Oyun İncelemeleri

James Bond: Quantum of Solace

Casino Royale, sarışın bir Bond’un yer alacağı ilk Bond filmi olarak duyurulunca tepkiler almıştı. Bond fanlarının bu filmi boykot etmeleri dahi istendi. Gösterim tarihi geldiğinde ise, bu eleştiriler yerle bir oldu. En başarısız James Bond olur denilmesine rağmen, tüm zamanların en başarılı Bond filmi ortaya çıkmıştı. Film olarak kabuk değiştiren 007 ismi, oyun olarak da bu değişime ayak uydurdu. Yapım hakları EA Games’de yer alan Bond, Activision tarafından satın alındı ve ilk oyun duyuruldu. Treyarch tarafından geliştirilen yapım, aynı isimli filmin sinemaya girmesinden birkaç gün önce oyuncuların beğenisine sunuldu.

Bond günlüğü

Oyun için özel font ile hazırlanan yapımcı logolarının ardından, bizleri film açılışını andırır bir video karşılıyor. Bond temasının hakim olduğu ana menüyü geçip, oyuna başladığımda ilk başta pek hoş şeylerle karşılaştım diyemem. Kalitesiz arka plan tasarımları ve grafikler, olması gereken düzeyde değildi. Bu kısmı şimdilik atlayıp diğer detaylara gelecek olursak oyun, Casino Royale ve yeni film Quantum of Solace’da yer alan gelişmeleri konu alıyor.

15 bölüm boyunca, belirlenen isimleri öldürmekle sorumlu kahramanımız James Bond’u (Daniel Craig) yönettiğimiz yapım, FPS bakış açısına sahip. Çatışma anlarında E tuşu sayesinde çevrede yer alan her objenin arkasında siper alabiliyor ve kontrollü saldırılar gerçekleştirebiliyoruz. Bu sırada oyun, TPS bakış açısına geçiyor ve Bond’u boylu boyunca görebiliyoruz. Her görev öncesi gerekli direktifleri alan Bond, gideceği mekan ve öldüreceği kişi hakkında bilgileri öğreniyor. Bölüm ilerleyişi sırasında neredeyse çizgisel bir oynanış hakim olsa da yapımcılar, oyunculara iki seçenek sunmuş; sesli veya sessiz ilerlemek. İlk şık üzerinden oynadığımızda, gizli bir şeyler peşinde olduğunuzu daha iyi hissedebiliyorsunuz. Bu sırada sadece sessiz ilerlemekle kalmamalı, çevreyi gözleyen kamera gibi güvenlik sistemlerini de devre dışı bırakmalısınız. Gizli bir şekilde düşmanınıza arkadan yaklaşırsanız, ekranda beliren tuşa basarak kısa yoldan onu alt edebiliyorsunuz. İkinci şıkta ise, aksiyona odaklı oynanışı sağlayabiliyorsunuz. Sürekli kontrollü ilerlemek zorundasınız, aksi halde sadece birkaç isabetli atış sonucu ağır hasar alıyorsunuz ve ekranda Bond objektifi daralmaya başlıyor. Ardından bir yerde saklanıp dinlenmezseniz ölebiliyorsunuz. Yapay zeka, beklediğimden de iyi hazırlanmış. Düşmanlarımız yer değiştiriyor, isabetli atışlar yapıyorlar. İki büyük, bir küçük silah taşıyabildiğiniz Quantum Of Solace’ta, silah envanteri yeterli düzeyde. Uzi, Sniper, M16 gibi silahlar mevcut. Cephane kısmını, öldürdüğümüz adamlar üzerinden alabildiğimiz gibi, bazen rastladığımız sandıklardan da elde edebiliyoruz. Özellikle gizli hareket etmek istediğinizde ucuna susturucu takılmış bir tabanca, oyundaki en iyi silah haline gelebiliyor.

Sınırlar geç kalkar

Bir mekandasınız ve karşınızda sizi öldürmek isteyen adamlar var. Tamamını öldürmeden, hiçbir kapı açılmıyor ve farklı bir bölgeye geçemiyorsunuz. Bölüm sonu karşılaşmaları için hazırlanan karakterlerle daha önce karşılaştığınızda ve ateş ettiğinizde hiçbir şekilde etkilenmiyorlar. Yani oyun, oyuncuyu kısıtlıyor. Öldürmek için birkaç eğlenceli yöntem mevcut.Büyük bir salondaki büyük bir avizeyi vurarak altındakileri öldürebileceğiniz gibi, bir geminin konteynırını vurarak da bu işlemi gerçekleştirebiliyorsunuz. Çevrenin çoğu kısmında yer alan tüp, jeneratör ve benzin bidonları gibi objeleri vurarak da toplu katliam yapabiliyorsunuz, fakat bu özellik o kadar abartılmış ki, misafirlerin ağırlandığı büyük bir salonda, ortalık yerde tüplerin ne işi var diyebiliyor insan. Bazen kilitli kapıları ve bilgisayarları hack yöntemiyle açmamız gerekiyor. Bu süre zarfında ekranda beliren yönergeler oldukça basit. Sadece ekrandaki yeşil renkteki yön tuşlarına basmamız yeterli oluyor. Yine çevrede yer alan cep telefonlarını kullanmak, bazı bilgilere erişebilmemiz ve oyunun ekstralar bölümü için gerekli.

Piyonları öldürdük ve bölüm sonuna ulaştık. Artık karşımızda hedefteki kişi var. The Punisher ve Stranglehold’da yer aldığı gibi, uzun sağlık barlarına sahip bölüm sonu boss’ları 007’de yer almıyor. Bazen görüyor, bazen de zor durumda kalabiliyorsunuz, ama durumu toparlamak için bir takım yönergeler ekranda beliriyor. Bir simge sizin, diğer simge de rakibinizin üzerinde ve amacınız, iki simgeyi bir araya getirmek. Bu sayede Casino Royale’dan da aşina olduğumuz dövüş sahneleriyle karşılaşıyoruz. Bond’un zehirlendiği ünlü kumar masası sahnesi ve vinç üzerindeki takip sahnesi gibi bölümler de yapımda yer alıyor. Fakat araba kullanılan bölümlerin olmaması gibi unsurlar, oyunu zayıf bırakmış.

Fiyakalı elbise

Grafikler olarak oyunun ilk dakikaları hiç hoşuma gitmese de, farklı bölümlere göre grafiklerin güzel seviyelere geldiğini gördüm. Özellikle iç mekan tasarımları gayet iyi. Işık ve gölge efektleri de güzel. Ana karakterimiz Bond’un tasarımı, Daniel Craig’e benzetilmiş. Her bölüme özel olarak giydiği kıyafetleriyle göze hoş geliyor. Aynı şekilde silah modellemeleri de başarılı. Fizik yönü ise kimi zaman iyi denilebilir. Etraftaki ufak objeler hasar alabiliyor, patlamalar hoş. Tahta bir masanın arkasında saklanan düşmanı, masayı parçalayarak öldürebiliyorsunuz, ama nedense siz bir masanın arkasında yer aldığınızda o masa kırılmıyor. Ölüm animasyonları, Call of Duty 4’de olduğu gibi başarılılar. Zaten oyun, Call of Duty 4’ün grafik motoruyla hazırlandı. Müzikler olarak filmden destek sağlayan Quantum of Solace, Bond’un seslendirilmesini Daniel Craig yapmış.

Online Bond

Yapımın tek kişilik senaryosu gerçekten çok kısa, üç saat gibi bir sürede bitirilebiliyor. Ekstralar başlığına adım attığımızda, oyunda yer alan önemli karakterler, silah tasarımları, konsept çizimleri gibi eklerle karşılaşıyoruz. Multiplayer olarak; Bond Versus (Patlayıcıları koruyan kişilere karşı, Bond olarak mücadele), Bond Evasion (Bond’un bölgeden kaçması için yardım etmek gerekiyor), Golden Gun (Altın silahı ele geçirmelisiniz), Territory Control (Bölgeyi ele geçirmeli ve korumalısınız), Conflict (Free for All – Her şey serbest) ve Team Conflict (İki ayrı takımın birbirine üstünlük kurmaya çalışması) gibi modlar yer alıyor. Sonuca gelirsek, inanılmaz kısa oynanış süresi, araba kullanma gibi özelliğinin olmaması, yapımın güç kaybetmesine neden olmuş. Bunlara rağmen yine de Quantum of Solace, oldukça zevkli saatler geçirmenizi sağlayacak bir oyun.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu