CPL röportajı
Ülkemizde pek yaygın olmasa da yurt dışında oyunculuk üzerine ciddi
yatırımlar ve organizasyonlar yapılıyor. Geçtiğimiz haftalarda düzenlenen World
Cyber Games; belki de duyduğumuz en önemli oyun organizasyonlarından biri. Ama
unutmamak gerekir ki tek değil. En az World Cyber Games kadar hatta kimilerine
göre ondan çok daha saygın bir organizasyon daha var; CPL. Uzun adıyla;
Cyberathlete Professional League. Adından da anlaşılacağı gibi öncelikle
profesyonelliği amaçlayan bir organizasyon.
Resimdekiler (Soldan sağa): Cem Kızılkaya, Scott Valencia, Berk İybar
CPL, 26 Haziran 1997 hayata geçti ve bu tarihten itibaren dünya üzerinde en
saygın oyun organizasyonlarının başında geldi. Dünya üzerinde gerçekleştirilmiş
ilk oyun ligi olma özelliğini de taşıyan CPL, beş kıta üzerinde, yaklaşık olarak
50 ülkede gerçekleştiriliyor. Sadece Amerika’da 20 organizasyon düzenlendi ve
35.000 oyunsever katılım gösterdi. Para ödülü olarak da yaklaşık olarak 1.5
milyon dolar kazandırdı. CPL, medya üzerinde de birçok önemli kuruluşun
desteğini arkasına almış durumda. NTV, CNN, Nickelodeon gibi birçok kanal, CPL
ile yakından ilgileniyor. Bilgisayar dünyasından da yakından tanıdğımız Intel,
olayın baş sponsorluğunu yapıyor. Onun dışında nVidia, Hitachi ve ComUSA da,
CPL’in diğer destekçilerinden. 22 kişilik bir ekibin kontrolünde bulunan CPL’in
başında ise Angel Munoz bulunuyor. Müsabakalar, popüler oyunlar arasında
gerçekleştiriliyor. Örneğin bu sene 28 Temmuz – 1 Ağustos tarihleri arasında
gerçekleştirilen organizasyonda; Counter Strike, Halo, Call Of Duty, Unreal
Tournament 2004 ve Painkiller dallarında mücadele edildi.
2004 yılının resmi oyununun Counter-Strike olduğunu söyleyebiliriz.
Röportajımızda “herkes için ortak bir oyun” olarak örnek gösterilebilen bu oyun
ayrıca Türkiye’de Şubat 2005’te başlayacak yeni sezonun da FPS olacağının
sinyalini veriyor. Bu sene Counter-Strike için 128 takımın katıldığını ve
yaklaşık 3000 izleyicinin de bulunduğunu belirtelim. Tüm bu çabaların sonucunda
da $200,000 ödül olduğunu hatırlatalım. Her ne kadar bu rakamlar ülkemiz için
değişme gösterse de sanırız organizasyonun büyüklüğü hakkında yeterince fikir
verecektir. Bu arada zorlu rakiplerin günde 5-6 saat idman yaptıkları
antrenörleri tarafından sürekli strateji geliştirdikleri de CPL başkanı Angel
Munoz tarafından belirtiliyor. Daha fazla bilgi almak için organizasyonu düzenleyenlerin web sitelerini ziyaret edebilirsiniz; www.thecpl.com
Geçtiğimiz günlerde CPL yetkililerinden Scott Valencia ile röportaj yapma imkânı
bulduk. İşte röportajımız…
Merlin’in Kazanı: Öncelikle CPL hakkında biraz bilgi alabilir miyiz?
Scott Valencia: CPL (Cyberathlete Professional League) dünya profesyonel
liglerin en eskisidir. 1997’de dünya çapında bir organizasyon olarak PC oyunları
üzerine ve büyük paralar harcayarak bu işe başladık.
MK: Turnuva Sadece PC oyunları için mi geçerli ? Diğer platformlara yer
veriyor musunuz ?
SV: Turnuvanmız şu ana kadar sadece pc oyunları üzerine geçerliydi. Ancak
2005-2006 sezonu için eklemeler planlıyoruz. Ama işin özünde pc oyunlarını hedef
almaktayız.
MK: 2005 sezonu dediniz. Sevindirici olan yeni sezonun ilk ayağının
Türkiye’de yapılacak olması. Bu konudaki gelişmeleri alabilir miyiz?
SV: Dünya turnuvası olarak adlandırdığımız sezonun ilk ayağı Türkiye
olacak. Bu da herhangi bir oyun firmasının bugüne kadar yapmadığı birşeydi.
Diğer rakiplerimiz “dünya ligi” adında organizasyonlar düzenlediler. Ama
hiçkimse bir ülkeden diğerine gitmedi. Bu hepimiz ve özellikle oyuncular için
her ay farklı bir ülkede bulunarak yarışma imkanı yaratacak. Hedefimizi şu
şekilde de düşünebilirsiniz. Örneğin futbol starlarınız diğer ülkelere gittikçe
daha fazla insan tarafından tanınır ve sevilirler. Bizim de amacımız bu olacak.
Örneğin Türkiyedeki bir oyuncu maçlarını kazandıkça bizimle birlikte daha çok
ülke gezecek ve daha popüler biri haline gelecek.
MK: Bunu başarmak için DigiMaxi ile çalışıyorsunuz. Ortağınızdan
beklentileriniz nelerdir ?
SV: Bizim bir ülkedeki ortağımızın sahip olduğuna inandığımız şey onların
ekip ve ülkelerindeki işleri başarabilecek yetenekleridir. Her şeyi tek
başlarına halletmelerini beklemiyoruz. Her durak ayrı bir festival gibi
olacaktır. 54 oyuncuyu Şubat ayında Türkiye’ye getireceğiz. Buraya geldiklerinde
Türkiye hakkında pek çok şey öğrenmelerini istiyoruz. Kültürlerini,
teknolojilerini, nereye gittiklerini vs. Bundan sonraki durağımız da İspanya ve
beklentimiz yine aynı olacak. Farklı özellikleri bünyesinde barındırarak daha
büyük bir hale gelmek istiyoruz.
MK: Türkiyedeki oyun tutkunları hakkında daha önce de bilginiz var mıydı?
SV: Aslında Türk oyuncularıyla oldukça temasım oldu. Intel, Nvidia gibi
büyük ortaklarımıza sektör bakımında zaten güçlü olan İngiltere, Çin ve İspanya
gibi ülkeleri öneriyoruz. Daha sonra da büyümekte olan ve büyük potansiyel
sahibi ülkeleri gözönüne alıyoruz. Türkiye bu tanıma fazlasıyla uyuyor ve biz de
bunun için buradayız.
MK: Turnuvadaki oyunlara gelelim. Hangi oyunlar üzerinden yarışacağız?
SV: Aslında tüm toplantılar bitmeden bunu resmi olarak açıklayamayız.
Ancak şunu söylebilirim. Dünya Turumuzda tek bir oyun olur ve o oyun üzerinden
yarışılır. Ancak yerel olarak her ülkede farklı ve ek olarak yeni turnuvalar
düzenleyebilir. Uluslararası yarışlarda tek bir oyun seçiyoruz. Bunun da
nedenleri var. Örneğin Starcraft oyunu Asya’da çok popülerken, Amerika da o
kadar da bilinen bir oyun değil. Tüm dünyayı kapsayacak ortak bir oyunda karar
kılıyoruz.
MK: Yeni sezonun açılışının Türkiye’de olmasının nedeni nedir? Neden
özellikle açılışta böylesi bir şansı Türkiye’de kullanmak istediniz?
SV: Son derece güzel bir soru. İlk olarak açılışı Çin’de yapmayı
düşünüyorduk. Türkiye’ye geldikten sonra, ki daha önce burada hiç bulunmamıştım,
gençlere baktığımda, Türkiye’nin eski kültürle yeniyi birleştirme özelliğini ve
oyun sektörünün yaygınlaştığını gördükten sonra Çin’in de onayını almam zor
olmadı. Benim inancım şu ki: binlerce yıllık kültür ve tarihe sahip bir ülkenin
profesyonel oyunculuk gibi yeni bir kavramla tanışması harika bir harman
olacaktır. Bunu daha önce kimse yapmadı. Siz Avrupa ve Asya’ya olan
kapımızsınız. Oyun sektörü için en büyük potansiyele sahipsiniz.