Imagine Cup’ta oyunların önemi (Röportaj)
Microsoft’un 2002 yılında başlattığı ve gençler için büyük fırsatlar sunduğu Imagine Cup’un 10.’su da bu yıl Sydney Avusrtalya’da düzenlendi.
Her zamanki gibi heyecan dolu, bol ilgi gören ve muhteşem fikirlerin bulunduğu Imagine Cup 10. yaşına girdiği bu sene de pek çok alanda birinciler çıkartarak yeni fikirlere yelken açılmasını sağladı.
(Etkinliğin tüm birincilerinin bulunduğu listeyi buradan görebilirsiniz.)
Telefondan, sosyal uygulamalara, oyun tasarımından, IT dünyasına ilişkin pek çok dalın bulunduğu yarışmada elbette Merlin’in Kazanı olarak hemen oyun konusuna eğildik ve Microsoft’tan Andrew Parsons ile bir röportaj yaptık.
20 seneden fazladır teknoloji endüstrisinde bulunan Parsons 10 yıldır Microsoft’ta çalışıyor. Şu anda ise kendisinin twitterdaki ünvanında “Senior Academic Technical Evangelist at Microsoft for Windows 8” yazıyor ancak kendisi daha çok teknik teşvikçi (evangelist) olarak görüyor. Öte yandan her fırsatta bir “gamer” olduğunu da belirtmekten geri kalmıyor.
İşte Andrew Parsons ile Imagine Cup’taki oyunlar hakkında yaptığımız röportaj:
Bu sene Imagine Cup daha bir önem kazanıyor diyorlar siz ne diyorsunuz?
Bu yıl Imagine Cup’ın 10. yılı. Bu açıdan bu seneye bir mihenk taşı gözüyle bakabiliriz. Nitekim Imagine Cup’a başlarken açıkçası bu kadar ileri gidebileceğimizi düşünmüyordum. Dolayısı ile evet bu sene Imagine Cup için daha büyük bir yıl.
Oyunlar Imagine Cup için çok mu önemli?
Oyunlar her yıl daha da gelişen bir teknolojiye sahip. Her sene daha fazla öğrenci bu alana yöneliyor. Endüstri sürekli olarak büyüyor. İçerisinde daha geniş grupları barındırıyor. Ben de küçüklüğümden beri oyun oynarım ve ,belki senin için değildir ancak benim için, oyuncu olmak tam bir geek’lik dönemiydi. Kola içip pizza yiyerek bütün gün oyun oynar, gün ışığını görmezdim. Benim için oyunculuk böyle bir şeydi. Elbette bu 20 yıl önceydi.
Lakin artık oyunculuk dediğimiz şey sosyal olarak kabul edilmiş bir durum. Artık hayatımızdaki her şeyin bir parçası konumunda. Bizler oyun oynamayı büyük bir çekim gücü olarak değerlendiriyoruz. Öğrenciler bu konuda çok tutkulular. O yüzden biz de “Hadi bunu biz de teşvik edelim” dedik. Bu şekilde katılım da arttı. Bu sene de epey bir katılım oldu. Dolayısı ile devamlı olarak büyüdüğünü rahatlıkla belirtebilirim.
Peki, projelerden ekonomik olarak başarılı olanları var mıydı?
Evet, kesinlikle. Kesinlikle! Üstelik bunların hepsi finallere çıkanlardan da değildi. Zaten finallere çıkanların belli bir başarı yakaladıkları bir gerçek ancak bu demek değil ki bir ekip elendiğinde ortadan kaybolup gidecek.
Her sene, daha önce Imagine Cup’ta yarışmış ekiplerden mailler alırım, ki bunların bazıları finallere çıkmışken bazıları çıkamamış veya bu yolda elenmişler. Ve o maillerde bana “Hey Andrew oyunuma baksana satışına başladık” diyorlar. Bahsettiğim ekipler dünyanın her yerinden gelen ekipler; Brezilya, İspanya, Asya, vs. Ekipler oyunları ile birlikte Imagine Cup’a geliyor ve ondan sonra onu alıp yayınlamaya başlıyorlar. Öte yandan bazı ekipler ise Imagine Cup’ı bir tecrübe olarak görüyor ve yarışmanın ardından yeni bir oyun yapıp onu yayınlıyorlar. Bu esnada da Imagine Cup’u bir eğitim semineri gibi kullanıyorlar. Yani oyun kısmında bu tarzdan karma bir durum söz konusu.
Oyun jürisini biraz tanıtır mısınız?
Bildiğiniz gibi oyun endüstrisi de Imagine Cup ile çok içli dışlı. Jürimizde Kobojo‘nun kurucularından bir tanesi var. Blizzard China’nın operasyon şefi mevcut. Larry Hryb bulunuyor. Siz onu Major Nelson olarak biliyorsunuz ki Xbox Live’ın yüzüdür kendisi. Uluslararası Oyun Geliştiricileri Birliği’nin (International Game Developers Association) başkanı Gordon Bellamy ve birkaç kişi daha mevcut. Lakin saymadıklarım da bu insanlarla eş değer kalitede kişiler.
Öte yandan oylama kısmında Ubisoft’tan EA’ya veya Activision’a kadar pek çok firmada da dahil durumda. Çünkü onlar da burayı, gelişmekte olan ve kendi sınırlarını zorlayan oyun geliştiricilerinin kaynağı olarak görüyorlar.
Eğer bir ekip Imagine Cup için bir oyun geliştirmek isterse bu konuda Micosoft bir katkı da bulunur mu?
Eğer Imagine Cup için bir oyun yapmak isterseniz ihtiyacınız olan bütün geliştirici araçları sizlere ücretsiz olarak verilir zaten. Dolayısı ile bir öğrenciyseniz tek yapmanız gereken öğrenci bilgileriniz ile kayıt olmanız. Ondan sonra Visual Studio Professional’a erişiminiz sağlanır, XNA’ya erişebilirsiniz. Windows oyun geliştiricilerinin kullandıkları araçlara erişebilirisiniz. Hatta belki Windows 8’le ilgili bir şeyler yapabilirsiniz. W8’in geliştirici araçlarını da kullanabilirsiniz. Yani bir oyun yapmak için gerekli olan bütün her şeyi ücretsiz olarak elde edebilirsiniz.
Peki, akıl hocaları (mentor) için bir şeyler söylemek ister misiniz? Misal “Ekiplerinize gereğinden fazla destek verip onları şımartmayın” gibi?
Mentorlar büyük derecede önem taşıyorlar ve bence bazı ekipler mentorlarını yeterince kullanamıyorlar. Bence akıl hocalarının da bu işin ekip için ne kadar önemli olduğunu kavramaları gerekiyor. Çünkü bu ekipler oyun konusunda çok tutkulular ve oyun endüstrisine girmeyi çok istiyorlar. Dolayısı ile alabilecekleri tüm desteğe ihtiyaçları var. İşte akıl hocası da burada devreye giriyor. Destek ve tavsiye vermek için.
Peki, akıl hocaları oyunun içerisinde daha mı çok olmalı yoksa daha mı az?
Akıl hocaları asla sürece doğrudan katılmamalılar. Onlar sadece tavsiye ve destek için orada olmalılar