Eğri oturup doğru konuşmak lazım. Ne kadar kökü kökeni sağlam olsa da Doom
artık muhteşemlikten, abartıldığı karakteri oynamaktan çok uzak. Birincisi artık
insanlar oyun yapımcılarının abartıp abartıp sonra söndüğünü biliyor. İkincisi
de oyunları gitgide abartan tiplerin laflarını geri alamama kompleksi yüzünden
belki de 70, 80 gibi yüksek not alacak oyunların insanın gözüne batması ile
düşük notlara inmesi. Belki bir üçüncü olarak da, farklı platformlara hazırlanan
oyunların biri ile inanılmaz uğraşılması, diğerlerinin “sıradan” gözükmesi. Uzun
zaman önce gelen çalıntı ön bakış sürümü ile konuk olduğumuz Doom evreninde pek
bir şey ifade edilememişti haliyle. Yüklenmiyor, çalışmak için dağları deviren
sistem istiyor, sürekli hata veriyor ve anlamsızca şişirildiğini belli ediyordu.
Elimizdeki ikinci beta sürümü ise ciddi olarak daha temiz olmuş. En azından
yükleniyor, demolar var ve oyun ayarları yapılabiliyor. Benim karşılaştığım oyun
içi ayarların olmaması ise umarım sadece bana özgüdür. Giriş videosundan ufacık
bahsedeyim ki çok güzel olmuş. O bildiğimiz hikayeyi bir güzel anlatmışlar ki
oyun motorundan yararlanan bir demo ile, helal yani. Patlamalar, asker
suratları, yaratıkların oluşumları, şehir görüntüleri derken çok hoşuma gitti.
Artı puanı verdim buradan, helal.
Şimdi, gelelim bize ulaşan betanın özelliklerine.
Bu paketten önce elde bir materyal olmadığı aşikar. O yüzden bu sefer bayağı
dolu görünüyor. Öncelikle oyunun tam anlamıyla çalışan bir sürümü çıkıyor
paketten. Hemen hiç sorunu yok gibi ve komple değiştirilmekten ziyade sadece
düzenlenecek bir sürüm. Ayriyeten yamalar da pakete dahil edilmiş. Eski
sürümlerdeki nVidia kartların uyumsuzluk sorunu giderilmiş. Hatırlatalım ki Ati
bu oyun için önerilen işlemcilere sahip. nVidia anlaşmakta geç kaldı.
Anlaşmaktan ziyade gerçi, kartları pek bir işe yaramıyor. Devamında DoomConfig
ve DoomEditor adlı iki yazılım var.
DoomConfig oyunla ilgili grafik ve ses ayarlarının yapılması için gereken
düzenek. Oyun içi menüsü aynen biraz önce dediğim gibi bende çalışmadığından
bunu kullanmak durumunda kaldım. Ama bir sorun yaşayan mesajı görmedim henüz
forumlarda. Demek ki az ve öz. İşletim sistemiyle alakadar bir durum da
olabilir, malum ki Windows 2000 oyunların çok da sevdiği bir sistem değil.
Uyumsuzluk sorunu yok denecek kadar az ama çok yeni bir oyunda ne gibi
teknolojiler var, kim bilebilir?
DoomEditor ise adından anlaşılacağı gibi bir oyun, harita hazırlama yazılımı.
Başlığını tek başına incelemek için apayrı bir yazı hazırlamak lazım zannımca.
Zira ben böyle detaylı işlerden hem hiç hazzetmem hem de hiç anlamam. Bir sürü
materyal, bir sürü yol, çizgi, karakter derken beynim atıyor. Yakında dergi
içinden birisine muhakkak vazifeyi atarız, detayıyla öğrenirsiniz.
Son kalan nedir? Tabi ki haritalar. İlk iğrenç sürümde sadece üç harita vardı.
Bu yeni pakette ise bir miktar artırılmış harita sayısı. Son sürümde kaç tane
olacağı bilinmez ama biz tam on dört harita boyunca yaratık koşturduk, mermi
bitirdik, saklandık ve öldürüldük. Haritaların isimleri şöyle sıralanmış;
E3 2002 Map 1 (e3/e3_1.map)
E3 2002 Map 2 (e3/e3_2.map)
E3 2002 Map 3 (e3/e3_3.map)
DOOMED Map 1 (Doomed/Doomed_1.map)
DOOMED Map 2 (Doomed/Doomed_2.map)
DOOMED Map 3 (Doomed/Doomed_3.map)
Bathroom (fred/e3bathroom5.map)
Bigbox (johnc/test_bigbox.map)
Credits (johnc/credits.map)
Empty (empty.map)
Intro (e3/intro.map)
Multimap (e3/multimap.map)
Onan (onan/onan.map)
Ouch3 (ouch3.map)
Yanlarda gördüğünüz isimler ve klasörler yardımı ile istediğiniz haritayı
oynamanız mümkün. Bunun için de oyunda herhangi bir anda konsolu açmanız ve “map
klasör_ve_dosya_adı” (tırnaklar olmadan, tam yukarıda ismindeki gibi sıralanmış
olarak) yazmanız gerekiyor. Onan, MultiMap ve Doomed Map 3 bizim favorilerimiz.
Eğlencesi bol, insan sıkılmıyor. Velhasıl kelam, gelelim işin esas noktasına.
Bunca zamandan sonra oyunda ilerleme olmuş mu? Yoksa o ilk hali korunmuş mu?
Şimdi bazılarınız merak edecektir elbet, o yüzden oyunu oynadığım sistemi
açıklayayım. Kesinlikle abartı olmayan ve artık çok ucuza mal edilebilen bir
bilgisayarda oynadım. AMD AthlonXP 1700 işlemci, 512Mb DDR400 RAM, Ati Radeon
9600SE ve sıradan bir 7200 RPM sabit disk bu oyunun mecrası. Grafiklere kafayı
takarak başlayalım hele. Bir kere evet, grafikler tüm platformlardan iyi. Oyunun
ilk gördüğümüz yasal görüntüleri Xbox için olanlardı. Köşeleriyle, yaratıkların
rezalet renkleriyle falan komikti açıkçası. Hani Xbox, hani id Software dedik
içten içe. Ama bu elimizdeki PC sürümü cidden iyi halde. Bir kere artık grafik
hataları çok çok aza inmiş. Makine kasılmıyorsa, hiç sorun yaşamıyorsunuz. Ben
ortalama 50 FPS aldım ve bu süratte oynamak çok iyiydi. Grafiklerde de sorun
olmayınca, akıcılık içinde belki gözden kaçırdığım hatalar olmuş olabilir ama
dediğim gibi, fark edilmediyse sorun yok.
Yaratıkları umarım değiştirirler demek istiyorum, zira hepsi birbirinin aynısı.
Yahu insan birinin yarasını sola alır, ötekinin kafasını sağa düşürür falan. Bu
kadar mı tutarlı yapımcılarsınız? Değiştirin arkadaşım bunları. Sadece muhteşem
grafik yapmakla olmaz ki bu işler?
Ortam ise harika cidden. Alev ve kan efektleri çok güzel. Işık oyunları
esnasında dinamik gölgelendirme kullanılmış ki bu da zaten başlı başına
kilitleyici bir etmen. Aynalar ve pas görüntüleri de harika olmuş. Alkışlamakta
fayda var. Patlama efektlerinde biraz açıkçası keyfim kaçtı. Oyun demoları da
oyun motoruyla yapıldığı için insanın ağzı açık kalıyor ama kardeşim, bir sürü
kareyi kaktırmaya kalkışmak biraz ayıp değil mi? Sen ki canavar gibi alev efekti
yapmışsın, bakarken vay anam vay demişiz de bir kıvılcım olayı mı zorlamış
kodlamanızı? Geçin bunları, kırdım bile notunuzu. Sesler elbette… hiç fena
değil. İlk sürümde zırvalanan, bir çok alete aynı sesi veren (duvarlara ateş
edince kapı sesi çıkması gibi) hatalar yok edilmiş şimdi. Silah sesleri ayrılmış
birbirinden ve çok ses katılmış içeriye. Asansör sesi güzel olmuş. Eskiden
standart bir ses gibi gelirken, şimdi metal sürtünmeleri, çarpmalar ve kapı
açılışında metal ile köprü arasındaki adımlarda ses değişimleri ilk kulağa
çarpanlar. Karton kutular ve ortamdaki diğer nesneler arasındaki seslerde
farklı, bunlar güzel şeyler. Yaratıkların maalesef ki aynı resmedilmeleri
dışında sesleri de aynı. Beta olmasına kabahat bulup konuyu kapatmak lazım.
Yoksa onlarca klon ses var maalesef. Kapı açılma sesleri bana Resident Evil’dan
alınmış gibi geldi ama demek ki tek bir ses var, herkes onu kullanıyor. Daha
fazla kızmadan bir de kontrollere bakmak lazım. İşte sürpriz, bende kontroller
ayarlanamadığı için hiçbir bilgim yok. Tek keşfim hareket ve ateş etmeler
üzerineydi. Neyse ki farenin kaydırma topuyla silah değiştiriliyor da, değişik
silahlara bakma imkanı buldum.
Tamam, ne kaldı ki geriye? Son sözler elbette.
Bir Doom fanatiği iseniz, güzel şeylerle karşılaşacaksınız oyun geldiği
zaman. Evet, oyun ciddi olarak güzel görünüyor. Yalnız sanki korku oyunu diye
abarttıkları şey çok sıradanlaşmış gibime geldi. Yoksa insanoğlu artık beğenisiz
mi olmaya başladı? Yada belki iyiden iyiye korkusuz olduk. Bunca oyun, bunca
maceradan sonra beni etkileyemedi açıkçası. Hatta daha da kızdırmak gerekirse,
Silent Hill ve Undying oynamak kesinlikle korkmak için, ateş etmek için ise Doom
lazım. Demoda gördüğüm her sahne güzeldi, izlenmesi kesinlikle tavsiye edilir.
Ama nedir bende bu oyunun etkileyen tarafı mesela? Şudur ki gerçekten kendi
türünde çok sağlam bir yapım olacak. Diğer platformları önemsemiyorum şu
halükarda ama evet, hemen her platformda çok uzun zaman konuşulacaktır.
Desteklenen teknolojilerin güncelliği ve hazırlanmış motorun eklenebilir
özellikleri sayesinde daha bayağı bir zaman da kendisi korumayı başaracaktır.
Umalım da dediklerimin kötü tarafları kendini çabuk yoketsin.
