Delta Force: Xtreme 2
Delta Force (DF), ilk olarak 1999 yılında çıkan, aynı isimli özel birliği
temel alarak hazırlanmış bir FPS. Döneminin en iyi savaş oyunu olan yapım,
“Savaş sanatı” olarak gösteriliyordu. İlkinin ardından yola devam eden seri,
Black Hawk Down isimli oyunuyla yeni bir başlangıç yapmıştı. Son dönemde de
düşüşe geçen seri, Xtreme 2’le dibe demir atıyor.
Temizlenecek çok mıntıka var
Delta ekibine mensup bir askeri kontrol ettiğimiz yapımda, Amerika için tehlike
oluşturabilecek teröristleri, uyuşturucu kaçakçılarını ve silah tüccarlarını
yakalamakla yükümlüyüz. Bunun için dünyanın dört bir yanında, farklı ülkelerde
tehlikeli görevlerde yer alıyoruz. Bize pek yardımcı olmasalar da, bazen
arkadaşlarımız operasyonlara dâhil oluyor. Görevlere başlamadan önce ufak bir
bildiri alıyoruz ve ardından silahlarımızı seçerek bölgeye doğru harekete
geçiyoruz. Kullanımımıza sunulmuş yirmiden fazla silah bulunuyor. Xtreme 2’de
iki farklı Campaign ve toplamda 10 bölüm yer alıyor. Bu görevleri tek başımıza
oynayabildiğimiz gibi, 4 kişiye kadar desteklenen co-op imkânıyla da
oynayabiliyoruz.
“Oyundaki yapay zeka oldukça kötü.”
Xtreme 2, önceki Delta Force yapımlarında da olduğu gibi devasa haritalar
barındırıyor. Böylece saldırmamız gereken noktalara istediğimiz yerden
ilerleyebiliyoruz. Fakat haritalar o kadar yavan ki, sanki boş bir kâğıt üzerine
ufak bir kulübe çizilmiş ve siz sadece orayla ilgilenmek zorundasınız hissini
uyandırıyor. Çevresel detaylar namına oyunda hiçbir şey yok. Yapım, Checkpoint
sistemi kullanıyor. Öldürüldüğünüz zaman, en son kayıt noktasından mücadeleye
devam ediyorsunuz. O ana kadar yaptığınız her şeyi tekrardan yapmak zorunda
kalmıyorsunuz, ama gitmeniz gereken bölgeye tekrar yürümek zorundasınız.
Tarih öncesi grafikler
Oyunun teknik olarak kalitesi yok denecek kadar az. Yukarda da belirttiğimiz
gibi, oyunun grafikleri çok çok kötü. Önceki DF oyununda kullanılan grafik
motorunun aynısı kullanılmış, fakat sanki bu oyundaki görseller, ilk Xtreme
oyununa göre daha kötü. Karakter ve araç tasarımları gibi başlıca görsel
unsurlar, olması gereken düzeyin çok altında. Bu kötü tabloya, sesler de aynı
dereceyle eşlik etmiş. Tabii ki düşmanlarımızın yapay zekâ düzeylerinde anormal
durumlarla karşı karşıya kalmanız söz konusu. Şöyle ki, düşmanlarınız neredeyse
hiç yer değiştirmiyor ve saklanma gereği de duymadan ateş ediyorlar. Çok uzak
mesafelerden sizi keklik gibi avlayabiliyorlar ve siz kurşun nerden geldi
demeden ölebiliyorsunuz. Fakat yakınlarına gittiğimizde sanki sizi görmüyorlar,
çok komik tepkiler verebiliyorlar.
“Grafikler genel olarak vasatın altında seyrediyor.”
Umutlar, başka bahara kaldı
Yapımın Multiplayer özelliklerine göz gezdirirsek, 5 farklı modla
karşılaşıyoruz. Bunlar; Deathmatch, Team Deathmatch, Team King of the Hill,
Capture the Flag ve Flagball. Oyunu Online olarak oynayabilmek için Novaworld
üzerinde ücretsiz bir hesap açmamız gerekiyor. Ardından, hazırlanmış kırktan
fazla haritada diğer oyuncularla kapışabiliyorsunuz. Ayrıca tank, motosiklet ve
helikopter gibi araçları kullanabiliyorsunuz. Oyunun çoklu oyuncu kısmı, yüz
elli oyuncuya kadar destek veriyor ve Novaworld üzerinde Gold üyelik alındığı
takdirde kalıcı istatistik sistemine de sahip olunabiliyor. Xtreme 2’nin
betasını denediğimde çok şaşırmıştım, tam sürümü de tam bir facia oldu
diyebilirim. Umarım Angel Fall isimli yeni yapım, daha güzel bir devam oyunu
olarak hazırlanır.