İnceleme: Temple Run
Maymunlar ilginç, sempatik, ama bazen de tehlikeli hayvanlardir. Çogu zaman ne yapacaklarını kestirmeniz zordur. Evrim ve uzayla alakalı birçok projede kullanılan bu yaratıklar, şimdi Temple Run isimli oyunda karşımıza çıkıyor.
Çoğu şeye meraklı olan maymunlar, onlara ait olanların başkaları tarafından kullanılmasını pek istemez. Bir gezgini kontrol ettigimiz oyunda, adamımız daha önce görülmemiş bir maymun ırkı tarafından korunan gizemli tapınağı keşfetmeye gidiyor ve içeriye adım atar atmaz muhafız maymunlar tarafından öldürülmek amacıyla kovalamaya başlanıyor. İşte bu da oyunun temelini oluşturuyor.
Hayatın için kaç
Oyun boyunca onlar kovalıyor, biz kaçıyoruz. Atlıyoruz, zıplıyoruz, bazı engellerin altından kayıyor, bazen yıkık yollarda ip üzerinde gider misali hareket ediyoruz. Önümüzdeki kaçış yolu bize fazla seçenek vermiyor. Yıkık kısımlara geldiğimizde veya keskin dönemeçlerde genelde tek şansımız oluyor. Kaçış sürdükçe oyun da hızlanıyor ve reflekslerimize güvenerek hayatta kalmaya çalışıyoruz. Bazen bir ağacın köküne takılıp sendeleyebiliyoruz veya koşarken omuzumuz duvara sürtebiliyor. Böyle hatalar yaptığımızda maymunlar hemen arkamızda beliriyor ve bir süre yakın takipte kalıyor. Bu esnada yeni bir hata yaparsak, akşam yemeği oluyoruz. Aşağıya düşersek de timsahlara yem oluyoruz yine. Her halükarda ölüm çok yakın. Yapmamız gereken ise, olabildiğince fazla mesafe koşarak altın toplamak ve yüksek puanlar elde etmek. Peki altınlar ne işe yarıyor?
Oyunun Store menüsüne gittiğini zaman, altınlarla satın alınabilir birçok özelliğin bulunduğunu göreceksiniz. Bir süreliğine çok hızlı koşmak, her şeyin içinden bir süreliğine geçebilmek, bir süreliğine mıknatıs işlevi görüp etraftaki tüm altınları üzerinize çekmek gibi. Bu özellikler, altınlar karşılığında satın alınıyor ve yeni ödemelerle seviyeleri geliştirilebiliyor. Kullanmak icin ise, kaçış esnasında karşınıza gelen güç logolarına zıplamalısınız. Ayrıca Store menüsünde, tek kullanılmak özellikler, duvar kağıtları ve yeni açıp kontrol edebileceğiniz karakterler de var.
Tek kullanımlık özellikler, para karşılığında aldığınız ve kullanarak bitirdiğiniz özellikler. Tekrar kullanmak isterseniz, yeniden almanız gerekiyor. Bunlarda seviye geliştirme bulunmuyor ayrıca. Örneğin beş adet diriliş özelliği alırsanız, oyun boyunca ekranın sağ üst köşesinde bir melek kanadı görünüyor. Eğer bu logoya basarsanız, bir süreliğine korunma altına alınıyorsunuz ve eğer ölürseniz, kaldığınız yerden tekrar devam ediyorsunuz (Normalde ölürseniz, en baştan başlamanız gerekiyor). Geriye kalan dört diriliş özelliğiniz de sırayla yine aynı köşede belirmeye başlıyor. Dördünü de bitirirseniz, yeniden kullanmak için para verip almanız gerekiyor.
Kontrolsüz güç, güç değildir
Kontroller genel olarak iyi. Tek dokunuşla atlıyor, ağaçların, barikatların üzerinden zıplıyor veya hızlıca kayabiliyoruz. Ancak bazen kontrollerle yaşayabileceğiniz sorunlar sonucu başarısız olabiliyorsunuz. Temple Run’da grafik namına özel bir durum yok. Uç boyutlu ama renk paleti, karakter tasarımları nostalji kıvamında, hatta maymunlar maymun değil de kargaya benziyor sanki. Ancak bu oyunda görselliğin oyun zevki için çok da önemli olmadıgını belirtmek gerek. İşitsel olarak da pek detay yok. Maymun bağırışları ve tempoya göre artış gösteren vurmalı çalgılardan oluşan müzikler var.
Sonuç olarak Temple Run, başında uzun saatler geçirebileceğiniz, oynaması kolay ve eğlenceli bir oyun. Hep daha iyiye ulaşmak için deneme yapmayı seviyorsanız, bu oyunu sevebilirsiniz.