Oyun İncelemeleri

Dungeon Hunter

Bazen kabul etmek zordur, ama kaderi olduğu gibi karşılamak gerekir. Aksi
takdirde yaşanan acılar, sadece bize değil, beraberimizdekilere de büyük
zararlar verir.

Bundan uzun yıllar önce, barış içinde yaşayan krallıkta, mutluluk zincirine yeni
bir halka daha eklenmişti. Yakışıklı prens, sevdiği kadınla birlikteliğini tüm
halkla kutlamıştı. Ne var ki aralarındaki aşk, sonsuza dek beraber olmalarını
sağlayamadı. Hiç hesapta olmayan bir hastalık, onlara ölümü getirdi. Prens, bu
durumu kabullenemedi ve sevdiği kadını tekrar hayata döndürebilmek için karanlık
güçler de dahil sayısız yola başvurdu. Umutsuz çabaları sonuç vermişti, ancak
sevgilisinin bedeni karanlık güçlere hapsolmuştu. Prensi öldürdü ve umutlarını
da onunla birlikte mezara mahkûm etti.

Bazen kabul etmek zordur, ama bu kez değil. Prens, tekrar hayata döndürülmeli
ve kötü güçler sonsuza dek yok edilmelidir.


“Karanlık, beni yıldıramaz. Nerde benim el fenerim?”


Karanlığı aydınlıkla değiştirmek

Dungeon Warrior’ın, Diablo’yu andırdığını söyleyebiliriz. Kaliteli bir giriş
videosuyla maceraya başlarken, karşımıza gelen üç karakter sınıfından birini
belirlemeli ve yola koyulmalıyız. Mage, Warrior veya Rogue olabiliriz. Her
karakterin kendine has avantajları ve dezavantajları bulunuyor. Görev yaptıkça
hem kendi özelliklerimizde, hem de kullandığımız silahlarda geliştirmeler
yapabiliyoruz. Bunların yanında, daha önce hiç kullanamadığımız silahlara da
sahip oluyoruz.

Karanlık zindanlar, ıssız ormanlar ve sonu belli olmayan uçurumlar gibi
mekânlarda yer alarak görev tamamlamalıyız. Ana görevlerin dışında yan görevler
yaparak para ve tecrübe kazanabiliriz. Görev alacağımız kişiler özellikle
belirtiliyor. Bazen köyde gezerken, bazen de uzak bir şehre doğru seyahat
ederken görevler alıyoruz.Kılıç – kalkan oyunları

Oyunun kontrolleri oldukça rahat. Sol köşedeki pad sayesinde karakterimizi
yönlendirebilirken, sağ taraftaki tuşlar sayesinde de saldırı çeşitlerini
belirliyoruz. Normal saldırı, düşmanı güçlü yumrukla ileriye savurma ve yıldırım
düşürme gibi özellikler var. Tabii ki karakterlere göre değişiklikler
gösteriyor. Öldürdüğümüz düşmanların üzerinden ve çevredeki varillerden silah,
zırh, altın ve sağlık iksiri gibi ganimetler alabiliriz. Tabii ki her hareket,
bize gelişim puanı olarak geri döndüğü için seviye atlamak da önemli. Zira
görevler gittikçe zorlaşıyor ve anlık hatalar bile dakikalarca uğraştığımız
görevleri berbat edebilir.


“Akan suyu izlemek, bana huzur veriyor arkadaş…”


Ekranın sol üst köşesinde yer alan simgeye tıklayarak envanter ekranına göz
atabiliriz. Burada; yapmamız gereken görevlerin listesi, karakterimizin
özellikleri, elimizde bulunan silahlar ve benzeri detayları görebiliyoruz. Item
taşıma sınırı konusunda sıkıntımız yok, dolayısıyla çekimser davranmamıza gerek
yok. İşinize yarayanı siz kullanın, yaramayanı da satarak paraya çevirin. Tabii
ki büyülü yüzükler ve zırhlar da önemli. Mücadele sonucunda sağlığınız
azalmışsa, bu gibi araçlar sayesinde sağlık seviyeniz otomatikman yükselmeye
başlıyor.

Dungeon Warrior, sizi saatlerce sürecek bir maceranın içine çekiyor ve
kesinlikle sıkılmıyorsunuz. Yapımcılar, oyunun her noktası için özenle çalışmış.
Grafikler de bu noktalardan biri. Bölüm tasarımları ve efektler kesinlikle
etkileyici. Orkestra tarafından hazırlanan görkemli müzikler ve sesler de
tamamlayıcı nitelikte. iPhone ekranında bu tarz oyunların olması gerçekten
sevindirici. En azından bir kez denemenizi kesinlikle tavsiye ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu