Colin McRae Rally 3
BİR ARABA
Geceleyin arabanın farları yanıkken ufak bir tümseğin üzerinden atladığınızda bile insanların adrenali azda olsa artıyor ve tekrardan yapmak istiyor. Fakat bazı insanlar bunu kendilerine bir yaşam şekli olarak kabul ediyor ve bunu ne pahasına olursa olsun yapıyor evet bunlar ralliciler.CMR (Colin Mcrae Rally) ilk playstation için çıktığında sıradan olmadığını belli etmişti ve bunu yaşamaları için Codemaster oyunun PC versiyonunuda çıkardı ve CMR bir klasik oldu . Klasik olma sebebi sadece o zamana göre grafiklerinin ve seslerinin iyi olması değildi asıl önemli kısım insanların içindeki yarışçı hissini uyandırıcı özellikler koymalarıydı. Bu firma bu gazla ikinci oyunuda yaptı fanatikleri oyunu hiç düşünmeden aldı ve oynadı beğeneni olduğu gibi beğenmeyenide oldu ben beğenmeyenler tarafındaydım fakat bu şu an için önemli değil çünkü o oyun geride kaldı ve karşımızda bu efsanenin ismini tekrar göklere çıkarabilecek potansiyelde bir oyun var. Bu oyun benim ikinci oyundaki bütün kötü kanılarımı yok etti ve bu oyun hakkında çok daha farklı düşünmemi sağladı.
ARABA’NIN GEÇECEĞİ KADAR BİR YOL
CMR3’te oyunun fizik motoru tamamen değişmiş ve buda oyunda çok iyi yönde kullanılmış. Gerek arabanın grafikleri gerekse çevre materyelleri olsun yeni fizik motorunun yararlarını çok rahat görebiliyoruz. Oyundaki grafiklerin yenilendiğinin en iyi kanıtı her arabada 400,000 poligon kullanılması bu oyunlardaki karakterler için gerçekten önemli bir sayı. Bunun oyuna faydalarını ise şöyle sıralayabiliriz. Eğer poligon sayısı fazlalaşırsa arabalardaki hasar daha gerçekçi olur veya araba hareket ederken odun gibi hareket etmez yani poligon sayısı artıkça oyundaki detayda doğru orantılı olarak artıyor. Yeni grafik motoru çevre inçinde artı yönde kullanılmış fakat bence sonuna kadar kullanılmamış. Oyundaki seslerde ilk oyuna oranla gerçekten muhteşem bir noktaya ulaşmış. Oyundaki motor sesleri gerçek hayattakilerle aynı olmuş ve bunu oyunun atmosferine de büyük etkisi olmuş eğer gerçekten iyi bir ses sisteminiz varsa kendinizi gerçekten kokpit’te gibi hissede biliyorsunuz. Yarış sırasında yanınızdaki co-plot’unuzda size gerçekten çok yardımcı oluyor ve onu dikkatli dinlerseniz oyunun atmosferine iyicene kapılıyorsunuz. Zaten dinlememe gibi bir şansınız yok çünkü ekranınızda olan bir haritanız yok sadece oklar size yönleri gösteriyor fakat bu işlemi biraz geç gerçekleştirdikleri için co-plot’unuz sizi başarıya götürmenin adeta bir anahtarı.
SEYİRCİLER
Oyunda yarışabileceğiniz modlar çok fazla değil Oyunda bir şampiyona, tek başınıza oynayacağınız single race’ler, splint screen’de arkadaşlarınızla oynayabilme şansınız ve multiplayer özelliği var fakat bu modlar size gerçekten oyun sonunda delk fazlası ile yetiyor. Oyunun simulasyon yönü bile oyunu uzun süre oynatabilir çünkü her yarışa girmeden evvel veya her günün sonunda arabanızı isterseniz manuel bir şekilde modifiye edebiliyorsunuz ve bu modifiye sadece aranıza bir parça takıp çıkarmak ile sınırlı değil. Yani motorun arkada mı yoksa önde mi veya kasanın hafif mi ağır mı olması gibi bir sürü seçeneğiniz var. Bu özellikleri kullanırken insan bağzen oyunu unutabiliyor.Yarışlar toplam 8 ülkede geçiyor. Her ülkede ortalama 8 bölüm olduğunu düşünürsek oyunda geçmeniz gereken 56 bölüm var bunlar her geçişte daha da zor bir hal alıyor. Oyunda her stage’i geçişinizde pit stop’a giriyorsunuz fakat hiçbir şeyinizi değiştiremiyorsunuz. Bu pit stopların amacı sizi sadece dinlendirmek asıl önemli olanlar gün sonlarındaki pit stoplar çünkü bunlarda arabanızı değiştirip modifiye edebiliyorsunuz. Oyundaki arabaların sayısıda küçümsenmeyecek kadar fazla ve arabadaki detaylardan en hoşuma gideni her arabada kokpit’in yeri farklı yani Mitsubishi Evo VII’de kokpit solda fakat Ford Focus’da kokpit sağda.
BİRDE SÜRÜCÜ İŞTE RALLY
Sonuç olarak oyun ikinci oyunda kaybettiği prestiji geri kazanmış durumda. Oyunun grafikleri bazı yerlerde gereğinden fazla güzel. Ayrıca oyunu oynamanız için öyle aşırı iyi bir makineye ihtiyacınız yok şu an standart olan bir makine ile oyunu gayet rahat oynayabilirsiniz. Çünkü oyunun options menüsünde oyunu çalıştırabilmek için yeterli ayar var. Fakat oyunun bana göre bir eksi yönü menülerde Mouse kullanamamanız. Fakat oda böyle bir oyun için görülmemesi gerekecek kada ufak bir hata. Bence bu tip oyunların hayranı iseniz mutlaka edinmeniz gereken bir oyun fakat bu çeşit oyunlara daha yeni başlıyorsanız biraz zor gelebilir fakat zamanla alışacağınız ve başından kalkamayacağınız bir oyun olacağına garanti verebilirim.