Oyun Ön İncelemeleri

Football Manager 2006

1993’te tanışmıştık ilk Championship Manager ile. Piyasada sadece bir iki
tane bilgisayar ile ilgili dergi vardı. Öyle oyun dergisi vs. yoktu. Bu
dergilerdeki bir kaç sayfadan ancak takip edebilirdik oyunları. İşte bir gün
böyle bir dergi bir kaç sayfasını Championship Manager 1993 England’a ayırmıştı.
Yazıyı okuduktan sonra, işte bu oyun benim oyunumdur dedim ve en kısa sürede
oyunu edindim. 1993’ten bu güne bütün Championship Manager serisi hala
arşivimdedir.

Hepinizin birçok anısı vardır CM ile ilgili. Birçok arkadaşım ilk başlarda
sadece metinlerden oluşan bu oyunu oynadığım için beni kınamıştı. Ancak hepsi
bir süre sonra CM fanı oldu çıktı. Bence serisi en çok takip edilen fanları
arasında en çok tartışılan, konuşulan ve her sürümdeki yeniliklerle insanı
büyüleyen nadir oyunlardan biridir CM. Eline sağlık Sigames.

40 yıllık CM oldu FM…

Şu ana kadar hep CM dedim çünkü geçen seneye kadar serinin ismi Championship
Manager idi. Hepimizin bildiği gibi Eidos ve SI Games’in yollarını ayırması ile
bir CM furyası oluştu. Oyunun isim haklarının Eidos’ta olması sebebiyle,
Championship Manager’ın yaratıcıları yeni oyunlarını Football Manager ismi ile
piyasa sürdüler.

Peki kısaca FM 2005 nasıldı? FM 2005, her zamanki gibi oyuncuları büyülemişti.
Her sene olduğu gibi, bir önceki senenin üzerine daha fazla ayrıntı eklenmesiyle
yine bir başyapıt olarak karşımıza çıkmıştı. Ancak çok önemli bir eksiği vardı.
FM’de artık CM’ den alışık olduğumuz mükemmel arayüzü görememiştik. Bu konuda FM
oldukça fazla eleştirildi. Artık faremiz ekranda bir o yana bir bu yana gidiyor
ve özellikle oyuncular takım kurma ekranında çok zorlanıyordu, keza antrenman
ekranı içinde aynı şeyi söylemek mümkün.

Ev arkadaşımın önünde sabahın beşinde son maçta şampiyon olduğumda gözünden
akan yaşları hala unutmadım.

Gelelim FM 2006 beta demo’ya. Her şeyden önce bu demo’nun Fifa Manager’in
demo’sunun çıkmasından dolayı aceleyle yayınlanmış olduğu oldukça belli.
Özellikle oyunda kadrolarla ilgili güncellik beklemeyin ve daha önce duyurulan
ve bizim ön inceleme yazımızda okuduğunuz bazı yenilikleri demo’da göremiyoruz.

Oyunun beta demosunun çıktığını öğrenir öğrenmez hemen indirdim. Şimdi oyunu
oynarken nelerle karşılaştığımı size aktarayım. Karşılaştığım ilk ekranda
eskisine göre fazla bir değişiklik yoktu. Tek önemli değişiklik “Check For
Updates”ti. Bu seçenek sayesinde görülüyor ki artık SiGames’in her güncelleme
yayınladığında çöken, yavaşlayan sayfasından kurtulacağız ve oyunumuzun
içerisinden güncellemeleri otomatik olarak yapabileceğiz. Bu da FM’yi orijinal
almanız için yeterli bir sebep bence.“Preferences” e bir baktığımızda ise yine çok fazla değişiklik göremiyoruz.
Burada görebildiğim değişikliklere bir bakalım. Artık futbolcuların
özelliklerini grafiksel olarak da görebileceğiz. Haberler kısmında ne tür haber
seviyesi ve üzerini ekranın altındaki haber kısmında hangi zaman aralığında
almak istediğimizi seçebiliyoruz. Örneğin sadece uluslararası önemli haberleri
ya da ulusal haberleri ve daha önemlilerini göstermek gibi seçenekler mevcut.

Demo’muzda “new game” seçeneği aktif değil. Sadece İngiltere liginin bir “Quick
Start”ını oynayabiliyoruz. Oyunu yükledikten sonra göreceğimiz ekranda da
öncesine göre pek fark yok. İsim, soyad, doğum tarihi, şifremizi girip
takımımızı seçtikten sonra artık oyundayız. Chealsea’yı kendi takımım.
Galatasaray’ı da favori takım olarak seçtikten sonra oyuna başladım. Haberlerde
tabii ki benim kadar genç ve isim yapmamış bir teknik direktörle anlaştıkları
için Chealsea’ye tepki vardı ama sağ olsun Roman Abramovich aynı görüşte
değildi. Bununla beraber haberlerde bu sezonun Chealsea’nin kuruluşunun 100.yılı
olduğunu öğrenmem beni sevindirdi.

Oyunun ana ekranında dikkatimi çeken tek bir yenilik vardı o da alt menüdeki
“Home” seçeneği. Bu ekranda bir sonraki maçımız hakkında bilgi alabiliyoruz.
Kiminle oynayacağız, daha önce bu takımla karşılaştığımızda sonuç ne olmuş.
Gelecek altı fikstürümüz, hava durumu gibi bilgilerin yanı sıra, kupalarda ne
durumda olduğumuzu, kiminle oynayacağımızı, bütün finans durumumuzu bu ekranda
görebiliyoruz.

Hemen takım ekranına girip oradan da antrenman programına girdiğimde birden
sevindirik oldum.

Çünkü yepyeni ve çok daha mantıklı bir antrenman programı ile karşı karşıyaydım.
Artık gün ve gün futbolcuların antrenmanlarda ne yapacağını seçmiyoruz.
Antrenmanımıza bir isim verdikten sonra futbolcularımızın ne kadar ağırlıkta
“Strength, Aerobic, Goalkeeping, Tactics, Ball Control, Defending, Attacking,
Shooting, Set Pieces” çalışacağını seçiyoruz ve antrenman programımız oldukça
kolay ve etkili bir şekilde hazırlanıyor. Antrenmanlara koç atama işleminde ise
görsellik dışında bir değişiklik yok. Hangi koçun hangi alanda daha iyi olduğunu
ve ne kadar futbolcuyu çalıştırdığını artık bu ekranda görebiliyoruz.

Bir kaç antrenman programı hazırladıktan sonra takımımı kurmaya başladım. İlk
fark ettiğim takımıma acilen bir kaliteli savunma oyuncusu almam gerektiğiydi.
Takım kurma ekranımızda, artık eskisi gibi yukarıdan seçip sürükleyerek hangi
futbolculumuzun hangi pozisyonda oynayacağını seçebiliyoruz.Taktik belirlemeden takım kurmam ileride bana çok pahalıya mal olacaktı…

Antrenmanımızı ayarladık, takımımızı kurduk, gelelim taktik ekranına. Taktik
ekranında maalesef hala “Off the ball” seçeneğini göremiyoruz. Bunun haricinde
bu ekranda FM 2005 ile neredeyse aynı. Görebildiğim farklılıklar artık
takımımızın skor avantajını korumak için son dakikalarda kullanabileceğimiz
vakit geçirme seçeneğimizin olması ve oyunu ne kadar dar ya da geniş alanda
oynayabileceğimizi seçmemiz. Aynı ekranda, takımımızın sırasıyla kaptanlarını,
oyun kurucularını, üzerine oynayacağımız adamı, penaltıcıları, köşe vuruşlarını,
taç ve serbest vuruşları yapacak futbolcuları seçmemiz mümkün. Bütün bunlarla
beraber artık orta saha kanat oyuncularını bir kare geride oynattığımızda bu
pozisyonun adı “Wing Back” olarak adlandırılıyor. Artık bu pozisyon için WBL ya
da WBR futbolcuları tercih ediyoruz. Benim genelde oyun içerisinde kullandığım
en önemli taktiklerden birisi özellikle rakip adam adama markaj yaparken, forvet
oyuncularımın yerlerini değiştirmem ya da bir forvet oyuncusunu geriye çekerek
orta sahadan forvet özellikli bir futbolcuyu ileri sürmemdi. Özellikle rakibiniz
bir insansa bu değişiklikler oldukça gerçekçi ve olumlu sonuçlar doğuruyordu. Bu
değişikliği artık taktik ekranında “swap positions” seçeneği ile yapabiliyoruz.

Futbolcuların kişisel taktiklerine baktığımız zaman ise alışık olduğumuz
seçenekler haricinde seçtiğimiz futbolcunun ne şekilde, nereye pas vereceğini,
paslarının çoğunu kime vereceğini, takım ataktayken ya da savunmadayken nerede
yer alması gerektiğini seçebiliyoruz. Oyununun kişisel özelliklerini gördüğümüz
ekranda ise artık bu oyuncunun her bir özelliğinin herhangi bir antrenman
programına göre nasıl gelişim gösterdiğini ya da gerilediğini grafiksel olarak
görebiliyoruz.

Bas Continue’ya…

Gerekli taktik ayarlarını yaptıktan sonra başladım yıllardır yaptığım gibi
“Continue”ya basmaya. Başkanın söyledikleri bir anda Chealsea’nin başında
olduğumu bana hissettirdi. Takımın maddi olarak hiç bir sorunu olmadığını ve
takımda birçok dünya yıldızını en kısa sürede görmek istediğini söylüyordu.
Savunmada eksiğim olduğunu düşündüğüm için Nesta’ya yaptığım 30 milyon dolarlık
teklif başkanı oldukça sevindirmişti.

Bir kaç kez Continue dedikten sonra ilk hazırlık maçımda Karlsruhe ile sahaya
çıktım. Hemen ilk ekranda gördüğüm değişiklik artık sahanın yanında yedek
klübesininde görülmesi idi. Maça başladığımda gördüğüm en önemli yenilik ise
artık taktik değişikliği yapmak için oyunun durmasını beklememiz gerekmediğiydi.
Takımımıza iki türlü taktik verebiliyorduk. Birisi “Quick” adında maç oynanırken
verdiğimiz taktik, diğeri ise “Detailed” adında daha önceki gibi oyun durduğunda
vereceğimiz taktik idi.Maçın ilk yarısı hiçbir şey istediğim gibi gitmemişti ve 1-0 yenik kapatmıştım.
Devre arasında oldukça ilginç bir yenilikle karşılaştım. Bu ekranda gerek bütün
takımla, gerek futbolcularla tek tek konuşabiliyor ve onlara kızgın olduğunuzu
ya da performanslarından memnun olduğunuzu söyleyebildiğiniz gibi onları motive
edecek bir kaç cümle daha söyleyebiliyordunuz.

Maç bittiğinde ise maç motorundan çok fazla etkilenmediğimi söyleyebilirim.
Umarım bundaki en büyük etken oyunun beta demosunu oynuyor olmamdır, çünkü maçın
önemli bir kısmında, futbolcular oldukça kötü paslar verirken seyrettiğim oyun
gerçekçi olmaktan çok uzaktı. Bu arada maç bittiğinde tıpkı devre arasında
olduğu gibi futbolcularımızla maç sonucu hakkında konuşabildiğimizi görmekte
oldukça keyifliydi.

Maçtan çıktığımda Nesta çoktan teklifimi kabul etmişti. Ancak bu transferin
tamamlanması Robert Huth’u rahatsız etmişti ve medyaya takımda bu pozisyonda çok
fazla futbolcunun olması yüzünden, kendi geleceğini belirsiz gördüğünü
söylemişti. Kendisine cevap olarak, antrenmanlarda yeterli başarıyı
gösterdiğinde takımdaki yerini koruyacağını söyledikten sonra oyuna devam ettim.

Evet, FM’de bir süre bu şekilde ilerledim ve bu ana kadar gördüğüm yenilikleri
size anlattım. Tabii ki bütün oyunumu anlatacak değilim. Oyunu yeterli bilgi
edinecek kadar oynadıktan sonra ki izlenimlerim şu şekilde. Öncelikle medyaya
baktığımızda her yeni sürümde olduğu gibi bu sürümde de öncekilere benzer
gelişmeler mevcut. Medyadan daha fazla yorum dolayısıyla daha fazla transfer
dedikodusu, yıldız futbolcularla ilgili daha fazla haberler alıyoruz. Bütün
bunların ise artık futbolcuların morallerini ve motivasyonlarını ciddi seviyede
etkilediğini görmek ayrı bir zevk veriyor.

Hakemlere baktığımızda maç motorunun henüz yeterli olmadığı için demo’dan fazla
bir şeyler çıkarmak pek mümkün değil ancak hakemlerin kişilikleri daha belirgin
hale getirilmeye çalışılmış. Sert oyuna izin veren hakemle, izin vermeyen hakem
arasındaki fark daha belirgin artık.

Son yorumlarımı yapacak olursam, FM 2005 ile FM 2006 arasında çok ciddi
farklılıklar şimdilik gözükmüyor. Arayüz hala yeterince başarılı değil. FM 2006
yepyeni bir oyun yerine eklenti paketli bir FM 2005 gibi gözüküyor. Bakalım…
Oyunun beta olmayan demo’sunu oynadığımızda sanıyorum daha iyi fikir
edinebileceğiz.

Let’s Kick Racisim Out of Football…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu