Doom 4: True Evil Never Dies
Resurrection of Evil’ın hemen ardından…
Dr. Malcolm’u alt ettikten sonra Marine, kendisine geldiğinde, Dr. Elizabeth’in
de yaratığa dönüştüğünü görmüştür. Onca yaratığı bertaraf etmesinin yorgunluğunu
üzerinde barındırmasına rağmen çevikliğini kullanan Marine, bölgeden kaçarak
ışınlanma portalına kadar gelebilmiş ve Mars üssüne geri dönebilmiştir. Panik
derecesinin sonucu olarak geçtiği portalı kilitlemeyince, Dr. Elizabeth ve diğer
yaratıklar da kısa süre sonra peşinden gelecektir.
Bilinmeyen sinyaller ile yeniden
Mars’a gönderilen son ekipten de haber alamayan Union Aerospace Corporation (UAC),
bir süre bu durum karşısında kayıtsız kalmayı tercih etti. Fakat tekrardan Mars
üssünden gelmeye başlayan tanımlanamaz sinyaller, bu kez oldukça ciddiydi. Öyle
ki bu sinyaller sonucunda, televizyon, internet gibi iletişim teknolojilerinde
sorunlar görülmeye başlanmış, denizlerde dev dalgalar gibi oluşumlar meydana
gelmiştir. Yapılan araştırma ve deneylerin hem gizliliği hem de ölümcül
tehlikesi nedeniyle UAC, “ölü bir gezegen” olan Mars’ı seçmişti, ama sonuçları
dünya üzerinde bile görülebiliyordu. Son yaşanan büyük başarısızlıkların
ardından etrafta gezinen söylentiler hakkında açıklama yapmayan şirket, bu kez
durumu açıklamak zorunda kalmıştı. Çünkü tehdit boyutu, artık sadece farklı bir
gezegene mensup değildi.
Dr. Elizabeth ve amacı
Birkaç yıl önce UAC Mars araştırma ekibinin başındaki isim Dr. Malcolm
Bettrugger’ın en önemli yardımcısı Dr. Elizabeth Mc Neil’di. 2149 yılındaki
araştırma faaliyetlerinde 2. planda yer alan bu isim, daha sonraki
araştırmalarda en önemli kişi olacaktı. Ruh küpü ve daha önce uzun yıllar
boyunca yaratıklara karşı savaşlar vermiş, Mars’ta yaşayan savaşçı bir uygarlığa
ait bulunan yazıtlar, Dr. Malcolm’u fazlasıyla cezbetmişti zaten. Geri planda
kalsa da, Dr. Elizabeth’in de bu bulgulara büyük ilgisi vardı. Özellikle son
dönemlerde Dr. Malcolm’un ortadan kaybolması, canını sıkan sebeplerden biriydi.
Belki de bu yüzden güvenlik güçlerine yardım etti ve Dr. Malcolm’un
durdurulmasını sağladı. Elizabeth, zaten şüphe çekmiyordu ve bu da onun hızlıca
yol almasına yardımcı olacaktı.Kızıl gezegene dönüş ihtimali
UAC’nin yaptığı açıklamalar, dünya gündeminde şok etkisi yarattı. 2000’li
yılların başında NASA tarafından kısıtlı imkânlarla araştırmalar yapılan Mars
gezegeninde yaşam belirtileri görülebilmiş, ancak kesin bir bulguya
rastlanmamıştı. Bundan yaklaşık 150 yıl sonra, Mars’ta yaşam belirtisinin olduğu
kanıtlandı, ama sonuçları kötü oldu. 2149 yılındaki saldırının ardından tek
hayatta kalan kişi, Sarge olmuştu. Bir süre sonra tekrar gezgenden gelen
sinyaller, her şeyin bitmediğini gösteriyordu. Tüm üst düzey yetkililer ve
personel ölmüştü, ancak Dr. Malcolm Bettrugger kayıptı. Nitekim yaşananlara
tanıklık eden tek canlı kişi Sarge bile bu konuda net şeyler bilmiyordu, ama
artık iyi tarafta olmadığı kesindi.
Aynı şekilde bir sonraki operasyonda da Dr. Elizabeth MC Neil ve ekibinden haber
alınamamıştı. Dr. Bettrugger ölmüş, ama bundan UAC’nin haberi yoktu. Tabii ki
ikinci operasyonda hayatta kalabilen tek insan Marine’den de. Ayrıca önceden
belirlenen, ama bir türlü hayata geçirilemeyen plan da önemliydi. Dünya üzerinde
görülen anormallikler de eklenince, yeni bir operasyon kaçınılmaz olacaktı.
Bir türlü uygulanamayan B planı
2149 yılında gönderilen ilk araştırma ve müdahale ekibinin ana öncelikli tek
amacı vardı; “her şeyi kontrol altına alarak güvenliği sağlamak”, ama her türlü
ihtimale karşı UAC’nin belirlediği bir “yok etme” seçeneği bulunuyordu. Elliot
Swan, bu durumu “B planı” olarak açıklamış, ancak detay vermemişti. UAC planına
göre, tehdit seviyesi ölümcül bir hal alırsa ve durdurulması çok zor bir
seviyeye gelmişse tek çıkar yol, nükleer bir bomba ile tüm tesisi yok etmekti,
ancak bu başarılamadı.
Hayatta kalan
Işınlanma portalını kullanarak araştırma tesisine geri dönmeyi başaran Marine,
öncelikle bir cephane odası buldu ve içeri girdi. Yalnız olmadığını biliyordu,
ama aşırı hırpalanması ve yorgunluk nedeniyle olduğu yere yığılıp kaldı.
Dünya endişeli
Toplantı üzerine toplantı yapılan UAC’de nihayet karar açıklanır. Yeni bir takım
oluşturulacak ve UAC’nin hazırladığı bir bomba ile Mars üssü yok edilecektir.
Artık yaşayan birilerinin olması ihtimali üzerinde durulmamaktadır. Bu kez ne
bir profesör, ne de bir araştırmacı görevlendirilmek istenir. Görevin temel
önceliği, seri hareket etmek olacaktır ve takım liderliği için iki isim
geçmektedir. Bunlar; Sarge ve artık emekli bir asker olan Doomguy’dır. UAC
yönetimi, son yaşanan olaylara tanıklık etmiş olması nedeniyle Sarge’dan yana
tercihini kullanır. Bu operasyonun bir diğer önemli yönü ise, UAC’nin daha da
geliştirdiği portal teknolojisidir. Koordinatlar belirlendiği takdirde
gezegenler arası portallar oluşturulabilecek ve böylece “seri hareket” mantığına
uygun bir uygulama olacaktır.
Hayatta kalan -2-
Yavaş yavaş doğruldu ve ayağa kalktı. Bu odada olması belki de hayatını
kurtarmıştı. Yaratık uğultuları ise, artık duyulabiliyordu. Yoluna çıkanı
öldürmekten başka çaresi olmayan Marine’in amacı, iletişim odasına ulaşarak
dünya ile bir bağlantı kurmayı sağlamaktı.
Hazırlıklar
Ekibin bir araya getirilmesinin ardından artık sıra, ana üsse yolculuğa
gelmişti. Varış yeri olarak en güvenli nokta, Alpha sektörü görünüyordu ve
koordinatlar da buna göre belirlendi. Ancak Alpha sektörüne ayak basar basmaz
takım ile dünya arasındaki iletişim kopmuştu.
Hayatta kalan -3-
İletişim odasına varmayı başarınca, vakit kaybetmeden birileriyle bağlantı
kurmaya çalıştı, etraftaki dosyaları inceledi ve buna göre denemeler yaptı, ama
başarılı olamıyordu.
Diğer tarafta askerler tarafından açılan portal, işlemlerin seri olarak
ilerleyeceği düşünüldüğünden halen aktifti. Ancak birbirlerinden habersiz olan
yeni askerler ve Marine, dünya ile iletişime geçemiyordu. Anlaşılan Dr.
Elizabeth, psişik güçlerini kullanarak iletişimin önüne geçmiş, ancak iki
gezegen arasındaki seyahat hattına izin vermişti.
Beklenmedik karşılaşma
Bağlantı olanağı sona erince yeni ekip, elindeki plandan yola çıkarak iletişim
odasına doğru harekete geçti. Onlar da Marine gibi buradan bağlantı kurmayı
deneyecekti ki, iki taraf karşı karşıya geldi. Yaşayan birinin olması, onları
şaşırttı haliyle. Marine’in, olayları kısaca anlatmasından sonra portal
aracılığıyla dünyaya gönderilmesine karar verildi. Çünkü bildiği önemli şeyler
vardı ve yeni takımı da yaratıklara karşı uyardı. Fakat bu karmaşanın daha da
büyümemesi için alınmış kesin bir emir vardı ve bu uygulanmalıydı. Hali hazırda
açık boyut kapısından geçerek Marine, dünyaya doğru yola koyuldu. Bomba kurulum
işlemi sürerken, tehlike yaklaşır ve yaratıklar tarafından saldırı
gerçekleştirilir. Ufak bir direnç olsa da bu fazla sürmez ve herkes ölür. Boyut
kapısı da halen açıktır ve bomba kurulumu tamamlanamamıştır. Kısa süre sonra Dr.
Elizabeth başta olmak üzere yaratık ordusu, dünyaya doğru yola koyulacaktır. İlk
hedef, tabii ki UAC merkezidir.
Not: Bu kısa hikâye, Doom 3’ün ek paketinin finali temel alınarak
yazılmıştır. Tamamen hayal ürünü olduğunu ve yeni geliştirilen Doom 4 ile hiçbir
alakası olmadığını belirtelim.