Formula One 2005
Bundan sadece 2 sene önce ne F1 pistimiz vardı ne de takvime girme şansımız.
Günler ilerledikçe Türkiye’nin Formula 1’e ev sahipliği yapacağı açıklandı. Bu
inanılmazdı. Adım adım ilerliyorduk, artık takvime girmiş ve pistin inşasına
başlamıştık. Formula 1 patronu Türkiye pisti için: “Formula 1’in en iyi pisti”
diyordu. Göğsümüz kabarmış, Türklük damarımız gururla dolmuştu. Bir yandan
yetişmeyecek söylentileri dolaşmaya başlamıştı. Hatta önceden belirlenen
bütçenin çok aşıldığı, bu yüzden yarım kalacağı bile söyleniyordu. Neyse ki pist
bitti ve artık dünyanın en iyi pilotlarını bekler oldu. Motorsporlarıyla
ilgilenen herkes bir şekilde Formula 1’e ilgi duyar. Yarış oyunları arasında pek
rağbet görmese de, hep oynanmış ve beğenilmiştir.
F1 oyunları genelde oldukça zor oynanış yapısıyla hep hayal kırıklığı
yaratmıştır. Malum 900 beygirlik bir canavarı yol üstünde tutmak kolay değil.
Size tanıtacağım Play Station 2 oyunu F1 2005 bugüne kadar ki F1 oyunlarına olan
bakış açınızı değiştirecek. Eh ne de olsa İstanbul Park pistinde
yarışabileceğiz. İnanılmaz değil mi?
Oyuna giriş
Oyunumuza başlayıp menülere girdiğimizde ilk gözümüze çarpan dil seçeneği
oluyor. Menülerde klasik hemen başla, online, continue game, profil ayarlama
gibi özellikler bulunuyor. Instant Race (hemen başla) dediğimizde yarışacağımız
pisti, pilotu, takımı ve yarışla ilgili ayarları yapabiliyoruz.
Özellikle dikkatinizi çekmek istediğim Learning and Tips bölümü. Burada Formula
1 ile ilgili, bir F1 aracının tuning edilmesiyle ilgili, yarış çizgisi (yarış
hayatına başlayan insanların ilk öğrendiği şey) gibi detaylı bilgilerin yer
aldığı geniş bir ansiklopedi yatıyor.
Oyunda kendi profilimizide yaratabiliyoruz. Adımızı, yüz şeklimizi, ülkemizi ve
puan tablosundaki bazı kısaltmalar için kısa adımız gibi. Kariyerimize
başladığımızda menülerde gördüğümüz seçenekler: Puan tablosu, e-mail, şampiyona
bilgileri, v.s…
Buradan yeni iş tekliflerine bakabiliyoruz. Genellikle 3 takım Minardi, Jordan
ve Red Bull’dan teklifler var. Hepside önce trial yani deneme olarak sizi
deniyorlar. Bu üç takımında seçmelerine katılıp en son kararınızı da
verebiliyorsunuz, yani bir tanesini seçip; “acaba diğerleri nasıldı keşke
diğerini deneseydim” gibi bir düşünceniz olmuyor bu çok iyi.
Ben Red Bull ile başladım, testi geçersem 2. pilot olarak başlayacaktım. Kabul
ettim, burada onların seçtiği bir pistte, önceden belirlenmiş tur üzerinden yine
daha önceden tespit edilmiş zamana karşı yarışıyorsunuz. Amacınız verilen
turları tamamlayıp, verilen zamandan daha iyi bir derece yapmak.
Yalnız şunu belirtmeliyim, oyun dönüşümlü olarak teklifleri değiştiriyor. Mesela
ben başka zaman yeni bir kariyer başlatmıştım. Orada Red Bull bana test
pilotluğu için denemeye çağırmıştı. Yani her seferinde size teklif edilen iş
farklı olabiliyor. Ayrıca göstereceğiniz performansa göre büyük takımlardan
teklif alıp, daha da yükselme şansınız var.
Yarış
Sezon gerçek yarış sıralmasıyla gidiyor ve tüm pistler detaylı olarak çizilmiş.
Evet artık herşey hazır, profil belirlenmiş, testlere katılıp başarılı olmuş ve
yeni takımımızda mücadeleye başlıyoruz. Unutmadan size edilen tekliflerde, aynı
zamanda hedeflerde koyulmuş oluyor. Örneğin takım arkadaşından daha çok puan
topla ve sezonu ilk 10 da bitir gibi.Yarış menüsünden şampiyonadaki son durum gibi bilgileri elde edebiliyorsunuz.
Yarışa başlamadan önce gerçekte olduğu gibi pisti tanımanız için,
deneyebileceğiniz antreman günleri var, “ben en iyiyim gerek yok antremana
çıkarım basarım gaza” diyorsanız, sıralama turları var ancak önceden uyarayım,
oyun hala 2 ayrı sıralama günü olarak karşınızda duruyor. Biliyorsunuz sezonun
başında birkaç yarış yapıldıktan sonra sıralama turları tek güne düştü. Sıralama
turlarına katılmazsanız ya da birine katılır diğerine katılmazsanız emin olun
gerilerde başlamaya mahkumsunuz. Sıralama turlarında dilerseniz diğer pilotları
izleyebiliyorsunuz. Sıralama turları bittikten sonra zaman tablosunda kim ne
yapmış görebiliyorsunuz.
İlk yarış ilk sıra
İlk yarışa ilk sırada başlayacak olmanın verdiği gururla arkama baktım ve tam
arkamda efsanevi pilot şumi, inanın bir an gerçek gibi düşünüyorsunuz ve çok
komiğinize gidiyor. Oyun içerisinde birkaç değişik kamera açısı var. Benim en
rahat ettiğim görüş, kaskın tepesindeki hani şu televizyonda gösterilen kamera
açısı.
Bir an kendinizi F1 pilotu gibi hissediyorsunuz. 5 kırmızı ışık yanıyor ve
söndüğünde yarış başlıyor! Bir hışımla Alonso’nun üzerime doğru hamle yaptığını
gördüm derken Şumi arkadan ve heyecan verici yarış başladı. Oyunda eğer
easy(kolay) modu seçerseniz, birçok yardımcı ekipman, savrulmama, otomatik fren
gibi özellikler, oyunu sizin için daha basit hale getiriyor. Hatta öyle ki oyun
sırasında yerde bir çizgi üzerinde gidiyorsunuz. Yeşil olan gaz, sarı çizgi
yavaşlama, kırmızı da fren noktası oluyor.
Bu yardımcı yarış çizgisi oldukça işinize yarayacaktır ama unutmadan easy modun
saçma bir yanı da, siz sadece gaza basıyorsunuz ve oyun otomatik olarak freni
kendi yapıyor. Bu yüzden zevk almayacağınızı düşünüyorsanız, options menüsünü
ziyaret etmeniz gerekecek.
Oyunda bayrakları da iyi bilmeniz gerekir. Mesela sarı bayrak sallandığında,
yolda birinin spin attığının ve tehlikeye yol açabileceğini size haberdar
edebiliyor. Yeşil bayrak tehlike durumunun geçtiğini belirtiyor. Yolda yağ
birikintisi varsa, yolun kaygan olduğunu belirten kırmızı sarı çizgili bayrak
sallanıyor.
Ses ve Görüntü
Özellikle benim için bence bir F1 oyununda olması gereken, gerçek motor sesidir.
Oyunu yapanlar bunu düşünmüş olsalar ki, özel efekt yerine gerçek F1 aracının
sesini koymuşlar ve inanılmaz keyif veren bir özellik. Diğer sesler lastik sesi
gibi bence daha iyi olabilirdi. Görüntüler yeterli denilebilir. Oyun
başlangıcında eğer kariyer değilde instant race ya da World Championship’i
seçerseniz yarış sırasında spikerin ve size padoktan takım emri yağdıran
patronunuzun sesini duyabilirsiniz.
Türkiye pisti ve son düşünceler
Türkiye Pisti son derece hızlı ve bence üzerinde yarışması en kolay ve zevkli
pist, ancak bence bu oyunu hazırlayanlar yeni bir pist olduğu için pist üzerinde
yeterli test yapamamış ve verileri elde edememiş olabilirler.
F1 2005 benim bugüne kadar oynadığım en keyifli F1 oyunuydu. Çünkü Türkiye pisti
var, çünkü yaşayan efsane şumiye İstanbul Park’ta ders verebilmek var, çünkü F1
aracının sesi hiç bu kadar keyifli gelmiyordu kulağa, neyse az sonra yarış
başlayacak gidip arabamın içine yerleşsem iyi olur. Bu arada kaskım nerde?