Ufakken Conan’nın filmini izlemiştim, acayip hoşuma gitmişti. Aradan biraz
zaman geçti. Kızıl kafalı savaşçı bir kadının da olduğu Conan’nı izlemiştim. Ama
terslik vardı, benim bildiğim Arnold Schwarzenegger, Conan değildi. Kalidor
isimli farklı biriydi. Brigitte Nielsen’in canlandırdığı Red Sonja o zamana
kadar izlediğim ve başrolünde savaşçı güzel bir afetin olduğu ilk filmdi. Arnold
Schwarzenegger esas kahraman değildi. Red Sonja, film boyunca dövüşür eder,
karşısına gelenleri feci pataklardı. Aradan geçen zamanda birçok savaşçı kadının
olduğu filmler yapıldı. Liseye geldim o sıralarda televizyonda “Xena” yani Zeyna
gösterilmeye başlandı. Red Sonja gibi kılıç kullanırdı, ancak ondan çok daha
hareketliydi. Uçan tekmeler savurur, taklalar atar, duvarlara tırmanır, bağırıp
belindeki ölümcül halkasını sallardı. Pazar günleri en başta rahmetli Eko TV’de
Güven Erkin Erkal’ın programını izlerdim. O biterdi Zeyna başlardı. Dizi de
bittikten sonra yatardım ve Pazartesi günü hemen okula.
Kılıcımın kını
dövüş yeteneğiyle karıştırırsak, karşımıza Nariko çıkacaktır. Nariko kim mi?
PlayStation 3 tarafından hazırlanan, 2005 ve 2006 E3 fuarında resmen şov yapan
Heavenly Sword’un başkarakteri. Oyun iki fuarda da gösterilen videolarıyla ciddi
anlamda heyecan yarattı ve Combo’ları izleyenler “Oha” şeklinde bir tepki verdi.
Gelelim yapımda neler neler varmış.
Heavenly Sword’un en büyük kozu hiç kuşkusuz aksiyonu ve ön plana çıkan
combo’ları olacak. Özellikle yapımda bu konuda çok dikkat ediliyor. Oyuna
başladığımız zaman Nariko’nun ölümcül hareketleri ve yetenekleri olacak. Ancak
ilerledikçe, elimiz alışacak ve Nariko da yeni şeyler öğrenecek. Alışılan
kontroller ve yenilikler birleşince, ortaya tam bir yıkım makinesi gelecek
gözüküyor. İşin en güzel kısımlarından biri kendi combo’larımızı kendimizin
üretecek olması. Böylece oynanış daha farklı olacak ve rakipler üstünde daha çok
hareket deneyeceğiz.
Silahlar
Nariko’nun combo’larına birde silahlar eşlik ediyor. Yanımızda sürekli duracak
bir kılıcımız olacak. Ancak Ninja Theory’den söylenenler de var, Heavenly Sword
içinde kullanabileceğimiz fazla sayıda silahın olacağı yönünde. Kısaca oyun
başından itibaren bir tane kılıçla idare etmeyeceğiz.
Sadece dövüş stilimiz, combo’larımız ve silahlarımız değil. Düşmanı güzelce
öteki tarafa yollayacağımız “Son vuruş veya bitirici hareket” imkanımız olacak.
Bu bitirici kısım, oldukça mükemmel bir biçimde bizlere yansıtılacak. Hareketi
yaptığımız zaman, “Harbiden yapmışız” edasına kapılmamız içten bile olmayacak.
Ancak böylesine özel hareketleri ve özel combo’ları yapmak için göstergemiz
olacak. Bu gösterge Nariko’yla oraya buraya saldırdıkça dolacak.
Hep Nariko hep Nariko, düşmanlar da salak mı? Hayır düşmanlar salak değil.
Aksine onların da kendilerine göre dövüş stili ve belli combo’ları olacak.
Bizlere patates çuvalı gibi gelip saldırmayacaklar. Aksine hareket çekecekler ve
combo uygulayacaklar. Rakiplerimiz arasında normal çerez düşmanlar, ayrıca Boss
olan güçlü düşmanlar da olacak. Hatta söylenene göre Boss’ların kendilerine özgü
combo’ları olacakmış ve oldukça hareketli olacaklarmış. İşimizin bu konuda biraz
zor olacağı söyleniyor.
PS3’ün gücü adına
Heavenly Sword’un uzun ama uzun bir zamandır geliştirme aşamasında olduğunu
belirteyim. Yapımcılar grafik konusunda son derece titiz ve PS3’ün gücünü biraz
daha arkalarına almışlar. Oyunu da bu yönde geliştirmişler. Ses ve fizik kısmını
da grafikler arasına dahil edelim. O kadar dövüş olacak, combo’lar yapılacak,
modellemeler kütük olarak mı tepki verecek? Hayır, yapım içinde grafikler ortamı
gerçekçi gösterirken, fizik de devreye girecek ve karakterlerin verdiği
tepkileri ortaya çıkaracak.
Etraftaki objeleri düşman üstünde kullanma gibi farklı saldırı yöntemimiz daha
olacağı belirtilenler arasında. Bunlara ek PS3’ün Online sistemi kullanılarak,
oyuncuların birbirleriyle dövüşmesini de sağlayacak. Sixaxis’in kontrollerdeki
avantajının da hissedileceği söyleniyor.
Gel bakalım gel
Heavenly Sword ilgi çekici bir oyun, hatta PS3’ün en çok beklenenlerinden biri.
Ancak yapımın E3’te aldığı eleştirilerden biri God of War’a olan benzerliğiydi. Hatta bu yüzden “Goddess of War” adında takma bir isimde
takılmıştı. Ancak o manyak combo’ları, grafik ve online özelliğiyle ayrı
kalıyor. Hatta kendine özgü olduğu ifade ediliyor. 2007’nin ikinci çeyreğinde
çıktığı zaman, cidden can yakacak oyunlardan. Belki de klasik olabilir, bekleyip
görmek lazım.
