Atmosfer: 90
Ses ve Müzik: 90
Grafik: 85
Genel: 90
Çok ama çok uzun zaman önce, isimlerini kendimiz vereceğimiz bir cüce, bir insan ve bir de elf varmış. Dragon Age (Ejderha Çağı) adlı oyuna işte böyle başlıyoruz. Karanlık bir çağda, müttefik ve düşman ayrımında zorluklar yaşayacağımız, entrikaların birbirini kovalayacağı, neyin ne olduğunu anlamaya çalıştığımız gerçekçi bir dünyada başlıyoruz oyuna. Elbette karakter yaratma ekranı karşılıyor bizi öncelikle.
Karakter yaratma ekranında bize üç farklı ırk seçeneği sunulmakta. Karakterimizin ırkını belirledikten sonra büyücü, savaşçı ve hırsız olmak üzere her ırkın kendine özgü niteliklerini içerisinde barındıran üç alternatiften birini seçebiliyoruz. Bu da bize tercih ettiğimiz ırkın hikayesine göre oyuna üç farklı hikayeyle başlayabilme olanağı veriyor. Karakterimizin içerisinde bulunduğu hikayeyi öğrendikten sonra üç farklı hikayenin tek bir noktada kesiştiğinin farkına varıyoruz. Ancak bu durum oyunu can sıkıcı bir hale getirmiyor. Aksine, farklı özellikte yaratılabilecek karakterler, oyunu tekrar tekrar oynamaya teşvik ediyor.
Dragon Age’i bize yeniden oynattırabilecek özelliklerden bir diğeri interaktif diyaloglar ve diyalog seçenekleri. Oyunda karakterlerle iletişime oldukça önem verilmiş. Bu, hem kendi gurubumuz için geçerli hem de oyun içerisinde yer alan NPC’ler için. Zira yanlış bir kelime bize bir göreve, bir eşyaya hatta grubumuza dahil edebileceğimiz karakterlerden birine mal olabiliyor. Vereceğimiz kararların bizi biz yaptığı Dragon Age’de diyalogların oyunun gidişatını etkileyeceğini ayrıca belirtmeye gerek yoktur sanırım. Böyle olunca da diyalogları takip etmek zorunluluk haline geliyor.
Oyunda, grubumuzda yer alan tüm karakterlerin kendilerine özgü hikayeleri var ve oyun ilerledikçe bunları öğreniyoruz. Elbette öğrenmek için de onlara sorular soruyoruz ve gruba bağlılıklarını arttırıyoruz. Böylece sadık silah arkadaşlarımızla birlikte güçleniyor ve savaşlarda onlardan daha fazla verim alabiliyoruz. Grubumuzda yer verdiğimiz arkadaşlarımızla ilişkilerimizi ilerletmemizin diğer bir yolu da onlara doğru zamanda doğru hediyeleri vermekten geçiyor. Hatta onlardan biriyle gönül ilişkisi dahi kurabiliyoruz. Tabii bu durum grup içerisinde yer alan diğer karakterlerinde bize olan davranışlarını etkiliyor.
Oyunda grubumuza dahil olabilecek her bir NPC’nin kendine özgü karakteristik özellikleri ve idealleri var. Dolayısıyla her birinin takımımızda yer almak istemesinin ayrı sebepleri var. Oyundaki kararlarımız grup üyelerinin idealleriyle uyuşuyorsa bağlılıkları artıyor fakat tersi durum da olabiliyor. Ufak gibi görünen bu detaylar, oyuna ve haliyle genel hikayeye çok güzel bir şekilde eklemlenmiş. Zaman zaman oyun oynadığınızı değil de film izlediğinizi hissedebilirsiniz. Ama esas oğlan biziz tabii ki.
Oyunun zamanına göre yapay zeka bağlamında ileri düzeyde olduğunu söyleyebiliriz. Rakiplerimiz zayıf olan düşmanı seçebiliyorlar ve onu alaşağı etmek için hepsi birlikte aynı karaktere saldırıyorlar. Elbette bu özellik yalnızca düşman NPC’lerine özgü değil. Takım arkadaşlarımızın her birine ne zaman ne yapmalarını, taktik bir sıraya koyabiliyoruz. Yalnızca bu taktik ayarlamalar için çok detaylı bir görev atama kısmı hazırlanmış oyunda. Bunu iyi kullanabilenler her savaşı kolaylıkla kazanabilirler. Elbette her savaş için ayrı bir taktik kullanmak gerekiyor ve takımımızı da bu savaşlara uygun karakterlerle oluşturmamız.
Oyunun en sevdiğim kısmı, tüm karakterlerin seviye atlamalarını kontrol edebiliyor olmamız. Grup üyelerinin her bir özelliğini kendimiz arttırabiliyor, yetenek ve büyülerini seçebiliyor veya geliştirebiliyoruz. Bu da hemen her anlamda gruba hakim olabilmemizi sağlıyor. Yani bir anlamda grup, oyuncunun şahsına münhasır hale geliyor ve bu, savaşlarda oyuncunun belirleyebileceği stratejileri kendisinin geliştirebilmesine olanak sağlıyor.
Biraz da oyunun grafiklerinden bahsetmek istiyorum. Bir RPG oyununa göre fazlasıyla iyi grafikler göreceksiniz oyunda. Efektler de cabası, hatta 2013 itibariyle bile tatmin edici diyebiliriz grafikler için.
Ses ve müzikler konusunda gerçekten çalışılmış. Bunu kulaklarınız hissedecektir. Özellikle seyahat ederken grup üyeleri aralarında geçen diyaloglar çok hoş olmuş ve iyi düşünülmüş.
Ben oyunu gerçekten çok beğendim. Her RPG sever oynamalı bu oyunu. Tabii oynamayan kaldıysa. Türe yeni başlayacak olanlar için ise Dragon Age iyi bir seçim olacaktır diye düşünüyorum.
Bu arada oyunun konusu hakkında bilgi vermedim. Çünkü hikayeyi kendiniz oynayarak öğrenmelisiniz bu oyunda. Ayrıca üç farklı başlangıç hikayesiyle bir genel hikayenin harmanlanmasını oynamak okumaktan daha zevkli olacaktır diye düşünüyorum.
Bir de unutmadan, oyunun Türkçe yaması var. Arzu eden bu yamayı kurarak oyunu Türkçe de oynayabilir.