Her sene olduğu gibi, futbol severlerin beklediği zaman geldi çattı. Bu sene de hem konsolcular, hem de PC oyuncularının alışveriş listelerinde yer alan FIFA serisi, son versiyonu FIFA 11’le bu sefer PC’lerimize de yeni nesil futbol oyunu keyfini yaşatmayı vaadediyor. İncelememizin hem PC, hem de konsollar için bilgiler içerdiğini belirttikten sonra sizi futbol resitaliyle başbaşa bırakıyorum.
Benim güzel PC’m
PC versiyonundan bahsetmeden önce, konsollarda bulunup PC’de bulunmayan FIFA 11 yeniliklerinden söz edelim. Pro Passing adı verilen ve gamepad’le kendi isabetli paslarınızı atmanızı sağlayan sistem PC’de yok. Ayrıca Internet üzerinden takım ve oyuncu indirmenizi sağlayan Creation Center ve kalecinizle kariyer modunu oynamanıza yarayan Be A Goalkeeper modu sadece konsollarda bulunuyor. Aynı zamanda gelişmiş gol sevinçleri de PC’lere eklenmeyen özelliklerden. 11’e 11 maçlar da sadece konsollara özel olarak bırakılmış. Yıldız oyuncuların kişisel özelliklerini ise, Personality Plus özelliğiyle oyuna tamamen aktarmışlar. Bu özellik de konsollara özel.
“Peki PC’de ne var?” dediğinizi duyar gibi oluyorum. Merak etmeyin. Benim gibi köklü bir PC oyuncusuysanız, PC’de iyi bir futbol oyunu çıkmadığını biliyorsunuzdur. FIFA 11 bu tabuyu yıkıyor.
Yeni oyun motoruyla birlikte eklenen yeni nesil grafikler oldukça iyi görünüyor. Animasyonlarda da kaliteyi arttıran FIFA 11, bunu oynanışa da yansıtmayı becermiş. Oldukça akıcı ve yapay gözükmeyen maçlar, hem oynayanları, hem de izleyenleri hoşnut ediyor. Stadyumlar, futbolcuların modellemeleri, çevre gibi unsurlar oldukça iyi görünüyor. Ancak futbolcuların yüz modellemeleri için aynı şeyi söylemek pek mümkün değil. Bir çok ligin lisanslı olarak oyunda yer aldığını düşündüğümüzde neden oyuncuların yüzlerinin birebir aktarılamadığı kafalarda soru işaretleri oluşturuyor. Konsollarda ise bu grafiklerin daha da iyi gözüktüğünü söyleyebiliriz. Yine de PC versiyonu bu sefer yeni nesil grafikleri yakalamış gözüküyor.
Çime dokunun
İlk olarak denediğim Be A Pro modu oldukça eğlenceli. İster futbolcu, ister teknik direktör, ister oyuncu-teknik direktör olabiliyorsunuz. Kendi karakterimi oyuna eklemek için girdiğim ekranda ilk olarak takımımı seçtim. Ardından benim açımdan pek de detaylı olmayan bir ekrandan çeşitli vücut özelliklerini belirleyebiliyorsunuz. Saç rengi, stili, sakal gibi özelliklerin arasında seçilebilir farklı yüzlerin eklenmemiş olması açıkçası büyük bir eksiklik olarak göze çarpıyor. Bunun dışında krampon seçenekleri, lisansları alınmış firmalardan oluşuyor. Bu özellikle birlikte mağazalarda görmeye alıştığımız modelleri artık sanal karakterimize giydirme imkânına sahip oluyoruz. İstatistiklerimize geçtiğimizde ise, bize sunulan puan havuzundan istatistiklerimizi bir sınıra kadar doldurabiliyoruz. Ancak elimizde ne kadar puan olduğunu göremediğimiz için neye ne kadar puan vermeliyiz, hesaplamamız zorlaşıyor. Puan verme özelliği PC’de kendi seçimlerimize bırakılmışken, konsolda hazır puanlarla kariyerinize başlıyorsunuz.
Karakterimizi yarattıktan sonra bulunduğumuz takımla maçlara çıkmaya hazır hale geliyoruz. Tabi öncesinde güzelce kontratımızı imzalıyoruz. Benim seçtiğim Fenerbahçe’yle birlikte ilk olarak rezerv takım maçlarına çıktım. Hiç bir zaman ilk 11 dışında başlamadım ve yedek bir oyuncuyla değiştirilmedim. Ancak konsolda başladığım karakterle birlikte ilk hazırlık maçına ilk 11’de çıktım. Her maçtan sonra size sunulan amaçları yerine getirdiğinizde (3 şut at, 2 farklı galibiyet al vb.) artı bir tecrübe puanı kazanıyorsunuz. Bu tecrübe puanlarını yeteneklerinizi geliştirmek için kullanıyorsunuz. Zaten bu yeteneklerinizi geliştirip, bir de üzerine iyi performans sergilerseniz, asıl takıma çıkmakta hiç zorlanmıyorsunuz. Be A Pro moduyla ilgili olarak söylemem gereken bir iki nokta daha bulunuyor. Yapay zekâ oldukça geliştirilmiş. Örneğin top, oyun arkadaşınızdaysa ve siz bir boşluğa kaçıyorsanız, arkadaşınız size oldukça mantıklı ara paslar atabiliyor. Ancak kadrolarda karşılaşılan oyuncu modelleme problemi oyunda mevcut. Rezerv takımda oynayan Güiza bir maçta sarışın uzun saçlıyken, öbür maçta kapkara teni ve uzun saçlarıyla beni gülmekten yerlere yatırdı.
Yılmaz Vural Jr.
Be A Pro modu dışında bulunan Manager Mode’da ise, takmınızı her alanda yönetebiliyorsunuz. İstediğiniz transferleri yapabiliyor, farklı sponsorları seçebiliyorsunuz. Tipik bir menejerlik modu olan Manager Mode, farklı bir oynanış isteyenlere hitap ediyor.
Buraya kadar bulunan modlar sadece PC versiyonunda yer alıyor. Yukarıda bahsettiğim Be A Pro ve Manager Mode ise, konsolda Career Mode olarak tek bir modda sunuluyor. Bu modda ana sayfanızda liglerle ilgili son haberler, transferler, lig sıralaması gibi bir çok bilgiyi bulmanız mümkün. Konsollara özel olan modlardan Be A Goalkeeper modunu deneme fırsatı da buldum. Ancak beklendiği kadar zevkli olmadığını söyleyebilirim. Hele hele zor pozisyon veren bir takımda oynuyorsanız, oldukça sıkılacaksınız. Çünkü kendi kalenize top gelmesi oldukça zor oluyor.
FIFA 10’dan farklı olarak FIFA 11’de online modlar arasında 11’e 11 oldukça ilgi çekiyor. Ancak her zaman sizin dışınızda 21 kişi bulmak kolay olmuyor. Yapabildiğim 3’e 3 maçta da büyük bir lag problemi yaşadım. Yine de bunun ülkemizin Internet bağlantısı veya o sırada oynadığım kişilerin bağlantısıyla ilgisi olması muhtemel. Bunun dışında karşılıklı olarak Head-to-Head modunda veya Team Play modunda çevrimiçi olarak maç yapabiliyorsunuz. Sınıflandırılmış maçlardaki performanslarınıza göre kazandığınız tecrübe puanlarıyla da seviye atlamak mümkün. Karşılıklı olarak sizinle aynı sınıfta olan oyuncularla da hızlıca maç yapabiliyorsunuz.
Yine konsollara özel olan Creation Centre kısmında, Internet üzerinden yarattığınız oyuncu ve takımlarla oynayabiliyorsunuz. Bunun için oyunda verilen adrese girip daha önceki oyunda da yer alan Game Face gibi özellikleri aktif hale getirebiliyorsunuz.
Genel olarak oyunun top fiziği ve gerçeklik oldukça iyi adapte edilmiş. Animasyonlar da bu fiziğe eşlik edince, oldukça iyi görüntülerle başbaşa kalıyoruz. Özellikle ikili mücadeleler, top kesme ve paslardaki animasyonlar haleflerinden daha iyi. Oyunu izlerken oluşan akıcılık sizi gerçek bir futbol maçı izlediğiniz hissine sokuyor.
Sesler ve müzikler bir futbol oyunundan bekleneni veriyor. Linkin Park, Massive Attack ve LCD Soundsystems gibi grupların müziklerini içeren FIFA 11’e, istediğiniz takdirde kendi şarkılarınızı da eklemeniz mümkün. Yorumlar ve yorumcular her sene olduğu gibi oldukça iyi. Ayrıca Türkiye Ligi’nde oynadığınızda duyacağınız stadyum anonsları oldukça eğlenceli. Bunun dışında seyircilerin tezahüratları orijinallerinden alınmış. “Saldırın saldırın saldırın bu taraftar için saldırın” gibi sıkça duyduğumuz tezahüratlar ve benzerleri oyunda bulunuyor. Kendi tezahüratlarınızı da isterseniz ekleyebiliyorsunuz.
Baba bana konsol al!
FIFA 11 bu sefer hem PC, hem de konsollarda isteneni veriyor. PC oyuncuları için oyun biraz kısıtlı halde gelse de, yeni nesil grafikleri PC platformunda görmek oldukça sevindirici. Konsol versiyonu ise büyük yenilikler içermese bile, yeni pas sistemi, 11’e 11 maçlar, Personality Plus, Creation Centre ve Be A Goalkeeper moduyla bekleyenlerini hayal kırıklığına uğratmıyor.
Son dönemde karşılaştırıldığı PES 2011’den hem oynanış, hem de modlar açısından üstün olduğu görülen FIFA 11 için bu seneki rekabette önde diyebiliriz. Paslar, ikili mücadeleler, şutlardaki gerçekçilik hissi oldukça tatmin edici. Küçük bir sorun olarak penaltıları gösterebiliriz. Sanki EA Sports, özellikle penaltı atamayalım istemiş. Hem çevrimiçi maçlarda, hem de kendi aramızdaki maçlarda da farkettiğim şeylerden biri de kimsenin penaltıları gole çeviremediğiydi. Eksik noktalardan bir diğeri ise, liglerin ve takımların lisanslı olmasına rağmen, oyuncuların yüz modellemeleri ve kaplamaları pek tatmin edici derecede değil. PES 2011’de Arda’nın yüzüne baktığımızda Arda olduğunu anlarken, FIFA 11’de bu pek mümkün olmuyor.
Kısacası hem konsolda, hem de PC’de bu sene boyunca oynayacağınız futbol oyunu FIFA 11. Gerek tekli, gerek arkadaş arasında, gerekse çevrimiçi anlamda içerdiği modlarıyla oldukça çeşitli bir futbol tecrübesi sunan FIFA 11, aşırı büyük yenilikler sunmasa bile, sonraki seneye kadar kendi seviyesinde bir futbol oyunu çıkmayacağını düşünürsek elinizde bulunması gereken bir oyun.
