Büyüyen bir ekonomide rekabet ve para hırsının bazı firmalara ve onların ürünlerine neler yaptığını çok iyi biliyoruz, kaldı ki bunun örneklerini de çok gördük. THQ’nun para hırsı yüzünden yaptığı saçma yatırımlar ile elindeki bir çok stüdyoyu kapatmak zorunda kalması, EA’nın BioWare gibi bir efsaneyi aceleye getirip Dragon Age 2 ve SW: Old Republic gibi iki kötü oyun yaptırması…
Neyse ki hala dünya üzerinde kendi prensiplerinden vazgeçmeden para kazanmaya çalışan uluslarası şirketler de bulunuyor. Örnek mi?
Sony.
David Cage’in adını artık duymayan kalmadı diye tahmin ediyorum, en azından elinde çıkan iki oyunu Fahrenheit ve Heavy Rain’i mutlaka duymuşsunuzdur.
Ciddi anlamda başarılı olan bu oyunların bu kadar iyi olmasının da bir sebebi var elbette. Hayır, bahsettiğim şey Cage’in dahi yönetmenliği ve yazarlığı değil, o zaten başlı başına bir unsur ancak Cage ve Quantic Dream ekibi şu an için oldukça huzur dolu bir çalışma ortamına sahip. Bunu da son zamanlarda diğer firmalardan göremediğimiz sabır gösteren Sony’e borçlu.
Elbette Sony’nin bu sabrının Cage’in geçmiş oyunlarında yakaladığı başarı ile büyük ilişkisi mevcut ancak benzer durumlarda telaşını gizleyemeyen pek çok şirketi de az önce örnek verdik.
Şu sıralar yeni bir başyapıt olmaya aday olan Beyond: Two Souls üzerinde çalışan Cage de bunu huzulu bir şekilde itiraf ediyor. Bakın Cage, Sony ile olan ilişkisindeki özgürlüğü nasıl anlatıyor:
“Pek çok dağıtımcı, Heavy Rain gibi bir oyunun yakaladığı başarıdan sonra ‘Hemen bir Heavy Rain 2 yapalım’ diye tuttururdu. ‘Ne istersen onu yap ama adı Heavy Rain 2 olsun’ diye ısrar ederdi. Lakin biz Sony ile bu diyaloğu hiç yaşamadık. Bana sadece gelip ‘Sırada ne var? Şimdi ne yapmak istiyorsun?’ diye sordular. Ben de onlara aklımdaki fikirden bahsettiğimde ‘Vay canına harika bir fikirmiş, devam et’ dediler.”
Beyond: Two Souls fikri oyuna dönüştüğünde de Sony’nin tam bir özgürlük sağladığını belirten Cage “Burada olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu kadar yaratıcı bir özgürlüğe sahip olup finansal açıdan yüksek bir AAA oyunu yapmak kolay iş değil” dedi.
“Genellikle siz bağımsız bir oyun yaparsınız. Bu durumda özgürlüğünüz olur ancak kaynaklarınız sınırlıdır ya da bir AAA oyununda çalışır ve bütün kaynaklara sahip olursunuz fakat yaratıcı özgürlüğünüz sınırlıdır hatta hiç yoktur. Ben ise her ikisine birden sahip olduğum ilginç bir yerdeyim.”
“Beyond gerçek anlamda hikayesini anlatması gereken bir oyun ve Sony bana bunu yapma imkanını veriyor, ki bu eşsiz bir şey. Bu sektörde bu şekilde çalışabiliyor olabilmek inanılmaz cidden.”
Sony ile çalışmanın faydalarını bu şekilde açıklayan Cage oyunlarındaki bayan karakterler için de içinden geçenleri anlattı.
Geniş bir duygu aralıkları olduğu için erkek yerine kadın karakterleri yazmayı sevdiğini belirten Cage şöyle söyledi:
“Kadın karakterlere kendimi çok yakın hissediyorum. Erkek karakterler ile çalışırken ise daha az ilginç olan şeyler ortaya çıkıyor. Daha standart şeyler, bir erkekten bekleyebileceğiniz sürpriz olmayan şeyler.”
“Kadın karakterlerin hoşuma giden yönü savaşabilmeleri, çok kızabilmeleri, çok üzgün olabilmeleri ve ağlayabilmeleri. Onları geniş bir paleti var. Duyguları çok geniş bir ağa yayılmış durumda.”
“Misal Kara’yı yazmak benim için çok büyük bir zevk oldu. Çünkü o zaman bir anda inanılmaz saf, inanılmaz komik olup sonra bir anda göz yaşları dökebiliyorsunuz. Üstelik onlar bütün bu duyguları erkeklerin gösteremediği kadar rahat ve iyi gösteriyorlar.”