Crysis 2
Artılar:
-Grafikler
-Git gide artan atmosfer
-Müzikler (Hans Zimmer)
-Nano kıyafetin geliştirilebilmesi ve yeni Nano Suit v2.0
-Eh tabii ki de Türkçe olması
Eksiler:
-Tek sorunu yapay zekanın bazen saçmalaması.
Grafik: 98
Ses: 95
Oynanabilirlik: 98
Senaryo: 87
Genel: 95
Uzaylı avına devam !
Crysis’i ilk oynadığımda aldığım zevki başka bir oyunda almamışımdır herhalde. “Oyunda uzaylılar varmış” cümlesini okuduğumda biraz tereddüt etmiştim. Oyunun Dead Space gibi oynanışa sahip olduğunu düşündükçe oyundan iyice uzaklaşmıştım. Fakat oyunun Türkçe olması beni kendine çekmiş, fakat Nano Suit ise beni oyuna bağlamıştı. Oyuna başlamış, Koreli’leri yere sermiş ve uzaylı avına başlamıştım. Oyun sona erdiğinde “Devamını isterük” diye söylenmiş ve bir devam oyununun çıkmasını heyecanla beklemiştim. Aradan 2 yıl geçmişti ve “uzaylı avı” tekrar başlamıştı.
Aaa…N’olmuş bu New York’a
Crysis 2’nin New York’ta geçmesine ilk başta şaşırmıştım. “Yine mi bu şehir kardeşim yeter artık” demiştim ve böylelikle New York beni oyundan soğutmuştu. Fakat –uzaylı dostlarımız sağolsun- New York bayağı değişmişti. Yıkık binalar ve köprüler, hastalıklı insanlar, oradan buradan fırlayan ve hastalık yayan Sporlu mızraklar, her tarafta sizi arayan C.E.L.L,ve tabii ki uzaylı dostlarımız.Ah evet ben bu New York’u sevmiştim çünkü tam Nanosuit’e uygun bir ortam beni bekliyordu.Tüm bunları saydıktan sonra aklınıza bir kaos ortamı gelecektir elbette. Evet, New York bu kaos ortamının içinde ve onu bu kaostan çıkaracak olansa Nanosuit’in ta kendisi. Eh bizim de payımız var tabii ki.
Senaryo hakkında detaylı bilgi vermeyeceğim. Kısaca bahsetmek gerekirse Nanosuitimizi giyiyoruz, silahlanıyoruz ve New York’un altını üstüne getiriyoruz. Oyunun ilerleyişi yine aynı şekilde. Önce insan kuvvetleriyle çatışıyoruz, daha sonra ise uzaylı avına devam ediyoruz. Silah çeşitliliğinin artması ise oyunun güzel yanlarından biri. Oyunda iki şekilde ilerleyebilirsiniz : Görünmezlik modunda sessizce düşmanlarından arasından sıyrılıp görev yerine gitmek, diğer seçeneğiniz ise Battal Gazi’lik yaparak düşmanlara bomba yağdırıp, nanosuitin tüm gücünden yararlanarak ağır makineli ile düşmanları anasından doğduğuna pişman etmek. Daha önce bahsettiğim gibi New York’ta gerçekleşen yıkımlar ve sismik kaymalar sizin işinize yarıyor ve taktiksel açıdan çeşitliliği arttırıp oyundan alacağınız zevki de “maksimum” düzeye çıkartıyor.
Terzi iyi iş çıkarmış
Crysis’i Crysis yapan en önemli özellik elbette Nanosuit. Size maksimum güç, maksimum zırh ve maksimum görünmezlikten öte maksimum zevk sağlıyor. Crysis 2’de iyice geliştirilen Nanosuit’e, uzaylılardan topladığınız bonuslarla ek özellikler sağlayabilirsiniz. Bu özellikler size daha rahat ve daha kolay bir oynanış sunuyor. Özellikle oyuna yeni eklenen taktiksel vizör ile çevredeki cephanelikleri keşfedebilir, yeni taktikler geliştirebilir ve düşmanların yerini tespit edebilirsiniz. Crysis 2’de tek güçlenen ve gelişen şeyin Nanosuit olduğunu düşünüyorsanız yanıldığınızı söylemek zorundayım, çünkü uzaylı dostlarımız da kendilerini bayağı bi’ geliştirmişler.
Uzaylılar da çeşitlilik gösteriyor. Ağır zırhlı olanlar, ağır makineli olanlar, hızlı ve öfkeli olanlar, görünmez olanlar. Tabii bunların yanında bir tank misali kocaman robotlarla da karşılaşıyoruz. Silah çeşitliliğinin artmış olması düşmanlarınızı farklı yöntemlerle öldürmenizi sağlıyor. Örnek verecek olursak:
Karşınızda bir uzaylı gördünüz. Emin olun çay davetinizi kabul etmez. Öyleyse hemen silahımızın ateş modunu değiştirerek silahımızı bir grenade launchera dönüştürüyoruz ve bir adet bombayı düşmanımıza hediye ettikten sonra üzerine birkaç el ateş edip C4’ler ile havaya uçuruyoruz.Bu ve bunun gibi bir çok kombinasyon yapıp oyununuzu daha zevkli hale getirebilirsiniz.
Doku kalitesi mi ? O da ne !
Grafiklerden bahsetmeden önce söylemem gereken birşey var. Yüksek seviye bir PC’ye sahip olmadığımdan dolayı AA-AF-Doku kalitesi-Gölge kalitesi gibi grafik özelliklerine pek dikkat etmem. Genellikle bunlar ya kapalıdır ya da en düşük seviyededir. Çözünürlüğümün 1280×1024 olması da oyundaki grafiğin kalitesini indirgeyen bir faktör. Fakat emin olun Crysis 2’de görsel şovu yaşamak istiyorsanız extreme ayarlarda oynamanıza gerek yok.
1280×1024 çözünürlük ve en düşük ayarda oynamama rağmen Crysis 2’nin görsel şöleninden payımı aldım. Karakter modellemeleri, su kalitesi, binalar, arabalar, yıkımlar, patlamalar kısacası her şey harikaydı. Atmosferi tamamlayan ana etken sanki grafiklerdi. Bazen nanosuiti bırakıp şehri izleyesiniz geliyor. Arkadaşlarınızla sahile gidip denizi ve güneşin batışını izlemenize gerek yok. Crysis 2’yi açıp deniz kenarında geçen bir görevi oynamanız yeterli. Düşmanları öldürdükten sonra denizi seyredebilirsiniz.
Oyundaki ses efektleri de kesinlikle övgüyü hak ediyor. Nanosuitin sesleri başta olmak üzere, silahların, yaratıkların, patlamaların, yıkımların sesleri harika olmuş. Müzikleri Hans Zimmer’ın yapması ise oyuna artı değer katan bir diğer etken. Yerli yerinde olan müzikler, oyunun atmosferini arttırmaktaki görevini başarıyla yerine getirmiş.
Oyunun 3 boyutlu olmasına gerek yok. Yeterince büyük bir LCD ekrana sahipseniz oyunun içinde kayboluyorsunuz zaten.
Maximum G…Pardon, Ultra Maximum Game!
Alışılmışın dışında bir oyun olan Crysis 2 her tipten oyuncunun alıp oynaması gereken bir oyun. Eğer her türlü önyargıdan uzak bir şekilde oyunu oynarsanız oyun içerisinde sıkılmayacağınızı garanti edebilirim.
Maximum Game !