Makale

Kara Ekran #8: Sons of Anarchy

Amerika. Fırsatların, pişmanlıkların, pişmanlıklardan doğan fırsatların ülkesi.

Teller ailesi de bu pişmanlıklarla birlikte kavrulmuş, bütün bunların sorumluluğunu, Amerikan kalplerinde taşıyan insanlara sahip. Sons of Anarchy ise bu insanların hikayesini anlatıyor.
Bir aile olmak, bir bütün olmak, tek bir gaye için, sevdiklerini koruyarak hareket etmek, işte FX’in yapımcılığını yaptığı son yılların en sert dizilerinden birisinin eksen aldığı temalar bunlar.

SoA, yani Sons of Anarchy genel yapısı itibariyle bir suç draması. Kurt Sutter’ın yarattığı bu yapım, California’nın kurgusal Charming kasabasında bir motor çetesinin başından geçenleri anlatıyor, tabii bütün iş bununla kalmıyor.

Jackson “Jax” Teller, babasının ölümünden sonra üvey babasının buyruğuna düşen “Sons of Anarchy” motor çetesinin başkan yardımcısıdır ve babasının bu dünyadan göçmesinden beri çetesini, hayatını ve içerisinde bulunduğu düzeni sorgulamaktadır, bu sorgulamalar sonucunda babasının zamanında bıraktığı mektupları keşfeder ve okumaya başlar, böylece Sons of Anarchy’nin üstüne kurulduğu kanlı bir komplo yavaş yavaş gözler önüne serilir.

Genel olarak hikayenin alt metni ve anlatmak istedikleri Jax’in babasının mektupları sayesinde aktarılıyor seyirciye. Sons of Anarchy’nin belki de en güzel taraflarından birisi bu. Karakterler öylesine gerçekçi yazılmış durumda ki, hepsinin zaafları, güçlü yanları ve yaptıkları fedakarlıklar hikayenin kendi bütünlüğüne büyük etkilerde bulunurken, alt metin görevi görmüyor, bu sebeple izleyicinin üzerinden hatrı sayılır bir yoğunluk alıyor.

Sons of Anarchy FX’in şimdiye kadar yapımcılığını yaptığı en yüksek reytinglere sahip seri. Bu serilerin arasında yine Kurt Sutter’ın oluşturduğu The Shield ve Nip/Tuck gibi efsaneler de var. Nip/Tuck’ı geçmiş olması bile sanırım SoA’nın başarısını daha kolay bir şekilde özetleyecektir.

Oyunculuk anlamında televizyonun gördüğü en sağlam ve genç örneklere sahip bir yapım bu. Charlie Hunnam’ın parladığı Jax Teller ile Maggie Siff’in karakteri Tara Knowles özellikle ilerleyen sezonlarda daha ön planda olduklarından, gerçekten canlı canlı SoA’nın içerisinde gelişen oyunculuklarını takip edebileceğiniz örnekler olarak göz dolduruyor.

Hunnam ve Siff dışında deneyimli oyuncular Katey Sagal ve Ron Perlman’da SoA’da. Katey Sagal’ı özellikle Married with Children’dan hatırlayanlarınız olacaktır, kendisi tam anlamıyla bir televizyon efsanesidir. Öte yandan Ron Perlman’ın da Katey Sagal’dan aşağı kalır yanı yok, bu bağlamda Sagal ve Perlman’ın karakterleri Hunnam ve Siff’in karakterlerinin bir nevi yansıması olarak karşımıza çıkıyor diyebilirim.

Sons of Anarchy, tanınırlığa kavuştuğundan beri gerçekten çok ciddi bir hayran kitlesine kavuştu. Özellikle motor çetelerinin tekrar popüler olmasıyla ortalıkta binlerce motor hayranı ortaya çıktı ve Amerika’da bazı motor çetelerinin söylediklerine göre ilgi eskisinden daha fazla.

Tabii bundan rahatsız olan gruplar da yok değil, özellikle Sons of Anarchy’nin popüleritesinden sonra deri ceketlerinin üzerine SAMCRO arması yaptırıp dükkan soymaya çalışan gençlerle ilgili haberler bir ara Kurt Sutter’ın kamuoyuna açıklama yapmasını bile gerektirmişti.

Şu an için 5 sezona sahip seri, bir süre daha ortalarda olacak gibi, özellikle Kurt Sutter’ın altıncı sezon açıklamasından sonra gelen yedinci sezon haberi hayranlarını sevindirirken, 5.sezon ile hikayenin yavaş yavaş sonuna yaklaştığımızı hissediyoruz.

Motor çeteleri, çıkar ilişkileri, sokak felsefesi, entrika, ırkçılık ve ayrımcılık gibi tabu konuları ciddi bir şekilde işleyen Sons of Anarchy, özellikle motor ve motor çetelerine ilgisi olan bütün “asilerin” izlemesi gereken muhteşem bir yapım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu