeye kapılır ve hemen eve dönmek üzere harekete geçer. Alyssa eve döndüğünde bekçi klübesini boş bulur ve ürkütücü yaşlı bir adamı kurtarır. Kız bu yaşlı adamda bir tür gariplikler olduğunu anlar çünkü adam biraz sıradışıdır.
Alyssa’nın annesini bulmak oyunun önemli noktalarından bir tanesiyken, siz bu kayboluşun, büyük ve uğursuz bir bulmacanın çözülmesi gereken bir parçası ve bu bulmacanın içinde o yaşlı adamında bir şekilde rolü olduğunu anlıyor, bu olayların ardındaki gariplikleri su yüzüne çıkarmak için uğraşıyorsunuz.
Oyunun oynanış tarzı diğer korku macera oyunlarına benzer bir yapıda olacak. Yani sinematik bir sunum çerçevesinde bulmacalar çözecek, başka karakterlerle etkileşime girecek ve bir çok farklı çevre mekanlarda vakit geçireceksiniz. Oyunun oynanış biçimi gereği hayaletlerle de etkileşime gireceksiniz ve bununla birlikte oyunda ilerlemek için çeşitli nesne ve benzeri şeyleri toplamak oyunda önemli bir yer edinecek. Yani oyunda bir çok hayalet başınıza bela açacak ve siz de bu kargaşadan çıkış yolunu arayacaksınız. Kutsal su, nazarlık, tılsım ve benzeri kutsal şeyler ise size oyun boyunca kötülüklere karşı yardımcı olacak başlıca objeler.
Oyunda bir çok farklı karakterle karşılaşacağınızdan bunlardan bir çok bilgi edinecek ve bu bilgiler ışığında oyunun hikayesini ve bir takım gizemleri aydınlatmaya çalışacaksınız. Bunun yanında bir çok türdeki bulmacayı çözerken de bu bilgiler işinize yarayacak.
Oyuna bir de farklı bir puanlama sistemi getirilmiş. Elde edeceğiniz gizlenme puanları (Hide Points) düşmanlarınızın sizi fark etmelerini engelleyecekken, Evade Points’ler düşmanlarınız serbest kalmadan kaçmanız için size zaman kazandıracak. Ayrıca oyuna ”On Screen Panic Meter” diye bir bölüm eklenmiş. Bu bölümde Alyssa’nın rahatlık ve gerginlik gibi psikolojik durumuna göre ilerliyorsunuz. Mesela bu panik metresi yükselirse Alyssa heyecanlanıyor ve dikkatsizleşiyor, bunun sonucunda da engellere takılmaya başlıyor hatta kendisini öldürebiliyor(kızın kalbine indiriyorsunuz yani:) vs…
I’m going to kill you
CT3’te Capcom’un bir çok oyununda olduğu gibi önceden render edilmiş bölümler bulunuyor ve oyun bolca kan, şiddet gibi unsurlar içeriyor. Ayrıca ani şok olaylarla da oyuncuyu korkutma metodu yine zaman zaman oyunda karşımıza çıkacak.
Yine önceden render edilmiş arka planlarla birlikte karakter modellemeleri ve videolar da çok iyi gözüküyor. İkinci oyundaki küçük kızın zırtpırt bir yerlerden çıkıp ”I’am going to kill you” demesi, o sinir bozucu gülüşü gibi şeylerle benzer ürkütücü ses, ses efektleri ve müzikler de oyunun atmosferini tamamlarsa CT3 iyi bir oyun olabilir. Tabii bunun yanında kullanılacak olan hareketli kamera açılarının ve kontrollerin de oyunda iyi bir biçimde işlemesi ve aktif olarak rol alması gerekiyor. Yine belirtmekte fayda var; açıkçası ikinci oyun olan ”The Struggle Within”i oynayıp görmüş biri olarak işin içinde Capcom olmasaydı bu üçüncü oyundan da hiç bir beklentim olmazdı, çünkü önceki oyunlar gerçekten kötüydü. Mart sonu Clock Tower 3’ün neler yapabildiğini hepimiz göreceğiz.
